bugün

içerisinde aşkla ilgili 5-6 hikaye'nin anlatıldığı ve hikayelerin filmin sonunda birbirine bağlandığı güzel film. aşk heryerde olarak türkçeye çevrilmiş.
yılbaşına bir hafta kala "aşk her yerde"
karı-koca ve diğer kadın,gelin ile damadın sağdıcı,üvey baba ve oğlu,başkan ve çay servisi yapan kız,aldatılmış yazar ve portekizli temizlikçi,rock yıldızı ve menajeri arasında... birbirinden farklı tam 10 hikayeyi içinde barındıran,izlenmesi şiddetle tavsiye edilen muhteşem film..
müzikleri gayet hoş olan soundtrack i bi yerden bulunup edinilmesi kehanet olan film.
gerceklikten uzaklasmayi mantiksizlik boyutuna getirmis film. yine de aklima kazinmis bir sahneye sahiptir kendisi. (bkz: yigidi oldur hakkini yeme)

--spoiler--
hikayelerden birinde evlenen kizi oynayan keira knightley kendisine platonik asik olan damadin arkadasini teselli mukafati olarak oper. asik kisi ise bir an durur ve mirildanir..."this is enough..."
--spoiler--
didonun soyledigi here with me sarkısının film müzikleri arasında bulunan film
çok sevimli ve bir o kadar da espri dolu güzel bir film. hele o sarışın şarkıcı abi yok mu, kopartıyor film boyunca. ayrıca filmin dublajsız izlenmesi de vereceği zevk bakımından önemli; zira bazı konuşmaların içerikleri tam olarak çevrilmemiş ve filmin bir kısmında geçen portekizce diyaloglar türkçeye nedense çevrilmemiş.
aska dair sevimli bir film. filmde bir çok hikaye olduğu için sıkılmadan izlenebilir. filmde neredeyse tum karakterler birbirini ucundan, kıyısından tanımaktadır.
küçük çocuğun sevdiği kıza veda etmek için havaalanında güvenliklerden kaçmasını ve kızı uçağa binnmeden yakalamaya çalışmasını görmek için tekrar tekrar izlediğim filmdir. *
elisha cuthbert'i , shannon elizabeth'i ve denise richards'ı küçük rollerde gördüğümüz; dvd'sinin mutlaka alınması gereken süper bir aşk filmi...
son yılların en romantik filmi,
Sugababes in "Too Lost In You" sunu her dinleyişte akla gelen sahneler,
ve en güzeli ;

--spoiler--
yukarda bahsedilen kankasının evlendiği kıza aşık olan adam , çifte müthiş bir düğün süprizi yaptıktan ve kıza aşık olduğu kız tarafından farkedildikten sonra "yetti artık" diyip çiftin kapısını çalar kapıyı açan kıza kankası söyleyeceklerini duymasın diye mini bir slayt gösterisi hazırlamıştır.
"to me you are perfect" yazısı göründüğünde ise yaşları gözlerde tutmak zorlaşır...
--spoiler--

dublajsız seyredilmesi tavsiye edilir.
canınızın sıkıldığı soğuk bir pazar günü için ideal eğlenceli filmdir.
ingilizlerin noel ile aşk mevzusunu harmanlayıp milletlerine sundukları biraz mastürbatif * film. önde gelen tüm ingiliz oyuncular gözükür filmde, ek olarak da Denise Richards, Elisha Cuthbert, Shannon Elizabeth vs. de "Amerikan kaşarıyız biz" diye arzı endam eylerler.

