bugün

lisede verilen eğitimle bir yere gelemeyip, dersaneye yazılıp hatta işin suyunu çıkarıp iki üç senede üniversiteyi kazanan tiplerdir.

lisede verilen eğitimi kafasına sokamayan ama mezun olan insanlar çok var. bu yüzden dersaneler revaçta. ilk senede üniversiteyi kazanamayan çocuğun kafası derslere basmıyordur, ebeveynler neyi zorlar hiç anlamış değilim.
herkes ister üniversiteyi ilk senede kazanmak ama olmuyorsada zorlamanında bir anlamı yoktur. benim eleştirmek istediğim husus hem iki sene dersaneye gidip hemde bi bokmuş gibi ahkam kesmeleridir. bunu hiç bir zaman anlayamamışımdır. hiç dersaneye gitmemiş birisi olarak ;
ben derslere girmeden çad yapıyorum, dışarıdan 4 yıllık açık öğretim okuyorum ve baba meslek denebilecek mühendislik okuyorum. tüm bunlara rağmen ahkam kesmiyorum ama bu ezik gençlere hala akıl sır erdiremiyorum. sonuç itibari ile birilerinin bunlara dur demesi lazım. terete bir de çıkan o şişko adamın, ebeveynlerin çocukları dersaneye yollamamalarını söylemesi lazım. ilk senede kazanamıyorsa sür sanayiye gitsin. zorlama ...
bu tür insanlara kısaca "öğrenci" diyoruz.
#1418847
insanı duyguları en üst düzeyde olan etrafındaki insanlara ve olaylara sessiz kalamayan insan tipidir. bir sene boyunca bir sınıfa, bir odaya kapanıp ders çalışamayacak kadar sevilen sosyal bir insandır..

edit: kendi hayatına değer vermeyen insan tipidir. bir de ayrıca kazanmayı istememiştir, maldır.. * *
(bkz: benim lan bu)
çalışmadım kazanmadım ne yani öliyim mi şimdi?
tanım: ineklemeyi sevmeyen insandır.
(bkz: üniversite okumayı bi bokmuş gibi ahkam kesmek)
birde 350 puan çıkarıp cerrahpaşa tıp istiyorum diye tercih yapmayıp tekrar sınava giren ve ertesi sene tıpı kazanan insan tipi de vardır. * *
#1418870
ayrıca;
(bkz: revaş)*
(bkz: revaç)..
ilk senede üniversiteyi kazanamayan öğrencilerin kesinlikle intihar etmeleri lazımdır. aaaaa ne kadar yazık sizeeeee. puh nasıl kazanamassınız lan ilk sene de üniversiteyi... bakın görün adam nasıl olunurmuş, bakın beratulanberat abinize ilk sene de kazanmakla yetinmemiş çad yapıyor, dışardan 4 yıllık açık öğretim okuyor, bir de kazandığı bölüme bakın siz baba meslek mühendislik. bu adamın yanında siz kimsiniz lan nesiniz lan? gidin lan sanayii ye ne işiniz var dersane de falan. yürü sie....*
1 yıl daha ve belki daha birçok yıl daha öss eziyetine katlanacak mezun öğrenci. umarım istediği yeri en kısa zamanda tutturur. kensisine başarılar...
her yıl değişen sınav sistemi yüzünden şaşılmaması gereken olaydır.
ilk senede kazanamayan insanların kafasını basmadığını düşünen beyinlerden daha sağlam bi beyni vardır.
ilk senesinde kazanamayıp 2. senesinde 190. olan insanlar olduğuna göre, bunların kafasının çalışmadığını söylemek yanlış olur. ayrıca öss veya öys kafa ile ilgili değil, ineklemekle ilgili bir sınavdır.
bu başlığın ilk entry si okunduğunda benim en iyi arkadaşımın üniversiteye 3. kez hazırlanıyor olduğunu hatırlamamla neden arkadaşım olduğunu anlamama sebebiyet veren bir insandır. çünkü o kişi süper zekasıyla hava atmayan, gerçekten bir ideali olan ve bunun peşinde koşan bir "insan"dır. hıyar değildir efendim.

oylanınca aklıma geldi editi:

bu arkadaşım şu an hayal ettiği yerdedir.

aha bu da kapağım.
ya hiç çalışmamıştır, dünya sickime eyfel dötüme hesabı dolaşıp duruyordur arkadaşları çalışmak için yardırırken; ya da çalışmıştır ama idealindeki üniversitenin puanını tutturamadığından istemediği yere gitmektense seneye daha sağlamından bir puan tutturup istediği yere girmek istiyordur.
esas olan çalışmaktır, kişinin bunu ne zaman yapacağına kendisinden başka kimse karar veremez, ister adam bir senede kazanır, ister on senede kazanır. ilk girdiği senede kazanmanın tek getirisi hayata önce atılmaktır, zeki veya yüce bir insan olunduğunu kanıtlamaz.
omuzlarında en az bir sene daha tonlarca yük taşıması gereken insandır.
üstelik kazanamadığı her sene için ton miktarı da artıcaktır. zordur.
üniversiteyi kazanamamak ile istenilen bölüm/üniversite nin kazanılamamsı şeklinde ayrılması gereken durum. eğer baraj aşılamamışsa ya da herhangi bir lisans programına yetecek puan alınamamışsa üzücü bir durumdur fakat telafi edilebilir. bir de gayet iyi bir puan alıp ama fazla idealist davranmak suretiyle bir yere yerleşememek var ki bu digerine nazaran daha beter bir durumdur. ya hiç tercih yapılmaz ve direk seneye gidilecek dersane aranmaya başlanır ya da fazla yüksekten uçulup olmayacak tercihler yapıp ortada kalınır. bir de farklı bir güruh vardır ki bunlar istemeye istemeye ülkenin sayılı üniversitelerinin ortalama bölümlerinden birine girerler. çünkü istedikleri meslekle alakası yoktur buranın ama tekrar össye hazırlanmayı g.tleri yemez. 1 sene o okulda okuduktan sonra kafaları duvarlara vurmaya başlarlar ufaktan, niye tekrar hazırlanmadım össye diye. fakat iş işten geçmiştir, bütün öss bilgileri kafadan uçup gitmiştir. bunlardır bence en zor durumda olanlar.
(bkz: sanki benden bahsediyor)
mezun olunan okul seni öss denen illete hazırlamadığı bırak yakınından bile geçmediği için çok sık görülebilecek insandır.
arkadaş, bu adamlar nereleriyle düşünüp buluyor bu başlıkları?
çalışmamış olan, bir sene boyunca o konser senin bu konser benim gezen insandır.
aklını kullanamayan saf insan.

madem üniversiteye girmek gibi bir hayalin var, çalışmaya çok daha önceden başla ve ikinci seneye kalma. kalıyorsan üniversiteyi filan da haketmiyosundur zaten.
ilk senesinde kazanıpta saçma bir bölüme giden insandan daha iyi durumda olan öğrencidir.
"ben ilk sene kazandım götü kurtardım" "zekiyim süperim" "öss i kazanmayan ölsün"veya "mühendislik süper siz boşuna kasmayın" demek isteyen insanın açtığı entry.
kih kih kih bende onlardan olmustum.

ikinci sene belkide ucuncu seneye kalarak omzuna agir yukler yuklenen insandir.