bugün

bazen duygusal olmak gerek…

zaten takım tutmak, iki rengin bir kumaş üzerindeki ahengine ölümüne, delicesine tutulmak nedir ki? hangi taraftar aklını kullanabilir takımını desteklerken, hangisi akıllıca hareket edebilir? hangi taraftar büyüklük, şan, şeref, yücelik, "duruş", asalet gibi kavramlardan bahsederken aklını kullanıp "ııı aslında rekibim benimkinden daha asil ve büyük bir camia" diyebilir ki? var mıdır böyle bir şey?

takım tutmak; en basit tanımıyla elinde bir avuç çekirdekle bir cafenin camına yancı olarak yaslanıp sokakta buz gibi havada titreyek maç izlemekten tut, endüstriyel futbolun milyonlarca -milyarlarca- eurosu içinde dönen herbir çarkın koca dişlilerine varana dek tek bir imge üzerinde hareket bulur. "duygusallık".

galatasaraylılık bir nevi parasıyla rezil olan değil, alnının teriyle şampiyon olan takımı tutmak, en ufak bir sorunda kol kırılır yen içinde kalır demek, bazen büyük bir böbürlenmeyle avrupa kralını oynarken bazen de muzip bir gülümsemeyle birilerine "annenizin ligi" lafını atıvermek değil midir? yahu biz galatasaralılığı elano'nun, keita'nın aldığı milyonlarca euroda değil hakan şükür'ün gençlere dağıttığı cep harçlığında, bülent korkmaz'ın maçta çıkan bandajlı omzuyla formayı giymesinde, erik gerets'in alnından akan kana bakmadan dimdik ayakta durmasında gördük. paraya tamah etsek yıldızları idolümüz yapardık, ergün penbe'leri, cüneyt tanman'ları, suat kaya'ları değil. aklımızla mı taraftar olduk ki bugüne kadar şimdi bir takım insanlarca duygusal davranmakla suçlanıyoruz?

nedir yani kulübün gitmiş senin değer bildiğin tüm yücelikleri -hem de rakibinde oynarken- hayatından çıkarmış bir futbolcuyu adam yerine koyup o yüce formayı ona giydirebiliyor. öyle bir yönetim acziyeti zuhur etmiş ki başkan mesuliyeti antrenöre atıyor, antrenör futbolcu söz verdi diyor, futbolcu yönetim istedi diyor, ulan ne bok aramaya geldi bu adam bu takıma? emre'yi de alın bari biz de bırakalım bu takımı tutmayı, atalım formalarımızı gidelim bu mudur yahu? değer bildiğimiz herşey bu kadar ucuz mu adnan efendi? o sahiplendiğin ama asla sana ait olmayan stada girebilmek için aylarca eşşek gibi çalışıp, kazandığı paranın tamamını kombineye yatıran adamın vicdanının hiç mi değeri yoktu? o çocukluğunda tv1'de maç izleyip büyümüş, avrupa şampiyonu olduğunda hüngür hüngür ağlamış, galatasaraylılığı bir çocukluk sevinciyle yaşamış insanların değerlerini nasıl ezer geçersin?

bu yönetimin en büyük hatası yanlış transferler, futbol şubesinde istikrarsızlık falan değildir. üç kuruş uğruna o elinde bir avuç çekirdekle bir cafenin camına yancı olarak yaslanıp sokakta buz gibi havada titreyek maç izlemeyen adamın değerlerini sattınız, ona sırt çevirdiniz ya artık kıçınızı doğrultmanız mümkün değil. çünkü gerçek taraftar locasına milyonları basıp elinde kahvesiyle maç izleyen adam değil, beleş maç izlemek için sokak sokak camı buğulanmamış kıraathane arayan adamdır. locacı, vipci, kapalıcı, eskici yenici en ufak bir düşüşte göt gibi bırakır seni çekilir köşesine, sokak taraftarı gelir tesislerin önüne bir çuval hıyar bırakıp gider. arif olan anlar…
colin kazım transferi ile taraftarın sevinç yumağı olmasına sebep olan kulüp fakat sorun şu ki sevinç yumağı olan taraftar Galatasaraylı değil fenerbahçeli.
Her geçen gün benim dumur deryalarında otostop çekmemi sağlayan bir yönetime sahiptir Galatasarayım.

Tamam işler çok bok, paramız yok onada tamam ama yapmayın be kardeşim. Senin ileri sağ ucunda geçen sene keita oynuyordu be !

