bugün

gecenin bir zamanı evine gelince
kilitte duyuyorsan anahtarın sesini
anla ki yalnızsın

elektrik düğmesini çevirince
çıt diye bir ses duyuyorsan
anla ki yalnızsın

yatağına yatınca
yüreğinin sesinden uyuyamıyorsan
anla ki yalnızsın

odanda kâğıtlarını kitaplarını
duyuyorsan zamanın kemirdiğini
anla ki yalnızsın

bir ses geçmişlerden
çağırıyorsa eski günlere
anla ki yalnızsın

değerini bilmeden yalnızlığının
kurtulmak istiyorsan
kurtulsan da yapayalnızsın *
tak! elinden düştü,kapıyı çarptı, kapı vurdu, topuklularla yürüdü, sandığı kapadı, odunu yardı, kalın bir kitabı hızlıca kapadı,evlerin çinko çatılarına yağmur yağdı, tak!
şıp! ağladı, ıslak ayaklarla yere bastı, terledi, çiçeğe fazla su koydu, anladı, altına kaçırdı, suyu fazla hızlı içti, burnunu silecek mendili kalmadı, musluğu kapamaya gücü yetmedi, şıp!
ahh! gözlerini kapadı, iç çekti, bağrı yandı, acıdı, pişman oldu,farkına vardı, düşen çocuğunu yerden kaldırdı, çocukluğunu hatırladı,ahh!
ohh! kavuştu, tartıştı, gülümsedi, sınav bitti, sevdiğini söyledi, ilk kez elini tuttu, su içti, bir astım krizinin ardından nefes alabildi,evine girdi, ohh!
şşşht! utandı, ders matematikti, duymak istedi, konuşmasın istedi, kulağını komşu duvara dayadı, çocuklar başını şişirdi, öpecekti, şşşht!
güm! kalbi çok hızlı attı, sokakta bir patlama oldu, gökyüzü pırıl pırıl kaldı, önce hüpletti,sonra güm!
ursula k. le guin kitabı. kitapların lanetli klındığı, kadınların evlere hapsedildiği işgal altında bir dünyada geçer. bize çok uzakmış gibi gelecek ama hiç de yabancılık çekmeyeceğimiz -ne yazık ki- bir coğrafya çizilmiş bir masaldır. marifetler n ardından okunmaldır. afiyetle...
ursula k. le guin'in Marifetler'inin devamı niteliğindeki kitabıdır.Bir üçleme olarak geçmez aslında ama karakterler devamlılık sağlarlar.Marifetler'in ardından Sesler; Sesler'in ardından da Güçler gelir.
“..Bazı sesler, örneğin damlayan bir musluk ya da ısrarcı bir araba kornası, bizi kaygılandırabilir, hatta kızdırabilir. Bazı sesler de, örneğin okyanusun gürlemesi ya da ağaçlardaki rüzgar, içimizi güzel hislerle doldurabilir. Patırtılar -ayak seslerindeki gibi- bir yılanın olumsuz bir gerilim hissetmesine neden olur. Ama yumuşak bir sesle şarkı söylemek aynı yılanı dans ettirebilir...”

(Kurtlarla Koşan Kadınlar - Clarissa P. Estes, s.180)