bugün

entry'ler (1860)

iki adım atınca kan ter içinde kalmak

(bkz: obezite)
(bkz: kalp ve damar hastalıkları)

türklere neden vize verilmiyor

kenya ve uganda vize veriyor diye biliyorum.

her türk vatandaşına türkiye gezisi

yabancı turistlere daha ucuza tur bileti satılacağından, yine bizlere sıra gelmeyecek olandır.

çoğulcu cehalet

Bir topluluğun veya grubun üyelerinin kolektif olarak sahip oldukları bilgi eksikliği veya yanlış inançlardır. Çoğulcu cehalet, bireylerin her birinin eksik bilgiye sahip olmasından ziyade, toplumun genel olarak bilgi eksikliği içinde olması durumunu ifade eder.

ilgili bir kaç kaynak önerisi:

*"The Ethics of Ignorance: Cognition, Agency, and Engagement" (Michael Smithson)
*"Public Ignorance:A Study of Political Interest and Political Information" (Arthur Lupia ve Mathew D. McCubbins)

türk toplumundaki çürümenin nedeni

(bkz: çoğulcu cehalet)

hayvanları silah olarak kullanan insanlar

(bkz: ankara savaşı)
(bkz: ı bayezid vs timur)

avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması

tüm ülkelerin bir zamanlar bir yerleri illa ki talan ettiği gerçeğini hatırlatır.

hayatın kodlarını çözmek

(bkz: yavaş çöz kodların dağılmasın)
(bkz: asosyallik zehirlenmesi)
(bkz: hayatı çözüp halen sözlükte yazma vizyonu)

türklerden adam çıkmaması

sen aynaya baktığında ya da her hangi bir zamanda hiç adamla karşılaşmadıysan, bunun sorumlusu kimse değil sanki.

sizi cuma saflarında göremedim sözlük

daha öncede söyledim, ben daha sakin olduğu için salı günleri gidiyorum.

tc yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur

(bkz: kıraathane masalları)
(bkz: emekli olunca beynin de emekli olması)

doğru söylemediği halde dokuz köyden kovulmak

doğru söylemediğin zaman muhtemelen her köyden kovulursun. Bir süre takılırsın, yalanın nimetlerinden faydalanırsın ama her şey ortaya çıktığında, ışık hızıyla kovulursun.

fatih terim in her yerden kovulması

(bkz: Doğru söylemediği halde dokuz köyden kovulmak)

kaan uçağı aldatmacası

dışarıdan lego parçası alıp, burada birleştirip; aslında alakası bile olmasa da "yerli ve milli" deme durumu, sayfa sayfa reklamı yapılan her ürün özelinde defalarca yapıldı maalesef. Millette hazır dolma gibi, bu kelime oyunlarını yuttu. Zerre sorgulamadı, araştırmadı, vs.

Gerçek şu ki; lego mühendisliğinden ileriye gidemedik maalesef ve en zeki gençlerimizi beyin göçüyle kaybetmeye devam ettiğimiz sürece de, gidemeyeceğiz gibi duruyor.

pronatalizm

Pronatalizm, nüfus artışını teşvik eden ve çocuk sahibi olmayı destekleyen bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım,; bireylerin ve toplumların daha fazla çocuk yapmalarını teşvik edici politikaları, kültürel normları ve sosyal tutumları içerir. Pronatalizmin temel amacı, nüfusun sürdürülebilir bir şekilde artmasını sağlamak ve genellikle ekonomik, sosyal ve demografik hedeflere ulaşmaktır.

Pronatalist politikalar, devletler tarafından çeşitli şekillerde uygulanabilir. Bunlar arasında; doğum teşvikleri, vergi indirimleri, doğum izni ve çocuk bakımı desteği gibi, maddi yardımlar yer alır. Bazı ülkeler, çocuk başına ailelere mali teşvikler sunarak doğum oranlarını artırmayı hedefler. Ayrıca, ücretsiz veya düşük maliyetli çocuk bakım hizmetleri, ebeveyn izni ve iş yerinde esnek çalışma saatleri gibi uygulamalar da pronatalist politikaların bir parçası olabilir.

