bugün

yani ben beklerdim ki güngören'de patlama olduğu zaman james hetfield çıksın "we're sorry people suffered in güngören and you motherfuckers still jump. fuck you motherfuckers we're goin' to cry for those people" desin. ama demedi. bitmiş metallica, vicdansız merhametsiz metallica. orda insanlar öldü adi metallica, bir gram merhameti kalmamış materyalist metallica.
rüzgar gibi geçen, deli gibi esen grup.
yaşlarına rağmen mükemmel performans gösteren "baba" gruptur.
sayelerinde pazar günü "hayat güzel be" dedik.
pazar günü bizi dünyanın en mutlu insanı etmiş gruptur..
metallica bir*dir, james o'nun solisti ve elçisidir.

kedit: kötüleyin devam.
nothing else matters şarkısıyla birçok kitleyi kendisine hayran bıraktıktan sonra bağımlısı olunan metalik grup.
metallica'yı sevmemek kadar doğal bir şey olamaz kesinlikle. keza bende başka grupları tarzları sevmek zorunda değilim. eleştri! hımm.. tabiki de olabilir. müzikten anlayabilen veya ne hissettiğini adam gibi belirten kişiler metallica'yı da eleştirir, Allah'ıda. (tövbe, haşa..)

her neyse. şimdi metallica ülkemize geldi ve bir an da antimetallicacı kimseler türedi. ölmüşlerde, şöylelermişte. eleştirdikleri noktalar nedense hep müzikten uzak ve anlamasız. sanmıyorum metallica'yı müzik dışı sebeplerden dolayı sevenler olduğunu. tabi bu lafım gerçek metallica dinleyecisi için geçerli. geleceğim nokta şudur ki metallica gerçekten son 20 yılın en önemli metal grubudur. trash/speed metal türü diye bir tür var. bilmeyenler vardır muhakkak bu antimetallicacıların içinde! işte bu bahsettiğim türün babasıdır metallica. hımm yetmedi sanırsam.. garip bir örnek olucak ama söylemek istiyorum. metallica ilk kurulduğunda solo gitaristi dave mustaine idi. dave mustaine kim mi? megadeth'in kurucusu. megadeth kim mi ? megadeth de hani demin söylediğim metal türü var ya onun en iyi gruplarından biri! ee yani? ee yanisi şu arkadaşım. bu adamlar yani metallica'dan ayrılan adam bile efsaneler yaratıyor. keza eski basscı rahmetli cliff burton'da metal dünyasının en iyi basscıları arasında gösterilir. şimdi bütün bunları emdik gömdük diyelim. 160 milyon albüm satışına ulaşmış bir grup için ölmüş, bitmiş, sikseler adam olmaz gibi tabirleri sakınalım. her şeyden önce saygı duyalım. he sonradan bişeyler biliyorsan söylersin paylaşırsın.

(bkz: elimde belgeler var arkadaşım)

(bkz: metal e laf eden rockcı olsa bari)
müziğin,rockın ne olduğunu bilmeyenlerin söylediği lafları kaale almam zaten. ama ben müzikten anlıyorum deyip de metallica kötü müzik yapıyor diyen kişi kesin yalan söylüyordur. ya müzikten anladığı yalandır ya da metallica'nın kötü müzik yaptığını düşündüğü yalandır.
ben jimi hendrix dinlemem pek ama jimi hendrix kötü müzik yapıyor demem diyemem. metallica sevmeyebilirsin. zevk renk olayıdır. ama iyi müzik kötü müzik kavramlarının kriterleri vardır. nasıl ki mozart'a kötü besteci diyemezsen metallica'ya da kötü grup diyemzsin.
billabong tarafından mayoları piyasaya sürülmüştür.
yiğit özgürden

-metallica konserine gittim ben haftasonu, çok eğlendik
-seni laik ateist agnostik aczimendi müsveddesi!
-iyi misiniz siz? konser sadece alt tarafı.
-seni komünüst, faşist, dinci, satanist özentisi!
-müzik bu yaw
-seni rasyonelist, deist, anarşist, pragmatist, sosyal demokrat!
-delisiniz galiba
-it bok.
her yeni neslin beğenmediği tarihçeleri farklı zamana denk gelir.

benden önceki nesil master of puppets'dan sonrasını beğenmez. thrash metal yapmayı bıraktıkları tarihtir çünkü ve o nesil metallica'yı thrash grubu olarak dinleyip sevdiklerinden and justice for all'u bile sıradan bulurlar.

