bugün

bakkaldan aldığın cornettoyu açarken kağıdını hızlaıca çekmek ve dondurmanın havada 1 tam tur atarak yer yapışmasıdır.
sabah kendiliğinden uyanırsın, dersin ki "ohh lan ne güzel alarm da çalmadı biraz daha uyuyayım", ama saate bir bakarsın ki alarmın çalmasına sadece 5 dakika var.
guiza'nın kaleciyle karşı karşıya kaldığında zaten atamaz deyip tv'ye sırtını dönmek, sonrasında spikerin gol nidalarını duymak ve bu tarihi anı kaçırmak. * *
şehirlerarası otobüs yapacakken yan koltuğun boş olması ile sevince boğulup son anda o koltuğun 130 kiloluluk minikkuşunun gelmesi.
seyahat etmek üzere içinde bulunduğunuz otobüsün içinde wireless amblemini görmek suretiyle dizüstü bilgisayarınızı çıkarmak ve yaklaşık 20 dk pil sürenizin olduğunu görmek...
evden çıkıp onca trafikte ilerledikten sonra kahverengi kemerle birlikte siyah ayakkabı giydiğini farketmek, eve geri dönmek, işe geç kalmamak için daha hızlı gidip ceza yemek.
üye olduktan sonra linkin kırık çıkması.
şahane bi espri geldi kimse yazmadan ben yazayım sözlüğe diyip, hışımla sözlüğe girmek ve malesef sizin aklınıza gelen esprinin bir başka yazar tarafından yazılmış olması.
okullun ilk gününde sınıfın en güzel kızının sınıftaki en tipsiz erkeğin yanına oturması ve çocuğun hiç sohbette girememesi.

(bkz: lan şimdi orda ben olacaktım)
için için yazdığın çocukla mesajlaşırken oda arkadaşının sevgilisiyle kavgası anlatması için ara vermen sonrasında:

-noldu?
-sevgilisiyle kavga etmiş oda arkadaşım onu teselliye uğraşıyordum.
-biz ekmek peşindeyiz millet boş işlerle uğraşıyor.

dialogunun geçmesidir.
çaylakken entry girersin, 40 karakter uyarısı çıkar, entry i uzatıp mahvedersin sonra siler susarsın.
(bkz: çekince gelmeyen zorlayınca kopan çekmece kulpu)

(bkz: her seferinde arapsaçı gibi dolanan kulaklık)
ailecek misafirliğie gidilmiştir ve senin kakan gelir. kem küm etsen de bi şekilde gidersin o tuvalete. işini bitirdiğinde yüzünde tatlı bir tebessüm kalır. mutluluğun resmidir o. gel gör ki senden hemen sonra, gidilen evin 17 yaşındaki kızı da aynı tuvaleti kullanmak zorundadır. işte o an, umut sarıkaya tipi mutsuzluğun tanımı yapılmış olur bünyede.
mutsuzlukların en komiğidir.

şüphesiz.
banyo bataryasında ayakları yıkamak isterken yukarıda asılı duran telefon tarafından enseden makata doğru süzülen suya maruz kalmak.
güzel bir filmin başladığını farketmek ve kendimize kahve yapıp tam koltuğa oturduğumuzda filmin reklama girmesine şahit olmak. yapılır mı lan bu bana.
sabah tek dersinin olması ve okula geldikten sonra dersinin iptal olduğunu öğrenmek. **
her defasinda, tam duraga 10 metre kalmisken otobusun yaninizdan gecip gittigini gormek ve yetisememek.
sigaranın bitmek üzere olduğunu, dışarıda açık hiçbir yer kalmadığı bir saatte fark etmek.
pazar gecesi, pazartesi tekrar okula,işe vs. gideceğinin farkında olarak uyumak.
peçeteyi ıskalamak.*
- sigaranın bitmek üzere olduğunu, dışarıda açık hiçbir yer kalmadığı bir saatte fark etmek.

- ketçap veya mayonez sıkmak isterken, aslında o ketçap veya mayonezin bitmiş olduğunu anlamak.
yılmaz özdil'in bilgisayarının enter tuşunun bozulması.
kışlıkların arasından çıkarılan montun cebinden 10 kuruş çıkması.

10 kuruş olum. lan 1 tl bari çıksaydı.
ekmeğin üstüne su dökülmesi.