bugün

magirus

üretime başladığı 1866'dan bu yana motoruyla nam salmış bir markadır. 1974'te magirus deutz olmuş, 1983'te iveco çatısı altına girmiştir.

özellikle minibüs sürücülerinin magirus'tan bahsederken ağızlarından ilk çıkan motor olur. motoru güçlü ve son derece dayanıklıdır. kimi sürücüler yağsız kalsa bile işlediğinden, kimisiyse debriyaja basmayınca bile vites değiştirilebildiğinden söz eder. bu nedenle özellikle büyük kentlerimizdeki minibüs işletmecileri ve sürücüleri için vazgeçilmez olmuştur. öyle ki yeşilçam'da bile türlü türlü rôllerde bulmuştur kendini.

eskiden bunlara özel iç-dış şekil yapılırdı. özellikle kadife iç döşeme ayrı bir hava katardı. artık mevzuat değiştiğinden pek uğraşılmıyor.

bir de magirus m2000'e kadar olan modellerinin tavanları alçak, tabanları yüksekti. m2000 çıktıktan sonra resmen m2000 bekler olmuştum ki ayakta kalsam bile her çukurda kafayı vurmayayım diye.

ilk anılarım birinde de magirus vardır meselâ. 3 yaşında falanım, yağmurlu ve çamurlu bir günde kızılay'da annemin elinden tutup magirus'a biniyordum.