bugün

kredi kartınızı iptal ettirmek için kırk takla attığınız nefret ötesi banka.

kartı kaybettim dersiniz kapatırlar, yeni kart istemiyorum dersiniz, "sistem basıyor" efendim derler. kartımı iptal etmek istiyorum dersiniz "borcunuzu ödeyin" derler, lan borcum taksitli dersiniz, kartta taksitli de olsa borç göründüğünde "sistem iptal etmiyor" efendim derler. "hay lanet olsun taksidine" , dersiniz vadesi gelmemiş taksitlerinizi ödersiniz kartımı iptal edin dersiniz, "talebinizi alıyoruz efendim" derler. yav ne talebi borcum yok kapatın işte dersiniz "bakiyesiz kartları biz sistemsel olarak kapatamıyoruz, farklı bir birim arayacak sizi derler." aradan 1 ay geçer arayan soran yok, çevirirsiniz 444 0 900'ü "ya beni arayacaktınız kart iptali için" dersiniz, cevaben "arkadaşlar aramışlar size ulaşamamışlar" derler sonrasında "efendim talebinizi tekrar alalım derler". alın lanet olsun dersiniz. 1 hafta sonra ekstre gelir, o da ne 30 ytl kart, 15 ytl ek kart parası 45 Ytl, delirmiş bir şekilde arasınız, "efendim geriye dönük harcamalarınız var bu onların hizmet bedeli" derler. haklı olarak "lan o zaman neden kartı ilk aldığımızda kart parası ödüyoruz kartı aldığımızda faydalanacağımız hizmet için ileriye dönük, kartı kapatırken geriye dönük öyle mi? diye sorarsınız "efendim işleyiş bu şekilde" derler.

ancak sonunda buldum borcu olmayan ve iptal ettirmek istediğiniz cardfinans'ın nasıl iptal edileceğini,

sadece şunu söylüyorsunuz.

"ben yurt dışına yerleşiyorum"

kapatıyorlar.
sol frame de ismini görmemle geçen aylarda yaşadığım hadiseyi (#1687045) aklıma getiren banka.
ziraat bankası batı trakya da iskeçe de gümülcine de şube açamazken, şube açmalarına izin verilmezken, elin yunanı fiba holding - eski finasbank patronuna hüsnü özyeğine milyar dolarları sayıp, türk halkını soymaya, miilyar dolarlarını katlamaya başlıyor.

bu bankayla tüm ilişkilerinizi gözden geçirin lütfen..
aşağıda okuyacaklarınız sabrı tepesinden aşmış bir finansbank müşterisi tarafından yazılmıştır ve kesinlikle gerçektir:

finansbank ın yunanlılara satılmasından sonra kredi kartımı iptal ettirmeyi düşünen bir insan olarak, çalıştığım şirket bu banka ile çalıştığı için vadesiz hesap açtırmam gerekiyordu. 444 0 900 ü aramak suretiyle bu isteğimi banka çalışanlarına aktaracak ve hemencecik vadesiz herabımı açtıracaktım ki bu güzel rüyadan sürekli meşgul çalan telefon ile uyandım. bu numara abartısız 2 saat boyunca meşgul çaldı. içimden ulan kredi kartım çalınsa nolcaktı diye düşünüyordum ki telefon düştü. güzel sesli bir bayan

