bugün

“...Kişi sonunda kendi arzularını sever, arzuladıklarını değil...”

(iyinin ve Kötünün Ötesinde - Friedrich Nietzsche, s.87)
"...Genellikle arzulanandan çok arzuya aşığızdır..."

(Bir Psikiyatristin Anıları - Irvin D. Yalom)
istek,dilek anlamına da gelen kızlara konulabilecek en güzel isimlerden biri
uzun zamandir hakkinda bir $eyler yazmak istedigim. bakiniz bu da arzunun bizzat kendisi. hatta girizgahi kolayla$tirmak icin oksem de, mazeretim de hazirdi. neyse ki breton*'un l amour fou*'sundan bir alintiyla guclendirebilirim hemen diyeceklerimi: "herkese insan zihninde bir ortak payda bulundugunu ve bunun da insanin arzusundan ba$ka bir $ey olmadigi du$uncesini kabul ettirmeyi ba$armi$ oldugumu saniyorum. objesini arayan arzunun bilinc-oncesi sularda zikzaklar cizerken hangi onlemlere ve hangi kurnazliklara ba$vurdugunu ve ke$fedilen bu objenin onu bilinc yoluyla tanitmak icin durum degi$inceye kadar hangi $a$irtici olanaklardan yararlandigini gosterinceye kadar hicbir $eye bagli degilim." (ceviri: ismail yerguz). oldu mu? akladim mi kendimi?

arzunun, 'arzu eden-arzulanan' reel ve cati$ik duzleminde yaratmi$ oldugu ve tum acilimlari reddederek hedef bolgeye, x'e y'ye her turlu yol, yontem ve inanc degeri ile ula$acak bir arzulanan yaratmasi hadisesinin, yine breton'ca 'larva ba$li vah$i hayvan' diye tanitlanan 'unutulmak' eylemini arzulayan icin bir sure zarfinda hic siklenmeyecek bir kaliba sokmasinin buyuleyici, $iirsel, umu$suz etkisini yadsiyamiyorum. her turlu gotlugu yapmaya acik bir hale getiriliyoruz diyorum hafiz, duyuyorsun mu? chutzpah'ya parantez olsun istemem ama, onda biraz tamahkarlik ve nepotizm yuklu. onda "sati$ci pic!" diye ka$elenme riski var. oysa arzu teklifsiz ve paranormal icinde kristalize normal'dir. tavuk donerin yaninda icilen ek$i ayrandir arzu; mineraloji icin uygun i$ik ortaminda aragonit inceleyen di$inin aklindan gecen remake'dir. arzu, bir 'yeniden $ekillendirme' ve $ekillendirirken de oz'un yitirilmemesini ba$at gerekce sayan ic dinamikler ve i$ etigi ile billursu bir uzanimdir. (bu an'a degin yazdiklarimdan nefret ettiginizin farkindayim. bunun beni goto$, yavu$ak, artiz, taklitci, obskurant, ozenti gibi gosteren terminolojiden kaynakli oldugunun da ayrimindayim. lakin arzu, insanin atacagi adimlari ve du$unce sistemini [noolur empati demeyelim] sikler mi? bunu boyle yazmak istedim ve boyle yazdim.)*
arzu objelerini siralayalim:
1. kadin: neden kadin? cunku erkegim. erkek de olabilirdi. olu de olabilirdi. ama kadin.
bir kadini arzuluyorsam beni hic kimse ve hicbir $ey durduramaz; ben bile. arzu, benden bagimsiz ye$eren ama beni de hegemonyasina davet eden bir $eyse, o kadin da bundan $ikayetci olamaz. masumum; arzuluyorum.
2. sigara: bir de o dandik uyarilar olmasa? belki agzima bile alabilirim. [oral seks de birtur dudak tiryakiligi, agiz ali$kanligi degil midir?]
3. alkol: beni bana degilliyor. yava$layan reflekslerim onu arzulayi$imda degil, ona aclik'imda etkili. yanisi arzu ile bagimliligi* kari$tirmamak gerek.
4. du$unsel faaliyetler
5. fiziksel faaliyetler
vs.. vs..

liste uzar gider. arzuladigim $u: anla$ilma kaygisi gutmedigim zamanlarda beni yanli$ anlamayin. biraz deliyim, husrana ugradim ve bedbinim; arzularima ket vurmayacak kadar da zekiyim. cok azinizi seviyorum. ibne degilim. arzulayacak kadar insan, arzulanmayi arzulayacak kadar zayif, arzu'yu tanimlamaya cali$acak kadar malim.
Arzu

kumdan kaleler yapıyorsun deniz kıyısında
diz çökmüş, çırılçıplak
teninde birikiyor yitip giden güneş
yaşam geri çekilmeyecek bir dalga gibi
yükseliyor bacaklarında
gri bir martı ayak bileğine kayığını bağlıyor
senin için aşk Arzu
aşk
fırtına kopunca söylenen şarkı

gözlerini kapıyorsun deniz fenerinin ışığında
saçların rüzgârda, geceyle buluşarak
ışık demeti parlayan bir sarmaşık gibi
dolanıyor boynuna
gemilerin yıldızları seyrediyor
senin için aşk Arzu
aşk
istiridyede saklanan inci

