bugün

Bir gürse birsel harikası.
Rıza kızlar tuvaletinde
-kızlar biriniz bana beş dakikasını ayırabilir mi acaba sadece beş dakika
Deniz içeri girer
+ne yapacaksın o beş dakikada kızlara
bu cihangirin suyuna birşey mi kattılar. herkes azdı.
sen Bodrumda yaşasana Rıza. azmakbaşında.
her dakika izleyicilerin gözüne reklam sokmalarıyla emeği geçenlerin kulaklarını bolca 'çınlattığım' dizidir. giderek performansı da düşmektedir fakat son bölümündeki bir sahnesiyle yarmıştır. irem sak'ın olgun şimşek'e çemkirdiği sahnede sivasta sık kullanılan "anaaan babaaan" serzenişini söylediği sahne özellikle koltuktan düşürmüştür. Bu deyimi gülse birsel'in bilme ihtimalinin düşük olduğu düşünülürse, irem sak'ın içinde bulunduğu projelere sivaslılığını katmaları devam etmektedir. *
buna gülmek için ya geri zekalı olmak ya da oyunculardan birinin yakın akrabası olmak lazım.
leyla ile mecnun'a giydirmeye çalışsa bile acayip bir biçimde leyla ile mecnun kokusu aldığım dizi. tekrarlana tekrarlana artık göze batan "bu neyi kafası ya?","nasıl?" gibi replikler bunların kanıtı. başka var mıdır bilmiyorum çok takip etmediğimden dolayı, belki daha çok vardır. ama uzun süreceği belli. diziyi sadece 1-2 karakter yürütüyor ama yine de çok tuttu. işte böyle yapımları görünce şükrediyorum halime, o leyla ile mecnunla karşılaştığım güne.
avrupa yakası kadar fazla yıldız karakter olmasa da güldüren ve sevdiren bir dizi.
Ciddi ciddi sıkan dizidir.

Oturup baştan sona konsantre bir şekilde izlemek sabır gerektirir.

Örneğin bu bölümde orcunla anasının diyaloglarına katlanabilen var mıydı?

Hastaneden korkma, iğneden korkma falan bin saat uzatılmış. Ne ki bu.
tv dizileri arasında bir fenomen.
cuma akşamlarını renklendiren; fakat üstünde daha fazla çalışılması gereken komedi dizisi.

mesela deniz karakteri sönük kalmış, hatta karakter sınıfına bile giremediği kanaatindeyim. senaristi olarak sürekli kendi canlandırdığı karakteri ön plana çıkarma gayretinde olan gülse birsel, maalesef büyük bir hayran kitlesi yakalayan "açılay" ı harcıyor. fragmanlarda açılay'ı görmek isteriz zira en oturmuş tiplemelerden biri açılay'dır.

sonra, selahattin ve tülay'ın lahmacun, göbek ve bol bol seks unsuru içeren sahneleri aşırı ucuz, uzun ve can sıkıcı. sırf bu sahneler nedeniyle diziyi takip etmeyi bırakanlar olduğunu düşünüyorum ki böyle devam ederse o kervana ben de katılacağım.

son olarak da orçun'u eskitmemekte fayda var. yani dengelerle biraz oynansa fena olmayacak sanki.

yine de salya sümük, yapış yapış, feryat figan, ezik büzük ve de klişelerle dopdolu türk dizilerinin yanında; gülümseten, güldüren, kahkaha attıran yapımdır.

