bugün

Buraya bile yazamıyorum, vay annassını!
Değiştim. Bunun farkına varmak acı verici olsa da kabullendim. Büyüdükçe değişim kaçınılmaz maalesef. Eski halimi çok özlüyorum ama böyle daha iyiyim sanırım.
Ayrıca hepinizin ne bok olduğunu biliyorum. Ve çok ciddiyim.
Ünlü bir düşünmezin dediği gibi: kendimi içkiye vurmaktan daha mantıklı bir opsiyon gelmedi aklıma ya da aklım daha iyisine yetmedi... kağıttan dağlarda, kafamdaki tilkilerin ayak izlerine basarak ilerlerken artık benim için çok geç olduğunu anlamam da cabası. oysa birilerinin karda yürürken ayak izlerimi kaybetmeyi öğretmesini bekliyordum ben. öğrenebildğim tek şey kaybolduğum. öyle bir kaybolmak ki; nerede ne zaman ve hatta ne zamandır kayıp olduğumu bile bilmiyorum. bilmemek en büyük keşifmiş oysa. bunu anlamam da cabası...
neyi keşfettim onu dahi bilmiyorsun bir yerden sonra.
yine de öğrendiğim şeyler oldu içimden geçen iğrenç hayatlardan.
misal; sarhoş olmanın öyle sanıldığı kadar da şairane bir yanı olmadığını.
sarhoşken hissettiklerimi ayıkken de hissetseydim bu kadar çok içmeyebilir ve hepinizi daha çok sevebilirdim...
insanları severmiş gibi yapmayı çok iyi becermeme ve hatta birkaçını gerçekten becermek istememe rağmen insanları sevmediğimi nadiren itiraf ederim.
evet, insanları sevmiyor, tanıdıklarımdan nefret ediyorum. beceremiyorum da... aslında bazen beceriyorum. hep istemdiğim şeyleri becerdiğimi anlamam da cabası...
Üç gündür rüyalarımda iki ay+ önce terketmek zorunda kaldığım erkek arkadaşımı görüyorum. Her seferinde yine beni en sinirlendiren kendinden soğutan hareketleriyle görüyorum ama.

Buluşmak için plan yapıyoruz mesela, kuzenlerim gelecek onları almam lazım deyip görüşmeyi iptal ediyor. Aynı şehirde o merkeze çok uzak oturduğu için buluşamıyoruz abartmıyorum haftalar geçiyor ve buluşmuyoruz. Benim mesajlarıma kendi kendine tripleniyor. Sanki ben müneccimmişim gibi onun neye alındığımı bulmamı bekliyor falan. Bunlara dayanamayıp terketmiştim işte. Kendisine de ben senin keyfine göre görüşebileceğin bir kadın değilim demiştim. Rüyalarımda da sürekli bunları görüyorum saçma şekilde.

bugün bir de bana mesaj yazdı. Ritüel falan mı yapıyor acaba gerizekalı, rüyalarımı etkilemek için ahahajah. Daha kötüsü istemeden onu enerji alanıma ben mi çektim acaba?
Yapmam gereken işler var ama benim hiç iş yapasım yok. Tembellik de değil bu, koyvermişlik.
Nasıl hiçbir şey yapmamış gibi adımı anarak bana seslenmeye kalkıyor hiç anlayamıyorum... koşar adım eve geldiğim için elaleme de rezil oldum kesin.
artık sana bir şey açıklamak, seni eğitmeye çalışmak, sana neyin kabalık neyin nezaket olduğunu....
düşününce dahi içim sıkılıyor artık.
sana senin samimiyetsizliğini (kör parmağım gözüne ortada olan samimiyetsizliğini) yine senin için kanıtlamaya çalışmak bir çeşit kölelik zaten.
dahası sen öyle birisin ki öğrendiklerinle hemen kucak kucak gezmelere çıkarsın. ben de "ikimiz için" bir şey yaptığım yalanını bir kere daha yuttuğumla kalırım.
güven var ya güven.. hacııı... ikincisi yok.
ne diyodum.. çok sıkıcııııı