Pronatalist politikaların gerekçeleri çeşitlidir. Bazı ülkeler, düşük doğum oranları ve yaşlanan nüfus sorunlarıyla karşı karşıya kaldıklarında bu tür politikaları benimseyebilirler. Nüfusun yaşlanması, ekonomik büyüme ve sosyal refah sistemleri üzerinde baskı oluşturabilir, bu nedenle daha yüksek doğum oranları bu tür zorlukları hafifletmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, kültürel ve dini inançlar da pronatalist tutumları şekillendirebilir,. Bazı toplumsal gruplar çocuk sahibi olmayı manevi bir sorumluluk veya ulusal bir görev olarak görebilirler.

Pronatalizm, bazı eleştirilerle de karşı karşıya kalabilir. Bu yaklaşımı eleştirenler, pronatalist politikaların bireysel özgürlükleri kısıtlayabileceğini ve kadınlar üzerindeki baskıyı artırabileceğini söylemektedirler. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik açısından, nüfus artışının doğal kaynaklar üzerindeki baskıyı artırabileceği ve çevresel sorunları derinleştirebileceğine dikkat çekerler.

özetle; nüfus artışını teşvik eden bu yaklaşım hem ekonomik hem de sosyal politikalarla yakından ilişkilidir. Ancak, bu politikaların uygulanması ve etkileri konusunda dikkatli bir denge kurulması şarttır.

ilgili Kaynaklar:

"The Population Bomb" - Paul R. Ehrlich
"Making Motherhood Work: How Women Manage Careers and Caregiving" - Caitlyn Collins
"Fertility Politics: The Politics of Childbearing in Contemporary Society" - Rosanna Hertz and Margaret K. Nelson
*Population and Development Review
*Journal of Population Economics
*The United Nations Population Fund - UNFPA
*UNFPA Resmi SitesiThe World Bank - Fertility and Population Growth
*"World Population Prospects" - United Nations
*OECD Family Database

can yaman ı kıskanmayan erkek

mutluluğu ve hayat felsefesini; "onda şu var, bende neden yok?" ya da "bende şundan var, onlarda olmamalı, onlardan daha iyi olmalıyım." vb. gereksiz muhabbetler ve içi bomboş hırslar üzerine kurmayan erkektir. Hayatta kendini daha anlamlı ve daha insani şeylere adamış olabilir.

ortadoğuda barış için osmanlı devleti şart

Belli ki haberin yok ama Cumhuriyet ilan edildi kardeş. biri şunu uyandırsın lütfen, rüyasında sayıklıyor. Üstü de bi tarafları da açıkta kalmış. yazık ya, kimin çocuğuysa ortada bırakıp kaçmışlar.

(bkz: hayallerde yaşayan akbabalar)
(bkz: ülkeyi daha da geriye götürme aşkının bitememesi)

internet

insanları birbirine bağlayacağı düşünülürken, doğru kullanmasını bilmeyen çoğu kişiyi ufak ekranlara bağlayarak asosyalleştirmiş olan icattır.

(bkz: icatların kullanım şeklinin önemi)

16 mayıs 2024

(bkz: bir iş olarak masa takvimliği)

topu topu 7 nota var kaç ayrı beste yapılabilir ki

iki ayağınla gidebileceğin olası yollar kadar çok şarkı üretilebilir. Bu notayla yeni tanışan masum köylü bünyeye: "Süreç bu kadar basite indirgeniyorsa, bir müzik parçası üret, ünlü ve zengin ol kardeşim" denebilir.

(bkz: müzik hakkında yanlış bilinenler)
(bkz: müziği sadece nota zannedenler)
(bkz: bilgisi olmadan fikri olanlar)