Paramız yokmuş, stad yapıldı be, oradan gelecek paralar nereye gidecek ki ? Bu yönetim basiretsiz mi, taraftar istiyor diye transfer yapıyorlar, ve para harcamamak için kötü transferler yapılıyor. Beşiktaş örneğini vermeyeceğim, son zamanlardaki beşiktaş x kişiyi aldı lan olayından bir sıyrılın. Tamam süper transferler, ama sende Galatasaraysın. Bu Potansiyel sende de yok mu ?

Bekle önümüzdeki sene kasan biraz dolsun, yıldız yada mücadeleci takıma katkı yapacak, önceden bazı kulüp birimleri tarafından izlenmiş oyuncuları kat takımına. Sadece yıldız sana maç kazandırmaz, Sadece mücadeleci oyuncuylada bir yere varamazsın. Oyuncunda öncelikle zeka olacak, taktik bilgisi olacak, sonra özelliklerine bakarak yıldız yada mücadeleci sıfatını takarsın.

Sağ tarafta keita oynuyordu evet, ayağındaki topu bırakmayan, gerekirse kendini parçalayarak gol atan o muhteşem oyuncu. Kar etmişiz. Doğru, şimdi biz kazımla 5 sene sözleşme yapmadığımız içinde kardayız.

Sol tarafta, bildiğin o menajerlik oyunlarının ilk transfer edilen elemanı, yetenekli giovani dos santos oynuyordu. Şimdi, kim oynayacak onu bilemiyoruz. Kewell dersen, taraftarın nazına takımda tutuldu ve gerçekten olmuyor kewell ile. Pino diyoruz, oda tutmuyor. istikrar lazım evvela. Aydın yılmaz götürmez miydi bu sene, götürürdü. iyi kötü oynardı, parlayacağı maçlarda olurdu hemde. Stad yapılana kadar paranı cebinde tut be kardeşim ! Sol tarafta yine sayamadığım kadar isim var ve hepsini toplasak bir tane iyi sol açık anca elde edebiliyoruz. Birisi ağır kalırken, diğeri sakatlık problemleriyle öne çıkıyor, diğeri disiplinsiz... Sorun oradada çok.

Klübün oyuncuya zararıda yok değil. Lucas Neill' in geldiği zamanı hatırlayın. Pas atıyordu, orta sahaya kadar gidip oyun kuruyordu falan, şimdi yarı yarıya düştü performansı. Adam futbolun buradaki kalitesini çözünce performansıda düştü, eskisi kadar asılmamaya başladı.

Yine bölgelere dönersek, forvete dönelim. Baros, yarı sağlam ama oynarsa oynuyor. Berbatov gibi 10 maçın 3 ünde gol atıyor ama attığı maçtada 2-3 ne bulursa gönderiyor. Diğer maçlarda yeni sakatlıktan çıkmış oluyor, formsuzluk gözleniyor. Mehmet batdal' ı musa gibi bir kiralasana, o adam senin zlatan ibrahimoviç' in olabilir, o potansiyel var onda. Forvette 2 isim var zaten. Kendisi kiralanıp yerine 2 forvet alınmalı demeyeceğim, bu işten bıktım artık.

Sağ bek, sabri var işte, iyi kötü oynuyor. Sabriyi sattığın parayla sabri' nin yarısı kadar sağ bek alamazsın. Alternatifi bile yok adamın, bir sakatlansa neill sağa, cam adam gökhan zan stopere geçecek. Servet & Gökhan' ı varın siz düşünün artık.

Sol bekimiz, hakan balta götürüyor işi. Alternatifleride var, iyi kötü bir insua alternatif olabilir, 1 ay sonra çağlar geri döndüğünde, hakan' ı kesebilir bile. yetenekli kendisi.

