bugün

hayatın devam ettiğine dair şüpheler uyandırır insanın içinde. ilk gece hala bi şoku atlatamazsınız. nası ya biz ayrıldık mı soruları sorarsınız kendi kendinize. ama cevabını vermek çok zor gelir. saçma sapan bi olay yüzünden terk edilmişseniz acınız daha da katlanır. keşke tutsaydım o çenemi dersiniz ama iş işten geçmiştir. bi yandan ya yine barışırız belki diye umutlar yeşertirsiniz içinizde, aslında sizi şu an ayakta tutanda bu umuttur. kısacası ewt çok can acıtır çok üzer. tek ilacı klasik zamandır ama zaman hiç bu kadar yavaş geçmemiştir sizin için...
sevgiliden ayrılmak yüksekten uçmaya benzer. yüksekten uçacaksan en yüksek daga tırmanacaksın. tırmanmak zordur, emek ister, cesaret ister, göt ister. zordur ayrılmak seversen eger.
bahsi geçen durumdan sonra, yakın çevreniz tarafından daha önce akılda olup da fırsatsızlık yüzünden bir araya gelemediğiniz münasip adaylarla tanıştırılma girişimlerine maruz kalınması kadar gıcık bir şey yoktur. tamam, anlıyoruz, maksat genç çiftleri br araya getirmek; fakat istenmiyorsa neden zorla da eros okunu atmaya çabalar ki? kızdırmayın beni, alırım o oku... sonra...
Biliyorum bu aşkın bir sonu olmayacak o yüzden mecburum gitmeye. Benim istediklerimi asla bana veremeyeceksin, senden sadece benim olmanı istedim senden bir ömür istedim ama olmadıOysa ben annenden kalan yüzüğe bile razıydım ne tek taşlar ne pırlantalar ne hanlar ne hamamlar istedim. Senden sadece seni istedim, senden kalan bende sadece koca bir boşluk içimde büyüttüğüm. Başımı omuzuna koyduğunda bilirdimki hernekötü olay olursa olsun gideceğim bir tek sen varsın bir tek sen.Ama şimdi gözlerimden yaşlar senin için dökülürken bir tek sen yoksun bir tek sen. Seni hala herkesle konuşmayı çok seviyorum. Arkadaş sohbetlerimizde dönüp dolaşıp konuyu sana getirmeye bayılıyorum uzakta olsanda sanki o an yanıma sokulup bir öpücük konduracakmışsın gibi geliyor hala.
Hala ortaköyü sensiz de olsa çok seviyorum. Oturup deniz kıyısında bir sigara eşliğinde türk kahvesi içmeyi hala çok seviyorum. Seni bana hatırlatan her yeri ,herşeyi ,herkesi hala çok seviyorum.Ama bunları bir tek sen bilmiyorsun bilemedin ve bilemeyeceksin. Oysa benim sessizliğimdeki mutluluğu en iyi sen bilirdin şimdi gerçekten sessiz ve sensizim.
bir de bunun ebeveynlerin devreye girip "herkes kosesine" diyerek sonlanani vardir ki bu en acisidir. saniye saniye oldurur, gozler siser, hayat zindan olur. evlere irak.
tabiatın, varoluşun, yaşam denen iki ucu boklu değneğin bir gerekliliği. her insan nasıl doğup büyüyüp ölüyorsa; sevgilisi oluyor, sevişiyor, ayrılıyor. ayrılmadığı zamanlarda evlenip ölüyor ve yine ayrılıyor. bu ayrılık denen zerzevat elbet kolay bir olay değil. insanı sonu gelmez düşüncelere, teorilere, beyin fırtınalarına sevk ediyor.

hiçbir şey koymuyor da, insanın onca şey paylaştığı kendi sevgilisi, leş yiyen akbabalar gibi fırsat kollayan, yıllarca ezik hayatı yaşamış, erkek arkadaşı olduğunu bile bile seviyesizce sulanmaya kalkışmış, yıllarca kendisine açılamamış, kendinde gözü olan kişiliksiz, zibidi bünyelere hak verip teşekkür etmesi; en yakını olduğu sevgilisini ise onu rezil ettiği gerekçesi ile gözünü kırpmadan, tek kalemde silmesi koyuyor. kendisine rezil ettiğin adam da adam olsa...

lakin kızları anlamak zor. sahiplenmeye kalksan "benim ihtiyacım yok, beni sık boğaz etme", boş bıraksan "niye arayıp sormuyorsun?" olur.

