bugün

o kadarını yapmaz dediklerim tam da o kadarını yaptı...
acayip bir şekilde kız çocuğu istediğimi fark ettim bugün.

komşumuz 2 yaşlarındaki kızlarını bize bıraktı.
40 bin kere maşallah, yok böyle bir şey ya. erkek çocuğu böyle değil abi, yaramaz. dayanamıyorsun bir süre sonra. eheheh.

ama bu konuşmayı dahi bilmemesine rağmen resim yaptığı kalemlerin kapaklarını işi bitince takıyor. bulamayınca arıyor. odadan çıkmıyor kendi kendine oynuyor. tatlılık abidesi lan.

konuşamadığı halde, bizim konuşan erkek çocuklarından medeni, akıllı.

bir de sevdi ki beni. annem çikolata veriyor. anneme açtırmıyor, bana getiriyor aç diye.
gelip gidip bir şeyler anlatıyor bibi bibi diye.

baba olmak istiyorum sözlük.
sırf bunun için evlenebilirim, bunu anladım.

allah inşallah bize de yaşatır böyle bir duyguyu.
Sözlükten bir kaç aydır bir kızla konuşuyorum. Sosyal medyadan takipleşiyoruz, whatsaptan yazışıyoruz felan işte. Bermuda şeytan üçgeni gibi bir halimiz var. O başkasını seviyor, ben başkasına yürüyorum ancak ikimizde sap gibi ortada platonik takılıyoruz. Bir kaç kez niyetimi değiştirdim yürüyeyim dedim ama kız korkuyor benden galiba. Yok ben konuşamam, hiç arkadaşım yok, utanırım, çekinirim seninle buluşmaya vs vs...

Nasıl etsek bilemiyorum ki. Açıkça ona seninle sevişmek istiyorum dedim. Pek de hoş karşıladı sayılmaz ama niyeti var yani eminim. Olmasa yazmazdı bana. Neyse bunu okur birazdan artık niyeti ney anlarız. Yorumunu whatsaptan bekliyorum minik serçe.
Valla Arzu diye birisi var. Değil kendisini fotoğrafını görünce bile içim titriyor.
Daha fazlasını beklemediğim halde neden hayal kırıklığına uğradığımı bilmiyorum. beni öfkelendiren sahtelik galiba.
merhaba sevgili sözlük;
ben çok uzun süredir sözlüğe yazmıyordum. buraya şuan yazma sebebim çok yoğun duygular yaşamam sevgili sözlük. sözlük tamı tamına 8 ay 11 gün oldu onunla biz olalı. buraya yazıyorum umarım o da okur sözlük. çok seviyorum be anasını satayım. bu aralar çok yoğun hissediyorum bu hissi bu sevgiyi ancak nedenini anlayamıyorum. bir kaç çıkarımım var ama, sanırım onu çok kıskanıyorum.onu kırmak,üzmek falan hiçbirini yapmıyorum en azından yapmamaya çalışıyorum. bir tek bana gülsün bir tek benle konuşsun bir tek beni sevsin istiyorum galiba.onun bana sevgi dolu bakışını çok seviyorum be sözlük. insan birisine bakarken sevgiden gözleri dolar mı? ben dolmaz sanıyordum ama doluyormuş. evet, sevgili sözlük, ona bakarken sevgiden gözlerim doluyor. çok seviyorum. çok değiştim sözlük acaip değiştim. bir insanı sevmek karşılıksız sevmek ne demek onu öğrendim. kaybetmekten korkmayı öğrendim. ona çok teşekkür ediyorum sözlük beni çok sevdiği için. ama bu kadar sevmek kaygıyı da beraberinde getiriyor sözlük. bilmiyorum sözlük beni hayatındaki diğer insanlara benzetmesini karıştırmasından korkuyorum, beni çok seviyor adım gibi biliyorum ama insanoğlu bencil ve açgözlü, daha fazlasını istiyorum. ondan daha fazlasını istediğim için de özür dilerim ama istiyorum be sözlük. bazen sevgimi anlatmayı beceremediğimden korkuyorum. niye yazıyorum bilmiyorum şuan. ama ben kendimden çok onu seviyorum be sözlük. bir bakışına dünyaları veririm sözlük. her gece onunla uyumayı her sabah onla kalkmayı her şeyden çok arzuluyorum. neyse ben gideyim kabak tatlımı yiyeyim. kusuruma bakma sözlük insan bunları söylemek istiyor 3. bir şahısa anlatmak istiyor.
insanlara olan güvensizliğimin beni yalnız bırakmasından korkuyorum.
Neden yalnız olduğunu düşünenler varsa üzülmesin. Çünkü zirvedeyiz gençler.
görsel
Daha iki hafta oncesine kadar whatsapp ta cevrimici olusunu izlediğim kızın numarasıni sildim.

