bugün

çeşme var
kurnası murdar
yazgım, kendi avucumda seyretmek kırgın aksimi.
(ismet özel)
- bana yalanlar söylese yetinecektim.
ama yalan söyledi.
( özdemir asaf)

- bir kelimeye
bin anlam yüklediğim zaman
sana sesleneceğim.
( özdemir asaf)
"Bununla beraber pazar akşamları
Sizin mahalleden geçerken,
Süslenmiş olarak,
Zannediyor musun ki ben de sana
Şimdiki kadar kıymet vereceğim?"

orhan veli
Ve aşk bizi doğuran annemizdir.
Ve şiir tek kalemizdir bizim.
Her şey bu dünyada olur
ve bir gün mezarlarda yalnız yatarız.

şükrü erbaş
dert etme evlat!
gün olur devran döner
bir müslüman türk daha gelir
o da dünyaya hükmeder.

necip fazıl.
"ilk düşüncem şu oldu,
her sözü yalandı"

orjinali de şu:

"my first thought was,
he lied in his every word." -Robert browning-

bu dizeleri o kadar benimsedim ki hayatıma yeni bir insan girmeden önce bu dizeleri onunla özdeşleştirip özdeşleştiremediğimi kontrol ediyorum. benim turnusol kağıdım da bu dizeler işte.

bir itiraf: bu dizelerin kendisi için yazıldığına inandığım bir kişiyle de 3-4 ay çıktım. sonra doğru kararı verdim tabi.
sanki ben upuzun bir hikaye,
en okunmadık yerlerimle,
yok artık,sıkılıyorum.*

Ayrılığın bir ağrıdır vurur şakaklarımda
Ve büyür gözlerimde bir okyanus kadar
Derinden ses verir içimde bir tel
Sonra, birdenbire kırılır, kopar..*
--spoiler--
BEGiM

begim siz
asla yaşlanamayacağınız
sokaklara durmadan
bayraklar asarken
cezayirli mülteci bir kadın
bir ispanyolla sevişiyordu
sevişmek en küçük örgüt
o kadın en uzun direnişti.
.................
--spoiler--

fadıl öztürk
çok yorgunum, beni bekleme kaptan.
seyir defterini başkası yazsın.
çınarlı, kubbeli mavi bir liman.
beni o limana çıkaramazsın...
bilme, tanıma beni.
merdivenleri üçer beşer çıkmanın sevinci yok içimde.

-birkan keskin
--çizik--
Geleceğim, bekle dedi, gitti..
Ben beklemedim, o da gelmedi.
Ölüm gibi bir şey oldu..
Ama kimse ölmedi.
--özdemir asaf--

sevgilim yok ama çok etkiliyor beni.

--beklenen--
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
--n.f.k.--
Dün sabaha karsı kendimle konuştum
Ben hep kendime çıkan bir yokuştum
Yokusun basında bir düşman vardı
Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum

Özdemir Asaf
zamana sızdırılmış zehirdir ayrılığın. (bkz: nurullah genç)
insanoğlu gariptir ağır lafı kaldırmaz
ibne dersin kızar da sikersin aldırmaz.
...
hey kuşlar,daha dün kağıttan uçaklar, gemiler yapan çocukluğum hangi cehennemin dibine kaçıyor?
kaçtıkça daha çok görüyorum; ölülerin kanında, günlerin meşru kıvamında illegal karmaşalar büyüyor.
beni bırak göğe bakalım.
soyunarak ağlayan bir kadın,
acı bilincinde sonrasızlığın.
gele kim olursa olsun
gelen hep sen olursun
sen hep
oruç aruoba
eskisi kadar ozlemiyorum seni ve aglamiyorum olduk olmadık zamanlarda. adının geçtiği cümlelerde gözlerim dolmuyor. yokluğunun takvimini tutmuyorum artık. biraz yorgunum biraz kırgın. biraz da kirletti sensizlik beni. nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama iyiyimler yamaladım dilime. tedirginim aslında, seni unutuyor olmak, hafızamı milyon kez zorlamama rağmen yüzünü hatırlayamamak korkutuyor beni. gel diye beklemiyorum artık. hatta istemiyorum gelmeni. nasıl olduğun konusunda ufacık bir merak yok içimde. ara sıra geliyorsun aklıma, banane diyorum benim derdim yeter bana banane! alıştım mı yokluğuna? vaz mı geçiyorum varlığından? tedirginim aslında, ya başkasını seversem? inan o zaman seni hayatım boyunca affetmem. (bkz: özdemir asaf) son iki dizesiyle insanı öldürecek güce sahip adeta.
bir yanma ki bu içimde
dumansız, boğuluyorum
tutuşuyor gülüşlerin,
dudaklarının en ıslak yerinden…
od olmaya ne de hevesli
çıtırdıyor sesin…
bir yangın ki bu,
gözlerimi alıyor…
bir kapı çarpılıyor, sert…
dağılıyor saçlarım
bir korku ki ellerimde kırılıyor,
su verip yeşertemediklerim…
ah, bir şafak vakti
çakıldı güneş,
durdu saatim…
Yitik bir ezgisin sadece,

Tüketilmiş ve düşmüş, gözden.

Düşlerinde bir çocuk hıçkırır

Gece camlara sürtünürken;

Çünkü hiç bir kelebek

Tek başına yaşayamaz sevdasını,
Severken hiçbir böcek

Hiç bir kuş yalnız değildir;

Ölümdür yaşanan tek başına,

Aşk iki kişiliktir.

ATAOL BEHRAMOĞLU
Bir yer var, biliyorum
Her şeyi söylemek mümkün
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum
Anlatamıyorum.
utanmaz adam.
Zindan iki hece mehmedim lafta,
Baba katiliyle baban bir safta ,
Bir de geri adam boynunda yafta ,
Halimi düşünüp yanma mehmedim

Kavuşmak mı ? Belki daha ölmedim .
isyandı tanrıya başkaldırmak da. Öyleyse
Ben şimdi neye inanacağım
Yalnızsam, beni yalnız bırakan
Ve yalnız değilsem, kararsız bir yargıç olan
Başkalarına mı?
Yoksa kendime mi Stepan, ne dersin?