bugün

Cinsel ayrım yapılmaz güven sorunsalında. Erkekler de pek matah sayılmaz hemcinslerim yanında . Hayatımıza kabul ettiğimiz her bireye için ince eleyip sık dokumalı.
daha önce psikolojik bunalım geçiren ya da aşk acısı çeken bir erkeğin içinde bulunduğu durumdur. hiçbir kadına güvenmez aldatılacağını sanır. ilişkilerden kaçar.
kadın ateştir ya yakar ya içini ısıtır.
doğru olandır.

kızlara güvenmemek için erkek olmanız gerekmez. içlerindeki kevaşeliği ve üçkağıtları gayet iyi bilen biri olmanız yeterlidir. sevdiğiniz kişiye meriç'lik yapanları da vardır, sevgili bulup sizi satan da.
Yapılması gereken iştir. Eğer güvenirseniz, işiniz şansa kalır.
doğru olandır. aksi zaten yapılmamalıdır. güvenip hayatımızı rezil bir şekilde mi geçirelim yoksa!
zaten her erkeğin yaptığıdır. her türlü çakallığı, hinliği, menfaatçiliği bilen onlar güvene de gerek duymaz zaten. güvenen kızlardır, sonra da babayı alıp dönerler.
bir erkeğe sadece para gözüyle bakan kadınların doğurduğu sonuçlardan.
kadınlar bile kadınlara güvenmez ve sürekli kadınların güvenilmez olduğundan dem vururken erkek için en mantıklı olan seçenektir. hayatı entrika ve dolambaç üzerine kurulu bir canlıya %100 nasıl güvenilir, nasıl emin olunur ki. kısacası kadına güvenilir mi lan?
(bkz: insanlara güvenmemek)
bu zamanda babana bile güvenmiycen demişler.
kadınmı erkeğe güvenmez erkek mi kadına güvenmez sorunsalını yaratan önerme. erkeğin zamparalığı toplumda daha bir başarı unsuru onur gurur kaynağı iken kadına orospu yaftası yapıştırılması kadınları gizli flörte iten bir sebeptir. erkektir yapar elinin kiri denilen bir cinsin orospu ilan edilen bir cinse kıyaslanması söz konusu bile olamaz. erkeklere güvenmeyiniz.
doğrudur hatta tüm insanlara güvenmemek gerekir.
sonunda erkeklere güvenmekle sonuçlanacak tutumdur.
sonunda gay olmaya yok açacak durumdur.
erkeğin zamanla içerisine düştüğü sendromdur. bu bir sendromdur. bir hastalıktır evet. çünkü bütün kızlar orospu değil. ancak birkaç kızın orospuluğu öyle orospuluk oluyor ki kanı donuyor insanın. sonra tutuluyor buna erkek. hep bi paranoya, hep bi şüphe. iğrenç bir şey.

örnek vereyim de az çok anlaşılsın demek istediklerim.
benim bir arkadaşım var, kendisi yakışıklı bir piç, one night stand olaylarına dahil epey. dipnot: bu bir bakınız bir arkadaşım ekolü değil ben olsam gerine gerine anlatırdım, gerçekten bir arkadaşım.
şimdi onunla ilgili bir iki olayı anlatayım.

- zamanla beraber çalıştığımız ofiste bir stajyerin arkadaşı vardı, stajyer dediysem üni stajyerleri büyük kızlar bunlar 24-25 yaşlarında. bu stajyerin arkadaşıyla takılmıştı benim arkadaş. yüzüne filan boşalınmasından hoşlanıyormuş hatta kız filan. buraya kadar sorun yok. ancak sorun şurada. şu an o kız nişanlı ve profil fotoğrafında bu benim arkadaşımla çekilmiş bir fotoğraf duruyor. hatta nerdeyse kız fotoğrafta yok diyeyim kenarda köşede, arkadaşım ortada gayet. yani insan merak ediyor neden? nişanlına hiç mi saygın yok? yüzüne boşalan adamın fotoğrafını koyuyorsun profil fotoğrafına. bana göre önceden sevişmesi değil de şu an yaptığı bildiğin aldatma amk. geçelim.

