fenerbahçe taraftarı

bu akşam oynanan galatsaray-beşiktaş maçında, beşiktaşımın 2-0 dan maçı çevirip 2-2 ye getirmesiyle daha bir cesaretlenip doğan görünümlü şahinlerine binip şampiyon olmuşçasına sevinen tosunların dahil olduğu grup.

allah kulu çıkıp itiraf edemez, hiçbir aşk onların aşkı kadar büyük olamaz diye. ergen yavşaklar sizi.

bu taraftar öyle bir taraftardır ki varsın haftaya fenebahçe şampiyon olamasın( olacağı kesinde diğer ihtimalide düşünmek gerek) yinede bu taraftar takımın arkasında durur ve takımı eskisinden daha fazla desteklerler. gerçek tarfatarlıkta budur amk bukalemunlar bilemezler bunu.

takımlarının ne kadar büyük olduğunu bugün bir daha görmüş olan taraftardır.

fenerbahçe'li olmanın gururunu bir kez daha yaşayan taraftardır.

büyüklükleri ile gurur duyması gereken taraftar.

ben fenerbahçeli olsam göğsümü gere gere geziyordum. maalesef cimbomluyum ve bir orospu çocuğu gibi geziyorum.

bu akşam mutludur. umudunu son maça taşıyabildiği için ve gereğini, görevini son maçta da sonuna kadar yerine getirecektir.

trabzonspor taraftarının yanında fazlaca insandır.

rakiplerini çatlatan, alayının toplamının daha fazla ederi olan ulu topluluk.

şampiyonluğu bu sene en fazla hak eden taraftardır. var mı ötesi. olmaktan gurur duyduğumdur.

Vefa'nın bir semt olmadığını göstermiş taraftardır. taraftarlık ne öküz gibi bağırmakla, ne de kareografi yapmakla olmaz.

taraftarlık budur. şampiyonluğa giden takımını, bir derbi maçında kendi sahalarında yalnız bırakarak ne bok olduğu göstermiş olanlara duyurulur.

"3 Temmuz’dan bu yana ısrarla ve inançla o günlerde gazetemizle bugün de yazılarımızla, yargısız infazcılarla kavga ettik…

Bunun bir Fenerbahçe operasyonu olduğunu üstüne basa basa dile getirdik…

‘’Küme düşme de olmayacak, puan silme de olmayacak’ derken hakem ve gözlemci raporlarına güvendik…

Hakem ve gözlemciler ‘’TEMiZ’’ diyorsa olay bitmiştir, dedik…

Tespitimiz çok basitti, ŞiKE’yi masa başında oturan kamu görevlileri mi bilecek ti, yoksa sahada olup maçı yöneten hakem mi, ya da tribündeki, koridordaki gözlemci mi?

Sonuç olarak bu süreç bir kısmıyla bitti…

Ama bu linç girişiminin yaraları sarılamıyor, Fenerbahçeli tepkili, hem de ‘’ÖZEL TEPKiLi’’ başkanını ve yöneticisini istiyor ve bekliyor…

Bu sürece fazla girmeyeceğim, yeterince yazdık, çizdik…

Hafta sonu yaşadığım ve şahit olduğum iki olaya değineceğim…

Öncelikle Topuk Yaylası’nda bu özel yetkili mahkemelere karşı ‘’Özel Tepkili Taraftar’’ toplantısı düzenleyen Avukat ilyas Bulcay’a teşekkür ederim…

Harika bir birlktelikti, yeni el sıkışmalar, tanışmalar, kaynaşmaların önderi oldular…

Şekip Mosturoğlu’nun eşi ile iştiraki de ‘’Topuk Yaylası’’nı şenlendirdi…

Orada yan yana olduklarımızın isimlerini tek tek yazmayacağım, orada olamayan ancak en az bizim kadar olmak isteyenlere saygılı olmalıyım…

Harikalar diyarı ‘Topuk Yaylası’nda, mükemmel ötesi paylaşımlar ve konuşmalar oldu…

Ama o tesislerin arazisini akrabasının elinden alıp Fenerbahçe’ye kazandıran Aziz Yıldırım’ın bu tesislerin açılışını görememiş olmasının acısını da hatırlatmak isterim…

Ama şu kadarını bilmesini isterim ki, Topuk Yaylası cıvıl cıvıl, aileler 7 yıldızlık bu tesislerde konaklıyor, oksijen depoluyor, mutlu oluyor ve Aziz Yıldırım’a minnet yağdırıryor, dua ediyor…