benim neslim (yaşım ikiyle başlamıyor artık) and justice for all'a taparcasına aşkla bağlıdır. hatta benim ilk dinlediğim metallica albümü (kings of metal ve number of the beast ile beraber ilk dinlediğim metal albümlerinden olması da ekstrası zaten) olduğundan bendeki yeri farklıdır. blackened'daki oryantal solo'yu orgazmik zevkle dinlediğim yılları hatırlıyorum da.. teeey tey..

neyse, sonrasındaki nesil black albümünden sonrasını beğenmez. biz black albümünü ilk başlarda sevmiş ama çabuk sıkılmış ve metallica'yı müziğe ihanetle bile suçlamıştık. zaten metallica elemanlarının yaşlarının kemale erip artık daha endüstriyel müzik yapma yıllarının başlangıç zamanıydı black albümü. o güne kadarki satışlarını yirmiye (evet yirmiye) katlayarak az buz ticari başarı yakalamamışlardı ama kendilerine üç ayrı nesli küstürmüşlerdi.

load ve reload'u beğenen yok sanıyordum ama meğer bizden iki nesil sonrası o albümleri sevmişler. hatta st anger çıktığında load'un ne kadar iyi albüm olduğunu şimdi anlıyoruz bile dediler.

st anger'ı beğenen yok ama o kesin.

ve death magnetic'le kendilerine küstürdükleri üç dört nesli tekrar barıştıracaklar gibi bi his var içimde şu an. şaka maka bekliyorum artık albümün çıkmasını. üç gündür paso iki şarkısını dinleye dinleye iyice havaya girdim.. ve tek de değilim bekleyen.

hadi güzelim, üzme bizi bu sefer.
güzel bir grup. çocuklar iyi çalıyor gerçekten bunlar da ışık var gelecek vadediyorlar. başarılarının devamını diliyorum. afkhasfhafş
2009 yılında purple concerts tarafından tekrar türkiye'de konser vereceği söylenen grup.

ayrıca trash metal degil thrash metal yapmaktadır kendileri.
müzikte tür ayrımı pek yapmayıp melodisi kulağıma hoş gelen her şarkıyı dinlediğim için, re-load*un sonuna kadar tüm albümlerini sevdiğim gruptur. ama tabi bir motorbreath veya whiplash dinledikten sonra, until it sleeps veya bleeding me dinleyince insan bi garip oluyo şimdi bu şarkıların hepsini de aynı adamlar mı yapmış diye.*
hay sokacam artık dedirten gruptur. yeter yahu amma göklere çıkarttınız şu grubu, tamam anladık black albüme kadar iyilerdi ama dikkat edin -di li geçmiş zaman kullanıyorum. sene olmuş 2008, black albümün üstünden 17 sene geçmiş, peki bu adamlar o müziğin üstüne ne koymuşlar diye hiç düşünen yok. siz hala metallica metallica diye tutturun, çok gördük metal dinliyorum diye sadece metallica dinleyen insanları. sıyrılın artık şu gruptan, metallica dünyanın en çok satan grubu olabilir ama bir grup çok sattı diye iyi olamaz. metallicadan bin kat daha iyi grupları burada liste halinde sıralattırmayın.

not: eksileyin ulan ibneler. eksilemezseniz şaşarım zaten. ne demişler doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar
bbc2'de carla bruni'yle aynı sahneyi paylaşacak grup.

http://www.gazeteport.com.tr/DUNYA/NEWS/GP_277158
death magnetic internete düşmüş bulunmakta. dinliyoruz bakalım.
rahmetli basçıları cliff burton'ı sürekli yad edenleri anlayamamıştım bugüne kadar ama sanırım artık jeton düştü.

ben bi rock-metal grubunda bas duyma özürlüsü olan adamım. ritm ve elektro gitarın gümbürtüleri arasında arkada blom blom eden bası duyana da hep şaştım. o yüzden metallica için ha burton ha newsted ha trujillo diyegeldim. nasılsa duymuyordum ki bası.. kazın ayağı öyle değilmiş bunu bi iki gün önce orion'u dinlerken farkettim.

metallica'nın bi türlü eski metallica soundunu yakalayamaması için hep aynı lafı dedim içimden. bunların derdi müziklerini yumuşatmak falan değildi, amerikanlaştırmalarıydı. nasıl yani diyecek olursanız, eski albümlerindeki melodilere (riff değil, mesela şarkı başlarındaki melodilere) bakarsanız kastımı anlayacaksınız. metallica eskiden melodik olarak bi amerikan country grubunun melodilerinden (mama said neydi mesela öyle) ziyade daha bi avrupa'ya hatta daha doğusuna yaklaşan melodiler kullanırdı. battery'nin girişini arkadaşla (bundan on beş sene mukaddem) dinlerken çocuk dalgasına zülfü'nün "yanarım yanarım tutuşur" sözlerini melodiye yedirmişti (harbiden de benziyor bakın). and justice f.a.'daki oryantal sololar, fade to black'deki, sanitarium'daki, call of ktulu'daki melodileri bi aklınıza getirin, ikinci nakaratlarından sonra şarkıyı değiştirirken attıkları melodik riffleri düşünün.

