bugün

görsel
ben şahsen bi baltaya sap olamadım ama bi sapın ucuna kazma oldum.
(bkz: bibaltaya sap olamamak ama bisapınucuna kazmaolmak)
Bu baltayla bir baltaya sap olamazsın amma
Gün gelir sapın ucuna olursun balta,
Demişti rahmetli barış manço.
Oğlum tamam lan bu kadar alınacağını bilsem açmazdim o başlığı Hahahahahah.
Hala okuyoz anasını sikiyim, öğretmen olduk hala yüksek. Sikicem.
Neye göre kime göre?. Belki şu an issizlikten bunalan binlerce insan, işine talip olmak için bekliyor.
Siktir et.

ideolojiler, dinler, mezhepler, iş, toplumun aşırı önemsediği her şey boş.
ben artık itiraf ediyorum.
evet %10 işsizlik ve % bilmem kaç asgari ücret ortalaması olan bir ülke ortalamasının birkaç tık üstünde de olsam..

hiçbir şeyi böyle hayal etmedim.
istediğim noktada hiç değilim. önümde farklı bir yol ayrımı dahi yok.

ben kabul ediyorum artık.
benden bir baltaya sap olamadı.

tüm saldırganlığım, depresif yanım bundan.
sağlık olsun..

işin kötü yanı sadece psikolojik olarak değil, fiziksel anlamda da çöküyorum. bu ruhsal çöküntü bedenen etki eder seviyelere ulaştı.
ruhum aslında çığlık çığlığa ama bir tek ben duyuyorum.

çevreme zayıf görünmeyi sevmem ki işte, bir gelip buraya boşaltırım içimi, giderim.
ama buraya hiç yazmayacağım günler kabul etmek istemesem de bir gün gelecek. o vakitte bu nüfus bu dünyaya zaten fazla, en azından dünyaya bir yararım dokunur diye düşüneceğim.

allah hep en dip anlarda bir yol ya da güç verdi.
ama bu konuda hiçbir yol ya yok, ya göremiyorum.
allah'ım ben benden ümidi kestim, ben sendeyim. ya beni al çıkar, ya bu kulun daha dibe gidecek.
karılara saplayamamaktır.
gün gelir sapın ucuna olursun kazma.
Asıl olay sap olabilmek değil, sap olmaya değer bir balta bulabilmek.
Doğumumdan sonra başıma gelen durum.
2 yılda toplam 30 kilo almakla sonuçlanıp hem de üstüne şişko olmaktır. Yorar...
O zaman sapın ucuna kazma olmak kalır geriye. Üçüncü olursa ayvayı yediğinizin resmidir. Allah etmesin.
(bkz: jaxer)
yaşı kaç olursa olsun, yalnızca ebeveyninin ismi/statüsü/ünvanı ile var olabilen bireyler.

ne yazık bunlardan birisi de bizim şirkette mevcut.kendisi yirmili yaşlarının sonunda,ortalama eğitim düzeyine sahip. babası departman müdürü,imza yetkisi olabilsin diye 1% ortaklık verilmiş.gel gör ki oğlunda bir havalar,bir tafralar. kimseyle konuşmaz çünkü patron çocuğuymuş öyle herkesle muhattap olamazmış. yemekhaneye de gitmez,yemek onun ayağına gelir. masasında değil babasının odasında çalışır,kendi müdüründen azar yer ise hemen babası müdahale eder,oğlana laf söylenmez. az önce babasının başka bir müdür ile benim kapım önünde konuşmasına şahit oldum, aha dedim zaten tohum babasına benzemiş. "ben çok harcandım ama oğlumu kimseye yem etmem."
yav,senin bir halta yaramayan egolar prensi oğlunu takan kim,adam yerine koyup da harcayacak olan kim dümbük.
çocuklarını bu kadar savunmasız,bu kadar dış dünyadan habersiz,bu kadar aciz yetiştiren ebeveynlere de ayrı sinir oluyorum.
garip histir. genelde yere bakarak yürürken önüne çıkan taşı tekmeledikten sonra gelir akla.
Geriye dönüp bakıyorum, Hayallerime hedeflerime isteklerime. Birde şu ana bakıyorum.

Harbiden bir baltaya sap olamamışım. Çok acı bir durum. Halbuki ne hayallerim vardı amk.
sap olup hala sap kalmak var ki o daha beter.
ben artık pilli baltaya sap olma düşüncesindeyim.
bu baltaya sakın sap olma.
(bkz: )https://www.youtube.com/watch?v=Mlem4sfnP6M
sapa balta olsun.
Sap benim baltaya ne hacet.
bu duruma düştükten sonra kişi kendini teselli etmek amacıyla uludağ sözlüğe gelip yazar olmaktadır.
(bkz: bay frodo)

Oha çok yakıştı lan.