bugün
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak27
- jose mourinho21
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması8
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı14
- günahların takımı galatasaray13
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır9
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- anın görüntüsü20
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu21
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- anneler günü18
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz15
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- zall beceremiyorsan bırak git15
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor14
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi17
- icardi19058
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri9
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- doğum gününde hatırlanmamak13
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- icardi1905'in sözlüğü bozması10
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- ali koç9
- yorgun mermi10
- şizofreni11
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek8
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkeklerin sadakatsiz olması9
- türkiye den soğuma sebepleri11
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar15
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması11
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- uludağ sözlük kapatılacak11
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
Faruk Nafiz Çamlıbel'in en güzel şiirinin adı.
şöyle ki;
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı
Andırıyor ışıksız evinde pencereler.
Biraz yeşermek için beklesin artık kışı
Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler.
Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz:
Benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna,
Hiç bir ana kızına bu kadar düşkün olmaz.
Bin fersahtan duyarım kimle gülüştüğünü,
Alnından öz kardeşim öpse ben irkilirim.
Değil yalnız ardına kimlerin düştüğünü,
Kimlerin rüyasına girdiğini bilirim.
Gözlerimi gün gibi kamaştıran yüzünü
Daha candan görürüm senden uzaklaşınca.
Sararırsın dönüşte görünce öksüzünü:
Bir gelinlik kız olur aşkım senin yaşınca.
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
şöyle ki;
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı
Andırıyor ışıksız evinde pencereler.
Biraz yeşermek için beklesin artık kışı
Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler.
Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz:
Benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna,
Hiç bir ana kızına bu kadar düşkün olmaz.
Bin fersahtan duyarım kimle gülüştüğünü,
Alnından öz kardeşim öpse ben irkilirim.
Değil yalnız ardına kimlerin düştüğünü,
Kimlerin rüyasına girdiğini bilirim.
Gözlerimi gün gibi kamaştıran yüzünü
Daha candan görürüm senden uzaklaşınca.
Sararırsın dönüşte görünce öksüzünü:
Bir gelinlik kız olur aşkım senin yaşınca.
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Bir vedalaşma, ayrılma sözüdür. "Görüşürüz" anlamında da kullanılır.
bir faruk nafiz çamlıbel şiiri.
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
ehl-i sözlüğe ufak yollu bir vedadır, hoşçakal canım benim.
artık unutulmaya yüz tutan, pek duyulamayan güzel bir temenni sözü.
söz ve müziğinin baha, aysel gürel, sezen aksu'ya ait olan sezen aksu'nun bir albümüne adını vermiş parçasıdır.
ayrılmayı da birleşmeyi de beceremeyenler için eşsiz bir şarkı.
"yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık?
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da "allah a ısmarladık"
bir dünya ki temelinin her taşında yalan var,
dışı parlak içi bomboş, yeminler neye yarar?
daldığımız rüyadan yıllardır uyanmadık,
değil iki sevgili, dost bile olamadık.
düğümlendi kalbimde, gömüldü ilk hıçkırık.
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da; "allah a ısmarladık.""
ayrılmayı da birleşmeyi de beceremeyenler için eşsiz bir şarkı.
"yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık?
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da "allah a ısmarladık"
bir dünya ki temelinin her taşında yalan var,
dışı parlak içi bomboş, yeminler neye yarar?
daldığımız rüyadan yıllardır uyanmadık,
değil iki sevgili, dost bile olamadık.
düğümlendi kalbimde, gömüldü ilk hıçkırık.
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da; "allah a ısmarladık.""
ısmarlamak sipariş etmenin yanı sıra,bir şeyin-bir kimsenin bakılmasını ve korunmasını başka birine bırakmak,emanet etmek anlamına da gelir.
allaha ısmarladık kişiyi allaha emanet etmek,onun korumasına bırakmak demektir.
allaha ısmarladık kişiyi allaha emanet etmek,onun korumasına bırakmak demektir.
Sezen Aksunun bir albümünün adı
dünyanın en güzel veda şiirlerindendir. çamlıbel imzalıdır.
inanan biri için güzel bir ayrılık temennisidir.
seni allah'a emanet ediyorum anlamında söylenen sözdür. veda, ayrılık barındırır içinde.
Yanlışlıkla allasmaladık diye söylenir.
çanakkale savaşı ile ilgili yazarını unuttuğum bir kitabın da adıdır.
Allaha emanet etmek anlamındadır. dini inanç olarak islamı seçmiş kişilerin bir ayrılık olayında giden şahsın kalan şahsa veya bekleyecek olan şahsa söyleceği sözdür.
güncel Önemli Başlıklar