bugün

Paladyumunu siz dekor edemezsiniz, onlar kendi kafalarına göre takılır.
evde hep hayvan beslemek istedim. kedi veya köpek. annem de olumlu bakardı bu isteğime. ama babamda aşırı titizlik gibi bir problem var. almam da almam diye tutturuyor. sonra dedi ki; su kaplumbağası, balık falan al. tabi ki de istemedim.
o ne öyle birinin dışında kabuk var tüyü müyü yok sevsen sevemiyorsun, biri sudan çıkarınca ölüyor salak salak fanusta dolaşıyor falan.
neyse çocukların içindeki evcil hayvan isteğini su kaplumbağası ile bastırınız hem uzun yaşar; hemen ölüp depresyona sokmaz çocukcağızı.
dünyanın en tatlı varlıklarıdır sanırsam. yaygın kanının aksine bakımları çok zor ve jet gibi piçler. suyu 28 derece olsun, karidesi olsun mır mır mest eder sıpalar. yirim.
bakımı zor olmasına karşın diş fırçasıyla kabuğunu fırçalama zevki vermesi pahabiçilemez.
gazoz kapağı kadar hayvanın nasıl o kadar koku yaptığına hala inanamam.
Hayvancıklardır. Ha bir de biraz kokan mıdır ne?
korkunca işerler apansız. sonra da bön bön bakarlar kafayı uzatıp. o an alıp yiyeceksin o kırmızı yanakları amk.
temel ihtiyaçları ısıtıcı ve kuru alan olsa da dış filtre-iç filtre-mango kökü-silis kum derken bakımları uzar gider.

"ölüm kabı" diye tabir edilen o boktan fanuslar ile birlikte satılmaya çalışırlar. o pet shopları sikelim mümkünse.
pet shop sahipleri bunları sallamıyor pek. kedi köpek satıyo ya entelere orospu çocukları, o yüzden.

gözleri iltihaplanmış bir kapluş için uyardığım eleman "abi 10 tl'ye bırakayım" demişti en son nişantaşının göbeği bi yerde. anasını siktiğim.