soğuk gecede, uzuuuuun bir yalnız yürüyüşün ardından epeyce kafa patlatılıp "ben nerede hata yaptım, neden böyle oldu, verdiğimiz onca emek ve sözler, her türlü sevgi sözleri nereye gitti? vs." diye kendiyle yüzleştikten sonra insan, onun da haklı olduğunu anlıyor. babam bana yıllarca "herkes haklı evlat. bu gerçeği çok az kişi anlayabilir. anladığı zaman da bizim elimizde hiçbir şey olmadığını, her şeyimizi hayatın yönlendirdiği gerçeğini görecektir insan" derdi. babamın bu sözü aklıma geldikten sonra yüzümde bir gülümseme beliriyor, gecenin karanlığında hayatın akışına bırakıyorum kendimi...
sen gidersin
ah vah cekilir biraz
kadehler kirilir
biraz cefa cekilir
ama sonucunda giden gider
önmüzdeki maçlara bakariz
hiçbir şey sonsuza kadar sürmez
500 kilometrelik yalanlardan sıkılan-hatta usanan-sevgilinin iyice ümitsizleşen haline son vermesidir.
acıdır.
ve ayrılma konusmasını yaparken dahi "uzaklarda benim desteğim olmadan ne yapar diye düşündürür".(salakça bir düşüncedir)
yarım saat sonrasında bir düşünüldüğünde kişi: "zaten herşey çoktan bitmişti" dediğinde kaybettiği zamandan başka hiçbirşeye üzülmediğini farkeder.
karanlığa gömülmektir.
parti verip, çakkıdı çakkıdı dans etme sebebi. 'herkese veresim var' gerçeğinin eyleme dönüşmesi için ilk engelin ortadan kalkması.
birbirini seven iki kişi için acıların en büyüğüdür sanki içinizdeki acı kalbinizi felç eder yutkunur durursunuz. geri döner belki umudu ile beklersiniz. kimse yaşamasın bu acıyı.
Bukowski'nin tabiriyle kişiyi " ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edip bir yandan da şuracıkta kollarında ölmeyi istemek" gibi travmalara sokacak olaydır.
Aşık olmaya hazır mısınız ?
öyle zordur bir durumdur ki allah kimseye yaşatmasındır. altından kalkılması belki de ağır yüklerden biridir. artık o yoktur mecnun olmuşsunuzdur, gözler kan çanağı olmuştur ağlamaktan, öldü sayacam dersiniz ama ölümü nasıl olurda ona yakıştırırsınız diye düşünürsünüz. tarifi imkansızdır, içinizdeki boşluk ömrünüzü yer bitirir, hayat durdu artık, bittim dersiniz. keşke bitseniz daha iyi olur!.. inadına her şey onu hatırlatır, uyumak için yatağa yattığınızda bugün de bitti öyle böyle onu düşünmeyeceğim dersin ama olmaz!.. öyle bir işlemiştir ki içinize söküp atmak imkansızdır, atmak istersiniz ama atamazsınız. hiç bir dost tavsiyesi size teselli olmaz. yolladığı bütün şiirleri, mailleri, şarkıları, mesajları tek tek okursunuz belki de yeni bir mesaj gelsin diye telefona bakarsınız ama istenilen şey asla olmayacaktır!.. giden gitmiştir ve geri gelmeyecektir!.. gel kıyamadığım gel.. kapris yapmaktan, kızmaktan bile vazgeçeksiniz yeter ki o gelsin diyeceksin.. ama gelmeyecek, lanet olsun gelmeyecek!... gün gelecek aynı rüyayı üst üstte görüp ona olan özleminizi gidereceksin, bir bakmışsın ki artık acının müptalası olmuşsun, bir bakmışsın ki yaşayan bir cenaze olmuşsun!..
yeni bir başlangıçtır. her ilişki gibi bu da bitmiştir ve yeni heyecanlar arama ihtiyacı hissedilene kadar insanı buruk bir hale sokar, ara ara üzer ama gelip geçer hepsi.
her ayrilik bir baslangic
bu gidisle sonum olmaz yar**
bir donem insanin gotu o derece kalkar ki, kendini cicegi emmi$ posasini birakmi$ ari maya kadar doymu$ hisseder.. sevgilisi ile bulu$mak, kasmak rutin hayat parcasi olmu$ hatta daha da ileri giderek "uff bu ak$am telefonuna cikmayayim, bir saat abidik gubidik muhabbet cekemem sky tv'de imbat ruzgarlari var onu kacirmak istemiorum" formuna donu$ur. eger birakilan degil, sevgiliyi birakan taraftaysaniz, birakma cesaretini kendinizde bulurken mutlaka mevzuda "off kurtulayim artik $undan, kat kat iyisini bulurum, bugune kadar bulmu$um $imdi mi bulamicam?" goru$u hararetle buyuk yuzdeye sahiptir. ancak kar$i cins hoplaya ziplaya sizin ustunuze atlamayacak, hatta uzun vade ili$kiniz olduysa ve yeterince chakal bi eleman degilseniz, "belediye otobusunde kiz gorunce baki$lar nasil degi$tirilir nereye bakilir", "kalabalik ortamdan kiz nasil kaldirilir" gibi tip&trick'leri unuttugunuzu hayretler icerisinde goreceksiniz. bu esnada tum geli$meleri takiben hasta oldugunuz kar$i cinsin sizi reddetmesi, toptan kiskanclik krizine girmenize de neden olacaktir. artik sevgilisinden hediye alan, yiyi$en takilan (bu satirlari okuyan bi arkada$ olacak o kendini bilir) tipleri gorunce bir taraftan kiskanacak, diger taraftan "olsun ka$if, sevgilim yok ama cebim para gordu", "arkada$larla top oynamaya bile gidebiliorum artik" gibilerinden polyannavari $ekiller yaratarak zamani "wasted and gone" olarak harcayacaksiniz.
cok zor gelir.

