bugün

gurbet acısını özetleyen bir nazım hikmet dizesi.
kayınların arasında, bir pencere; sarı sıcak...
zülfü livaneliyle anlamı taçlanan dizeler.
nazım hikmet ran kanıyla beslenen aç kurtlar.
(bkz: yedi tepeli şehrimde bıraktım gonca gülümü)
sürüldüğü yerlerde, sürüldüğü topraklara olan özlemi anlatan sözlerdir.
market halit abi.

ulan altı üstü cino alcam, 3 sokak yürüyorum şerefsizim!
Nazım hikmet günümüzde yaşasaydı gençler özür diliyorum sizi böyle üzmek istemezdim, derdi.
teknik olarak yıldızlar daha uzaktır..
Yedi tepeli şehrimde
Bıraktım gonca gülümü
Ne ölümden korkmak ayıp
Ne de düşünmek ölümü.

buram buram hasret, özlem, gurbet kokan nazım hikmet şiiri. eşsiz bir şiirdir.
Teknik olarak gençliği daha uzaktır. Çünkü zamanı geri alamayız. Niye açıklama yaptıysam.
Memlekete bakıyorum gitmek istiyorum, yıldızlara bakıyorum ulaşamıyorum, gençliğime bakıyorum elimden kayıp gidiyor. Ne hale getirdiniz memleketi. Yaşanası bir memleket istiyorum tez elden, yıldızlara daha umutla bakmak, gençliği bir ağaç gibi hür, ormanca kardeşçesine yaşamak için.
bayburt, istanbuldan 18 saat birader.
diğerlerini bilmem.
Zülfü Livaneli ya da Leman Sam' dan dinlendiğinde, daha da anlam kazanan, uzaklara alıp götürendir.
şu an benim için mutfaktır.
hadi biriniz bana bir bardak su getirsin.
hesaplamaya kalksam görelilik teoreminin sağlamasını yapacağım nazım hikmet dizesi.

hepsi yakın ama hepsi uzak. hepsi birbirine yakın ama hepsi birbirinden uzak.
Şu an bana hiçbiri yatak odası ışığının düğmesi kadar uzak olamaz. Allahım bi adım yer bu kadar mı uzak olur. Kim kapatacak bu ışığı şimdi bu uykusuzlukta.
(bkz: gece gece insanı bunalıma sokan şiirler)

Memleket daha uzak.

1200 km kadar,yıldızları elimi uzatsam tutacağım zaten.
Zülfi livaneli'nin şarkılaştırdığı, nazım hikmet şiirinden bir bölümdür.

***
Karlı kayın ormanında
Yürüyorum geceleyin
Efkârlıyım, efkârlıyım
Elini ver, nerde elin?

Memleket mi, yıldızlar mı
Gençliğim mi daha uzak?
Kayınların arasında
Bir pencere, sarı sıcak

Ben ordan geçerken biri:
"Amca, dese, gir içeri."
Girip yerden selâmlasam
Hane içindekileri

Yedi tepeli şehrimde
Bıraktım gonca gülümü
Ne ölümden korkmak ayıp
Ne de düşünmek ölümü
hiç şüphesiz ki yıldızlar daha uzaktır. kaç kilometre var sonuçta.

bir sual.
Ne güzel demiş nazım hikmet...
Bana En uzak yaşayamadığım çocukluğum gençliğimdir.
Kayınların arasında bir pencere sarı sıcak...