bugün

(bkz: yosma)
toplum arasında konuşulurken çok gezen anlamında kullanılsada insanların belleklerinde götünü başını amme hizmetine açmış kadın türü olarak bilinmektedir.
Mahmut Yesari tarafından 1935 yılında yazıldı. ilk defa 1937 yılında istanbul Şehir Tiyatroları'nda oynandı. Daha sonra çeşitli tiyatrolarımızda defalarca sahnelendi. Bu tiyatronun çok ilgi görmesi sonucu 1967 yılında başrollerini Türkan Şoray ve Cüneyt Arkın'ın oynadığı aynı ismi taşıyan ve ünlü yönetmen Ertem Eğilmez'in yönettiği film çekildi.
*rospu kelimesine göre daha kibar duran lakap.
(bkz: rospuya hayır sürtüğe evet kampanyası)
(bkz: saçmalamak)
cüneyt arkın, türkan şoray ve ekrem bora'nın oynadığı 1965 yapımı bir türk filmidir. yönetmeni ertem eğilmez dir.
filmde türkan şoray'ın seslendirdiği şarkı yalancısın şarkısıdır.
kelime aslen insanın eline ayağına dolaşan, kendini sevdirmek için sürünen kedilere yakıştırılan bir sıfatmış.
sürtünerek yaşayan şey.
(bkz: kıvılcım çıkartmak)
Uykuya doğru diz çökmü$ cam kesiği bir
korkunç hayalin pe$isıra
öpücüklere boğulmu$ ayrılık lisanı

i$siz dudaklarda hiç tereddüt etmeyen kelimeler
bir türlü sadede gelemeyen a$klara
akarken ve yuvarlanırken

doğruldu intikal maddi manevi sevdalı
kucuk iskender..
1965 yılında türkan şoray, ekrem bora, cüneyt arkın. 1970 yılında ise hülya koçyiğit, göksel arsoy ve yine ekrem bora tarafından ikinci kez çekilen bana göre güzel film. çamurdan çekip çıkardığı naciye isimli şarkıcıya aşık olan patron ve patronunun kendine aşıkından habersiz piyaniste aşık olan kızın öyküsü. ilk filmde şarkıları sevim şengül, ikincisinde belkıs özener seslendirmiştir.

Not: her iki filmin senaristi sadık şendil, yönetmeni ertem eğilmez'dir.
ferdi tayfur'un muhteşem bir eseri.

sürtük

Dağlar duman oldu gel
halim yaman oldu gel
birgün bile ayrılmazken
haylı zaman oldu gel

allah'ım ne zor imiş ayrılık
yalan sözlere inanmam artık
biliyorum ben ölürken
sen güleceksin sürtük

gün gülden güzelleştin
gönlümde bir ateştin
beni terkettiğin gün
yaktın beni kül ettin

allah'ım ne zor imiş ayrılık
yalan sözlere inanmam artık
biliyorum ben ölürken
sen güleceksin sürtük
+ nerdesiniz siz yine sürtük gibi geziosunuz
ve
+ yine kıçı başı meydan da bu sürtüğün
şekillerinde kullanılabilen sözcük.
" sokak kadını vicdansız sürtük " diye bir şarkı vardır yazar aqin iyi bilir bunu. ayrıca sürtük; yosma, yollu, o yolun yolcusu gibi deyim ve sözcüklerle eş anlamlı olup belli bir düşmanlık belirtir.
uruzpunun daha anlamli, daha hos, daha agiz dolusuyla soylenen versiyonudur. pipiye surtmekten geldigi sanilmaktadir. asli bu degildir tabi de, o anlamda kullanilir yani.
kullanmayı çok sevdiğim, kaliteli bir hakaret. küfrün kalitelisi mi olur demeyin, oluyor bence. yol hakkı benimken yol vermeyen ve üstüne üstlük inatlaşan o kadına etmiştim bu küfrü, çok da güzel olmuştu.

- hayır gitmiyorum geri, sen çıkacaksın!
+ sürtük!
susan armstrongun gerçek hayat hikayesini anlattığı kitap.kitaptan bu denli etkilenmeme ise şu satırları sebep oldu;

O camdan plazalarda yer alan ofisime çok uzun bir yol kat ettikten sonra ulaşabildim. Bütün hayatımı kökten etkileyen hatalı seçimler yapmıştım. Bu seçimlerden bazıları fiziksel ve duygusal hayatım üzerinde yıkıcı etkilere sebep oldu. Ama bir gün, "kader" dediğimizin aslında "bakış açısı"ndan ibaret olduğunu anladım. Bakış açımı değiştirdiğimdeyse kaderimi değiştirmiştim. Her şeyin üstesinden geldim ve başardım! Bugün artık mutlu bir evliliğim, çok güzel bir evim ve başarılı bir iş hayatım var.

etkilenilmeyecek gibi değil.
(bkz: Sürtük ve Kalpazan)
Bir Ferdi Tayfur şarkısıdır
http://www.youtube.com/watch?v=gR752AyJ2PA

dağlar duman oldu gel.
halim yaman oldu gel.
bir gün bile ayrılmazken.
aynı zaman oldu gel.

allahım ne zor imiş ayrılık.
yalan sözlere inanmam artık.
biliyorum ben ölürken.
sen güleceksin sürtük.

gün günden güzelleşti.
gönlümde bir ateştin.
beni terk ettiğin gün.
yaktın beni kül ettin.

allahım ne zor imiş ayrılık.
yalan sözlere inanmam artık.
biliyorum ben ölürken.
sen güleceksin sürtük.
imgesel dünyası zengin kadınsı erkek. Modernizim diye dayatılan her düsturu yargılamadan kabul etmiş mini etekli aydın çeşitlemesinin gösteriş budalası giyotin şairi, egosuna parya paspas, mış gibi yaşam alanları
(bkz: bihter)
asıl anlamı 'sürten' olan ancak halk dilinde (argoda) zararlı kadın, fahişe anlamında kullanılan kelime.
önce başkalarıyla, sonra sizinle, daha sonra yine bir başkası ve bir başkalarıyla sevişen kadın türleri.
(bkz: sürten kız)
sürtülen anlamında kullanılması gerekir. yani hep ezilen yada altta kalan. ama asıl anlamı orospu şeklinde bir şeydir.
(bkz: fahişe)
(bkz: kaşar)
(bkz: tele kız)
(bkz: yollu)
(bkz: yosma)
(bkz: kaltak)gibi türkçemizde eş anlamlılarıda bulunmaktadır.
yüzünde simsarlık akan hatun modeli. o kadar simsardır ki, aşık olursunuz o sıfata. ne mal olduğunu öğrendiğiniz halde hala eski sevgili tabiri kullanılır bu modeller için ya! kahroluyorum bu durumdan dolayı. *