bugün

"internet"

farklı yaş grupları ve sosyal sınıflar tarafından binlerce farklı yaklaşımla sentezlenip özümsendiği gibi tamamen yasak ilan edilebilmiş bir mecra.

misal; second life. ikinci yaşamınızda uçabiliyorsunuz bile. *
maalesef ask kavraminin da ici hizla bosaltiliyor.

(bkz: ask)
demokrasi, barış, özgürlük; zira bütün zorbalıklar, savaşlar, kısacası kötülükler bunların adına yapılıyor. yakın örnek :ırak savaşı. ne büyük ironi değil mi? özgürlük adına insanların yaşama hakkına kastetmek. bu kavramların içi öylesine boşaltılmış ki; hepimiz papağan gibi her fırsatta sayıklamaktayız, fakat gerçekte ne olduklarına dair bir bilgimiz yoktur.
yine; sevgi, aşk kavramları da içi boşaltılmış olanlara örnektir. aşktan anlaşılan şey çok basite indirgenmiştir: seks. gerisini at çöpe. sevgi de çıkar ve karşılığa endekslenmiştir. aslında sözlüklere, ansiklopedilere bakıp da, her gün kullandığımız bu kavramların aslında tam yerine oturmadığını farkedip yerlerine yeni kavramlar uydurmamız lazımdır. zira; varsın bu güzel çağrışımlı kavramlar kullanılmasın, kitaplarda geçmişte kalsın, ama en azından işlediğimiz suçları günahları bu masum kavramlara atmamış olup onları kendi başlarına bırakıp yeni suçlular yaratırız. bir aşk vardı eskiden, özgürlük kavramı vardı der; nostalji yaparız.
(bkz: yürek) artık yürekli olmak adamı beş kişiyle kuytuda dövmek demek olmuştur. daha da iğrenci adamı beş kişiyle göz önünde hırpalamak, posta koymak, dövmektir.
aşk ve sevgi hatta arkadaşlık ve dostluk..bazen o kadar yalan ki herşey..içi dolu olan kavram kalmamış.
(bkz: kavram karmaşası)
(bkz: çaylaklık)
- çaylak yap butonu aşındı birader, bir anlamı kalmadı. bazı yazarlar var ki, çaylak olarak görmediğim zamanlar "hayırdır hocam, bir sorun mu var?" diye mesaj atıyorum. hatta thedewil'a mesaj attığımda birkaç dakika içinde cevap gelmiyorsa "lan yine tam zamanında çaylak oldu, işim düştüydü sana" diye düşünüyorum. olur tabi hepsi...
önceleri belli bir amacın, misyonun, kavramın, dinin, düşüncenin vazgeçilemez unsurları iken zamanla anlamlarını yitirip ayak altına düşmüş kavramlardır.
-aşk
*erkek için: her güzel kızı yatağa atma istenci.
*kadın için: yanında yakışıklı bir erkekle arz-ı endam etme ihtiyacı.
-cesaret
*erkek için: güzel kıza çıkma teklif etme gücü.
*kadın için: bekaretini kaybetme gücü.
-askerlik
*erkek için: senelerce okulu uzatma sebebi.
*kadın için: sevgiliyi aldatma sebebi.
-ev
*erkek için: otel.
-kadın için: otel.
-özgürlük
*erkek için: 5 sevgiliyi bir arada idare etme lüksü.
*kadın için: gece erkek arkadaşında kalma lüksü.
-vatan
*erkek için: vatandaşı olunan yer.
*kadın için: yaşanılan kara parçası.
-zaman
*erkek için: daha fazla uyumak.
*kadın için: aynanın karşısında süslenmek.
-fedakarlık
*erkek için: senede 2 kere o da bayramlarda aileyi telefonda aramak.
*kadın için: 1 milyarlık değil de 750 milyonluk cep telefonu kullanmak.
-evlilik:
*erkek için: devletin izniyle bir kadınla aynı yatağa girmek.
*kadın için: düzenli cinsel hayat.
(bkz: milliyetcilik)
(bkz: vatan sevgisi)
'bizim kırmızı çizgilerimiz vardır'
demokrasi

başına hristiyan (demokrat), sosyal (demokrat), devrimci (demokrat) gibi sıfatlar gelse bile, herkes gene anladığını anlamaktadır.
(bkz: laiklik)
(bkz: özgürlük)
yüklenen anlamlardan uzaklaştırılarak kullanılan, bir nevi mananın hortumlanması gibi bişidir. en bilineni "aşk" kelimesidir. bir günde insan aşık olabilir. sevgi daha uzun süre isteyen bir bağımlılıktır. lakin bir günde aşk bitmez. acısını yaşaya yaşaya, hissede hissede insan kendini ayrılığa alıştırır . bu gün x e aşığım yarın y ye denmez , deniyorsa onun adı aşk olmaz.
kavram olmasa da tatlısı vardır. bursalılar onu ''içiboş'' olarak bilirler.

(bkz: bilen bilir)
(bkz: sağ)*
(bkz: sevişmek)
eski türk filimlerinden dialog,

fabrikatör baba: ondan uzak dur.
zengin şımarık kız: ama baba biz sevişiyoruz.

zira buradaki sevişmek tarafların birbirlerini sevmesidir. aşkdır, ama günümüzde cinsellik olarak anlaşılacağı aşinadır. zamanla olur böyle şeyler.
saygı, sevgi, sadakat.
Laikliktir. Ve içi özellikle muhterem Baykal tarafından boşaltılmıştır.
yaşamanın içi boşaltıldığı şu noktada kavramlara takılmak da boş bir aktivite gibi gözüküyor.

en değerli şey zamandır. herkesin 50-60 yıl zamanı var. bu zamanı sadece ekonomik kariyer ya da para kazanmak için değerlendirip bir işe, bir eve, bir eşe mahkum olursanız eğer hayatın içini boşaltmış olursunuz. gene diyorum gidin kardeşim, hiç kavramları düşünmeyin. çengelköy çınaraltında püfür püfür rüzgara karşı çay için. parayı çay içip, gezip tozmak, eğlenmek için kazanın. neymiş o boş kavramlar aşk, sadakat, para, kariyer... pehhhh 60 yaşına gel geriye bak ne var? bir ev, bir araba... içine ettiniz lan hayatın...
(bkz: atatürkçülük)
(bkz: masumiyet)
Ne olduğunu anlamaya bile çalışmadan "Dinsiz lan işte ne olacak" diye kestirip atılan çoğu zaman devrimciler işte uğraşıyorlar diye algılanan aslında amaçlarının %1'i bilinse önünde kapaklanılacak bir ideoloji.
(bkz: Komünizm)
(bkz: imar bankasi)

kavram derken?*
yeniden doldurulacak olan kavramlardır.

insan değilmidir ki, ne kadar tövbe etse aşka yeniden aşık olan.
(bkz: mastürbasyon sonrası dalgası)