bugün

aşağıda sıralanan nedenlerdir;

bu örnekler başıma gelmiştir arkadaşlar. yani tecrübe ile sabit.

-bir keresinde kız arkadaşımı (normal arkadaş sayılırdı) evime davet etmiştim film izlemek için. yemek yedik, şarap içtik sonra jögermeister (bir tür likör) içtik derken biraz sarhoş olduk. sarhoşken eve bırakamadım bende kaldı. sonra o kafayla birazcık öpüştük, seviştik ama çok ileri gitmedik. sonra 1-2 ay sonra (tamamen iyi niyetle) film izlemeye davet ettim (son olanlar aklıma bile gelmedi) bana sinemaya gidelim dedi. halbuki benim evimde zaten ses sistemli, son teknoloji projeksiyon var yani sinema gibi. tabi ben en son yaşadığımız olayla bağdaştıramadım lakin aklımda böyle bir plan yoktu ben efendi bir insanım. plan program yapıp yine sevişiriz diye düşünsem bana sinemaya gidelim dediğinde anlardım olayı. ancak anlamadım sinemaya gitmeyelim dedim. tabi kız hemen şöyle anladı "hımmm demek ki yine beni yatağa atmaya çalışıyordu". halbuki ben efendi değil piç olsam tamam sinemaya gidelim diye kıvırırdı ve kızın gözünde kötü bir pozisyona düşmezdi.

2nci örnek:

-bir kız arkadaşım vardı. aşık olma potansiyelim yüksekti (ben 32 yaşındayım). bu büyük bir fırsattı. normalde dominant bir erkeğimdir. birazda maço ama tam kararında. ne istediğini bilen falan filan.. ancak bu kızın yanında maçoluğum kaybolup gitti. çünkü ondan gerçekten çok hoşlanıyordum. mümkün olduğu kadar iyi ve anlayışlı davrandım. ne istediyse veya dediyse itiraz etmedim. çocuk gibi ona her fırsatta ufak tefek hediyeler aldım. sonunda ne mi oldu? sanırım ne dese yaptığımı hep alttan aldığımı fark etti ve beni çok zorladı hemde çok. sonunda ilişkimiz bitti. piç bir erkek olsa böyle olmazdı. tüm kozları onun eline vermezdi. bir yolunu bulup sürekli üste çıkacak gibi planlar programlar yapardı. ben yapmadım. derin derin baktım, ne dediyse evet dedim. eee böyle bir erkekte çok keyifsiz geliyor tabi. biraz zor olacak elde etmesi.
şu şekilde açıklamanın mümkün olacağıdır:

özet : deve ile dikenin aşkı.
Kibar olmaması gereken zamanlarda fazla kibar olması.
Tüm kızları iyi sanmaları.
Çok az iyi erkek olmasına oranla çok az iyi kız olabileceğini düşünememeleri.
Erkek ve kız diye insanları ayırıp, insanların cinsiyet ayırt etmeksizin orospu çocuğu olduğunu bilmemeleri.
aslında kaybettiği pek bir şey yoktur, çünkü efendi erkek, bir şey kazanmak için efendi değildir. yani olmamalıdır bir şey kazanmak için. çünkü karakteri öyledir, düzgün yetişmiştir. eksikleri veya haksız olduğu konular elbette ki vardır. hatasız insan yoktur. efendi olan insan, ben çok efendiyim ayakları yapmaz zaten. çevresi ona ne kadar efendi biri diye tanımlama yapar sadece. bu tanımlama ve övgü karşısında, şımarmıyor ve değişmiyorsa hakikatli bir efendidir. gelelim asıl noktaya. efendi erkek olmak demek öz güvensiz olmak, öz güvensiz yetiştirilmek demek değildir. ön yargılar hep sürüklüyor insanların düşüncelerini. şimdi ne yani, öz güvenli olunca efendilik bozuluyor mu. diye deli sorular dönüyor kafada haklı olarak. hayır efendim. niye bozulsun ki. ahlaksızlık yapmıyorsan, saygısızlık yapmıyorsan, sevdiğine iyi davranıyorsan, efendilik bozulmaz. bozulmadığı gibi öz güvensiz de olmazsın aslında. hep insanlar yönlendiriyor bizi. yönlendirmesinler bir zahmet. sessizdir, efendidir, vur kafasına al lokmasını. yok öyle. olmamalı. hayat bu gibi basit takıntılara takılmak için çok kısa. efendilik her ne olursa olsun, her zaman esas alınır. bunu bilir bunu söylerim.
Sevdiği zaman karşısındakinide kendi gibi görmesinden .
ilahi adalettendir.
kazanmak istediği hak ettiğinin yanında hiçtir.

ve bu ilahi adalet onun cehaletle uzun vadede mutsuz olmasından ise, erken ama kısa bir hüznü kaderine yazıvermiştir.

kaybederek asıl kazanan olmuş ve kendini kurtarmıştır belki de.
ama bilemez, yakınır, ağlar durur.

tabi elinden geleni yapmış ise.
yapmamış ise otursun pısırıklığına ağlasın. *
Her şey efendi ve iyi olmakla olmuyor maalesef.
asıl nedeni erkeklerin sünepelik ile efendilik arasındaki farkı bilmemeleri. aynı şekilde kadınlar da yavşak bir piç ile sosyal ve eğlenceli bir insan arasındaki farkı bilmiyorlar.

bu yüzden de günün sonunda herkes mutsuz oluyor, berktuğ ve berkecanlar hariç.
Atılgan olmamaktır. Efendi erkek kendinden çok karşısındaki kişiye daha bir öncelik verdiği için kendi özünden uzaklaşır ve kendini net ifade edemez. Edemedikçe içine kapanır ve utanç duruma düşer kadınlarda "bu ne sıkıcı bir tip ne yapacağım ki ben bununla?" Derler. Haklıdırlar da dengeyi iyi sağlayamayan insanlar diğerlerinin de ruhunu daraltır.

Ne çok kuralcı ne de çok serbest bırakan biri olmalısınız. Bu kadar yazıyorum da keşke bu dediklerimi ben yapabilsem.