+ finansbank a hoşgeldiniz

diyordu. ardından da

+ yapmak istediğiniz işlemi seçiniz

diyor ve menüleri sıralayarak ulaşabilmek için tuşlamamız gereken numarayı söylüyordu. kart işlemleri için 3 e basınız dedi ve ben de 3 e bastım. ardından kolaykredi için 4 e, kayıp çalıntı bildirimi için 5 e diye devam eden sesi duyunca 3 e bir kere daha bastım, ama teyze benim tuş sesimi duymuyor habire konuşuyordu. en sonunda da bana size verilen sürede işleminizi yapmadınız dedi ve telefonunuzu suratıma kapattı.
ben dumurlara yelken açarken bir kere daha aradım ama yine o 2 saatlik meşgul seansı başlamıştı. iki saatin sonunda yine telefon düştü ve azönceki konuşma yine tekrarlandı. yüz kere tekrarlanan bu aptal sistemin hatasından dolayı finansbank benim yaklaşık otuzbin kontorumu yedikten sonra bu kez güzel sesli teyzeyi alt ettim ve istediğim menüye ulaştım. sizi diyordu teyze, sizi müşteri hizmetleri yetkilimize bağlıyorum lütfen bekleyin. ben tam beklemeye başlıyordum ki şu anda tüm çalışanlarımız diğer müşterilerimizle görüşüyor, daha sonra tekrar arayın dedi ve telefonu tekrar suratıma kapattı.
ben yok artık lebron james dedim kendi kendime ve iki saat boyunca düşmeyeceğini bildiğimden o iki saat boyunca hiç aramadım, ve 2. saatin sonunda tek çevirişte düştü. formülü bulmuştum. yine aynı şeyleri tekrarlayarak teyzenin sizi müşteri hizmetleri yetkilisine bağlıyorum lütfen bekleyiniz sesine ulaştım. teyze bu sefer de ortalama bekleme süreniz 4.5 dakika diyordu. çok azimli bir şekilde beklemeye kararlıydım ve en sonunda bir başka güzel sesli teyze telefonu açarak size nasıl yardımcı olabilirim dedi. ben de kredi kartım olduğunu ama acilen vadesiz hesap açtırmam gerektiğini söyledim. isim, soyisim, kart bilgileri, annenizin kızlık soyadı, babanızın adı, doğum tarihiniz faslından sonra ehliyetinizin ön tarafındaki belge numarasını alabilir miyim dedi. baktım 7 haneli bir rakam, söyledim ve artık vedesiz hesabınız var demelerini beklerken hatun bana burdaki bilgiyle uyuşmuyor dedi. ben de kurnazca bir hareketle oradaki kaç ki dedim * bana buradaki 3 haneli bir rakam dedi, ben de şaşırmış bir şekilde e peki dedim kapattım.
sonra allh allah üç haneli belge numaraıs mı olur diye düşünürken anneminki ne baktım, o da 7 haneliydi. sonra jeton düştü ki aslında galiba teyze benden nufus cüzdanımdaki seri numarasını soruyordu evet evet, tekrar arayıp bu sefer açtıraaktım. ama tabiki 2 saat sonra aradım ve hemen düştü. bu sefer başka bir teyze bana ne istiyorsunuz dedi, vadesiz hesap açtırıcam dedim. burdan açılmıyormuş ama bana internet bankacılığı şifresi verecekmiş. çok heyecanlandım ve yine aynı soruları cevapladım. yine ehliyet belge numarasına gelince sizdeki 3 haneli bir rakammış ama galiba siz nufüs cüzdanındaki seri numarasından bahsediyorsunuz değil mi dedim. hayır dedi. ben de iyi de siz hiç 3 rakamlı belge numarası gördünüzmü adlı tarihi cümlelerimden birini kurdum. güzel sesli ikinci teyze bilemiyorum ama işlem yapabilmemiz için bilgilerinizin doğrulanması gerekiyor diyordu. artık sinirlenmeye başlamıştım. iyi ama siz yanlış yazmışsınız, böyle belge numarası mı olur diye çıkışıyor, bu sizin bankanızın hatası diyordum, bana acilen bu hesap lazım, başka soru sorun diyordum ama bunun cevaplanması çok önemliymiş. bu ne biçim banka diyordum ki teyze bir kaplan gücünde

