bugün

kadınsız olmuyor bunu anladım desem de inanmayn çünkü ben doğduğumdan beri kadınsızım.
Kızgın güllerin üstüne düşmüş dolunayım ben.

e.batur
Bugün kurufasulye haşlıyorum. Birazını ayırdım. Onunla tatlı bir şey yapacağım. Bazıları sigara bağımlılığından kurtulmak için çabalıyor ben de tatlı bağımlılığından kurtulmak istiyorum ama ne çare. Böyle glütenden ırak, şekeri tek başına bırakarak tatlı heyecanı yaşatıyorum kendime. inşallah bünyem de şaşar ve şekeri kötü algılamaz. Herkes birbirini kandırıyor ben bünyeyi kandırmışım çok mu?
gizli gizli Müge Anlı takip etmek... Devlet Bahçeli bile övmüş Müge Anlıyı ben ne yapayım.

https://www.takvim.com.tr...da-degerli-bir-girisimdir
psikiyatri ilaçlarından dolayı çüküm kalkmıyo.
mutsuz bir ailenin mutsuz çocuğuyum.
bir baltaya sap olamadim.

hemen hemen bende öyle .

Hatta durumuma göre daha kötü.
Bugün iş yerinde yetiştirmem gereken bir çizelge vardı excelde hazırlanan. Her şeyini yaptım, son kısımda hücreler üste kaydı, bir türlü düzeltemiyorum. Eski sevgilim, bilgisayar teknisyeni. Onu aradım o anlar diye. 15 dakikada düzeltti attı bana çizelgeyi.

Benim hiç zorlanmadan bir şey istediğim hatta yardım istediğim tek sevgilim oymuş. Onu fark ettim. Benim hayatıma giren diğer kişilerden herhangi bir yardım istemem asla mümkün değil. istemem, isteyemem.

Yardım talep edeceğim ve bana yardım edecek tek kişi şu an başkasını seviyor. Bir kere daha kahroldum.
tamam beninde bir itirafim var. gecen yolda tas gibi bir hatun gorduk genclerle bizimkilerin sikleri havada (benimki egiimli uslu) neyse. aramizdan birisi knklar benim 31 cekmem lazim dedi biz sok olduk. ulan cunku alti ustu bir hatun gordun lan dedik. o da iste kac gundur cekmiyom bokunuzu yiyim surdaki tuvallette 31 cekerken ses cikartinki sesi cikmasin (sap sap sesi krem sesi ya) adam cantasindan gunes kremini cikardi gitti oraya adam bizden de para aldi gecmek icin. neyse girdi kabine cekmeye basladi amk. adam bosalmak bilmiyor biz de bekliyoz. neyse saat 18.50 gibi olmus. adam bizi cikarmaya calisiyo kapatcam diye (erken mi kapatiyo ne) biz de arkadas var diyoz icerde adam hay ben sizin arkadasinizi sikim yuruyun lan diyince cikmak zorunda kaldik. adam da hakli yani kac dakkafir cikmiyoz. 5 dk sonra bizimki yuzu kizarmis sekilde geldi. dedik noluyo. megerse adam kapatmadan once temizlikci bir kadin cagirmis o da onun kapisini acmis adam da tam o an bosaliyomus amk dal tasak gormus onu. neyse ki dayak yemeden cikti. bu da boyle bir animdir.
Benim bu şehri sevmeme vesile tüm hatıralara ev sahipliği yapan yer de artık yok oluyor.
Biz şehre kök salmaya çalışırken hatıralar bir bir kayboluyor.

Yıllar, seneler, orada geçen ömürler.
Uzakta hep hasretini çektiğim sevdiklerimin kaldığı o ev, o bahçe, limon ağaçları, en zor zamanlarda bize ömrümüzce sığınak olan o yer.

Üzücü.

O daha okul çağında bile değilken içerisindeki toros'un direksiyon koltuğuna oturup gülden Karaböcekler, ferdi Tayfurlar dinlediğim limon bahçesi..
önceden bir günde seksen entry girilirdi buraya.