neyse işte, sevimli hayvanlardır. şıp şıp yüzerler hep.
--spoiler--
Su kaplumbağası bakmak isteyenler öncelikle onlara nasıl bakacaklarını bilmelidir. Su kaplumbağasını küçük fanusta veya plastik kapların içinde beslemek, kısa sürede ölmelerine sebep olabilir. Bu canlılara bakmanın kolay olduğunu düşünüyorsanız, bunun o kadar kolay olmadığını söyleyelim. Öncelikle bulundukları ortamdan, beslenmesine kadar özel bir dikkat göstermelisiniz. Kaplumbağalar hem bitkisel, hem de hayvansal besinler tüketebilirler. Dengeli ve yeterli bir beslenme düzeni oluşturup, barınacakları ortamı dikkatle hazırlayıp, kaplumbağanızın ömrünü uzatabilir, sağlıklı olmalarını sağlayabilirsiniz. Kemik gelişimine yardımcı olmak için, yaz aylarında hava akımı olmayan bir yerde güneşlenmeleri için ortamı ayarlamalısınız. Fakat kabın içinde direkt güneşin altında bırakılmamalı, gölgede durabilecekleri bir yerleri ve suya girebilecekleri alanları olmalıdır. Kış aylarında ise, akvaryumlara UV A/B lambaları koymalısınız. Su kaplumbağası nerede bakılmalı? Kaplumbağa sıcak ve neme karşı duyarlı olduğundan, bakılacakları ortam buna uygun bir şekilde hazırlamalıdır. Bunlar küçük kaplar ve fanuslar yerine, teraryumda bakılmalıdır. Teraryum cam veya plastik maddeden yapılmış, şeffaf içerisinde böcekler, sürüngenler ve bitkiler için kara ortamı yaratılmış olan akvaryuma benzeyen bir tanktır. Teraryumda ortamı nemlendirecek olan tertibat hazırlanmalı, içine termostatlı ısıtıcılar koyulmalıdır. Yetersiz hazırlanan teraryum, kaplumbağanız tarafından çabuk kirletilir. içindeki suyu sık olarak değiştirmek istemiyorsanız, içindeki su miktarını arttırmalı, içerisine bir su filtresi takmalısınız. Su kaplumbağaları kış uykusuna yatmalı mıdır? Kaplumbağanın kış uykusuna yatması durumunda hareketleri ve tepkileri sona erer. Yalnız derisi yardımıyla teneffüs eder. Kalbi dakikada 1-2 kez atar. Kaplumbağalar kışın soğuk havalarda uykuya yatarlar. Havaların ve suyun yeniden ısınmasına kadar uykuda olurlar. Ev ortamında baktığınız kaplumbağaların kış uykusuna yatmasına izin vermemelisiniz. Kaplumbağalar çiftlikte üretildikleri ve doğa yüzü görmedikleri için, kış uykusu bittiğinde yeniden uyanmaları zor olacak ve öleceklerdir. Özellikle 4 yaşından küçük olanların kış uykusuna yatmasına engel olmalısınız. Bu yüzden suyunun sıcaklığını 24 dereceden fazlaya ayarlamalısınız. Su kaplumbağası için suyun en ideal sıcaklığı 28 derecedir. Su kaplumbağasının beslenmesi nasıl olmalı? Kaplumbağalar oldukça obur olduklarından, siz ne kadar besin koysanız onu yemek isterler. Bu sebeple besinlerini az miktarda ve sıkça koymalısınız. Onları yiyebildikleri kadar yiyecek veriniz. Yavru kaplumbağalara günde üç kez, yetişkinlere ise yazın iki kez, kış aylarında bir kez yiyecek vermelisiniz. Beslenme sonrasında kalan besin artıkları, suyun içinden sifonla alınmalıdır. Bunu yapmazsanız su kısa sürede kirlenecektir. Verdiğiniz besinlerin oda sıcaklığında olmasına dikkat etmelisiniz. Su kaplumbağasının sağlıklı beslenmesi için, su karidesi, bond balık yemi, yağsız dana eti ve kıyması, tavuk beyaz eti, marul, haşlanmış yumurta beyazı, mürekkep balığı kemiği ve tatlı su balıklarının etini ve tatlı su balıklarının etini verebilirsiniz.
--spoiler--
çok sevimli minik minik adımlar atarak insanı kendine bağlayan hayvan.
kurulanma havlularındaki kokularını uzun süre muhafaza eden geveze, canım varlıklar. elde avuçta kalan tek canlı. güç verirler, can verirler.
sesleri ayırt edebilen, sahibinin arkasından yürüyen, yabancıların ellerinde tedirgin olan canım zeki varlıklardır.
çok sevimli yaratıklardir. Benim iki tane vardi. Yurtta kaloriferin hemen altına koymuştum sıcak olsun diye sonra bi banyo günü kaloriferi n üstüne arkadaş gelmiş sabun koymuş sonra havuzun içine düştü sabun alayım derken köpürdü baya birini kurtardık öbürü öldü. Adası vardi bi tane oraya koydum ölü olanı bugün atcam yarın atcam derken unuttum orda uzun süre sonra bi gün atmaya karar verdim çektim gelmedi gövdesi yapışmış hayvancağızın bi değişik olmuş. Severim aslında hayvanları ama bakamıyorum sanırım en son beş tane balık aldım onlarda öldü ler sırayla.
iki adet yavrusunu beslediğim hayvan.

bir kaç sorum olacak, besleyen veya daha önce beslemiş, ya da bilgi sahibi olan yazar arkadaşlar yardımcı olursa çok sevinirim.

