Markette canının çektiği abur cubura elin uzanırken, içerisine doluşturdukları katkı maddelerini ve kullandıklarını yağın kalitesizliğini düşünüp, paketi yavaşça yerine bırakmak ve yerine elma satın almak..

Saatler önce s&p tarafından kredi notunuz b’ye yükseltildi, öncesinde ise b-‘ydi.. peki b grubu notlar ne anlama gelir ve b- notla neyin üzerindeydik?

C grubu notlar şu anlama gelir: Yatırım yapılabilir kategorisinin oldukça altında. Tehlikede ve finansal yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için ekonomik, sektörel ve finansal koşulların olumlu gelişmesi gerek. Menkul kıymet ise, anapara ve faizin zamanında ödenmesi hakkında ciddi belirsizlikler var.

B grubu notlar ise: Finansal yükümlülüklerini yerine getirme kapasitesine şu anda sahip ancak olumsuz ekonomik ve finansal koşullara karşı hayli hassas. Menkul kıymet ise, zamanında ödenmeme riski var. Finansal korunma faktörleri, ekonominin, sektörün ve ihraççının durumuna göre yüksek dalgalanmalar gösterebilir.

Fakat, ülkemizde başka bir kaç sorun daha var bence.. temel tüketim maddelerinin üretim darlığı, ekonominin gerçekten de direği olan “orta direk” kavramının son 8 yılda “alt direk”e dönüşmüş olması, insanların borçlanarak mal sahibi olmasının önünde çok büyük engellerin bulunması, piyasada paniğe dayalı yapay ve kurdan ayrışmış bir enflasyonun olması, kamu borçlarının uzun vadeli ve düzenli bir biçimde bütçeden pay alması, halkın piyasa, yerel para birimi ve kurumlara güvensizliği, aşırı bölgesel riskler. Yani kağıt üzerinde borç ödeyebiliyoruz ama neye karşılık? Üretimi ve ihracatı arttırarak değil, zaten ekonomik olarak yorgun olan halktan yeni kalem vergiler toplayarak ve talebi kısarak… talebi kısalım, ithalat azalsın, kabul.. peki yerine ikame üretim yapıyor muyuz? Mesela hyundai alabilecek dar bütçeli insanlara ikame araç geliştirebiliyor muyuz? Asla.. bu, sanıyorum çok uzun olmayan bir vadede ekonomi kazanını da soğutacaktır.

çocuk sesi ter kokusu gibidir.. kendininkine bile güç bela tahammül edebilirsin..

tek kale maç yapardık çocukken..
onu anımsattı.. tabii bunlar oyunu biraz da evcilik ve doktorculukla da harmanlamış..
grup seksin cinsel olduğunun özellikle belirtilmesi de faideli olmuş.. bravo...

anna karenina bile bu kadar uzun değildi..
(bkz: durumumuz yoktu okuyamadım)

fakat, ara ara göz gezdirdim, copy-paste değilse emek için bile artılarım.

Ekşi’de “audiyanet vakfı” başlığında
- sabah namazı kaç rekat hocam,
- a4 quattro rekat

Entry’sini gördüğümden beri, bu kadar ağlanacak bir mevzuya gülüyorum.

Bir sürü tarikat şeyhi, islam’da nübüvvet kapısı kapandığı için kendisine bir türlü peygamber diyemiyor, fakat ucundan kıyısından çeke çevire bir “allah’ım” demedikleri kalıyor..

Bir Aleyna ha eksik, ha fazla..

Deprem bir cezalandırma aracı değil, etkileri önlenebilir bir doğal olay olduğu için, denk gelmemiş olabilir. Yani vurabilir de, vurmayabilir de..

Gayet sağlıklı, gayet yaşlı, gayet zengin ve bütün intikamlarını kan kustura kustura almış bir adam olarak, aile bireylerim etrafımdayken ölmek..

Bu, artık senin için bir potansiyel ihtiva ettiği anlamına gelmiyor, değil mi bro?

iktidarsız..

Kadınlar için:
- ilişki yaşarken hayır,
- ayrılırken evet..

En temiz bahanedir.
- benden şu kadar yaş büyüksün,
- yaşı yakın erkek, kadını tolere edecek kadar olgunlaşamıyor,
- benden küçüksün..

Hepsi işe yarar..

Bildiğim kadarıyla karamehmet ailesi, %13’lük hisse ile yönetim kurulu başkanıydı ve bunu; hisselerinin kontrolünü, çoğunluk hissesine sahip oldukları, birbiri üzerine binen dört farklı şirkete tasarruf hakkı devrederek yapmışlardı..

Kaldı ki, hisselerinden %15-50 arasındaki “bir kısmı” dahi kamu elindeyse, teknik olarak “kamu iştiraki” denilir, yani artık özel şirket değildir. Kamu tabii ki, Kendi hisselerini temsilen de temsilci görevlendirir.

Ben tavan boyası kutusu zannediyordum bunu..

tost makinesi sevdası olan varsa yazsın, engel atacağım...

%5’lik kesim, inşallah oranınız % 100 olur.. tabii dört teker hırbolarından da kurtulmak kaydıyla…

Fakat, motosikletlilerin çok dile dolanmasının iki sebebi de şu:
- sokak aralarına girebiliyorlar.. çoluk, çocuk, yaşlı.. herkese risk oluşturuyorlar.
- motosiklet doğası itibariyle çok güvensiz bir araç. 1.5 tonluk araçla çarpsam al başına belayı.. akla karayı seçiyorum araba kullanırken, nereden ne çıkacak, diye.. “bari” şerit arası yapmasalar.. “hiç olmazsa” şeritten gitseler.. sollama yapacağım, solumda motosiklet, vazgeçip şeridime kırayım diyorum, sağımda motosiklet…

Yoksa yol babamın malı değil, herkes şoför, herkes plakalı araç.. şahin de eşit, porsche da.. kamyon da eşit, motosiklet de.. ama bunaldık artık bu motosiklet işinden..

Onun yerine ülkemizi suriye’ye döndürüyorlar.

Salon veya yatak odası..

Dem parti’nin ne talep edeceğini ben buradan biliyor muyum? Evet..

Sen biliyor musun? Evet.

Ahmet mehmet biliyor mu? Evet..

Neyine görüşüyorsun hala? Mecliste grubu var da ondan.. zaten sorun orada… niye var?

Hastaneye düşmemiş kişi beyanı..

Ana babanın dikişlerini acıtmadan alsınlar, ameliyat sonrası sedyeyi sarsmadan ittirsinler diye değil doktorun, değil hemşirenin, hasta bakıcının elinde kendini oyuncak edersin.

Paranın en çok geçip, hiç önemli olmadığı iki yer vardır: biri hastane kapısı, biri mezarlık..