Orta sahamız, barış-ayhan ikilisinden kurtulmalı. Sarp kalmalı, yada barış kalmalı. Ama birisinden birisi ayhan' la beraber gitmeli. Cana' nın sakatlığında harika alternatif olurlar ama orayada 2 transfer şart ( Demiyorum, bıktım )

Sonuç olarak, takım kötü gidiyor, transferler saçma. Taraftarlar üzülüyor, ama desteklemeye devam !
türkiye'nin messi'si serdar özkan, bedava almak için türlü oyunlar oynayarak ali turan, musa çağıran, mehmet batdal gibi 2. sınıf yerli futbolcuları almış; nonda, lincoln, keita, eleno son olarak misimoviç gibi yıldızları alıp hiç etmiş; türkiye'de özellikle üç büyüklerin gönderdiği hemen her futbolcuya talip olmuş; fenerbahçeden baliç, revivo ve son olarak kazım gibi yine bonservis ücreti ödemeden yapılan transfere imza atarak aslantepe hayallerimizi şimdiden hüsrana uğratmış takımımızdır. ne yazık ki yıllardır süren fakir edebiyatına kurban edilmektedir.
http://www.facebook.com/v...496089285603&comments
Bugün juan emmanuel culio diye bir futbolcu transfer etmiş klüp.Şimdi sevgili ahali şöyle bir sıkıntı var.Önce açıklamayı buraya bir iliştireyim.

"juan emmanuel culio, 30 ağustos 1983’te arjantin’de doğdu. 2002 yılında arjantin’in flandria takımında profesyonel kariyerine başladı.

burada iki sezonda 44 maça çıkıp 19 gol atan genç oyuncu, 2004’te almagro’ya transfer oldu ve bu takımda oynadığı bir sezonun ardından kariyerinin ilk büyük basamağını tırmadarak independiente’ye transfer oldu. ancak burada istediği oranda şans bulamayınca, racing club’a transfer oldu. culio, genç yaşının da etkisiyle bu kulüpte de istediklerini gerçekleştiremedi. 2007 yılında şansını bir başka ülkede deneme yoluna giden arjantinli, şili’nin deportes la serena takımına gitti ve sergilediği başarılı performansla avrupa’nın yükselen kulüplerinden cfr cluj’ün dikkatini çekti. aynı yıl romanya’ya transferi gerçekleşen culio, 2007 yılından bu yana cluj formasıyla mücadele ediyor.

cluj’daki ilk sezonunda ligdeki 34 maçın 32’sinde toplam 2571 dakika (%84) forma giyen culio, bu maçlarda bir gol atarken, bir kırmızı ve altı da sartı kart gördü. cluj orta sahasının her bölgesinde forma giyen arjantinli, devamlılığı ve taktiksel esnekliğiyle beğeni topladı.

2008-09 sezonunda romanya ligi’nde 29 maça çıkan culio, sezon boyunca tam üç kez teknik direktör değiştiren takımında yine yeri değişmeyen isimlerin başında geliyordu. bu maçlarda bir gol atan oyuncu, şampiyonlar ligi’nde ise takımının tek galibiyetini aldığı roma maçında attığı iki golle zaferin mimarı oldu.

2009-10 sezonuna geçildiğinde de istikrarından bir şey kaybetmeyen culio, tamamı ilk 11’de olmak üzere 28 maçta görev yaptı. aralık ayına kadar orta alanın çeşitli bölgelerinde görev verilen çalışkan oyuncu, daha sonra sol kanada yerleşti ve bu bölgede forma giymeye başladı. sezonu bir kez daha tek golle tamamlayan culio, sekiz de sarı kart gördü.

i̇çinde bulunduğumuz sezonun ilk yarısındaki tüm maçlarda forma giyen arjantinli orta saha, buradaki iki gol dört asistlik performansının yanı sıra şampiyonlar ligi’nde de gol ve asistleriyle takımının skor yükünü çeken en önemli isimlerden biri oldu. grubun ilk maçında basel önünde alınan 2-1’lik galibiyete iki asistle katkıda bulunan culio, roma mağlubiyetinde atılan tek golde de yine verdiği pasla pay sahibiydi. üçüncü maçta bayern’e 3-2 mağlup olan cluj’ün gollerinden birini atan 27 yaşındaki oyuncu, 1-1 berabere biten son maçta roma filelerine 88. dakikada atılan golde servisi yapan isimdi. şampiyonlar ligi’nde bu sezon cluj’ün attığı 6 golün 5’inde rol oynayan culio, mücadeleci, agresif ve zeki futboluyla ön plana çıkıyor."
şimdi evvela denmiş ki -cluj’daki ilk sezonunda ligdeki 34 maçın 32’sinde toplam 2571 dakika (%84) forma giyen culio-
bu demektir ki bizim takımımızda hiç bu adamın istikrar sağlayacağını düşünmemeliyiz.Neden bu takıma gelen iyi topçular ya kadro dışı bırakılır ya da komik astronomik sikimsonik karlı fiyatlara başka takımlara satılır.Ey adnan polat yönetimi burayı geç bir kere.
sonra efendim denmiş ki "şampiyonlar ligi’nde ise takımının tek galibiyetini aldığı roma maçında attığı iki golle zaferin mimarı oldu." evet gerçektende büyük bir başarı laf salatası ustası delnan ve saz arkadaşları.
sonra neymiş bakalım bu dahada hoş "şampiyonlar ligi’nde bu sezon cluj’ün attığı 6 golün 5’inde rol oynayan culio, mücadeleci, agresif ve zeki futboluyla ön plana çıkıyor." arkadaşım eminim ki cluj de o adamın sağında solunda ayhan mustafa sarp barış özbek aydın yılmaz mehmet batdal pino gibi kalaslar oynamıyordu. Sen bekliyor musun ki bu adam sende bir iş yapar.