samanyoluna bakıyorsun, bu şiire alıştığında
elinde kırık denizkabuğu
çantanda sabaha alınmış bir bilet
dönmek istemediğini söylüyorsun ağlayarak
senin için aşk Arzu
aşk
yalnızlık adasında kurulmuş tuzak

kimi şairlere göre aşk
kumdan bir kaledir Arzu
kumdan bir kaledir
dalgaların gözüne kestirdiği
ve
yaşlandıkça şairler
güzelleşir nedense
şiirlere âşık
bütün kadınlar
**
Arzu, insanın özüdür der Spinoza. Arzunun, cinsellik bağlamından koparılarak ele alındığını görünce haliyle şaşkınlık geliyor. Arzu, varolma çabamızı artıran, yaşamsal enerji gibi bir şeydir. Akışlar halinde, çeşitli arzu-makineleriyle birleşiriz. Hep bizim kudretimizi artıracak şeye yöneliriz, arzu ürettikçe. Ancak bu arzu çeşitli kurumlarla, mekanizmalarla bastırılırsa faşist-makineler haline geliriz, çünkü bastırılan arzu keder üretir. Hınç dolarız, şiddete yöneliriz. Toplumda arzu akışlarımızı bastıran birçok kurum vardır. Ancak o kadar kanıksamışızdır ki, içimizde lav gibi akışan faşizm eğilimini doğal karşılar hale gelmişizdir. Bunun yanı sıra, arzumuz çeşitli yollarla kodlanır ve yönü değiştirilir, bir şey uğruna seferber edilebilir. Tüketimciliğin bu kadar iş görmesinin sebebi, reklam uyaranlarının arzu akışlarımızı satın almaya ve sözde kudretimizi artırmaya yönelik biçimlendirilmesi, kodlandırılmasının sonucudur. Cinsel arzular bir yandan perçinlenirken, bir yandan da bunu bastıran ahlak yasaları inşa etmiş olduğunuz için,tüketim yaparak arzularımızı doyurmaya yöneliriz. Oysa elimizde bir çift uyduruk ayakkabı aslında isteğimiz şey değildir bile.
Gençlere de orta yaşlı kadınlara da yakışan bir isim, severim.
dilek ile eş anlamlıdır.
Bazen arzu ettiğiniz şeyler olmaz ve size de hayalini kurmak kalmıştır.
istek anlamına gelen bayan isimlerinden sadece birisidir. Diğeri için (bkz: dilek)
istenilen, tercih edilen veya dilek anlamındaki kelime.

Hayal kurmak da arzu etmektir aslında. Belki de gerçekleştirmek için ufak bir adımdır.
çok acı felsefeler okuduk, iliklerimize kadar hissettik. kahvemi içsem yoksa kendimi mi öldürsem,sorusunu sorduk. size başta verilenler bir bir silindi; aile, ülke, millet, şarkılar, çocukluğunuzun geçtiği ev silindi- hepsinden vazgeçebildik. varoluşsal taşlara takıldık, düşemedik bir türlü. devam ettik. neden? hiçbir insanın veremeyeceği, kaynağını bilmediğiniz, yaşam ışığı arzu duydunuz! hiç gitmediğiniz bi' yer, duymadığınız bir melodi, dokunmadığınız bir tuval, okumadığınız bir şiir... bunlara arzu duydunuz! bi' kez daha kandınız hayatı yaşamaya değer kılan bu şeylere!

içimde ani bir titremeyle ve çarpıntıyla gelen arzudan başka hiçbir şeyi duyumsamadığım anlar dışında yok'um. bu da bilinsin.
istek , dilek anlamlarına gelen bayan ismi. bu isme sahip olan bayanlar çok hoş olurlar. çok iyi ablalık yaparlar. kardeşlerini kıskandırabilecek düzeyde * süper bir fizikleri vardır.
"ay benim Arzu kızım Arzu kızım, ömrümün yazı kızım, sevinci nazı kızım, Arzu kızım" dizeleriyle bezenmiş güzide besteyi unutturmayan insan.
Bir kız ismi. Kısa ve öz, akrostiş ve şiir denemelerine açık.
hakkında fazlasıyla yanlış fikir üretilen kavram. arzu temelde sahip olunmayan ya da eksik olan bir şeye dairdir. amacı onu üretmektir. deleuze ve guattari'nin de haklı biçimde dediği gibi:

"eğer arzu üretiyorsa, ürettiği şey gerçektir. arzu üreticiyse ancak gerçek dünyada üretici olabilir ve ancak gerçek üretebilir"

arzunun kelime anlamında verilen "heves" tanımı gelip geçiciliği anlamında işlevsizdir. heves kelimesinin anlamını belki bu eksende doldurabiliriz.

böyle düşünüldüğünde arzu gerçeğin üretilmesi aşamasında önemlidir. lacancı bakışla yekten "gerçek olanaksızdır" demek son derece yanlış. gerçek ona ulaşma isteğimiz ve savaşımıza bağlı olarak mümkündür.