bugün
- gurbetçilere olan nefretin sebebi26
- 29 haziran 2024 almanya danimarka maçı9
- iremga9
- şeytana ne sormak isterdin35
- ups boobs tarafından açık oylanmak8
- sözlük kızlarının saraca'ya olan anlamsız kini19
- camide kedinin kafasını kopartan cani11
- yazaların dede mesleği22
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası8
- manyak olmaya karar verdim15
- 9 yıllık eşinden kürt kokusu almaya başlamak19
- ulucular adası8
- saraca'yı erkek sanmak12
- thy'nin coca cola ikram etmemesi10
- 29 haziran 2024 isviçre italya maçı10
- türkiyenin en yavaş internet sıralamasında olması13
- 0 0 710
- emilmeyi bekleyen pembe meme uçları10
- gideon reid morgan jj21
- türk ve belarus kızlarının yer değiştirmesi8
- türkiye de kadınlara yapılan pozitif ayrımcılık12
- ölümden korkanlara bir söz bırak25
- başı açık erkeklere cehennemde büyük azap var16
- nervio'ya misafir olmak14
- patlak hatunla evlenmek24
- anın görüntüsü10
- ev yoğurdu9
- 28 haziran 2024 türkiye'nin gri listeden çıkması12
- 4 bin türkiyeli siyonist gazze'ye gitti25
- uludağ sözlükteki en uslu hanım yazar13
- 2 temmuz 2024 avusturya türkiye maçı14
- şeriat isteyenler yallah arabistana12
- bir kadında aradığınız kriterler21
- 28 haziran 2024 elektrik zammı12
- mavi gözlü babanın kahverengi gözlü oğlu14
- barış alper yılmaz12
- sözlükte benden başka yakışıklı erkek olmaması18
- gece gelen makarna yeme isteği11
- sigara içen kadın neden antipatiktir11
- türk islam sentezi22
- türkiye de herkesin torpil kovalaması13
- allah istese enflasyonu sıfırlar13
- karınızın kapanmak istemesine ne dersiniz9
- kadınlardaki gereksiz boy takıntısı13
- abırın sabah sabah sözlükte şov yapması11
- benim burada ne işim var denilen anlar8
- kocasının ayağını yıkamayan kadın8
- aşk acısı çeken kadınlar9
- uyku problemi çeken yazarlara tavsiyeler16
- cenk tosun15
ekşi sözlük te yazarlığım geldiği için zaten trollerinden yeterince sıkıldığım yeni nesil uludağ sözlük ten elimi eteğimi yavaş yavaş çekiyorum. önceden 1 günde girdiğim entryyi son 3 ayda anca girmiş olmamın sebebi de bu kalitesiz yazar alımına dur diyemeyen ulu sözlük moderasyonudur.
itiraf ediyorum sözlük hoşuma giden bir entry 2010 dan önce girilmişse çok üzülüyorum, yaşam enerjim azalıyor.
uzak kalmıştım sözlükten de herşeyden de bir süredir. az önce girmişken sözlüğe bir entry girivereyim dedim. entry yi bir girdim, birinci entry olarak gözüktü entrym, lan dedim bu kadar hızlı başa kalır mı bir başlık.
sonra bir baktım silik olmuş bu sefer de. tüm yaşama sevincim öldü yemin ediyorum.
böyle çok uzaklara gidersin, sonra döndüğünde herkes acayip sevincek sanırsın ya, sonra farkedersin ki kimse gittiğini bile farketmemiş falan.. aynı o şekilde.. coşkum içime kaçmış gibin şu an..
sonra bir baktım silik olmuş bu sefer de. tüm yaşama sevincim öldü yemin ediyorum.
böyle çok uzaklara gidersin, sonra döndüğünde herkes acayip sevincek sanırsın ya, sonra farkedersin ki kimse gittiğini bile farketmemiş falan.. aynı o şekilde.. coşkum içime kaçmış gibin şu an..