+ size yapabileceğim tüm seçenekleri söyledim daha ne yapayım

diye beni azarladı. ben de

+ ben zaten size değil banka sistemine eleştiri de bulunuyorum neden kızıyorsunuz

dedim ama teyze beni anlamamakta ısrar ederek

+ faks çekebilirsiniz diyorum ben size dinlemiyorsunuz ki

dedi. işte burası böyle bir kurum. benim faks çekmem gerekiyorsa neden internet bankacılığı diye bir şey var? neden telefon bankacılığı var? Kesinlikle bu bankayla çalışmadan önce bin kere düşünülmesi lazım, hizmetin sıfır olmasının yanısıra bir de azar işitiyorsunuz. *

uzun lafın kısası eğer şu telefon paralarına ödediğim para yerine en yakın şubeye * taksiyle gidip gelsem daha ucuza gelecekti.
bugün itibariyle bankacılık değil kesinlikle sahtekarlıktan para kazandıklarından emin olduğum banka. lütfen sonuna kadar okuyun ve bu bankayla ilişkinizi gözden geçirin demek istiyorum.

validenin üzerine olan ve son taksiti de bittikten sonra kapatmayı düşündüğüm ve uzun zamandır alışveriş yapılmayan kredi kartını iptal ettirmek istiyordum. şube bu konuda bizi telefona yönlendirdi. 444 0 900 ü arayarak kapatmayı denedik ama engellemelerle karşılaşmaya başladık. saat 09-18 arası mesai saatlerinde aranmalıymış. işte bugün mesai saatlerinde bu aramayı gerçekleştirdik ama kredi kartı iptaline ilişkin menü bu telefonda (4440900) yok, bulamazsınız, beklemeyin boşuna... rastgele bi menuye giriyosunuz artık. ardından sizi dinleyip yetkiliye aktarıyorlar. o da daha yetkilisine aktardığını söyleyip kadını 4 defa 20 şer dakika telefon başında çatlatıyorlar. ardından elime telefonu alıp, finansbank şikayet hattının telefonunu finansbank.com.tr den bulup arıyorum ve dialog aynen şöyle gerçekleşiyor: *

-borçları temizlenmiş, hiçbir borcu olmayan annemin kredi kartını iptal etmeye çalışıyoruz ve ismini aldığım telefon müşteri temsilcileri kadını 4 defa boş hatlara yönlendirerek müzik dinletiyor ve aynı kimlik bilgilerini ve kart bilgilerini yeniden arayarak söylemekten cinnet geçirecek. ben kredi kartını kırdım parçaladım!! eğer bize kart kullanım borcu, faiz vergi, gecikme ücreti adı altında borç gelirse, o isimlerini aldığım müşteri temsilcileri zeynep ve hüsamettin denen o şahıslardan bunu tahsil edeceğim, hatta öncelikle bu elemanları size şikayet ediyorum bunu bilin. bunların kadını dakikalarca telefonda bekletmeye ne hakları var yaa?? kim oluyo o şerefsizler?? bana kart gönderirken ne kefil sordunuz, ne bişey? şimdi iptal etmeye gelince bu ayak direme niye? zaten türk bankası da değilsiniz artık. lanet olsun bankanıza!! bırakın kredi kartı alıp, bankanızla çalışmayı, şubenizin önünden geçmiycem. bu kadar terbiyesizlik olur mu? şimdi bu kartı iptal edecek misiniz, etmiycek misiniz?

ardından kart sahibini isteyerek valideyle görüşme talebinde bulunmuştur ilgili kişi ve geçen diyalog da şu şekilde:

müşteri temsilcisi:

-hanımefendi kayıtlarınızda kartımızı uzun bir süredir kullandığınız görülmüştür. isterseniz limitini arttıralım
+yo hayır, ben kapattırmak istiyorum.
-sebebini öğrenebilir miyiz peki? memnuniyetsizliğiniz nedir?
+oğullarım benden habersiz alışverişlerde kullanıyorlar (yok böyle bişey, sıradan bahane söylüyor valide)
-aaaa olur mu öyle şey? biz size yeni şifrenizle birlikte yeni bir kart yollayalım ve öyle kullanın. oğlunuza da ayrıca kart verelim...
+ben kapattırmak istiyorum!!! yeter lütfen..
-peki.......iptal ettim. kartınızı imha edebilirsiniz.
+zaten bölük pörçük oldu sayenizde..
-iyi günler..
+iyi günler

