bugün

soundtrack albümü süper olan,hele müslüm babanın sensiz olmaz'ı kafayı gözü yaran,insanda ölme isteği uyandıran güzide bir türk filmi..
Yıllardır ne sebepten bilmiyorum izleme fırsatım olmadı. 2 aydır cips yemiyor, bira içmiyordum. Bunların Şerefine güzel bir film bakarken denk geldim. Aslında bilmem kaçıncı kez turist Ömer izleyecektim ama oturdum bu filmi izlemeye başladım. Kendime inanamıyorum ama Özcan Deniz bile sempatik gelmeye başladı gözüme. Öyle sıcak bir film olmuş. Hatta Cem Özer bile iyi. Siz düşünün artık ata Demirer, Haluk Bilginer, Demet Akbağ ne kadar kaliteli bir oyunculuk sergilemişler.
basarili türk yapimlarindan sayılabilir,ozellikle soundtrack albumu şukeladir.
bence gelmis gecmis en iyi turk filmlerinden biridir. bir muzikal havasinda turkiye'deki kaset piyasasini anlatan sukela bir filmdir. hem komedidir, hem de dram. karakterler cok orjinaldir. kisacasi izlenmesi farzdir!

filmden bir replik: "cok delikanliyiz lan biz!" hakikaten cok delikanliyiz lan, hani boyle kasiliyoruz ya... bi yerden sonra insan yoruluyo be! ben yoruldum!
(bkz: jeneratör)
hakkettiği değeri bir türlü alamayan film bildiğin underrated yani. komik diyaloglar, duygusal sahneler, rengarenk bir sanat yönetimi ama her şeyden önce mükemmel bir hikaye. gerçek bir hikaye. çok güzel çok. sinema tarihimizin en iyi filmidir kanımca.
çok bomba bir filmdir kendileri özellikle soundtrackindeki törki törki şahanedir bence.. cem özerin hayriiiiii zıçtııııııık deyişi televizyonun içinden dikiş makinası çıkınca verdiği japon teknolojisi cevabı da ayrı bir komedidir..fakat filmin en bomba sahnesi bence ata demirerin kayıt sahnesidir.. adam şarkının içine edince yüksek mertebeden bir siktir çeken haluk bilginer karnımı ağrıtmıştır gülmekten
çok güzel içten bi filmdir. izlendiğinde hem hüzünlü hem de komik olduğu için insanın içini ısıtır, filmin en vurucu yeri de intihar etmeye çalıştıkları kısımdır.
çok güzel bir sinema olmasına rağmen sonu bağlanamamıştır. son kısmı daha güzel bitirilseydi en az iki katı kadar sevilecekti.
rengarenk bir film. bütün renkler öyle güzeldi ki. kırmızı, kırmızı gibi, siyah hiç yok..

bi de, özcan deniz'in ahirim sensin i söyledigi sahne.. televizyon karşısındaki firüze gibi, elimden düştü kahve fincanım. düşüş o düşüş oldu.
Harika müziklere sahip bir Ezel Akay filmi. Senaryonun gerçekliği beni ilgilendirmiyor fakat Unkapanı Camiasını ne güzel yansıtmışlar. Her gün önünden geçen biri olarak aklıma da getirir Haluk Bilginerli sahneleri.

Müziklerinden de
ışın karaca'dan aynı cemin bülbülüyüm
(https://m.youtube.com/watch?v=PS5pFKF2_78),
ciguli'den sabır
(https://m.youtube.com/watch?v=plG3sKuA3AU),
ata demirer'den çizdim oynamıyorum
(https://m.youtube.com/watch?v=ZbDYF-ZBcv4) ve Haluk Bilginer Özcan Deniz düeti, ya evde yoksan
(https://m.youtube.com/watch?v=crJC2AafEt8)..
Baba sensiz olmaz;
(https://m.youtube.com/watch?v=l-KmnqbT3ZA)

Ünlü şu Maskeli Balo sahnesi de bir ayrı be abicim;
https://m.youtube.com/watch?v=yblo0HxwixU

"Hakkaten ya, ulan madem ipler koptu o zaman..
Evet ya..
intihar edeceksek yaşayarak edelim!"
bir orhan baba şarkısı olan 'ya evde yoksan' ı çok başarılı bir şekilde yorumlamış insanların oynadığı güzel film. hatta bunu dinlerken kafa ritmik hareketlerle -böyle titrer gibi- sağa sola sallanarak ritim tutulur.
(bkz: vatoz)
---spoiler---
Kuma yattık bekliyoruz ses yok faça yok aniden çarpacazz*
---spoiler---
Haluk Bilginer'in "Bir jeneratöre Umut Müzik imparatorluğunu veriyorum" diye pasajın ortasında deli divane bağırdığı sahne hep hatırlayacağım bir sahnedir.

Hikayesi çok iyi, akışı güzel, oyuncuukları genel olarak başarılı, şaşırtıcı, efsane olmanın kıyısından dönmüş film.