çarşıda yürürken önümde ilerleyen güzel hatunu,poposunun iki lobu arasına gelecek şekilde taciz ettim.hoş, bir şey demedi.ben gene de adettendir diyerekten pardon dedim.allah beni affetsin.
itiraflarımın "ıyyyyyy, igrenç" şeklinde oylanmasından nefret ediyorum.
ne kadar ummursamaz görünmeye çalışsam da zaman zaman beceremiyorum ve onu kaybetmekten çok korkuyorum be sözlük.
reçetem de var aslında "kendin ol" adında. yemeklerden sonra birer tane alsam hiçbir şeyim kalmayacak lakin yemek bile yiyemiyorum.
reçetem de var aslında "kendin ol" adında. yemeklerden sonra birer tane alsam hiçbir şeyim kalmayacak lakin yemek bile yiyemiyorum.
önceden hep insanlar kırılmasın aman incinmesinler diye uğraşırdım. kırılan hep ben olurdum günlerce kafamı kurcalardı bu tarz şeyler. sonra bir baktım ki millet benim iyi niyetimi suistimal etmeye öyle bir alışmış ki... ve suçlu bendim onlara bu fırsatı ben vermiştim. şimdi nasılım peki?
hayatımı kendi istediğim gibi yaşıyorum. böyle yapsam bunu desem şunun gücüne gider mi demiyorum. koy g*tüne rahvan gitsin hesabı. insanları üzüyorum, kırıyorum hatta eğer yanında olmak istemiyorsam yarı yolda bırakıyorum. şimdi bunu okuyanlar diyecek ki bi de bunla övünüyor musun. evet övünüyorum. çünkü böyle yaparak kendi akıl sağlığımı ruhsal dengemi koruyorum.
bu zamana kadar etrafımdaki kimse beni kırdığı için pişman olmadıysa ben neden millete böyle davrandığım için pişman olayım ki.
lafımı esirgemiyorum. pat pat herşeyi söylüyorum. kırılsın cehennem olup gitsin isteyen.
inanın hayatta hiçkimse için değmiyor. o zaman elinizi çabuk tutun. sizi kırıp darmadağın etmeden biri siz onlara bunu yapın.
ha böyle yapınca millet nefret ediyor mu peki. yemin ediyorum sizi daha çok seviyorlar. bir söz var ya seversen ... sevilirsen diye başlayan. aynen o hesap. milletin hiiç utanması yok ki. siz böyle davrandıkça daha çok seviyorlar sizi. ee öyleyse sinirleri atmak lazım arkadaş.
hayatımı kendi istediğim gibi yaşıyorum. böyle yapsam bunu desem şunun gücüne gider mi demiyorum. koy g*tüne rahvan gitsin hesabı. insanları üzüyorum, kırıyorum hatta eğer yanında olmak istemiyorsam yarı yolda bırakıyorum. şimdi bunu okuyanlar diyecek ki bi de bunla övünüyor musun. evet övünüyorum. çünkü böyle yaparak kendi akıl sağlığımı ruhsal dengemi koruyorum.
bu zamana kadar etrafımdaki kimse beni kırdığı için pişman olmadıysa ben neden millete böyle davrandığım için pişman olayım ki.
lafımı esirgemiyorum. pat pat herşeyi söylüyorum. kırılsın cehennem olup gitsin isteyen.
inanın hayatta hiçkimse için değmiyor. o zaman elinizi çabuk tutun. sizi kırıp darmadağın etmeden biri siz onlara bunu yapın.
ha böyle yapınca millet nefret ediyor mu peki. yemin ediyorum sizi daha çok seviyorlar. bir söz var ya seversen ... sevilirsen diye başlayan. aynen o hesap. milletin hiiç utanması yok ki. siz böyle davrandıkça daha çok seviyorlar sizi. ee öyleyse sinirleri atmak lazım arkadaş.
çok yakın bir arkadaşımı uzun zamandır aramıyorum. gözden çıkardı artık beni bunun farkındayım işin kötüsü zerre umrumda değil. ne pis, vefasız bi tip oldum ben. hep böyle miydim ki bir de o var.
eski sevgilim beni özlemiş, ben de özledim.
ama aşk herşeyi affetmiyor sözlük.
ama aşk herşeyi affetmiyor sözlük.
itiraf ediyorum ilk defa bu kadar aşk acısı çekiyorum.
bu gün resim kursu öğretmenimizi halk eğitim müdürüne şikayet ettim. ohh oldu.
mesajda yanlış anlaşılmasın diye skldm yazanlardan tiksiniyorum. mal tecavüze uğrayıp bana mesaj atacak değilsin ya.