Lanet olsun yüzünüze!!! * *
türkiyede bankacılık sisteminin vahim durumunu en iyi anlayabileceğiniz banka.turkiyedeki yunan bankası. * *.yunan devlet bankası national bank of greece'in türkiyedeki koludur.bu banka gittikçe büyüyor şube sayısını çoğaltıyor ama kalite sıfıra yakın.bu bankada işler allaha emanet yürür.tanıdıkları yağlı müşteri ile ilgilenilirken diğerleri ile ilgilenilmez.müşteri hizmetleri rezalettir.ne sorununuzu kısa sürede çözebilirsiniz ne de adamlara rahat ulaşabilirsiniz.kredi kartlarını ekmek peynir gibi dağıtmasını bilip kapatmak isteyen adamın işini yapmazlar.tüm bankalar kredi kartı müşterisini kaybetmek istemez ama bunlar isteğinizi kapatma başvurunuzu bile önemsemezler.herşey tek taraflıdır ve bu arada kaybeden asabı bozulan taraf siz müşteri olur.hersey yerse ya tutarsa diye yürür.insanları kandırırlar tüm bankalar gibi ama bunların fark yarattığı nokta size saygı duymazlar.kredili müşteriyseniz kredi çıkana kadar birçok sürprize hazırlıklı olunuz.kredi kartınız varsa ve son kullanma tarihi geçtiyse size başka numarayla bir kart gönderirler daha sonra ömrü dolan kart yerine yenisini de gönderirler ve bu iki kart için de yıllık aidat alırlar.işin kötüsü tarihi geçti deyip öteki kartı atarsanız yıllık aidatını ödemediğiniz için gecikmeli müşteri olursunuz haberiniz olmaz.kredibiliteniz bu oyun yüzünden düşer.kartınızı parçalayıp şube çalışanlarının yüzüne atmanızla sonuçlanabilir durum.bu bankada çalışmaya başlayıp da gönül rahatlığıyla ayrılan insan sayısı çok düşüktür.ağlayarak şuradan kurtulayım da diyen kızlar görülmüştür.agresif olarak piyasaya açılmıştır.cardfinansı yaymaya çalışmaktalardır.ama hiç bulaşmamak en iyisidir.bu banka belki şimdi büyüyor ama bu yapısı ve çalışma tarzı ile çok şey kaybedecektir.çalışan memnuniyeti her geçen gün istifa edenlerden anlaşılacağı gibi yerlerde olan banka.ama ne yazıkki işsizlik bu bankanın g.tünü kaldırmakta senin yerine bir başkasını buluruz havasına sokmaktadır bunları.* yunanlının amacı türke hizmet etmek değil bunu aklınızdan çıkarmayın dedirten bankadır ayrıca.
her ay hesabımdan 5 TL hesap işletim ücreti, her dört ay da bir 21 TL hesap kesim ücreti. Her yıl 40 TL hayat sigortası, ve kredi kartımdan 60 TL aidat ücreti alan banka. Çok seviyorum kendilerini (!) Kıçımda ki donu ne zaman alacaklar acaba merak ve korku içindeyim.
türk gençlerini, üniversitelileri daha öğrencilik yıllarından boyunduruğa alan banka. öğrencilere çok cazip koşullarla verilen dağıtılan kartlardan zaten aldıysanız kurtulmanız mucize. mezun olursunuz. burs almışsınızdır. geri ödenecek. devlet eskisi gibi değil.. artık bursları geri de toplamak için bastıracak.

para yok, pul yok, iş de yok. babadan, dededen mal mülk sermaye de yok. finansbank genç arkadaşlara iş olanağı sağlıyor. girin, başlayın kariyer yapmaya(!) kredi kartı pazarlayarak başlayın. satış yapın. sisteme yeni borçlular katılması için çalışın. sömürün türk insanını. alın paralarını. aç gebersinler. ödemesin, ödeyemesinler. limitini artırın.. acımayın. 250 YTL extra açın..size de asgari ücretten biraz fazlası. açın bi masa köşe başına. cardfinans satmaya çalışın. sömürün.

