kanal i zasyon

yurdum insanının trajikomik hayatını anlatan; bol esprili çok keyifli bir film. * *
"ibne martı" * *

bir iki sahnesi hariç güldürmeyi bırakın tebessüm dahi ettiremeyen, zorlama bir senaryoya sahip, karakterlerin hepsinin abartı olduğu -rasim öztekin hariç- kötü bir film. hatta film demek bile yanlış olur. birkaç skeci birleştirip adına film demişler.

okan bayülgen ise iyi bir oyunculuk sergilemiş ama ben karaktere ısınamadım, çok abartı. benim için filmin tek artısı rasim öztekin' di. ama onun da rol aldığı süre çok kısaydı.

okan bayülgen'in bu ülkede haybeye para kazandığının son göstergesi. gerçi o bile kurtaramamıştır filmi, hatta rezil eden de odur...

yoğun bir şekilde "mesaj kaygısı" içeren, bazı sahnelerde gerçekten güldüren, "vay anasını be, demek ki böyle tv programları olsa bunları da izler millet, ne aptal bu millet" dedirten, ve fakat sinema filmi olarak bir bütün olarak bakıldığında çok da tatmin edici olmayan yapım.

konuk oyuncusu bol ama çok da etkili olmayan vakit geçirmelik film.

aman gideyim de sinemada izleyeyim derseniz, değmez. hatta rasim öztekin olmasa televizyonda da izlemeyin derdim çünkü zaten en güzel sahnelerini biliyorsunuz * başkada bişey yok... ama rasim öztekin var, o izlenir.

yemekteyiz programına karşılık tuvaletteyiz programı ile yarmış film.

gülhan seven adam da gider gibi bu filme. zira gülhan şen de konuk oyuncu olarak yer almakta. *

sinema denen yerde ne kadar düşünürsen düşün, gülmek için girebileceğin tek filmdir şu anda.

http://www.renkhaber.com/...on_patladi_mi_/14023.html

dvd'si, akabinde de dvd-rip'i çıkmıştır.

ne ara gösterime girdi ne ara kalktı ne ara dvd'si çıktı sorularını sormaya sebep olan film.

dün akşam, üç arkadaş sinemaya gitme kararı aldığımız halde, popomuzu kaldıramadığımız için oturup evde bu filmi seyrettik. yer yer eğlenceli bulsam da genel olarak beğenmedim, daha doğrusu sıkıldım. filmin sonlarına doğru "ben bir sigara içip geleyim" ayağına sıvıştım da. her şey insanın gözüne gözüne sokulmuş. tamam, belki işin espirisi, amacı buydu ve televizyon, medya eleştirisi yapmaya çalışan bir komedi en az bu kadar absürd olmalıydı; ama bilemiyoum. bu filmi izledikten sonra cem yılmaz ve ata demirer'in bazı sözleri geldi aklıma ve onlara hak verdim, daha doğrusu ne demek istediklerini anladım. gerçekten de bazı şeylerin orjinali şakasından daha komik olabiliyormuş. bazı şeyler artık daha nasıl şakaya veya komedi unsuruna çevirilebilir ki. Ata demirer: "ekmeğimizle oynuyorlar" derken haklıymış.

daha demin izlediğim film. güldürmekle beraber düşündüren film.

Okan Bayülgen'in başrol oynadığı,günümüz Türk medyasının mizahi öğelerle eleştirildiği film.Her ne kadar kurgusunda ufak aksaklıklar olsa da-akıştaki yavaşlık, gereksizce bazı sahnelerin uzatılması gibi- kullandığı karakterlerin ve olayların son derece popüler ve ilgi çekici olmasından dolayı seyirliği eğlencelidir.

Esas karakterlerin çoğu rollerini gayet güzel oynamışlardır. Ancak Okan Bayülgen'in oyunculuğu hakkında aynı şeyi söylemek zor. Kendisi çok başarılı bir televizyon programcısıdır, orası ayrı. Fakat, ben onu filmlerde seyrederken, oynadığı karakterleri bütün derinliğiyle yansıttığına inanmıyorum. Bu filmde de aynı şey geçerli. Mizah unsuru olarak çizilen bir karakteri oynamasından dolayı şivesindeki ve hareketlerindeki aşırı abartmalar bana okan bayülgen'in programlarında yaptığı şiveli şakaları hatırlattı. Oynadığı roldeki adamı değil, Okan Bayülgen'i seyrettim gibi geldi. Yani kendisinin Okan Bayülgen olduğunu unutturamıyor bir türlü.