çamaşır makinesinin bir tarafı tıkanıp duruyor sözlük. 1 saattir temizliyorum, basıyorum düğmesine çalışmaya başlıyor. 5 dakika sonra gene gar gur sesler çıkarıp bozuluyor. bu son temizleyişimdi. eğer bir daha aynı şeyi yaparsa o açıpta temizlediğim delikten ilişkiye girmeye çalışıcam makine ile. eğer haberlerde m.c.ü diye bir şahıs görürseniz "olay olay olay çamaşır makinesine tecavüz etti" diye o benim işte.
edit: kim demiş cinsel şiddet çözüm değil diye bu tehditimi ona da haykırdım ve bozulmadan iki posta çamaşır yıkadı.
edit: kim demiş cinsel şiddet çözüm değil diye bu tehditimi ona da haykırdım ve bozulmadan iki posta çamaşır yıkadı.
yalansan yalanı severim elimde degil.
bu kadar kısa süre içinde üst üste itiraf girmekten hoşlanmıyorum. aslında itiraf girmekten hoşlanmıyorum ama yazmadan da edemiyorum sözlük. beni en iyi sen ve senin yazarların dinliyor (okuyor). eksik olmayın. şimdi gelelim pek de itiraf sayılmayan itiraf bölümüne. aşağıda yazacaklarımı yaşamış olan bir çok insan olduğunu düşünüyorum ancak bunu kendi çevremdeki insanları göz önüne olarak yazıyorum.
*normal bir çocuğun konuşmaya başlama yaşını 1,5 veya 2 yaş olarak okumuştum bir yerde. bunu göz önüne aldığım zaman 8-9 aylıkken konuşmaya başlamış olmam çok tuhaf geliyor. istisna olmak zor sözlük.
*7 yaşımda okula başladım. 5-6 yaşlarımda yaşıtlarım sokakta top peşinde koşup birbirlerinden taso kökerken (bkz: kökmek) ben oturup kendi kendime okuma yazma öğrendim. istisna olmak zor.
*ilkokul 5. sınıfa kadar sınıfın en güzel yazısı bendeydi. 2. sınıfta 60 kişilik bir topluluğu göz önüne alırsak gayet yüksek bir derece yapmışım. kızlar bile halt etmişti o derece güzel yazardım. hatta bir güzel yazı dersimiz vardı. o defterdeki her sayfamda "aferin"li imza vardı. diğer öğrencilere mürekkep ziyanı paraflardan atardı öğretmenimiz. sonradan nazar değdi tabi o güzel yazıma. istisna olmak zor.
*oks devri öğrencilerindenim. orta okul yıllarında istemeye istemeye bir dersaneye gittim. okulda dinlediklerimin bana yettiğini anlatamadım kimseye. dersanede adam gibi ders dinlemişliğim yoktu. hatta verilen kitapların tamamı boştu. arada sırada ayıp olmasın diye cevap anahtarından cevapları işaretler, soruların altlarını çizerdim okunmuş hissi versin diye. deneme sınavı denen saçmalıklardan yaparlardı haliyle yerlerde sürünüyordum onlarda. sonuç olarak iyi sayılabilecek bir anadolu lisesini kazandım. istisna olmak zor.
*4 senelik lise hayatı içerisinde tam bir evrim geçirdim. kendimi yeniden tanıdım kısaca. her neyse konuyu saptırmayalım. ortalama bir öğrencilik hayatım oldu. son seneye kadar dersane adını aldırmadım kimsenin ağzına. son sene sanki çok lazımmış gibi yine bir dersaneye yazıldım. yine yığınla test kitabı ve yine tamamı boş. tabi ayıp olmasın diye yaptıklarımı biliyorsunuz artık. denemelerde yine vasatın oldukça altında seyrettim. sonuç olarak ilk senemde istanbul'da gayet iyi bir devlet üniversitesi'ni kazandım. ev hasreti de çekmiyorum. evden okula okuldan eve. aklımı kurcalayan da denemelerde en üstlerde olan insanların hedeflerinin çok çok altında kalıp giriş yapamadıkları oldu. istisna olmak zor.
