bugün
- bik bik'in balona binmesi22
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- bir kadının yemek ısmarlaması12
- icardi190517
- icardi1905 silik olsun kampanyası23
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- futbolcu ismiyle nick almak9
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü20
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı16
- kanınıza rengini verir misiniz16
- abır nerede sorunsalı8
- arkadaşlar biri var11
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır32
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri14
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- nickli başlık açanlar çaylak yapılacaktır8
- uzağı göremeyen insan18
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- alınan en güzel iltifat8
- vatandaşlık farkı alan otel10
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak12
- evlilik9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- ideal duş alma sıklığı12
- integralin müfredettan kaldırılması15
- patiswiss9
- artificialintelligence11
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı12
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı51
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olsun19
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- aristoteles'in orta yolu10
ısmarlamak sipariş etmenin yanı sıra,bir şeyin-bir kimsenin bakılmasını ve korunmasını başka birine bırakmak,emanet etmek anlamına da gelir.
allaha ısmarladık kişiyi allaha emanet etmek,onun korumasına bırakmak demektir.
allaha ısmarladık kişiyi allaha emanet etmek,onun korumasına bırakmak demektir.
"allasmalladık" şeklinde telaffuz eder insanlar. zamanla bişeyler olmuş işte bu kalıba da.
söyleyemeyenler için alternatifleri *
(bkz: bye bye)
(bkz: görüşürüz)
(bkz: allaha emanet ol)
söyleyemeyenler için alternatifleri *
(bkz: bye bye)
(bkz: görüşürüz)
(bkz: allaha emanet ol)
Sezen Aksunun bir albümünün adı
Faruk Nafiz Çamlıbel'in en güzel şiirinin adı.
şöyle ki;
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı
Andırıyor ışıksız evinde pencereler.
Biraz yeşermek için beklesin artık kışı
Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler.
Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz:
Benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna,
Hiç bir ana kızına bu kadar düşkün olmaz.
Bin fersahtan duyarım kimle gülüştüğünü,
Alnından öz kardeşim öpse ben irkilirim.
Değil yalnız ardına kimlerin düştüğünü,
Kimlerin rüyasına girdiğini bilirim.
Gözlerimi gün gibi kamaştıran yüzünü
Daha candan görürüm senden uzaklaşınca.
Sararırsın dönüşte görünce öksüzünü:
Bir gelinlik kız olur aşkım senin yaşınca.
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
şöyle ki;
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı
Andırıyor ışıksız evinde pencereler.
Biraz yeşermek için beklesin artık kışı
Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler.
Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz:
Benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna,
Hiç bir ana kızına bu kadar düşkün olmaz.
Bin fersahtan duyarım kimle gülüştüğünü,
Alnından öz kardeşim öpse ben irkilirim.
Değil yalnız ardına kimlerin düştüğünü,
Kimlerin rüyasına girdiğini bilirim.
Gözlerimi gün gibi kamaştıran yüzünü
Daha candan görürüm senden uzaklaşınca.
Sararırsın dönüşte görünce öksüzünü:
Bir gelinlik kız olur aşkım senin yaşınca.
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
alasmarladık diye söylendiğinden uzun zaman anlaşılmayan fakat sonradan beyine oturan kelime.
1977 yılında çıkan, sezen aksu'nun ilk 45'liğinin adı.
mantıklı düşünüp olayı somutlarsak; allaha ısmarladık diyen kişinin bişey istiyor olması lazım ama kimse allahı görmediyse ki öle o zaman ne gelen var ne de inanılan.
genellikle "alasmarladık" şeklinde ifade edilen ayrılık sözcüğü. Tam yazılışını öğrenince aklımda soru işaretleri belirmişti. "Ne demek lan bu?" demiştim. Gazoz mu lan bu ısmarlıyosun?
(bkz: allah a ısmarladık asker)
ismet inönü'nün , " Neden hiç Allah'ın adını ağzınıza almıyorsunuz ? " sorusuna verdiği cevap.
"allaha emanet ol" şeklinde düzeltilmesi ve türkçeden çıkarılması gereken ifade. ne ısmarlıyorsun allah'dan? çay mı kahve mi?
bir faruk nafiz çamlıbel şiiri.
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
söz ve müziğinin baha, aysel gürel, sezen aksu'ya ait olan sezen aksu'nun bir albümüne adını vermiş parçasıdır.
ayrılmayı da birleşmeyi de beceremeyenler için eşsiz bir şarkı.
"yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık?
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da "allah a ısmarladık"
bir dünya ki temelinin her taşında yalan var,
dışı parlak içi bomboş, yeminler neye yarar?
daldığımız rüyadan yıllardır uyanmadık,
değil iki sevgili, dost bile olamadık.
düğümlendi kalbimde, gömüldü ilk hıçkırık.
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da; "allah a ısmarladık.""
ayrılmayı da birleşmeyi de beceremeyenler için eşsiz bir şarkı.
"yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık?
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da "allah a ısmarladık"
bir dünya ki temelinin her taşında yalan var,
dışı parlak içi bomboş, yeminler neye yarar?
daldığımız rüyadan yıllardır uyanmadık,
değil iki sevgili, dost bile olamadık.
düğümlendi kalbimde, gömüldü ilk hıçkırık.
aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık,
sana son bir sözüm var; o da; "allah a ısmarladık.""
o kadar güzel manası olan bir söz ki.. giden arda bıraktıklarına seni allaha ısmarlıyorum, ona emanetsin diyor.. Kesin bir asker hikayesi vardır.
eskiden iki sevgilinin ayrılma biçimi:
*allağsmalladık sevgilim, bir daha görüşmesekte kalbim seninle.
*naayır gitme necla nolursuun
*gitmem lazım orhan, bırak kolumu nolursuun nolursuuun.
*allağsmalladık sevgilim, bir daha görüşmesekte kalbim seninle.
*naayır gitme necla nolursuun
*gitmem lazım orhan, bırak kolumu nolursuun nolursuuun.
işgal altındaki istanbuldan anadoluya silah ve mühimmat kaçırmaya çalışan kuvay-ı milliyecilerin bir yandan işgal kuvvetleriyle bir yandanda işbirlikçi osmanlı kuvvetleriyle mücadelesi ve tüm bu mücadelenin göbeğinde işgal kuvvetleri komutanının kızıylaişbirlikçi bnb. eniştesini bile vatanı için öldüren yzb.izzet beyin aşkları hikaye ediliyor. sadri alışık bu film de '' mülazım tafti '' karakterine can vermekte.
artık unutulmaya yüz tutan, pek duyulamayan güzel bir temenni sözü.
ehl-i sözlüğe ufak yollu bir vedadır, hoşçakal canım benim.
çanakkale savaşı ile ilgili yazarını unuttuğum bir kitabın da adıdır.
seni allah'a emanet ediyorum anlamında söylenen sözdür. veda, ayrılık barındırır içinde.
Bir vedalaşma, ayrılma sözüdür. "Görüşürüz" anlamında da kullanılır.
inanan biri için güzel bir ayrılık temennisidir.
Yanlışlıkla allasmaladık diye söylenir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar