bugün

sekizinci nesil yazar . hoşgelmiş.
yok artik dediğim yazar, yok artık.

(bkz: hayyamatlos)
(#12273088) bu entryi işte budur üstad listeme layık gördüm. ve de çok güldüm. nokta atışı yapmış yazar. *
sahsimla hicbir organik/inorganik bagi bulunmadigini ilan etmek istedigim yazar. Ne yapalim; hosgelmistir ama insallah buyuyunce trol filan olmaya kalkip arada bizi de okkanin altina cekmez.
yeni gelen bölücü görüşlü yada cemaatçi veyahut ikisi bir arada herşeyi bilen, ilim sahibine cahil diyen cahil yazar.

eee ne demişler ; ''alma camla taharet yırttırırsın etme cahille muhabbet fıttırırsın.''
(#12495100) no'lu entry'sinde düşünceye davet eden tavrı ile beğenimi kazanmış yeni nesil yazar. diğer entry'lerini incelediğimde dini müştereği esas alan anlayışta olduğunu hissetiğim bu yazarla ileride çatışmalar yaşayacağımızı tahmin etmekle birlikte bunun tatlı fikir teatisi seviyesinde olmasını temenni ediyor, sözlükteki seviyeli üslubunun devamını diliyorum.
vatansız kişi..
dinsiz, imansız, kitapsız, vatansız kişiymiş, öyle diyolllaaaaa.......

şaka bir yana: tanırım iyi çocuktur.

ayrıca edebini, adabını da bilir.
ağlamanın çare olmadığı, ağlamamanın da elde olmadığı bir noktada duran, yalın bir insandır kendileri.
kendisini tanımam etmem ama mesaj kutum kendinden hayli rahatsız.
insan her lafı gediğine bu kadar - cuk diye mi oturtur anlamam ki! seviyoruz yazarı.
HER NOKTAYA PARMAK BASAN * * * YAZARLARDAN BiRiDiR.

iZ BIRAKMAKTIR ÖNEMLi OLAN KiR DEĞiL DOSTUM...
Orjinali alman dilinden gelen, zorlama ile almanca okunuşunun türkçeye evriltildiği kelime. Orjinal yazımı, Heimatlos'dur.
Heimat; vatan, memleket anlamındadır. Los ise yoksunluk ekidir.
Ayrıca, istiklal caddesinde, adını hatırlamadığım bir pasajda, grup flört gibi özel hayran kitlesi bulunan müzisyenlerin sahne aldığı bir bardır.
gidişine yollar duruşuna kızlar hasta @haymatloss um devam et... şu sözlüğe girme sebebimsin..!
enteresan kelimesinin canlı örneğiolan şahsına münasır sevilen şahsiyet vede simadır. Her daim ağır efendi kişiliğini koruyan arkadaş canlısı kişi olma özelliğinin yanında hakkında söylenesi çok şey olan uludağ sözlük yazarı ardadaşımızdır (bkz: haymatloss).
az önce aynada yüzünü fark eden insandır haymat...
yüzünün sabırsız katılaşma arzusuna şaşıran insandır haymat...
''neden bunca ölüme meyledersin beden'' diye mırıldanan insandır haymat...

--spoiler--
parmakları, yabancı bir coğrafyada dolaşıyormuş gibi gezindi yüzünde.
anlamaya çalıştı zamanı, tükenmenin karşı konulmaz hakikatini.
parmak uçlarıyla yakalamaya çalıştı, vebadan kaçar gibi kendisinden kaçan gençliğini...

dokundu,
dokundu,
dokundu...

günden güne sertleşen derisinin gözeneklerinde boğulan insanlarla karşılaştı.

kiminin arsız kahkahalarında irkildi,
kiminin gözyaşında ıslandı...

kiminin kurumuş dudaklarına damla damla su bıraktı,
kiminin de mezarına fani gül...
--spoiler--

''bunlar hakikattir, biliyorum.'' dedi.
bildiğinde acılanmayı bilmediğini fark etti.

sustu ve gençliğinin gözden kayboluş hızına muadil bir çeviklikle ellerini yüzünden, gözlerini de aynadan kaçırıp kendi dehlizinde yol almak üzere ruy i zeminde mesafe katetti..

omuzları çökük...

--spoiler--
ey işkembem, seni birgün delersem,
ey korkularım, kanını birgün dökersem,
ve ey insanlar, sizi birgün s....

işte o zaman yükümde hafifleyip, ölüme daha hazırlıklı olabileceğim.
--spoiler--

acziyetimin mazeretine sığınıyorum ey kutsal kibriya!
herşeyi hakkıyla bilensin.
suskunluk benim payım olsun.

amenna!!!
Bavulları hep toplu durmali insanın...
Bir gün telefonların hiç çalmayabileceği hesaplanmalı...
Tül perde arkasından misafir yolu gözlemekten vazgeçmeli...
Ihanetlere, terkedilmelere, bir başına bırakılmalara hazırlıklı olmalı...
Yalnızlığa alışmalı ...
Çünkü omuz omuza günlerin vakti geçti.
Dayanışma, günümüzün borsasının değer kaybeden hisse senetlerinden biri artık...
Bireyin keşif çağı, geride kırık dökük yalnızlıklar bıraktı.
Terörün bile bireyselleştiği çağdayız.
Zaman, birlikten kuvvet doğurma zamanı değil;
Zaman, tek basina dimdik ayakta kalabilmeyi becerme zamanıdır...
Işte o yüzden alışmalı yalnızlığa...
Sokaklar dolusu ıssızlıkla başbaşa yaşamayı göze almalı insan...
Güvendiği dağlardaki karlara bakıp ders çıkarmalı...
Hüzünlü bir şarkıyla paylaşılan gecelerde başını dayayacak bir omuz arama huylarından vazgeçmeli...
Sofrada tek tabağa, tabakta az yemeğe alışmalı...
Romanlardan, yalnızlığa yücelten paragraflar aşmalı evin en görünür duvarlarına...
Yalnızlık paylaşılmaz/Paylaşılsa yalnızlık olmaz
Dizeleriyle başlamalı güne...
Telesekretere, Şu anda size cevap verebilecek kimse yok! denmeli,
Belkide hiç olmayacak...cevapsızlığa, sessizliğe ısınmalı...
Oysa sessizlik haksızlığa alkıştır.
Haklılığın onuru yaşatır insanı...
Susmanin utancı öldürür...
O yüzden en sessiz gecelerde Doğruydu, yaptımla teselli bulmalı insan.
Feryada komşuların yetişmemesine,
Soğuk duvar diplerinde sessizce ağlaşmaya alışmalı...
Kendiyle hesaplaşmaya çalışmalı...
Gece yastıkla ağlaşmaya, sabah aynayla gülüşmeye,
Kendiyle hüzünlenip, kendiyle keyiflenmeye hazır olmalı...
Hep başını alıp gidebilecek kadar cesur,
Ama hep kalıp savaşacak kadar gözüpek olabilmeli...
Sessizliği, sese dönüştürebilmeli...

Ve sırt çantasını her daim hazır tutmalı insan...
Yollarla barışmalı...
Yalnızlığa alışmalı...
biraz romantik, biraz melankolik yazarmış galiba.
hep kendine bi şeyler yazmış. en yakın arkadaşı aynalar galiba. *

şöyle bi şeyler yazmış da gitmiş.
"ey işkembem, seni birgün delersem,
ey korkularım, kanını birgün dökersem,
ve ey insanlar, sizi birgün s....

işte o zaman yükümde hafifleyip, ölüme daha hazırlıklı olabileceğim."

bi de en azından sessel açıdan benzer bir yazar daha var.

(bkz: hayyamatlos)