bugün

Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi, maddesi olan her türlü cansız varlık, şey, obje.
dilbilgisi:
Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç.
öge, unsur,eleman.
*ne ise ne?* kelimelerinden elde edilmiş bir kısaltma sözcük... somut varlıklar için kullanılır genelde.

bir de cümlenin öğeleri'nde kullanılanı vardır ki, ikiye ayrılır;
1- belirtili nesne: ek almış nesnedir. fakat bu ek rastgele bir ek değil; belirtme hali, yani ismin -i hali olması gerekir. yükleme *neyi-kimi* soruları sorularak bulunur.
örn: geçen yıl bu evi satın aldık. (neyi? ===) bu evi)

2- belirtisiz nesne: ek almamış, yalın halde bulunan nesne çeşididir. *ne?* sorusunun sorulması yoluyla bulunur. özne ile karıştırılmaması gerekir.*

örn: geçen yıl ev aldık. (bu cümlede bi sorun yok, ne aldık? ===) ev)

gelelim cincikli bölüme... bazı cümlelerde özne de *ne* sorusunun sorulmasıyla bulunabilmekte, bu cümlelerde nesne ve öznenin hangisi olduğu sıklıkla karıştırılmaktadır. mesela;
---hortum ev yıktı...
bu cümlede yükleme *ne* sorusunu sorduğumuz vakit, hem *hortum* kelimesi hem de *ev* kelimesi sorunun üzerine atlayıp *been been!!* diye nida etmektedir. bu tür cümlelerde özneyi bulmak için *ne* sorusu değil de *yıkan ne?* sorusu sorulsa hiçbir sorun kalmayacaktır. nasıl mı? şöyle;
---hortum ev yıktı...(yıkan ne?===) hortum... peekiii, hortum ne yıktı?===) ya yaa..ev!!)
kullanılmadığı zamanlarda türk dilini en çok çekiştirilmesine neden olan öğe..*
(bkz: arzu nesnesi)
(bkz: nesne ilişkileri kuramı)
(bkz: nestle)*
bilen ile bilinen arasındaki herşeydir.
felsefede bilinen adıyla obje.
Dilbilgisinde eylemden etkilenen varlık ya da kavramı ifade eder. Eylemden etkilenen varlık olduğu için yüklemi isim olan cümlelerde genel kural olarak bulunmaz. Ancak farklı kullanımlarda ilginç bir biçimde isim cümlelerinde yüklemin nesne aldığı görülür. Örneğin:

"romanlarımdaki hayal gücünü babamdan dinlediğim masallara borçluyum." cümlesinde "borçluyum" yüklemdir ve isim soylu bir sözcüktür. Buna rağmen "neyi?" sorusunu sorduğumuzda "romanlarımdaki hayal gücünü" yanıtını alıyoruz yani nesneyi buluyoruz. Bu da dilbilgisinin ilginç yönlerinden biridir.

Nesnenin bir diğer ilgi çekici özelliği de eylem edilgen yapıldığında sözde özneye dönüşmesidir. Örneğin:

"Bulaşıkları yıkadık." cümlesinin eylemini edilgen yapalım. "Bulaşıklar yıkandı." Bulaşıklar sözcüğü sözde özne olur. Dolayısıyla kuralı şöyle özetleyebiliriz: Geçişli eylemler * edilgen yapıldığında nesne sözde özneye dönüşür.
öznenin eylemine konu olan varlık formu.
linguistik açıdan mümkün olan obje.
var oluşu, sorgulanış ve yansıtılması; özne'ye yani: insana bağlı olan, genel ölçekte hemen hemen her şey olan kavram.

ben olmasam istanbul yok!
güzel yüzün, tatlı dilin yok.
beni ısıtan güneş,
yağan yağmur, ben varsam var;
ben yoksam, o da yok.
aslında, 'orada' diye isimlendirdiğimiz şeylerin basitleştirilmiş etiketleridir. gözler barkot okuyucu gibi o etiketleri okur ve beyin onlara değer biçer. bu sebeple nesnenin objektif bir tanımı ve değeri yoktur. işte kalite anlayışı ve iyi algısı bu sebeple kişiden kişiye değişir.
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler başlığında iyi entry kasan yazarımızdır.
renkleri yoktur. hülasa; Nesneler ışık dalgalarını yansıtır ve bu dalgaların farklı dalga boyları görsel sistemimizde renk görme deneyimi olarak değiştirilir.
Kökeni incelendiğinde insanı sevindirici bir şaşkınlığa boğan türkçe kelime. Düşünce-varlık ve dil ilişkisinde türkçenin - tüm karşı çıkışlara rağmen- yetkinliği gösteren başka bir husus bu.

Nesne kelimesi ne-erse-ne--> ne-ise-ne --> neyse-ne --> ne's-ne şeklinde evrilmiştir. Dikkat edin, "neyse ne" yani "neyse o olan."

insana haz vermiyor mu? Bir düşünce deneyiminden türemiş bir kelime bu. Nesnenin "neyse ne" olarak anlamı, eski bir dil-düşünce ilişkisinin en açık kanıtlarındandır.

Bugün, nesneyi "şu veya bu türden nitelik ve niceliğe sahip şey" olarak tanımlarken, nesnenin neliğinden mi bahsediyoruz, yoksa nasıllığından mı? Evet, nasıllığından.

Nesne, ne ise o olan olarak kendisini olduğu gibi veren, alıma müsait olan ve nitelik-niceliklerin onun etrafında toplanıyor olduğu şeydir.

Bir dil, düşünme deneyimini ancak bu şekilde gösterebilir. Bize bunu doğru yorumlamak düşer.
görsel
Açılımı "ne ise ne" olan ve Türkçenin düşünce dil deneyimine ilişkin çok tuhaf veriler veren kelime.

(bkz: fenomenoloji)