Onun dışında, çok iyi niyetli bir film vermek istediği mesajlar açısından. Medyanın insanları nasıl salak yerine koyup, abuk sabuk şeyleri seyirlik olarak dayattığını ve bizim de ne kadar hızlı ve iştahlı bir şekilde bu ürünleri tükettiğimizi gözler önüne serdiği için övgüye layık bir filmdir kanımca.

Okan Bayülgen'in en yeni filmi. Bir temizlik işçisinin televizyonun genel yayın yönetmeni olmasını ele alıyor. Bir çok ünlüyü konuk oyuncu olarak oynatan film günümüz medyasına tokat gibi bir eleştridir.

izlemedim.

ama şunu soracağım.sanat filmi olmadığı açık. peki gişe filmi ise başarısı nedir?

-konuya dair, okan bayülgen' in yavşak kibiri nerelerde gören var mı?

(bkz: ben sana showmen olamazsın demedim)*
(#6695623)

okan bayülge'nin Türk televizyon izleyicisine medeni haşde ana avrat sövdüğü film..sanatını çekimlerini falan biryere bırakacak olursak 'ulan gerzek herifler ahandan siz busunuz' dedirten hem güldüren hemde düşündüren sanat toplum içindir anlayışıyla oluşturulan bir yapıt...

okan bayülgenin hala etkisinde olduğunu gördüğümüz bi karakteri canlandırdığı sinema filmi. nedense programında da televizyondaki karakterleri eleştirirken sıkça o karakterin etkisinde bi şiveyle konuşur kendileri.

konusu itibariyle çok iyi bir filmdir ama işlenişi çok bayağıdır, çok kötüdür.. hele okan bayülgen'in abartılı oyunculuğu filmden soğuttu kimi zaman izlerken.. tabi bir de klişeler yüzünden iyice çekilmez hale geldi film.. çelişkiler kısmına ise hiç girmeyeceğim.. rasim öztekin ve erol günaydın hatırına benim notum 5/10..

keyifli ve çok iğneleyici bir film. günlük programlarında okan bayülgenin devamlı söylediği aptal kutusuna önemli bir gönderme gördüm ben. ayrıca okanın geçen gün yaptığı bir söyleşide senaryoda hazıra konmuş olduğu öğrendim ve ona göre izledim. iyi bir yapım olmuş denilebilir.

dün izlediğim, bayülgenin tv. dünyasının iğrençliğini komik bir dille anlatan filmidir. bence fena bir film değil. bazı sahneleri komik ama öyle kahkaha atılacak çok sahnesi yok. daha çok mesaj içerikli bir film. böylesine ünlü medya insanlarının oynadığı ve medya dünyasını eleştiren böyle bir filmin yapılması, oynayanlarında bu medyanın bir parçası olmasına rağmen güzel bir şey bence. bir nevi özeleştiri gibi. böyle bir film olduğunu bilerek sinema yerine bilgisayarda izlerseniz memnun kalırsınız. oyunculukları sallayın da bu ceren şekerci ne daş bir şeymiş ya. maşallah maşallah!
ha bir de kadir sıçtı sıçtı!!!.....

filmde güldüğüm sahneler program yapan kişilerin kendi programlarıyla dalga geçtikleri sahnelerdi. ne zaman okan bayülgen kendi öne çıkmaya çalıştı film battı. daha güzel olabilirdi. ama hala aynı espiriyi yapıyoruz;

--spoiler--
tutamadım...
--spoiler--

sıkılmadan izlenilen bir filmdir. 2009'un eniyi beş filmi sıralamasına mutlaka girer bu film. güldürürken düşündürmek işte böyle bir şey olsa gerek. çok güzel dalga geçmişler valla helal olsun.

bu film hakikaten önemlidir; çünkü türk televizyon dünyasına bir sınır çizmiş, ayar vermiştir. filmde 5-10 yıl sonra çıkması muhtemel programlarla dalga geçilmiştir ve izleyiciye yok artık dedirtilmiştir.
belki de 5-10 yıl sonra bu filmdeki programlar ekranları dolduracak ve biz bugünleri hatırlayıp bi tarafımızla gülücez.