Kısacası sevgiliadnanbros yönetimimiz çok değerli sevgili adnan sezginimiz bize boş bir transfer daha yapmıştır.Siz takımdaki asıl sorunu kökünden halletmek yerine üzerine sürekli şişirme ilaç veriyorsunuz.Önce takımın içindeki yabani OTları ayıklayın sonra transfer yapın.Pardon hatta siz yapmayın sizin yerinize yeni yönetim yapsın.
türkiye'nin 2 büyük takımından biridir.
öte yandan;
"artık galatasaray'ın da kadıköy'de galibiyet gören futbolcusu oldu; colin kazım." *
--okay karacan--
"colin kazım bir kaybedendir. bu ülkenin ona gösterdiği anlayışı, fenerbahçe'nin sabrını algılayamamış bir amatör duruşun sembolü olmuştur.

galatasaray'a transferi taraftar arasında yüzde 90'ın üzerinde bir tepkiyle karşılandı.

nasıl olmasın ki ? geçmişte tanju gibi bir gol makinesine yol veren, elindeki paraları yere fırlattığı için kosecki'yi kovan galatasaray'ın gönüllüsüydüler..

yakın geçmişte carlos'u yumruklayan, kaka'yı tekmeleyen keita'nın yollanmasını olgunlukla karşılayan, misimoviç'in gidişini pek anlayamasa da tevekkülle karşılayan geniş gönüllüydüler.

transfer haberini internet sitesinde alt başlıklar arasına saklamaya çalışan yönetimle galatasaray taraftarının iletişiminin koptuğu günün kahramanıdır kazım..

ali sami yen ismi tarihe karışırken, arena kazım'a kaldı.

yönetimle taraftarın iletişimini türk telekom bile sağlayamaz artık.. "
--okay karacan--
yok artık bu kadar da olamaz diyerek sözü bülent timurlenk'e bırakmak istiyorum .

http://acetobalsamico.blogspot.com/2011/01/bir-baska-galatasaray.html
Ali Rıza Bey'in çilesinin sona ermesinin ardından gözlerin çevirildiği taraftarları olan külübümüz.
peşin not: beşiktaşlıyım.

gönderdikleri ve aldıkları futbolculara bakınca bu olanların altında bir kasıt aramanın mantıklı olduğu takım. geçen senenin kadrosu elde tutulsaydı, 4 3 3'ün göbeğine de topa hakim 1-2 oyuncu alınsaydı* nefis bi kadroya sahip olunmuş olurdu. ayhan akman, barış özbek, mustafa sarp * bunlar, elano, misimovic, baros gibi bi hücum hattına sahip takımın göbeğine yerleştiriliyorsa ben buna çok şaşırırım. ha bi de keita vakası var ki ayrı bi hikaye..

adnan kardeşlerin türk futboluna daha fazla gölge etmemeleri dileğiyle.
bonsevis bedeli olmadan, yarak bulsalar saldıracak adnanlar tarafından, ziyan edilen klüp.
olm yazık lan, taş gibi klübün .mına kodunuz iki adnan...
aslında o kadar da geç değil, koyverip gitmemek gerek.

bu saatten sonra galatasaray nolursa olsun ''takım'' olmayı başarırsa başarı yıldızların arkasında değil, daha yakında.

işte o zaman güneş çıkar ve galatasaray'ı ışınları yavaş yavaş aydınlatmaya başlar.

kafama takılansa şu...

kazım geldi, culio geldi.

sırada formica, biglia, mutu var deniyor.

formica kendisi de gelmek istiyor.

biglia muhtemel.

mutu da gelmek istiyor ama menajeri gelmeyecek demiş. galatasaraydan başka mutu'yu cidden tek isteyen takım cesena ve adamlar resmen italya'nın kasımpaşası. senin benim bildiğim mutu da siksen cesena'ya falan gitmez. futbolu bırakır.

yani şimdi bu adamlardan ikisini daha al, ama biri mutu olsun.

e hadi bir de forvet düşürdün diyelim, atıyorum mehmet yıldız.