Toplantıya dönersek, Aziz Yıldırım ve ilhan Ekşioğlu ağrısı vardı kalplerde, tahliye olanların ‘’Metris’ten çıkarken sevinemedik, çünkü ruhumuz orada kaldı’’ sözleri tekrarlandığında, herkesin derin bir ‘’Ahh’’ çekişine tanık olduk…

Geçmişte Aziz Yıldırım’a karşı olanlarda vardı, bugün onun için canını dahi vermeye hazır olduklarını gördüğümde, böyle bir camiaya gönül vermiş olmaktan gurur ve onur duydum…

Hiçbir beklentisi olmadan sadece Aziz Yıldırım ve arkadaşlarının özgürlüğüne odaklanan bu insanlar var oldukça ‘’Fenerbahçe, yıkılmaz, yıkılamaz’’…

Tam tersine çığ gibi büyür ve o çığ bir gün birilerinin başına düşer…

Fenerbahçeli bu süreçte ‘’Bize dokunmayın’’ dersini vermiştir, başkanının ‘’Herkesten daha temiziz’’ sözüne inanmış, savaşmıştır…

Başkanıyla, yöneticisiyle tutuklusuyla, özgürüyle bir sınav vermiştir..

Taraftarı direnmiştir, bebeğiyle, çocuğuyla, kızıyla, erkeğiyle, kadınıyla, yaşlısıyla beraberce kolkola mücadelesini vermiştir, CADDE’den taşmış, YAYLA’dan haykırmıştır, SARAÇOĞLU’nda tek ses olmuş, SiLiVRi’da domuş, Çağlayan’da üşümüş, biber gazı ile yoğrulmuştur… Plastik mermilere, kalkan olmuştur…

Ama pes etmemiş, direnmiştir, direnecektir..

Bu bir ‘’3TEMMUZ DARBESiDiR’’, gerçeklerin birgün ortaya çıkmak gibi bir huyu varsa, o gün geldiğinde bu camia o hesabı da soracaktır…

Fenerbahçeli, VEFA’nın bir semt olmadığını göstermiştir…

7 yıldızlı stadıyla, eşsiz tesisleriyle, mükemmel ötesi Topuk yaylasıyla (kurbağalar da fazla bağırmasa), şampiyonluklara doymayan amatör branşlarıyla, profesyonelleriyle, ideal bir spor kulübü nasıl oluru gösteren Aziz Yıldırım’ına ve arkadaşlarına sahip çıkmıştır…

Hatır ve vefa örneği nasıl gösterilir, cümbür cemaate göstermiştir…

Aziz Yıldırım’ın Başkan adaylığı taraftar için bir şey ifade etmez, çünkü zaten bırakmaz, ‘’Ben yokum’’ demesine izin vermez.. O’nu yine ve yeniden, tribünlerde görmek için gün sayan bu nadide topluluk başkanına her hakkı verir , ‘’Bırakma’’ hakkını vermez, ne Aziz Yıldırım’a, ne Şekip beye, ne ilhan beye, ne de diğerlerine…

Bu camia 3 Temmuz’dan bu yana tutuklu, nasıl bır yıla yakın bir zamandır, acı çekiyorsa, başkanını kucakladıktan sonra mutluluğu da onunla yaşamak ister, satmaz, sattırmaz, unutmaz, unutturmaz…

Bu milyonların enerjisi Aziz Yıldırım’ın ardında olduğu sürece o koltuktan kalkamaz…

Hain emellere bırakamaz, içten pazarlıklı menfaat düşkünlerinin ekmeğine yağ süremez..

Güzel ve Güneşli günleri el ele, kol kola yaşar…"

Bu taraftar grubu kadar sağlıklı yaşayan yok, devamlı buluşup yürüyüş yapıyorlar filan...

tescilli hırsız fenerbahçenin mantık yoksunu tarftarıdır. şike ayan beyan ortadayken inanmıyorlardı şimdi pfdk tarafından tescillendi hala savunma modundalar... hırsızlığa, şikeye sahip çıktılar. son dönemde anlaşılıyor ki çoğunluğu ırkçıymış zaten. bravo, sizede bu yakışırdı...

(bkz: tescilli hırsız fenerbahçe)

kulubüne kumpas kurulduğunun farkında olan taraftardır.

40 milyon kere şike var, şikecisiniz demekle şikeci olunmuyor. bu sadece sizin ne kadar duygusal olduğunuzun göstergesi oluyor. o kadar duygusalsınız ki gözlerimiz yaşardı.

3 temmuz günü başlayan feneri ele geçirme operasyonuna karşı takımı ayrı taraftarı apayrı mücadele veren ama yönetim kurulundan aynı desteği göremeyen büyük kulüp.

operasyonu planlayanlar bu işin bir yıl sonunda buraya geleceğini hiç tahmin etmemişlerdi. taraftarın bu derece takımı sahipleneceğini, takımın bu kadar başarılı olabileceğini.