ha şimdi gelelim burton, bas gitar ve bu son dediğim arasındaki ilişkiye. dedim ya ben bas duyamam diye, ama burton yaşarken metallica şarkılarında bas gitarın tek başına çalındığı anlar gırlaymış. misal orion'un ilk bölümü bitip de ikincisi başlarken burton'ın çaldığı melodi. işte o aklımı başıma getirdi. belki de bu tip melodilerin (daha az amerikanvari melodiler yani) müsebbibi burton'dı. çünkü ne zaman onun bas gitarını duysak, h.p. lovecraft okuru bu mistik adamın soundu daha bu taraflara çektiğini görebiliyorduk çünkü.

onun gidişi grubu sadece hetfield ve ulrich'in grubu yaptı. newsted zaten etkisiz elemandı, hammett'ın ise şarkılarda solo hariç bi yaratım etkisi olmuyordu. galiba burton hetfield ve ulrich'in egolarıyla baş edebilen ve onlar kadar güçlü bi elemandı şarkı üretim safhasında. evet adı şarkıların altında fazla geçmiyor ama sadece varlığı bile ona bas partisyonları -ve diğer gitarların sustuğu anlarda olacak şekilde- yazılmasını sağlıyordu. metallica'nın sonrasında sadece riff grubuna dönmüş olmasının etkisi bu mudur acaba..

şu an death magnetic'i dinliyorum, beşinci şarkıdayım ama gene bas duyamıyorum, gene amerikan rock dinliyorum ve eski metallica dönmüş diyenlere şaşırıyorum. eski metallica derken benim aklıma hep o melodiler geliyor.. burton'dan sonra (hatta ajfa için bile hafiften geçerlidir bu dediğim ama to live is to die'daki melodiyi hatırlıyorum da allah çarpar diye susuyorum) bi türlü yazamadıkları melodiler.
dinazor olmalarına rağmen death magnetic'de gördüğümüz üzere hâlâ çatır çatır çalan abilerdir. bünyemdeki yerini hiç bir zaman kaybetmemiştir.
eski metallica değildir, ama st anger'dakine göre çok daha iyidir.
şunu da söylemekte fayda var, bu heriflerin yaptıklarının bir türlü beğenilemiyor olmasının nedeni kendileridir, ride the lightning'dir, and justice for all'dur. yoksa şu death magnetic'i başka bir grup çıkarmış olsa "metal god" tabir ettiğimiz idol mertebesine ulaşmıştı şimdiden.
kötü bir albümle geri dönememiş gruptur.
kime göre neye göre kötü bir albümle aslanlar gibi geri dönmüş gruptur.
bu adamlar bu yaşta bile (bkz: 45)böyle bir albüm çıkartıyorlarsa bu yüzden bile saygı duyulması gereken bir gruptur.ilk iş bir 12 eylül gelsin hemen albümün orjinalini alıcam, gidelim ziya (bkz: saygı)
bu yaşlarında bu albümü çıkardıkları için saygı gösterenlerin, 50li yaşlarını çokta geçmiş iron maiden'ın önünde diz çökü ağlamaları gerekmektedir.

son albümü ile bir hissiyat uyandırmamış hard country rock grubu.
niye ısrarla sert albüm bekleniyor anlamadım. bu adamlar zaten 90 dan sonra thrash metal yapmıyorlar.(hatta birçoklarına göre ilk iki albümden sonra) bir albümün sadece sert olup olmaması değildir ki onu kaliteli yapan. o zaman gidin korn dinleyin, mutluluklar diliyoruz metallica fanları olarak.
rock muhalif olmaktır, yanlışa tepki koymaktır. yeni albümü dinlemedim ama benim için thrash olmamasında bir mahsur yok ama rock olsun sözleriyle, anlatmak istedikleriyle; sonra da güzel melodiler olsun bana yeter. hayır eleştirilsin tabi herkesin beklentisi farklıdır ki bizi bu beklentilere de metallica alıştırdı sonuna kadar saygım var eleştiriye ama hayko dinleyip sonra da metallica piyasa oldu abi denmesin kanıma dokunuyor ulan.