- yine aynı arkadaş, eski bir arkadaşı ve kocası görüşüyorlar ediyorlar filan. anlatıyor bana. arkadaşının kocası kendi halinde bir tip karısını da rahat bırakıyor güveniyor belli ki. karısı geiip buna görüşelim edelim diyor. mesajları gösterdi. işte sana geleyim, napıyorsun, akşam içelim mi, x'in işi var bugün ikimiz takılalım vs. hani muhabbetin nereye gittiği gideceği de gayet net. yanaşmadı arkadaşım bu olaya, ben bugün bunu sikersem yarın da biri benim karımı siker dedi. ve haketmiş olursun dedim ben de.

- aga yine aynı arkadaş. eskiden takıldığı seviştiği bir sevgilisi, fuck buddy'si evlenmiş şimdi. kadın kocasını da alıp bunun yanına geliyor, bununla samimi samimi haller hareketler, bel altı muhabbetler filan. kocasının bi boktan haberi yok tabi. adam da öyle yaşıyor amk.

- eski sevgilim, aşıktık birbirimize. msn'e eklemiyordu beni. neden diyorum kullanmıyorum zaten açarsam eklerim diyordu ne gereği var. eyi dediydim. sonra zamanla şüphelenmeye başladım ben bundan. aynı ofiste çalışıyorduk, bir gün aldım bilgisayarına geçtim, bi şekilde kırdım facebook şifresini. onlarca erkekten gelen "tanışabilir miyiz?" tarzı kıro mesajlar. karşılığında da msn adresini verip ekle demiş hep.

- yine aynı sevgilim, kavgalar kıyametler devam ediyoruz. o zamanlar baya toydum. heh ilk nasıl şüphelenmeye başladığımı anlatayım hatırladım şimdi. aynı ofiste çalışıyoruz dedim ya hani, bu bir gün bilgisayarında bir şey göstermek için yanına gittim bunun facesi açıktı. tam ben yanına geçtiğim an biri yazdı buna, yarrak gibi açıldı tabi chat penceresi. "ee ne zaman buluşuyoruz biz şimdi?" yazdı elemanın teki. hacı kıza güveniyorum siklemedim, kız da hemen kapatıp "eski iş yerinden arkadaş tüm ofis buluşacaktık da onu soruyor" dedi, iyi dedim. ama akla takıldı bi kere, faceyi patlattıktan sonra bu lavukla olan yazışmalarını da okudum durum hiç öyle değil. sonra bir gün cep telefonunu aldım bir şekilde, mesajlaşmalar, araşmalar filan öyle böyle değil.

- bu arada kızın benim onun facebook şifresini bildiğimden haberi yok. msn'i bildiğinden de yok. gelen bütün arkadaşlık isteğini koşulsuz şartsız kabul ediyor kız. bütün erkekleri. bir gün tak ettim. ya dedim bu adamı tanıyor musun sen? yok. bunu? yok. peki ya bunu? yok. dedim madem öyle neden kabul ediyorsun. neden özel hayatına dahil ediyorsun. olayın ne senin? tartıştık. sözde haklıydım. ama sonradan olacak olaya bak sen, kız yine kabul etmeye devam ediyor. ama bu sefer duvarından siliyor. face'e girip son eklenenler kısmından görüyorum ben.

- ha ama bu kızdan öyle ayrılmadık bak. diyorum ya çok toydum salaktım o zamanlar. bir de aynı iş yeri olunca her gün görüyorsun barışıyorsun bir şekilde. neyse. bu lise stajyeriydi o zamanlar, zaten ben de o yaşlardayım. üni'ye gidecekti. ev arkadaşı bulabilmek için bir ilan panosuna numarasını bıraktı, zaten numaramı değişitireceğim diye. iyi dedim. ben de her boka iyi diyormuşum. ama dikkat et işte buna hacı, bendeki güvene bak. işte mesele de bu zaten, bu kadar güvenden sıfır güvene nasıl iner insan onu anlatıyorum sana. sonra bıraktı numarasını. tabi erkekler aramaya başladı. bitanesiyle telefonda kavga bile ettim. neyse. aralarından bi çocukla muhabbet etmeye başladı bu. sözde ev bulmak için yardım ediyorlardı birbirlerine. sonra akşamında çocuk face'e ekledi bunu, kabul etti. biz kavga kıyamet. sonra ayrıldık. bir hafta sonra çocuğun profilinde bunun çocukla çekilmiş el ele kalpler içerisinde bir fotoğrafını gördüm. (he ondan sonra bir yıl peşimde koştu yalvardı yakardı barışalım diye ayrı konu ama konu bu değil.)

