bugün

düşük frekanslı seler için genel tanımlama. insan kulagı bu seslerin frekanslarına karşı çok hassas degildir. bu yüzden kulagımız bass seslerin nerden geldigini pek anlayamaz. 5+1 ses sistemlerinde subwooferın sağa sola orya buraya saçma sapan yerlere konmasının mantıgıda budur. kulak duyar ama nerden geldigini çözemez. bide otomobillerde de kullanılan subwoofer lar genelde bagaja yerleştiril , aynı mantık yane. bide bu bass selerin subwooferlar ile coşturulması ile kulagın duymadıgı alt frekanslara inilir ki bu frenaslardaki bass sesleri dahaçok vicudumuzdaki titreşimler ile dinlenir. tadına doyum olmaz (bkz: bassları cigerde hissetmek)
kontrbasın torunu olan ama bir okadar da gitar ailesindsen kopamayan üvey evlat.
bir balik turu.
http://www.dnr.state.md.u...0state%20rec%202000cr.jpg
ayrica Arkansas'da bir kasaba adi.
genellikle muziklerde kullanıldıgı iki yol vardır. biri dip bass digeri tabiri caizse duyulan bass. dip bas adında da anlaşıldıgı uzere sadece hissedilir ve meydana getirmiş oldugu ses aslında cok azdır ama frekansı çok düşük oldugundan dolayı sismik etki yaratır. duyulan bass ise buna zit bir şekilde daha yuksek frekansta çalışır.

not: dip bass bagımlılık yapabilir. *

(bkz: atın ölümü arpadan hocam)*
bu frekanslarda ses üreten bir müzik aleti olarak (bkz: bas gitar)
(bkz: üçüncü nesil yazar)
(bkz: yaşamak için sebep)
punk müzik yapanlar genelde bass gitarı pena ile çalar.
- Müziği dinleyenlerin duyamadığı, müzikle alakalı olanların anlayabildiği
- akustik,elekro,chapman gitarlarını çalanların sürekli müdahale ettiği ;
- bende biliyorum bası ne var ya dımdım dumdum 0-3-0-4-0-0 diyerek katlettikleri
- Grup içinde en çok kız kaldıranların çaldığı enstrumanın çıkardığı
- Rapçilerinde sulanıp çalamamaması üzerine mixerdan takıldıkları
- caz'da en güzel olusumların olduğu
"büyülü karanlık ses"
ritim tutkusunun bir diğer adıdır biz müzisyenler için. bas çalanın, arka ya da ön planda kalma eğilimlerinin trajikomikliği karşısında gülmemek elde değil, orada müzik yapılıyor; kendini ritme kaptırana, anlayana...
(bkz: brandon bass)
(bkz: chuck bass)
banka ve sigorta işçileri sendikası' nın kısaltılmışıdır.
Ritim duygun varsa coştuğun, yoksa da içinde bir nebze de olsa geliştirdiği ve elimden asla düşürmediğim canım 4 tellim.
tutku gibi bir şey bu. daha iyisini duydukça daha da iyisini duymak istiyorsun, ruhun ihtiyaç duyuyor resmen. her zaman daha fazlası... bir önceki doyurmuyor ruhunu insanın. kademe kademe değişen kulaklıklar ve ses sistemleriyle sürüp gidiyor. ucu yok gibi.
http://www.youtube.com/watch?v=kvcV4QuhGJg&feature=feedu
aşağıda birkaç örneğini görebileceğiniz, sağlam bir ses sisteminiz yoksa asla tam anlamıyla tadına varamayacağınız, bir şarkıyı dinlenebilir yapan en önemli parçalardan biri hatta en önemlisidir.

http://ulu.so/u4s26j
http://ulu.so/ugrgt1
http://ulu.so/uz24rm
http://ulu.so/u8g2yh
http://ulu.so/ugtvzl
ayrıca bir ingiliz bira markasıdır.
http://www.bass.com
20 hertz ile 160 hertz arasında kalan ses şiddeti.
müziğin altyapısını oluşturan, bir konser alanına girildiğinde yeri titreten asıl ses.
yarın hilton bahçesinde piknik yapacak sendika. ulaşım ve konaklama masraflarını sendika üyelerinin cebinden karşılaması şart koşulmuş. yuh mına koyyim bu nasıl sendika ?

not: bu bilgi az önce telefonla görüştüğüm bir arkadaş tarafından aktarılmıştır. kendisi uludağ üniversitesinde öğretim görevlisidir. haber gerçek değil ise iki elim yakasındadır.
Patlatır yemin ederim , kulaklıkla tavsiye edilmez yani . Hele sistem döşenmiş arabada hiç tavsiye edilmez : https://soundcloud.com/po...gaga-edge-of-glory-porter
müziğin paralel evreni.
Hayata tutunma sebebim. Elimde ne var ne yoksa hoparlöre yatırıyorum. Verdiği hazzı hiçbir 1.70 üstü kız veremez. Evet
basssız müzik tuzsuz çorbaya benzer.