*sonisphere festival sırasında bir şey vardı. işte şunu şunu gönder hediye kazan falan. yine böyle 10 kişilik bir grup olarak mesajları gönderdik millete bandanaydı ıvır zıvırdı çıktı. bana da o gün 40 lira bayılıp almayı planladığım festival tişörtü. o kadar kişi arasında tek olmak güzel duyguydu bu sefer. istisna olmak zor tabi yine de.
*15-20 kişilik grup olarak cem yılmaz davetiyesi kazanmak amacıyla mail gönderdik. genel toplamda 2000'e yakın mail arasından davetiye kazanan şanslı 100 kişiden biri oldum ve o 15-20 kişi içinden tek çıkan bendim. şansıma tüküreyim istisna olmak zor.
*şimdiye kadar hiç bir kıza eğlence amaçlı yanaşmadım, yanaşmam da. bir tane olsun tam olsun şöyle uzun uzun olsun diye istedim hep. belki de bu yüzden sadece bir kişi oldu hayatımda ama istediğim gibi uzun sürmedi. kader işte.
yaptığım araştırmalara göre bir kızın isteyebileceği özelliklere sahipmişim. bunu ben demiyorum sadece bana denileni buraya yazıyorum. bu araştırmayı hali hazırda sevgilisi olan ve hiç bir şekilde aramızda bir şey olmayacak kız arkadaşlarımın görüşleri doğrultusunda yaptım. hatta beni yeni tanıyan bir çok insan da aynı kanıya varmış durumda ama gel gör ki o bir kişiden başkası olmadı, olmuyor. ya sadece "o" olacak ya da hiç olmayacak sanırım. istisna olmak zor.
*istisna olmayan bir dünya istiyorum (bkz: ütopya). çünkü gerçekten istisna olmak zor.
okuyan gözlerinizden öpüyorum. sağlam kalın.
*normal bir çocuğun konuşmaya başlama yaşını 1,5 veya 2 yaş olarak okumuştum bir yerde. bunu göz önüne aldığım zaman 8-9 aylıkken konuşmaya başlamış olmam çok tuhaf geliyor. istisna olmak zor sözlük.
*7 yaşımda okula başladım. 5-6 yaşlarımda yaşıtlarım sokakta top peşinde koşup birbirlerinden taso kökerken (bkz: kökmek) ben oturup kendi kendime okuma yazma öğrendim. istisna olmak zor.
*ilkokul 5. sınıfa kadar sınıfın en güzel yazısı bendeydi. 2. sınıfta 60 kişilik bir topluluğu göz önüne alırsak gayet yüksek bir derece yapmışım. kızlar bile halt etmişti o derece güzel yazardım. hatta bir güzel yazı dersimiz vardı. o defterdeki her sayfamda "aferin"li imza vardı. diğer öğrencilere mürekkep ziyanı paraflardan atardı öğretmenimiz. sonradan nazar değdi tabi o güzel yazıma. istisna olmak zor.
*oks devri öğrencilerindenim. orta okul yıllarında istemeye istemeye bir dersaneye gittim. okulda dinlediklerimin bana yettiğini anlatamadım kimseye. dersanede adam gibi ders dinlemişliğim yoktu. hatta verilen kitapların tamamı boştu. arada sırada ayıp olmasın diye cevap anahtarından cevapları işaretler, soruların altlarını çizerdim okunmuş hissi versin diye. deneme sınavı denen saçmalıklardan yaparlardı haliyle yerlerde sürünüyordum onlarda. sonuç olarak iyi sayılabilecek bir anadolu lisesini kazandım. istisna olmak zor.