şimdi eskileri de koyunca bu çorba gibi takım hangi formasyonla, hangi bilinçle oynayacak bu biiiir.

hadi de ki bi sistem tutturuldu, bu sistem anca oturacak.

kısacası galatasaray önümüzdeki yılın kadrosunu kurmanın peşinde galiba.
iddia edildiği gibi mutu'nun transfderi hakkında sitesinde bir şey bulamadığım takım. gelsin mi? gelsin tabi. kalite artar.

(not: koyu bir beşiktaşlıyım)
hala kesinlikle yapması gereken kaliteli türk oyuncu takviyesini yapmamış olan takım. oysaki geçmiş dönemde sorunun büyüğü yabancılar değil yerlilerin kalitesizliğindeydi. barış, sarp, vs gibi adamlarla galatasaray hiçbir yere (güzel olan) gidemez. aldığınız (ve alacağınız) yabancıları kaliteli yerlilerle desteklemezseniz yabancılarınız asla tam randıman veremez bence.
Taraftarlarına eziyet eden futbol takımı.Avrupanın 5 yıldızlı stadında oynarken kazımı izlemek mi güzeldir ? Yoksa inönüde Almeida , Queresma yi izlemek güzeldir?.
türk telekom arena'nın açılış maçında giyeceği ,şimdilik sınırlı sayıda üretim olan 4. forması satışta olan takımdır.
http://www.gsstore.org/urunDetay.asp?urunID=11431
ali sami yen e veda anlayışı 175 milyona forma satmak olan takımım...taraftarız ulan biz, müşteri değil!...açılış maçına taraftarı almazsınız, davetiyeyle adam alır trafiği bahane edip taraftara sırtınızı dönersiniz ulan para babası dostlarınız mı doldurcak her hafta o stadı...bir kulübün başına gelebilecek en kötü şeysiniz adnan bros...galatasaray tarihinin en kara lekesisiniz adnan bros...kulübün başında olduğunuz her gün fenere 6-0 yenilmiş gibi hissediyorum ben kendimi.
sırf açılış maçında kendi aleyhine tezahürat yapılmasını engellemek için stada davetiyesiz seyirci almayan yavşak bir yönetime sahip klübümdür. siz sanıyor musunuz ki ajax orda farka koşarken yönetime istifa çağrısı yapılmayacak.
hannover 96 macı itibariyle devre arasındaki aşı tutmuş diyebiliriz. misimoviç'de geri kazanılırsa şampiyonlar ligi neden olmasın.
gün itibariyle almanya lig dördüncüsüne 3 tane atmıştır. ama hannover'in de 10 kişin (kalecileri atıldı) oynadığını söylemeliyiz.
takım olarak mücadele etmediği sürece ne q7 ister bu gönül ne elano. görmemiş olmak başka bir şey sanırım. ancak geçen sene gördük biz yıldızlarla kurulu bir kadroyu. mücadele yoktu, ruh yoktu herşeyden önce. forma hakkı tabiri en iyi şekilde gözler önüne serilmekteydi. bundan ötürüdür ki takımımın hepsi avrupanın 5 büyük kulübünde oynamasa da olur. yeter ki mücadelelerini, formanın hakkını sonuna kadar versinler.

(bkz: başarılar gelir geçer asaletin bize yeter)
jötü gününde yanında olmayan yavşak oğlu yavşak bir taraftara sahip klüp. aziz yıldırım olaydıda başkan sıkıyosa o koltukları kırıp küfür etseydiniz.
normalde tuttuğum fakat colin kazım olayından sonra tutmakla tutmamak arasında kaldığım geçici süreliğine taraftarlığımı askıya aldığım takım.
sadece 2 transferle tada gelmesi muhtemel takımdır. lakin transferler adam akıllı olsun artık. milletin artığını toplamayalım.

ahanda bu kadro ligin tozunu atar;

http://this11.com/boards/1294517745770987.jpg

edit: aha buda yedek kadro; http://this11.com/boards/1294518042320825.jpg