--spoiler--
filmdeki aşk hikayelerinin çoğunda aldatma vardır efendim. insanlar eşlerini, eşlerinin kardeşleri yahut onların en yakın dostlarıyla aldatıyorlar güzelce. ingilizler, "biz babaları belli olmayan bir milletiz" mi demek istiyorlar şahsen anlamadım.
Üvey oğlunun aşık olduğunu düşünüp onunla iletişim kurmaya çalışan babanın daha ergenliğe girmemiş oğluna: "peki sevdiğin * kız mı erkek mi?" diye sorması da tarafımdan ohaa! tepkisini almıştır. Ki bunu yapan adam da Liam Neeson olunca insan üzülüyor tabii.
Gelelim mastürbatif mevzusuna, filmde sürekli aptalca espriler yapıp sevimli olduğunu sanan genç, soğuk ingiliz kadınlarından illallah edip amerikaya gider. Ve de oradaki ilk gecesinde icraate koyulur, amerikalı kızların da bu kadar kaşar gösterilmesi birazcık da olsa şaşırttı beni. Kızlar da yukarıda belirttiğimiz gibi Elisha Cuthbert, Shannon Elizabeth falan, öyle alelade de değil.
Bir tek Hugh Grant in hikayesi güzeldi, en azından masumdu.
--spoiler--
kesinlikle ve kesinlikle izlenmeye değer, dido nun don't leave home şarkısı ile kişiyi oradan oraya savuran nadir amerikan yapımı filmlerdendir.
(bkz: love is everywhere)
tekrar tekrar izlenesi film.
(bkz: londra)
aşkın sempatik ve travmatik hallerini bir çırpıda anlatan Hugh Grant 'ın malikanedeki dans gösterisi birkaç kez seyredilesi film.
here with me yi tam yerinde calarak etkilemis olan guzel film.
bir çocuğun saf aşkını, umutsuz bir adamın platonik aşkını, ihanete uğrayan bir adamın tekrar aşkı bulmasını, başbakan da olsa herkesin aşık olabileceğini, aşkın cinsellikten tamamen farklı olduğunu konu alan ve en çok tekrar tekrar izelenen filmlerden.

nedendir bilmem, neredeyse her kelimesini ezbere bilmeme rağmen mutsuz olduğum anlarda, birden anlam veremediğim bir huzur veriyor bana. anlaşılan bir çok kişi için aynı durum söz konusu.

yazan ve yöneten richard curtis e bu ortam aracılığı ile teşekkürlerimi iletiyorum.

--spoiler--

filmin bittiğim repiliği platonik aşık peter ın söylediği ; "this is a self preservation thing, you see." lafıdır. bir de bundan sonra dido girerki sahneye...
--spoiler--
uzuun zamandır bilgisayarımda olan ve neden bu akşama kadar izlemedim diye kendime bolca kızdıran film. romantik komedi namına izlenebilecek en tatlı filmlerden biri. soundtrack i de ayrı güzel.
(bkz: too lost in you)
(bkz: here with me)
ilk çıktığında izlendiğinden beri üzerine daha iyi bir duygusal komedi izlenmemiş film.
oyuncular: hugh grant, colin firth, emma thompson, keira knightley...
porno film çekimi sahneleriyle koparan, en yakın arkadaşının evlendiği karısına platonik aşk besleyen ve bunu hiç bir zaman belli etmemeye çalışan bir insanı konu alan * ingiliz filmi. filmde amerikaya bol bol atıflarda bulunulur..
bozuk morale ilaç gibi gelen, her başınız sıkıştığınızda izleyebileceğiniz şeker gibi bir film.
gerçek hayattaki aşk hikayeleri kesmeyince bünyenin deliler gibi ihtiyaç duyduğu film..
çünkü gerçek hayatta böyle mutlu sonlu aşk hikayeleri yok.. ama bu filmde..

colin firth şahsını içeren aşk hikayesi ise en güzelidir..
anlarız ki, aşk için dillerin birliğine gerek yok.. aşk kendine has bir dil aslında.. **
kendimle çelişiyorum aşk filmlerini izledikçe var ya.. hem gerçek olmadıklarını biliyorum hem de "ayy ne sevimliii" diyerek izliyorum..
işte bu film de onlardan biri..
sonunda aşırı derece mutluluk yayarak sinir bozan film.