hacı bak hala bi kız arkadaşım olunca bu yukardaki olaylarla onu yargılayıp damga vurmuyorum, yaftalamıyorum. ama insan bi ürperiyor. ve öncelerdekinden daha kolay kaybediyor güveni. daha küçük bir olayda kırılıyor. aslen olay kızlara güvenmemek değil, güvenememek oluyor.
Sik gibi bir yılımı verdiğim eski sevgilimi hatırlattı yukarıdaki yazı. Ben bu kıza aşıktım amk. Çok seviyordum 3 haftada bir Antalya'ya yanına gitmeler falan. Sonra beni başka bir çocuğa tercih etti falan ayrıldık hala arkadaşız tabi amına çıktığımın orospusuyla. Ben iyilik meleği dünyadaki en iyi eski sevgiliyi oynuyorum amsına koyum sanki çok kazımamış gibi. Sonra bu amına koduğumun orospusu hamile olabileceğinden şüphelenip bu elemandan ayrıldı bu kızla tekrar çıkmaya başladık amk. Neyse böyle sevgiliyiz bunla iTÜ sözlükteki mesajlarını gördüm bu amına koduğumun kevaşesinin. ilişkimizin 1. Ayında meğerse erkeklerle iğrenç iğrenç mesajlaşmış. Bunları gördüm ben sonra dedim amına çaktığımın orospusuna bunlar ne bana verdiği cevap " sen benim o zamanlar psikolojimin bozuk olduğunu bilmiyor muydun" . Peki noldu sonuçta? 60 kiloydum 71 kiloya kadar çıktım vücut geliştirme yapıyorum ve notlarım o orospuyla olduğum zamankinden çok daha iyi. Yani ne oldu o amına çaktığımın yattığı erkek sayısı belli olmayan orospudan kurulduktan sonra gayet iyi durumdayım. Tez zamanda yattığı erkeklerin sıralı tam listesini ailesine de gönderebilirim bundan sonrasını artık onlar düşünsün
Edit: çok sinirlendim amk.
Babana bile güvenmicen bu devirde kaldı ki elin kızına güvenmek.
yapılmaması gereken iştir. burada kızlardan bahsedilmiştir, kadınlardan değil.
Doğrudur. Hem cinslerin olmasına rağmen guvenilmemesi gerekir çoğuna. Bu aralar çok görüyorum evli adamlara göz diken orospulari..
spor ayakkabisi giyen her kiz guvenilmezdir.
haklı olan eylemdir.

kadınlara güvenilmez çünkü.

onların duyguları yoktur,
egoları vardır.

sizinle birlikteler ise, elbette ki sizden daha iyisini bulduklarında yüzünüze bakmayacaklardır.
çünkü bu durum, onlar için sadece bir yarıştan ibarettir.
biz de, sadece birer aracız.
Kadınları bi şey bilmiyor zannetmeyin onlar var ya erkeklerden bin kat daha çakal.
Kadınlara güvenmemek hayatında hiç kadın tanımamış olmak, tanıştığı kadın kılıklı şeytanların kadın olduğuna inanmak demek ve erken pes etmek demektir.
'' ' hiç kimseye güvenmiyorum ' diye bir şey yoktur, ' zamanında o' na güvendiğim için, artık kimseye güvenmiyorum diye bir şey vardır. '' demiş aziz nesin ve güvensizliği genellemelerden sıyırarak, kaynağını bizlere en açık biçimde anlatmıştır. hülasa güven duygusunu, aşk duygusunda olduğu gibi her insana layık görmeyin sevgili yazarlar, üzülürsünüz...
güncel Önemli Başlıklar