bugün

akıldan saniye içinde onlarca şeyin geçtiği andır, "off kalkıcam şimdi wc ye gidicem, üstümü çıkarıcam, üşüycem, duşa giricem, duştan çıkıcam, kurulanıcam, üstümü giyicem, işe gidicem, işte milyon tane gereksiz kimseyle uğraşıcam, offf offffff" denilir, ve akabinde saatin "bi 10 dk daha şekerleme yap butonuna basılır" ve 10 dk daha keyif yapılır fakat yine o acı an geldiğinde yapacak fazla bişey yoktur, bidaha geç yatanı taaa bilmem napıyım denir ve kalkılır. ve bu hergun ama hergun yaşanır. yazık bize ya.
ilk ertelemenin başladığı andır.
hesaplanmış fakat hesaba katılmayan andır.
uykunun en tatlı anıdır kendileri..
insan beyninin en fazla çalıştığı an. kalkmamak için her türlü formül aranır. ama o formül yıllardır bulunamaz. *
o saniyeden itibaren uyunan her bir dakika beş dakika değerindedir. ve ne kadar uzun sürerse kalkmayla bu an arasındaki vakit, otobüsün o kadar erken geleceği tutar. ölümle yaşam arasındaki o ince çizgidir. esrarengizdir.
saatin ölüm fermanını yazıp imzalayıp kaşelediği andır.
hay ağzına s.çayım senin telefon(*) biraz daha geç çal diye kıvranılan, benim telefonumda ertelemek meşakkatli bir iş olduğu için ilk çalışta kalkılan zaman dilimi.
sabah sabah sinir bozukluğuyla * kalkma zamanınızın geldiğinin belirtisi.bu ses hafızaya öyle kötü bir şekilde işler ki sokak satıcılarının sattığı saatlerin sesini duymak bile * insanı deli etmeye yeter...
küfür etme konusunda yaratıcılığın tavan yaptığı an.
insanın hemen öncesinde uyandığını sandığı andır. ama bu bir yanılsamadır.
çoğunlukla irkilinen an. **
savaş çıksa bu kadar korkarak kalkılan an.
(bkz: ızdırap çanları)
Kanın beyne fışkırdığı gözlerin pörtlediği andır. Saati kırmak gelir insanın içinden. 10 dk daha 10 dk daha diye durmadan saatin erteleme hedesine basılır. işe geç kalınır akabinde evde terör estirilir. Anneye kardeşe artizlenilir sinir yumağı olunur.
akabinde küfüre girilir efendim.
(bkz: 10 saniyede ne kadar kufur edilebilir)
çalar saatin ömrünün uzun olması için uzağa konulması da tavsiye edilir.
her türlü ağıza alınmicak cümlenin ardı arkası kesilmeden kimi zaman düşünce şeklinde kimi zamanda sesli olarak paragraf haline getirildiği andır ki akabinde yapılacak iş sıkıntı vericiyse roman boyutuna ulaştığıda görülür.
lanet olsun dedigim an.
"hangi duvara fırlatıp, atsamda parçamparça etsem" dediğim durumdur...
çoğu zaman bir rüya olduğu hayal edilir ve duymazlıktan gelinir ama annenin odaya girip "hadi kalk artık" demesiyle herşey son bulur. *
çalmayla birlikte, '' bi sktir''lerin de yerini bulduğu, manaya geldiği, özellikle de erken kalkılması gereken günün öncesinde de geç yatıldı mı, en kıl olunan duerumlara duhul ettiren, saatin o andan itibaren can güvenliğinin ortadan kalktığı, her insanın yaşadığı trajikomik an..
sorumlulukla sorumsuzluğun bünyede çatıştığı andır.
insanın sinirlerini bozmaya birebir olan andır. genellikle geç yatılmış bir gecenin sabahında, hele hele o gün soğuksa ve gidilmesi gereken yer sevilmeyen bir yerse (bkz: okul) (bkz: ) kişinin önce ne olduğunu idrak edememesi titreşimdeki telefonda önce deprem oluyor sanılması hemen ardından mallanması, saatin çaldığını idrak edince 'lan ne çabuk sabah oldu, off of' şeklinde hayıflanılması, uzanan elin bilinçsiz bir şekilde erteleme tuşuna basması ve beş dakika sonra aynı rutini tekrarlamasıyla giden bir süreçtir. bu süreç üç şekilde sonlanabilir

1) kişinin hür iradesiyle yataktan kalkması: gerçekten zor da olsa mecburiyet durumu nedeniyle yataktan sürünülerek de olsa soğuk dış dünyaya uyanılır.

2) kişi uyanmaya karar verir ve lakin beceremez: bu genellikle saat çok erkene kurulduysa gerçekleşir. ders çalışmak için saati beşe kurduğunuzda erteleye erteleye bir bakarsınız ki en sonunda bir noktada ertelemeyi unutmuş, saati kapamış ve uyumuşsunuzdur. işte en kötüsü de budur. zira erken kalkıp ders çalışayım derken sınavı kaçırmanız içten bile değildir. biz bu duruma (bkz: dimyata prince giderken evdeki bulgurdan olmak) deriz *

3) kişinin uğraşacak mecali kalmamıştır ve sallar: bu zaatı muhterem ihtimalen devam zorunluluğu olmayan kişidir. hava soğuktur ve yatak sıcaktır. öyleyse derin bir iç çekildikten sonra 'yemişim dersini,uyuycam yaa' demek suretiyle tatlı ruyalara dalınır *