şimdi bu yavru arkadaşları yaklaşık 1 senedir besliyorum. özellikle bu yaz sürekli balkona bıraktım ve bol bol güneş ışığından vitamin aldılar. balkona attığımda bir şey farkettim. bir tanesi sürekli köşede saksının dibine veya poşetin altına ya da bunun gibi bir köşeye giriyor ve oradan çıkmıyor. (balkon biraz büyük ve çok malzeme var sürekli kaybediyorum zor buluyorum.)
diğeri onun gibi çok saklanmıyor ama ara ara o da giriyor o deliklere. ben de buna dayanarak bir gün kaplarındaki suyu boşalttım, yünlü bir kumaş parçasını kaba koydum ve kaplumbağaları kaba bıraktım. ikisi de altına girdi. yarım saat kadar sonra gittiğimde ikisi de mışıl mışıl uyuyorlardı. kumaşı kaldırdığım gibi gözlerini açıyorlar. şimdi bunların böyle uyuması normal midir? gece susuz kumaşın altında mı uyumalılar? yani benim asıl merak ettiğim şimdiye kadar onları böyle uyutmamıştım ve bir sıkıntı olmadı, ama şimdi yaptığım sistemde de sıkıntı yok. normali nedir?
Tam bir çılgın olan hayvandır, az once kabindan atladi sehpaya, ordan aşağı atlayacakken ben tuttum ve çabalarinin karsiligi olarak yere biraktim, bir anda evin diger odalarina gitti, şu an odamin kapisinin altindan girmeye calisiyor tak tak ses cikararak. Azimli gercekten.
ülkemizde gerekli gereksiz her insanın baktığını zannederek işkence ettiği hayvandır. biraz araştırın, hayvanları deliliğe sevk etmeyin lan.
beslenmesi gerçekten zor bir hayvandır. kolay diyenler bu hayvanlara leş gibi sularda ve minicik kaplarda bakan insanlardır.
ve beslenmesi için olmazsa olmaz malzemeler şunlardır..

bunları kapluşlarınızın yavru olduğunu düşünerek yazıyorum;

geniş ve derin bir paludaryum. kaplumbağa başına en az 15 litre su düşmeli - rahat yüzmeleri ve dalmaları için -
bu paludaryum içerisine çıkıp kuruyabilecekleri sağlam bir kuru alan. ( kapluşlar üzerinde tepinirken çöken bir kuru alana kaplumbağaların bir daha çıkması psikolojik olarak zor oluyor.)
sonrasında ise en önemli gereksinim büyük bir su filtresidir. filtrelerin üzerinde debisi yazar. yani saatte temizlediği su miktarı. ama bu miktar balıklı bir akvaryum içindir. ve bir kaplumbağa, akvaryumunu bir balık "sürüsünden" 5 kat daha fazla kirletir. o yüzden 50 litrelik bir paludaryuma en az 200 litre temizlik kapasitesi olan bir iç filtre ve ya ilerisi de düşünülerek güçlü bir dış filtre alınmalıdır.

sonraki ihtiyaç ise su ısıtıcısıdır. paludaryumda sıcaklık 22 derecenin altına düştüğü anda hayvanlar kış uykusuna yatma eğilimi göstermektedir. yazın ihtiyaç olmasa bile kışın mutlaka bir ısıtıcı bulundurulmalı ve su 27-28 dereceye sabitlenmelidir.

bununla birlikte ikinci gereksinim de kuru alan ısıtıcısıdır. bunu 20 wattlık bir ampül taktığınız bir masa lambasını kuru alana yönlendirerek sağlayabilirsiniz. ama lamba mutlaka sağlam bir şekilde sabitlenmeli. sarsılıp kuru alana düştüğü anda büyük zararlar doğabilir. bu ısıtımın sebebi ise kaplumbağaların sudan çıktıktan sonra yine sıcak bir ortamda kuruma imkanının sağlanmasıdır.