istemsiz bir rahatlama var içimde.
Acziyeti gizlemek ve afili görünmek için insanlık tarihi boyunca kullanılan geleneksel bir yöntemimiz var; “süslü sözler söylemek!”

Büyük laflar ederek dikkat çekmek ve havalı görünmek mi istiyorsunuz? Çok basit! “cehennem” ve “aşk” kelimelerini anlamlı gibi görünen ama anlamsız ve devrik bir cümlede kullanın. Büyük lafınız hazır! Sonra onu çok özel bir şey söylemiş, çok derin anlamlar ifade etmiş gibi paylaşın. Tam bir şair oldunuz.

Marjinal mi takılmak istiyorsunuz? Cevabı burada: Melankolik ve depresif ifadeleri karıştırarak anlamsız ve boş cümleler üretin. Çok havalı oldunuz!

Yapmanız gereken tek şey günlük dilde kullanılmayan kelimeleri kullanarak anlamsız cümleler üretmek. Bir şey üretemiyorsanız da üzülmeyin, herhangi birilerinin paylaştığı yazıları araklayarak da iş görebilirsiniz. Hiç olmazsa Kürk Mantolu Madonna ve kahve ile aynı karede poz verin. işte böyle. Çok iyi halt ettiniz!

O da olmazsa, edebiyatımızın değerli şairlerinin dumanlı fotolarının üzerine şiirlerinden bir mısra koyarak da içinizdeki boşluğu doldurabilirsiniz. içiniz rahat olsun, onun sözleri sizi çok havalı gösterecektir!

Hiç kuşkusuz edebiyat çok yüce bir müessesedir ve etkili kullanıldığında sizin bütün kusurlarınızı örtüp sizi çok yüce bir insanmış gibi gösterebilir. Ve şanslısınız, çünkü bu devirde edebiyatçı olmak çok kolay! Cevabını yukarıda elimizden geldiğince vermeye çalıştık. Şimdi siz de bu yöntemleri uygulayarak dilediğiniz kişi olabilirsiniz. iyi şanslar!
Kız kıza watsons’a gidip alışveriş yapalım dedik arkadaşımla, hemen yetiştirmiş sevgilisine, ee beyefendi de durur mu, bizi mağazanın kapısında karşıladı sağ olsun, alışverişimizi “kız kıza” yaptık.

Sevgilisinden bir an olsun ayrılmayan, birbirinden habersiz, izinsiz bir şey yapamayan, birey olamayan, hayatı sadece çift olarak yaşayabilen çiftleri gördükçe midem bulanıyor.
Yazarken bile utansam da izlediğim bol dramlı bir aşk filminde ağladım. Evet, öyle bir filmdi ki benim gibi ağır öküz bir adamı bile hüngür hüngür ağlattı. Evde yalnız olmamında etkisi büyük tabi. Bundan sonra kesinlikle aşk ve dram filmi izlemeyeceğim. Hem benim gibi birinin aşk filmi neyine, hangi kafayla açıp izlediysem onuda bilmiyorum.
modern liberal toplum artık tam anlamıyla dayanılmaz bir hal aldı ve belli hayatlar için artık standarta dönüş inanılmaz zor bir halde. şehir hayatı can sıkmaya başladı ve bunun yanında bir sürü sorumluluk. he sorumluluklara karşı değilim ama bazı şeyler istenilen gibi şekillenebilirdi.

düşünüyorum da ileride ford f250 sürmek, viski ve bira içip sürekli kırmızı et yemek, büyük bir mülkümün olması ve burada kendime göre daha basit bir hayat sürmek nasıl olur acaba. işlerimi bitirdikten sonra ayaklarımı uzatıp maç seyretmek , silahlarla ilgilenmek birkaç tane azman köpeğim olması ve dışarıdaki dünyadan olabildiğince uzakta kalmak nasıl olurdu?

spor yapıyorum, kendime bakmam lazım, üniversitede bir sürü işim var bunlar benim sorumluluklarım ancak neden elim taşın altında ki. ileride birisi bana bu topraklar senin ve iznin hariç kimse giremez mi diyecek? sanmam; acaba yanlış yerde yahut yanlış zamanda mı doğduk?
Herkesi şoke edecek itiraflardır.