daha da zoru bitti demesidir.

aradaki sevgi tukenmistir. saygi bitmedigi icin devam etmeye calisirsiniz ama gun gectikce demeseniz de, diyemeseniz de herseyin bittigini anlarsiniz. tukenmeye de baslarsiniz bir sure sonra. iste o ana gelmeden cesaretli olup kangren olmus parmagi kesmek gerekir.

belki bitti diyen kisiyi, karsi taraf suclar, sen istemedin falan diye ama bunu goze almak gerekiyor. yoksa cok cok yara alinir.
ayrılan sevgililer hala birbirini seviyorsa tekrar birleşme olasılığı mevcuttur.şayet ayrılan tarafın artık sana karşı birşey hissetmiyorum demesi ise bu olasılığı yerin dibine sokar.insana en çok koyan da sevgili iken msnde,okulda,telefonda çok akıcı ve süper bir muhabbet edip de ayrıldıktan sonra sizi iplememesidir.insan isterki o kadar şey yaşadık bare yerim farklı olsun der.lakin artk sizin sıradan bir arkadaştan farkınız yoktur.işte insan bunu kaldıramaz gururuna yediremez sevdiğine sövmek ister fakat onunla geçirdiği güzel günler aklına gelir ve bunu da yapamaz.yaptığı tek şey beraber olunulan günleri düşünüp efkarlanmak.bunuda arada zaman geçtikten sonra yapmamak faydalıdır lakin unutmak çok zor olabilir.daha da kötüsü ayrılışınızın üstünden daha 1 ay bile geçmemiş iken eski sevgilinin başka şehre taşınmasıdır.artk aynı şehirde bile değilsinizdir.artık onu bir daha görmeniz mümkün müdür bilemezsiniz.onun yokluğu daha bir acıtmaya başlar sizi.bir de arkadaşlarından gittiği yerde birine aşık olduğu haberini alırsanız vay sizin halinize.vay vay...
Sana uzaktan bakıyor artık gözlerim
Gönlüm senden geçmez
Bana döndü hep sözlerim

Unutmak o kadar kolaymı sandın?
Ayrılık bana aşktır artık

Dağılmış saçların gönlünün yatağına
Uyandırma

Sabah olsun ben giderim
Sen kal rüyamda

Aramak o kadar kolay mı sandın?
Yollarım bana aşktır artık
Ah gitmek o kadar kolay mı sandın?
Yoların bana aşktır artık

Sesim bende bir yabancı gibi... şaşarım
Gönlümün takvimine şiir oldu yüzün... ararım

Ah bulmak o kadar kolay mı sandın?
Aramak bana aşktır artık.
gözlerinin boş bakması gözyaşlarınla yazı yazılması.ellerin titremesi dudaklarının buz kesilmesi.yanaklarda kuruyan gözyaşlarıyla ölme istekleri.
sadece bedensel olarak hayata devam etme durumu.
kiside, ozgurlugunu geri kazanmanin getirdigi bir ferahlik ve rahatlik yaratan hadisedir. lakin uzucudur elbet.
fantastik bir olay.
yetişmiyor sana sesim,
bekliyorum gelmiyorsun,
yıllar geçti mevsim mevsim,
bekliyorum gelmiyorsun..
dağlar yüce, beller uzun
günler aylar yıllar uzun
bu kadar mı yollar uzun
bekliyorum gelmiyorsun.
iğrenç bir bira göbeği yapma olasılığının henüz başlangıcıdır.