şimdi gelelim filtre ile iligli cümledeki "ilerisi düşünülerek" terimine. evet kaplumbağalar için oluşturulan yaşam alanı ilerisi düşünülerek oluşturulmalıdır. çünkü bu hayvanlar iyi bakımla 6 ay-1 sene gibi bir süre zarfında 10 santim uzunluğa ulaşabiliyorlar. bu hayvanların 10 -15 sene ortalama ömürde yaşadıklarını düşünürsek 50x50x30 boyutlarında bir akvaryum 2 küçük kaplumbağaya yetip de artarken 1 sene sonunda yetmeyecektir.

ve sanılanın aksine kaplumbağa bakımı gerçekten özen isteyen bir olaydır. ve ufak bir hata onları sizden ayırabilir. ama bilinçli ve techizatları düzgün bir ortamda bakılırsa gerçekten çok iyi dostlarınız olur. sizi göründe kaçacak delik arayan hayvanlarınız bir kaç ay sonunda suya ellerini vurarak yem istemeye, siz odaya girdiğinizde sevincinden delirmesine ve dünyanın en güzel olayı belki de budur ki; sizin elinizden yem yemeye başlıyorlar..

bu hayvanların açlığa 1 hafta dayanabiliyor olması onların bakımının kolay olduğu anlamına gelmez hiçbir zaman..

ve son olarak da kaplumbağa sahibi olmaya karar verirken mutlaka mutlaka bir kaç sene sonra boylarının 10 santimi geçeceğini bilerek ve onun boyutlarına uygun yaşam alanını sağlayıp sağlayamayacağınızı düşünerek ve hatta hesaplayarak alınız.

gözünü para hırsı bürümüş üçkağıtçı petshopçuların gazıyla parmak kadar kaplumbağayı; yine petshopçunun "abi süperdir" diyerek 15 liraya kakaladığı ufak plastik fanuslarda bakmak o hayvanlara işkence etmekten başka birşey değildir.

bununla birlikte insanlar büyüyüp 15 santim boyunu aşan kapluşlarını "artık bakamıyoruz" diyerek göl ve dere kenarlarına bırakıyor. fakat bu kırmızı yanaklı su kaplumbağalarının -petsoplarlarda en çok satılanlar bunlardır- memleketi türkiye değildir. mexica ve missisippi kıyılarında yetişir. daha doğrusu güney yarım küre ve tropikal iklimler demek daha doğru olur. bu sebeple büyüyüp de türkiyede nehir ve göl kıyılarına bırakılan kaplumbağalar hem ölüme mahkum edilmekte, yaşayanlar ise bu gidişat devam ederse, avcılık yönünün gelişmiş olması sebebiyle türkiye göl ve nehirlerindeki ekolojik ve doğal dengeyi bozacaklardır.
Normalde büyümeleri zor oluyordu ama biz yemleri biraz fazla verince bunlar doping basmış gibi oldular. Koyduğumuz yerden rahatlıkla çıkıp kendilerini özgürlüğe kavuştururlardı. Kaç defa kanepenin arkasında yakaladım sonra öldüler sanırım hatırlamıyorum.
Bir yıldan uzun süredir satışı yasak olan.
Bi ara beslemiştim. Tırnakları elime batardı. Kabında ada figüründe süsü ve renkli taşları vardı. Elimi uzatığım anda kabuğuna çekilirdi. Özledim ya.
3 ya da 4 tane besledim. annem öldü sanıp imha etti hayvanlarımı teker teker. birinin adı mahmuttu. diğerinin adı da merhume. kendisi merhume oldu şuan tam anlamıyla...
dere , ırmak ve okyanuslarda yaşayan kaplumbağalardır.
çok sevimli hayvanlar. daha önce almıştım öldü, yıllar oluyor. yine alıcam. adını feyyaz koymayı düşünüyorum. (bkz: feyyaz yiğit)
Evet çok tatlıyımdır.
Bak ateistbayan ters çevirir sessiz ol yaa.
geçen sene aynı ebatlarda 2 minik tosbağa almıştım. galiba içlerinden biri gelişimini tamamlayamadı.
ya ayı gibi olan bunun yemini de yiyor ya da ufak kalanın içinde kurt var. evet.
görsel

lan şimdi yakından bakınca bunların kabuklar farklı gibi duruyor. bi tanesi kara tosbağası olmasın bunların. hayvan 1 senedir ıslak ortamda mı duruyor yoksa.