bugün

güney koreli sanatsal film yönetmeni.adını pek çok espride görebiliriz.

-bu filmin yönetmeni kim ki yahu?
+kim ki duk...
bos ev le beni darmadagın eden guney kore li yonetmen .
filmlerine diyalog koymayarak,divx kullananlar için altyazı indirme zahmetinden kurtararan yönetmen.

en iyi filmi tabi ki bin jiptir.
boş ev
fedakar kız
ev yolu
yay

türkiyede bulabileceğiniz filmleri arasındadır.
boş ev, fedakar kız, yay gibi filmleriyle sinemanın bir sanat dalı olduğunu izleyicilerine aktarabilen nadir insanlardan; yönetmen. son filmi time dır.
ki duk un 13. filmi : (bkz: zaman); diğer adıyla Shi gan.
dvd si ni bulmak mümkündür.kim ki duk' un şaşırtıcı bir şekilde karakterlerini bol bol konuşturduğu filmidir.
tarzını sevdiğim güney kore'li bir yönetmendir."zaman" "yay" "boş ev" "fedakar kız" "ilkbahar, yaz, sonbahar, kış...ve ilkbahar" yönettiği filmler arasında sayılabilir.

kim ki-duk filmlerinde işlediği ilginç temalar, başarılı görüntü yönetimi ve farklı üslubuyla resul'ca çok beğenilmektedir, bilin isterim.

ek olarak "boş ev" ve "ilkbahar, yaz, sonbahar, kış...ve ilkbahar" filmlerinde en az diyalogla nasıl film çevrilir sorusunu acımasızca cevapladığı söylenebilir.

özetle :

filmlerini şiddetle tavsiye edebileceğim, çekik gözlüler film çekemez önermesini yerle bir eden, chan-wook park'la birlikte en sevdiğim güney kore'li yönetmen olan kim ki-duk'u ve filmlerini izleyin derim.
zaman adlı filmiyle kafaı allak bullak etmiş yönetmen
kendisini bilmeyen biri tarafından adına istinaden "ne biliyim .mına koyiim" denebilecek yönetmen.
Shi gan adlı filminde estetik cerrahiyi konu alan, estetik ameliyatlarından verdiği enstantaneler ve değişen suratların gündelik yaşama nasıl yanısıtığına dair gösterdiği ipuçları ile sektörün köküne kibrit suyu döken yönetmen
filmlerinde huzuru buldugum yonetmen.huzuru bu kadar iyi anlatan bir yonetmen gormedim daha.oldukca etkileyici...
boş ev gibi bir şaheser yapan güney koreli yönetmen.
tek kelimeyle muhteşem. ilk izlediğim filmi boş ev'di. aşkı bu kadar sessiz anlatabilmesi ayakta alkışlanır. sonrasında fedakar kız, zaman, yay adlı filmlerini bulup izleyebildim. şimdi de aralık ayında vizyona girecek olan nefes adlı filmini bekliyorum. başrolde kendisi oynuyormuş.
sanatsal film damarınız tutmuştur hwal ve bin-jip'i üstüste izlemek istersiniz. takarsınız dvd player denen alete filmleri. izlersiniz. yanınızda bonus olarak hayatında hiç kadın görmemiş gibi davranan bir de ev arkadaşı mevcuttur. bin-jip'te esas oğla tae-suk'un, esas kız sun-hwa'nın kocasını golf topuyla dövdüğü sahneyi bilen bilir. işte o sahnede kızımız kocası yerde yatarken başına dikilir ve üstünde pembe bir entari mevcuttur. bu kazma ev arkadaşı filmin bütün sanatına şu cümleyle sıçmaya başlar. -oh oh bayram ettin hadi yine iyisin. kaldır eteği kaldır bakayım. içinizden siktirler çekerek sesinizi çıkarmaz filme devam edersiniz. filmdeki diyalogsuzluk arkadaşın da dikkatini çekmiştir ama çaktırmamaya çalışır. sonunda dayanamaz bu japonların harbiden salak olduğuna emin oldum şimdi demiştir. kaldı ki arkadaşa kore filmi olduğu en az 15 defa söylenmiştir. ilerleyen zamanda arkadaşla yollarınızı ayırmış olursunuz. bir odunla insan arasındaki farkı en kolay anlamanızı sağlayan yönetmendir işte kim ki-duk.
değişik ve kendi tarzını ortaya koyan bir yönetmen. ha kötü ve zorlama filmleri yok mu - tabi ki var. diyalogsuz bir aşk filmi olur mu yahu sorusunu bin jip i yaparak gidermiş insan.

sırasıyla en iyden en kötüye nacizane fikrim;

1- Bin-jip (2004)
2- Bom yeoreum gaeul gyeoul geurigo bom (2003)
3- Shi gan (2006)
4- Hwal (2005)
5- Soom (2007)
6- Samaria (2004)
gereğinden fazla kasarak yılda iki film çektiğine bile rastlanmış, daha az ve daha öz filmler çekmesini temenni ettiğimiz, filmlerinde az replik, çok görselliğin hakim olduğu, 2005 yılında antalya altın portakal film festivali sırasında antalya sokaklarında gördüğüm ve fakat onun sonrada o büyük yönetmen olduğunu öğrendiğim, boş ew,ilkbahar yaz sonbahar kış gibi iki başyapıt'a sahip güney kore'li yönetmen.
dream (rüya) filmi ile ustalığını yeniden göstermiş güney kore'li yönetmen.
hayatı boyunca sinema egiti almamış bir yönetmen olması ve resim üzerinden sinemaya geçiş yapması belki de dezavantaj gibi görünen en büyük avantajı ustanın. zira onun betimledigi en mutlu sahnelerde birle bi hüzün yani bi gerçeklik var. boş oda örnegin konu itibariyle öyle evi olmadan tatile yahut baska biyere gitmiş insanların evinde hırsız gibi kalıp sonra bedelini ödemek icin evi toplayıp temizleyerek hayat sürebilecek birinin yer yüzünde var olması imkansızken kim ki duk bunu inanılabilir kılmakla kalmayıp üzerine varsayımlar üretmemizi gerektirmeyecek acık uçlu yarı hüzünlü yarı mesut finallerle yardıran bir yönetmen. zaar ne sevinip ne aptal aptal hüzünleniyosunuz. karışık. çok güzel ve hoş karışık.
zaman filmiyle keşfettiğim, tadından yenmeyecek işler yapan aşmış yönetmen.
Herkese hitap edecek bir rejisör değildir.her filmi için bir konu ve slogan belirleyip onun üzerinden taş gibi sağlam senaryo ile söylemek istediğini yalın bir dille söyleyen yönetmenlik eğitimi almamış dehadır.Filmleri çok sakin gider karakterler (bkz: borderline)tiplerdir genellikle.Binjip en beğendiğim filmidir
- kim ki dük?
+ valla benim köpeğin adı dük ama o olmasın sakın.
- ...
bu güne kadar izlediğim en iyi filmlerin yönetmeni.
güney koreli yönetmen. genelde filmlerinde kullanmadıgı diyaloglar ve ağır ağır giden film ile cogu insanı oldugu yerde biraz daha yayılmaya itse de oldukca basarılıdır. insanı filmden sonra "hönk" diye bırakmasıyla bilinir. sabaha karsı ve takeshi kitano ile aynı anda alınmaması önerilir. önemli filmlerine gelince; yazmaya gerek var mı? bilen biliyor zaten.
can acıtmayı seven bir yapısı var.
ilk filmi ag-o crocodile(1996) da adı kim kee duck olarak geçen yönetmen.