emeği geçen herkese sevgiler, selamlar gönderilir.
selahattin, açılay ve orçun karakterleriyle hayat bulan sitcom dizisi. fakat insana amaçsız bir dizi gibi geliyor kanımca.
rtük tarafından öpülmüş dizi. iyi olmuş.
izleyicinin gözünün içine içine sokulan a101, saray halı, magnum, kfc, denizbank, türkcell, bellona vs. reklamlarından iyice illallah ettirmişti. rtük duymuş sesimizi ve 310 bin lira ceza kesmiş. o reklam verenlere de akıl versin allah, öyle gözüne sokarsan insanların ürünün sempati mi kazanıyor antipati mi diye düşün bir kere.
(bkz: rutin yalan dünya övme şenlikleri)
kanal d de dizi olmuş ama güldüremeyen dizidir.( one ya öyle yooo ooo ebruu yada beyazın yetersizliği filan altan erkeklinin araki bulasınlık kadar yokluğu hangisini sayacaksında izlicende gülücen kapat gitsin dizidir.)
kadrosu ne kadar iyi olursa olsun olmayınca olmayan dizidir.
gülse birsel'in yazdığı muhteşem seneryolardan bir tanesi olmasıyla beraber gülse'nin yazdığı her senaryoda en normal karakteri kendisinin oynamasından dolayı akıllara '' acaba narsist mi? '' sorularını getirir.
komik olması bir yana, aynı saatte daha guzel dizilerin olması falan hepsini gec.
sırf sarp apak için saniyesi saniyesine takip edilesice dizidir yalan dünya. *
(bkz: çok sert hatta ivana sert) *
leyla ile mecnun gibi bir dizinin olduğu bir ülkede eğer bir komedi dizisi yapıyorsanız biraz iddalı olmanız gerek. zira leyla ile mecnun bu ülkede epey çıta yükseltti. daha önce çektiğiniz diziden devşirdiklerinizle, gerizekalıya benzeyen zorlama karakterlerle, sürekli verdiğiniz gülme efektleriyle, henüz 4-5 bölüm yayımlandığınız halde kendinizi efsane dizi modunda pazarlamanızla olmaz bu işler.

tanım: leyla ile mecnun dizisinin yanından bile geçemeyecek kadar kötü bir dizi. karşılaştırma yapılması bile ismail abimize ayıptır.
fazlasıyla müstehcenlikten komedi devşirmeye çalışan dizi.
orçun ve o karısını aldatan karakter var ismini hatırlayamadım, onların düzeysizlikleri ile ön plana çıkıyor bu dizi.
şahika, burhan altıntop, gaffur gibi avrupa yakasını sürükleyen karakterler bu kadar seviyesiz değildi ya da seviyesizlikleri cinsellik üzerine kurulu değildi demek daha doğru olabilir.
tülay karakterine gereksizce he bölüm bir şarkıyı tamamı ile söyleten dizidir.sıkıcıdır.

çağatay ı her bölüm gereksiz bağırtandır.sıkıcıdır.

bence 2.sezonu görmez.
8. bölümde saçma bir hata barındıran dizi.

deniz otobüstedir, Otobüs tam olarak Four seasons otelin önünden ortaköye doğru gideriken görüntüler başlar.

Sahneler ilerledikçe çırağanın önüne falan gelir otobüs. Sonra düğmeye basılır otobüsten inilecektir ve otobüs deniz müzesinin önündedir. (ilk hareket ettiği noktadan daha da geride)
Kabataştan Beşiktaş istikametine giden otobüste "acaba karaköyden geçiyor mu?" diye soru sorulan dizi.(8. bölüm)
saçma sapan karakterleri fenomene dönüştürmeye çalışan dizidir,8-10 yaş zekasına sahip kitlenin diziyi tutmuş olması kısa bir süre sonra final yapacağı gerçeğini değiştirmez.
"insanları malak gibi televiyon başına bağlayalım. saatlerce bizi seyretsinler, rayting uğruna her türlü kepazeliği yapalım, reklamlardan milyonlarca dolar alıp cebimizi dolduralım ama insanlara hiç bir şey vermeyelim" felsefesi güden aptal tv dizilerinden sadece bir tanesi.

insanları aptal yerine koyarak milyonlarca dolarlık servet edinen ve aptal yerine konmaktan büyük zevk alanların vazgeçemediği meşgale diyelim en iyisi.
her karakterinin ayrı komik olduğu, avrupa yakasını çok kısa sürede sollamış dizidir.