hem sen zaten anlamıyorum- anlayamıyorum demiyor muydun ? herhalde bir kere daha sormazsın. kabusum oldu ya.
Ne konuda.
burdan birisini çok düşük level olduğunu, gerçekten karakter yoksunu olduğunu düşünüyorum. ama yüzüne karşı kaç kere söylemek istesem de söyleyemedim.
yanlış anlar diye değil, sonra kedi ulaşamadığı ciğere mındar dedi demesin diye demiyorum.
çok sığ bir insan, ilgi eskortu bi insan, aciz ve aptal bir insan, en önemlisi de bu kasalara bin hıyarım olsa bi tanesini tuzlatmam.
Kendimi ispat etme hırsım ve yapabildiklerim bazen beni korkutuyor. Dışarıdan baksan saf salak beceriksiz görünen biriyim. Ama dişime kan değince “bunu sen mi yaptın lan” diyorum kendime. Ben bile kendimi tanıyamazken bir başkasının ne düşüneceğini tahmin bile edemiyorum. O ben, bu ben değilim.

Yine uyuyan devi uyandırdım sanırım. işin korkunç tarafı, tekrar uyumayacak gibi.

Lütfen yapma, lütfen…
her şeyi geride bırakıp dağlara çıkmak istiyorum. doğanın kollarında ölmek güzel olurdu.
30 Mayıs 2024 Perşembe günü öldüm. 31 Mayıs cuma günü saat 4 de yeniden doğdum. Ama ömrü hayatımın en en uzun günüydü.. Rabbim kimseye yaşatmasın.
Hava çok sıcak.

Sadece donla yatacağım bu gece.
Yaşıma yakın insanlar olsaydınız sizinle birşeyler yapmak isterdim açıkçası:/
iki saat önce kahve dükkanında gördüğüm gotik tarzdaki dövmeli kız, beni bul.
Hayatımın en kötü zamanlarını geçirsem de bunu kendime bile hissettirmemeye çalışıyorum. * )
Yarım hissediyorum, belki biraz tamamlanamamışlık. Üstümde bir eksiklik var ve ben bunun neyden kaynaklanıyor olduğunu dâhi anlayamıyorum.
Acayip itiraflar olduğunu itiraf ediyorum. Evet.
Her pazartesi akşamı fabrikamızda ortaklarla birlikte yemek verir misafir ağırlarız.
Bu yüzden ben teras katına çıkıp etleri saplamak için şişleri yıkamaya başladım.

O kadar sıcak ki bunu yaparken hortumu havaya tutup sonra o suyun altına girip ıslatıp eğleniyordum kendimle.
Sanki yağmur yağıyor gibi Ahshdh.

Neyse işin hazin yanı bunu yaparken benden habersiz bir müşterimiz kahve içmeye çıkmış; Çeyreklik yukarda sizinle ilgilenir diyerek. Benim bundan haberim yok tabi.

Beni hortumla böyle oynarken gülerek izlemiş dakikalarca.
Gerisini anlatmak istemiyorum.
Rezil oldum kadına ya.
https://streamable.com/xrcpc8

demon slayer ın final arc ı dünyada bütün sosyal medyayı sinemada çıkarsa da gişelerde ortalığı skip atıcak. ilk defa bir anime filminin 1 milyar dolar barajını aşma şansı var. ufotable umarım başarır.
şu an biri gelip '' dünyadan dünya gibi mecazi değil gerçek anlamda boş bir gezegene geçmek isteyen var mı ? '' dese tereddütsüz çeker giderim. bu saçma dünyayı da, hayatı da, insanların çoğunu da sevmiyorum. zaten kendimden önce babam ve kardeşim için ayaktayım. sevmedim bu salak süreci.
Bir sözlük kızına nude foto atasım var.
Bugün bir arkadaşla konuşurken dedi ki " bazen diyorum ki ben niye rüya gibi akıllı değilim. Sen sorunlarını sessiz hallediyorsun, kendini hiç rezil etmiyorsun"

Dışarıya böyle yansıyorsa ne mutlu. Tamamen öyle olmayabilir...
Öksürtüyor bazen tarihimin geçmişinde kalmış yaprakların arasındaki tozlar...