*4 senelik lise hayatı içerisinde tam bir evrim geçirdim. kendimi yeniden tanıdım kısaca. her neyse konuyu saptırmayalım. ortalama bir öğrencilik hayatım oldu. son seneye kadar dersane adını aldırmadım kimsenin ağzına. son sene sanki çok lazımmış gibi yine bir dersaneye yazıldım. yine yığınla test kitabı ve yine tamamı boş. tabi ayıp olmasın diye yaptıklarımı biliyorsunuz artık. denemelerde yine vasatın oldukça altında seyrettim. sonuç olarak ilk senemde istanbul'da gayet iyi bir devlet üniversitesi'ni kazandım. ev hasreti de çekmiyorum. evden okula okuldan eve. aklımı kurcalayan da denemelerde en üstlerde olan insanların hedeflerinin çok çok altında kalıp giriş yapamadıkları oldu. istisna olmak zor.
*sonisphere festival sırasında bir şey vardı. işte şunu şunu gönder hediye kazan falan. yine böyle 10 kişilik bir grup olarak mesajları gönderdik millete bandanaydı ıvır zıvırdı çıktı. bana da o gün 40 lira bayılıp almayı planladığım festival tişörtü. o kadar kişi arasında tek olmak güzel duyguydu bu sefer. istisna olmak zor tabi yine de.
*15-20 kişilik grup olarak cem yılmaz davetiyesi kazanmak amacıyla mail gönderdik. genel toplamda 2000'e yakın mail arasından davetiye kazanan şanslı 100 kişiden biri oldum ve o 15-20 kişi içinden tek çıkan bendim. şansıma tüküreyim istisna olmak zor.
*şimdiye kadar hiç bir kıza eğlence amaçlı yanaşmadım, yanaşmam da. bir tane olsun tam olsun şöyle uzun uzun olsun diye istedim hep. belki de bu yüzden sadece bir kişi oldu hayatımda ama istediğim gibi uzun sürmedi. kader işte.
yaptığım araştırmalara göre bir kızın isteyebileceği özelliklere sahipmişim. bunu ben demiyorum sadece bana denileni buraya yazıyorum. bu araştırmayı hali hazırda sevgilisi olan ve hiç bir şekilde aramızda bir şey olmayacak kız arkadaşlarımın görüşleri doğrultusunda yaptım. hatta beni yeni tanıyan bir çok insan da aynı kanıya varmış durumda ama gel gör ki o bir kişiden başkası olmadı, olmuyor. ya sadece "o" olacak ya da hiç olmayacak sanırım. istisna olmak zor.
*istisna olmayan bir dünya istiyorum (bkz: ütopya). çünkü gerçekten istisna olmak zor.
okuyan gözlerinizden öpüyorum. sağlam kalın.
yazlık sinema perdesi kadar korkuyorum rüzgardan.
artık gerçekten farkındayım. belki çok bile dayandım, çok bile direndim. 12 yıl sonra, sonunda farkına varıyorum değiştiğimin. çok kısa süre içinde, çok hızlı şekilde, çok fazla hem de. durabilecek gibi de değilim bundan sonra. umarım değiştiğim şey, beni değiştiren şey gibi olmaz. her neyse. her şey bir etkiye tepki değil mi? ben bile.
yürüyüşe diye çıkıp her seferinde internete dalıyorum.
Şebnem Ferah'ın onca kalabalığın içinde yalnız hissetmesi saçma gelirdi hep.
Yeni yeni anlıyorum şebo ; haklıymışsın...
Yeni yeni anlıyorum şebo ; haklıymışsın...
üzerimde gereksiz bir yorgunluk var ama anlayamadım.
itiraf ediyorum; hayvan sever bir kişi olmama rağmen koyun ve keçileri her zaman gerizekalı bir hayvan olarak görmüşümdür. yani gerizekalı derken kedinin, köpeğin gözüne bakınca ne yapacağını anlıyorsunuz ama bu hayvanlar bir acayip mal mal bakıyorlar sadece. sorun bende mi yoksa koyun ve keçilerde mi anlamadım sözlük.
bu öğrenci evleri gerçekten çok ilginç.Arkadaşların evine gittim.Televizyonlarda reklamı dönen mp3 çlan buzdolabından esinlenen,3. Sınıf elektrik-elektronik mühendisi arkadaşımız;cd çaları buz dolabına entegre etmiş ve her açtığımızda Fatih Ürek'den hoş geldin yar çalıyor.Tek kelimeyle süper.
bugün benim doğum günüm. çok efkarlıyım..
güncel Önemli Başlıklar