Şaka şaka yüksek ihtimalle kimse siklemez. Her neyse ;

Arada bir abberline arkadaşımız gibi yapmayı düşünüyorum. Önüme geleni donuzlayıp her gün nickaltlarına entry girsem nasıl da kudururlar ha?

Yapayım mı sizce? Alkolik den başlıcam o hemen sinirleniyor. Eheheheheh.
bende görünmez olabiliyorum.
(#38458592) cennetlik cehennemlik diyene kadar inanıyordum. itiraf ediyorum.
Kötü hissediyorum. Bir süredir bir kızla görüşüyordum. Buluştuk. Buluştuktan sonra sevdigini hissetmiyorum. Seviyorum dese de inandırıcı gelmiyor. Ota boka sinir yaptığı oluyor. Gerçekten seven bir insan sinirlenmez hemen diye düşünüyorum. Buluşmadan önce normaldi. Arkadaştık zaten internet üzerinden tanışmadık yani. Ama şu anki lafları bana güzel hissettirmiyor.

Elinin altında olmamı istediği için öyle konuşuyor diye hissediyorum. Çok kötü hissediyorum. Ne yapmalıyım bilemez haldeyim ben.

Hislerim mi yanıltıyor yoksa o mu beni oyalıyor? Kendimi hiç bu duruma düşürmemiştim. Helal olsun sana gerizekalı. Tanıyamıyorum kendimi.
Kaldığım yurdun çok yakınında bir ev var ve bu evin bir köpeği var. Hayvancağız kış geldiğinden beri özellikle havanın çok soğuk olduğu gecelerde sabaha kadar havlıyor. Belli cins bir köpek baya bakımlı ama dışarıda yaşıyor şu havada. Bir gün gideceğim o köpeği oradan alıp gerçekten ilgilenecek birine vereceğim bu gidişle.
Bir evliliğe vesile oldum. Onun mutluluğu ve sürurunu yaşıyorum.
sinirlendiğim zaman başım dayanılamayacak derecede ağrıyor.
eskiden yoktu.

yeni yeni huylar ediniyor vücudum..
Yarın 2 tane finalim var ve ben hangisini büte bıraksam diye düşünüyorum.
Farkettim ki; Kız arkadaşlarına vuran erkek çocuklarını sebep ne olursa olsun, affetmekte çok zorlanıyor ve dinlemeye dahi tahammül edemiyorum.

Korkarım, Bir erkeğin hayatı boyunca, bir kadının karşısındaki tutumu zannettiğimizden çok daha erken yaşlarda başlıyor ve bunu değiştirebilmek ilerleyen yıllarda çok zor oluyor.
insan, zannedildiğinden de önce ölebilen bir varlık.

sanırım bende öldüm!
neden bu kadar çok değer veriyorum insanlara? nasıl bu kadar çabuk önemseyebiliyorum insanlari? hiç tanımadıklarımı bile. hayır insan darbe aldıkça akıllanır tecrübe kazanır diyorlar hep. peki ben neden akıllanmıyorum. daha kaçyüzbinmilyon darbe yemem gerekiyor?

her seferinde bile bile niye güveniyorum insanlara? oysa insanlar kötü, anlayışsız ve empati yapmaktan yoksunlar sözlük. kızmıyorum ama kimseye bilakis anlıyorum ve imreniyorum onlara. çünkü onlar da darbeler alarak böyle oldular. yani akıllandılar. olmasi gerektiği gibiler.

benim sorunum ne bilmiyorum. bazen seni sen yapan şey de bu boşver diyorum kendime ama yoruyor be sözlük. çok yoruyor. ve böyle de gidicek sanırım. ta ki hakedene hakkettiği değeri verebildiğim güne kadar. (veremedi)
Evde bir sorun olduğunda polis geldiğinde vsvs kapıdan dışarı çıkıp izleyen komsular varya iki ayaklı şeytan musfetteleri .insanlar dünyaya karşıda böyleler her ne olursa olsun savaş anında sadece izlerler.Algısız hologramlar.