3 temmuzdan olanı biteni hukuksuzluğu operasyonu talimatları boynu tasmalı medyayı çok yazdım yine yazmayacağım. sadece son trabzon maçını yazacağım.

maçtan hemen sonra açıklanan pfdk kararlarını yazacağım.

pfdk kararları bu hali ile dünyanın en komik ve salak kararlarıdır. nasıl olur da fenerli iki yönetici maç skorunu değiştirmiş olabilir ama bu fenerin suçu olmaz? böyle şey olur mu? yönetim kurulunda karar alıp deftere yazmak mı lazım şike yapalım bu maçta diye?

federasyonun amacı belliydi. hakeme de iletilmişti. trabzon feneri sahasında yenecek, maç ne olursa olsun tatil edilmeyecek ve fenerbahçe yarıştan otomatik olarak düşünce de puan silme cezası verilecek herkes mutlu edilecekti.

bildiğin linç ortamına rağmen maçın ısrarla oynatılam sebebi de oydu. linç ortamını gören ama ne olursa olsun maçı oynatma emri almış olan ve bu ikilemde kafası karışan hakem oyunculara "sen bari korner kullanma olay çıkıyo" bile diyecekti. yapabileceği bir şey yoktu çünkübaşka.

ama fenerbahçe kazandı. şampiyonluk şansı var ve istatistiki olarak daha fazla hatta. ama yine de önemli değil. ben kişisel olarak gsnin şampiyon olmasını istiyorum. her ne kadar gsli taraftar bizi tüm bu operasyonda yalnız bırakmış olsa da yine de kendilerinin geride bırakıldıkları gibi bir düşünceye dalmalarını hiç istemem. kimseyi kandırmaya gerke yok. bu lig fener-gs maçları oynansın diye ek olarak 15 takım daha alınmış bir lig.

her neyse, bu şartlar altında gener şampiyon olursa puan silemeyeceklerine göre, o zaman pfdk herkesi mutlu edecek b planını uyguladı ve 3-5 kişiyeceza verdi. onlar da tahkimden dönecek.

ama kabul etmiyoruz. suçumuz yok. operasyonu planlayanlar sıçtılar ve belki 10-15 sene sonra bilinecek doğrular ama yine de biz bu sene muhteşem bir şey kazandık. direndik.

fatih terim'den tırstıklarını itiraf eden.

korkmayın lan bu kadar, şampiyonsunuz bu sene de.

sapından kavramış taraftarlardır.

kendi stadlarını yakan, sağlam koltuk bırakmayan ve bazı mallar tarafından örnek gösterilen taraftar topluluğu.
bu akşamki görüntülerden sonra hala bu taraftarı örnek gösteren olursa, ben de ona birşey göstereceğim ama halka açık yerde olmaz.

bozgunculukda sınır tanımamışlardır.
tamamen galatasaray ın şampiyonluğunu yediremediklerinden, kadıköy'de, fenerbahçe'nin kendi stadında galatasaray'ın kaldıracağı şampiyonluk kupasını yediremediklerinden sahaya inmiş, kendi koltuklarını, kendi statlarının ortasına atmışlardır. kedi canlarını onların...

içinde bulunmaktan utandığım grup olmuştur, nerde kaldı fenerbahçeli duruşu, aramıza karışan bazı provakatöler yüzünden milletiin arabasını yakan, polise taş atan hainlerden ne farkınız kaldı!

aziz yıldırım sevginiz bu kadar işte.

futbolcusu ile kol kola girip ağlamak demektir.

2 polis otosunu devirmiş ibnelerdir. giren girmiştir size. daha ney çıkarılmaya çalışılıyordur.*

benzin istasyonundaki polis aracını ateşe verecek kadar şerefsizler bulunur bunların içinde. çekil bir köşeye yak kendini şampiyon olamadın diye ama bu nasıl bir şerefsizliktir ya hu.

an itibariyle polis arabasını yakmış taraftardır.

karaktersiz taraftar grubudur. terörist gibi polis otosu yakarlar.

(bkz: allah belanızı versin)

türk futbolunun bu nefret dolu günlere gelmesinde büyük pay sahibi olan başkanları aziz yıldırım' ın, hafta arası yaptığı klasik ve sahte sağduyu ve barış çağrılarını yine fenerbahçeli duruşuna uygun biçimde anlamış taraftardır.

ortalığı yakıp yıkmanın bir manası yok.. anlayın artık amk.. herkesin bir hesabı vardı.. ama allah' ın da bir hesabı vardı..

sonunda iyiler mutlaka kazanır.