(bkz: vay aq)
Kendimi o kadar kötü hissediyorum ki, her şeyden soğumuş hissediyorum.
Her şeyden uzaklaşmak dışında hiçbir şey yapmak istemiyorum.

Gerçekten bazı şeyler bu kadar zor olmamalı.
Bazen ölsem rahatlarım gibi hissediyorum.

Keşke anlık bir askerlik kağıdı gelse de beni götürseler ırak, Suriye, Lübnan, Somali bir yere.
sokak kedilerini yoldan çevirip anan nerde baban nerde diye sorguya çekiyorum. sevilmek için karşımda çırpındıkça kendimi görüyorum. bben anlarım seni en iyi küçük kedi.
Kadınım. Arada babamla çay ocağına gidip oralet içmeyi çok seviyorum. Fakat eve hiç oralet almadım. Bence evde içsem aynı tadı vermez.
sabahın köründe katıla katıla ağladığımı görse sinirden nasıl çıldırırdı düşünmeden edemiyorum. babam görse muhtemelen ağlamamak için dışarı kaçardı. şu sikko dizideki zeytin teorisi falan hikaye asıl formül bu bence. babam yaşasa dört güne 59 olacaktı yıllar geçiyor hesaplıyorum hesaplıyorum hala altmışa varamadık. doğumgününden bie fotoğrafımız var karakterlerimizin özeti gibi. benim yüzümde dünyanın en gıcık ifadesi babam gülümsüyor. hangi yıl hatırlayamıyorum ama henüz sigarayı bırakmamış paketler de siyaha dönmemiş. ne çok sevildiğime inanamıyorum o fotoğrafa bakınca. yalan değil çember daralıyor ama seviliyorum ben hala. yine de bazı boşluklar asla dolmuyor. dolmasın.
Üstümde örtü, önümde gözlerimi ağrıtan bilgisayar ışığı ve defter, parmaklarımı boyayan kalemlerle değil de huzurlu olduğumu iliklerime kadar hissettiğim bir yerde dinlemek isterdim şu an dinlediğim müziği.
Neyi itiraf ediyim söyleyin arkadaşlar?
Bazen kafaya çok takıyorum ve insanları kırıyorum. Bir de gurur meselesi yaptığım çok konu oluyor ve siliyorum insanları. Çoğu zamanda polemiğe girmeden kaçıyorum. Bu beni mutlu etse de bazen üzücü olabiliyor.
Yorgunluktan neredeyse bacaklarım tutmuyor. insanlar saunaya gider.. geç.. masaja gider.. geç.. kendisini ayıya çiğnetir.. onu da geç.. şu asfalt sıkıştıran silindirler sırtımdan başlayıp temiz bir ezse beni, sanki iyi gelirmiş gibi geliyor.
Eski ulu çok güzeldi. Evet.
Sözlüğe ilk üye olduğum zamanlar bir erkekle gece 3'e kadar mesajlaştık.
Konu nasıl oraya geldi bilmiyorum ama seks olaylarına daldık. Ben şöyle koydum falan derken, kız olsaydım bana ne yapardın? Gibi sorular sormaya başladık birbirimize...
Sabah olup uyanınca pm kutusuna baktık ve birbirimizi hemen donuzladık.
Yarın gündüz refakatçisi babam, gece refakatçisi benim.. bu ne demek? Gündüz çerez, midye, kokoreç gibi kafama ne eserse alıp, gelebiliyorum.. tersi olsaydı bezelyeye talim, en olmadı “kilo alırsın” telkinleri..
Kasım ayının en özel gunu bugün. Hala öyle evet.
Ben aşık oldum.
milletin çocuğu anne diye ağlar bizimki baba diye ağlıyor. kalktım sallıyorum yine sabah işe bunu gönderecem karşınızda ustalık eserim.

evet resmi banyo fayansıyla çektim.

(img:#2336697)
2023 ün ilkbaharı geri gelsin...

Eylül ekim kasımda kaygısal bunalmak yetti.

Aslında nasıl tanımlayım bilemedim o iğrenç hissi neyse.