kira, elektirk, su, doğalgaz, telefon, ulaşım, eğitim, mutfak masrafları... derken nakit çekin bankamatikten. arkadaşınıza kullandırın kartınızı. ödemesin. sonra...ev sahibi kirayı ödemediğinizde çoluğunuza çocuğunuza yan baksın, ihbarlar yağmaya başlasın. hacizlik- icralık dava tebliğleri dolsun taşsın. çaresiz kalın. yiyecek ekmeğe muhtaç olun. sonra? neyiniz var neyiniz yok satın. borç harç ödeyin diycem ama yetmez! çok birikmiştir. altınlar, bilezikler, yüzükler. yeterli olmaz. daha neyiniz kalır acaba nakite çevrilebilir(!)

istanbul since 1453...bırakın bu edebiyatı lütfen! elin yunanı başka bir yol bulmuş. fatih gibi top falan döktürmüyor. istanbul u aldınız ama diyorlar içlerinden, ben donunuza kadar geri alıcam diyen banka...(!)
her ay 5 ytl tutarında haberleşme masrafı ödediğimi fark ettiğimde cinnet halinde telefona sarılarak önüme gelen personelinden yardım umduğum, ancak çalıştıkları yeri babalarının bankası sanan bazı çalışanlar sebebiyle beni sinir hastası eden, kör tuttuğunu, topal yakaladığını mantığı ile bankacılık yapan kurum.
yanımda sigortalı çalışan ve maaşını benim verdiğim sekreterime kredi kartı veren ama bana vermeyen banka.
edit: kızıma da verdiler *
müşterisi olmadan önce hakkında "mutlaka" bilgi sahibi olunması gereken, ülkemizde faaliyet gösteren yunan bankası.

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=220575
dün beni arayıp "lütfen bekleyin sizi müşteri hizmetleri yetkilisine aktarıyorum" dedikten sonra "tüm müşteri hizmetleri yetkililerimiz şu an başka müşterilerle ilgilenmektedir lütfen bekleyin" diyerek gönlüme taht kuran bankadır.

(bkz: sinirden gülüyorum)
abuk sabuk beyanat veren genel müdür yardımcılarına* sahip banka. bu bankadaki yönetici arkadaşımızın bir röportajda söylediklerini okuyunca çıldırdım, küplere bindim. düpedüz salak yerine koyulduğumu hissettim. şimdi bu değerli (!) yöneticimiz hürriyetteki röportajda ne demiş bir bakalım.

soru: yeni mezunlar ne kadar maaş alıyor?
cevap: nerede çalıştığına bağlı. ön ofis elemanı ise, satış yapıyorsa 1700-1800 YTL brüt para alır. destekte ise 1600 YL alır. Onlar biraz daha düşüktür, çünkü riski azdır. ötekinde hedefi yerine getiremezse kapının önüne çıkmak gibi bir riski vardır. Bu nedenle biraz daha fazla alır.
(evet klasik takdiği uyguluyor. brüt maaşı söyleyeyim de çok gözüksün. vergi oranına 0.3 dersek ortalama üstte saydığı görevlerdeki kişilerin maaşı aylık net 1100-1200 YTL gibi bir rakama tekabül eder ve bu taş çatlasa kazanacağı miktardır. yıl içinde vergi arttığından daha düşecektir bu rakam.)

(devam ediyor)
yetkili yardımıcısı pozisyonunda maaşlar 2 bin YTL'ye kadar gider.(vay anasını sayın seyirciler. yani net max 1400 YTL diyorsun.) yani üniversite mezunu olup sınavla aldıklarımız bunlar. Minimum alan 1600-1700 YTL alır. (minimum bu ise gerisini sen düşün diyorsun vay be)

(esas bomba)
Soru: önceki yıllarla kıyaslandığında bu ücret seviyesi sizce nasıl?
Cevap: ücretler aslında hâla yüksek. Yeni mezun için düşük bir para değil bu. Ayda 200 YTL'ye geçinen insanlar var... Birisi aile geçindiriyor ayda 500 YTL'ye, öbür tarafta daha yeni mezun olmuş, bana katma değeri henüz olmayan insanlara 1600-1700 YTL para veriyorum. Bence bu kötü bir para değil.
(gördüğün gibi ey sözlükçü. ucuz populizmi siyasetçisinden özel sektörde yöneticisine kadar herkes yapıyor türkiye'de. yok insanlar 200 YTL ye geçiniyorlarmış. yok 500 YTL ye aile geçindiriyorlarmış. evet doğru ama sen bu insanları ancak çalışanlarına maaş vereceğin zaman hatırlıyorsun. kredi kart borcu yüzünden evini haczederken hatırlamıyorsun. ayrıca bu nasıl bir kıyastır. otobüse binmek isteyen adama: 'bu dünyada kaç tane bacağı olmayan adam var. yürüyeceğine utanmadan otobüse biniyorsun' mı diyeceksin? kapitalizmin kalesinde oturup kapitalizme ait olmayan eşitlik enstrümanına ne hakla sarılıyorsun? yüksek dediğin ücret hala açlık sınırının altında farkında mısın? bu insanlara şu kadar para veriyorum (ben veriyorum) diyerek kişisel tatminini yaşıyorsun ama bu parayı cebinden mi veriyorsun? bakkal mı bu? o katma değeri olmayan insanlar diyerek bir kalemde sildiğin adamlar sen kokteylde şampanyanı içerken hala şubede gecelere kadar çalışan insanlar. sırça köşkte oturmaya devam da bak lehman brothers gitti. saçları jöleli, elinde kahve wall street journal okuyan dünyanın merkezindeki çocukları ellerinde kutularla gördük ama.)

röportajın tamamı :
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/9911651.asp?top=1
kredi kartlarını alana kadar telefonla taciz eden, yine bir taciz sırasında nüfus bilgilerimi soran, nooluyoz lan dediğimde de telefonu suratıma kapatan, yatırılmayan kredi kartı borcu için de telefon tacizi metoduna baş vuran banka.

-surgun bey'le mi görüşüyorum?
--evet benim
-kredi kartı borcunuzu ödememişsiniz
--evet biliyorum
-ne zaman ödemeyi düşünüyorsunuz?
--siz ne zaman ödememi istersiniz?
-cuma günü ödeyecek yazıyorum
--ödemezsem ne olur?
-*!?**! faiz işlemeye devam eder
--etsin o zaman
-bip bip biiiiippp
6 senedir kullandığım kredi kartıyla toplam 30 ytl parapuan veren banka. her ay bu bankaya 50 ilâ 200 arasında aylık ödeme yatırmama rağmen durum hiç bir zaman düzelmemiştir.

eğer bu bankadan kredi kartı alacak olanlar varsa oturup bi düşünmeli.
ülkemizdeki kamuoyunun ne kadar kaypak ve çıkarcı olduğunu bariz kanıtı olan bankadır.

neden mi?

hükümet arap sermayesini ülkeye çekmek için bin takla atar, turlar düzenler (gerçi kendi çıkarları da vardır o ayrı konu) neticede ülkeye yatırım yapılacak, döviz gelecek, cari açık kapanacak, istihdam sağlanacaktır vs. ama merkez medya dediğimiz sistemin medyası hemen başlar viyaklamaya "yok arap sermayesi" "yok bilmem nerenin şeyhi" diye. gerekçe nedir peki arap olmaları mı...araplar bizi kurtuluş savaşında arkamızdan vurdukları için mi? yabancı sermayeye külliyen mi karşısınız nedir derdiniz?

ulan orospu çocukları o zaman kurtuluş savaşında bizzat muhatap olduğumuz yunanlılara ait bu bankaya neden ses çıkarmıyorsunuz onlar yabancı değil mi onların sermayesi armuttan mı?yoksa danışman yaptığınız veli küçük sebebiyle mi yunan bankası sevilip sayılmaktadır ?

not: burdan yabancılara karşı olma, sermaye ırkçılığını savunmak gidi görüşleri savunduğum anlaşılmasın. burada dikkat edilmesi gereken bir çifte standart, bir götünüyiyim ayaklarının olduğudur.
iç anadoluya ait bir deyim çok güzel özetliyor bu durumu "yaprağını yerken katır kutur, sapına gelince mee"