bugün

sivasın bir ilçesi.
1989 - 1994 yılları arasında babamın zorunlu görevinden dolayı ikamet ettiğimiz güzel ilçe..gözümün önünde tüttü be...
genelde alevi nüfusun yoğunlaştığı sivas ilçesi .1938 dersim isyanından kaçan dersimlilerin bir kısmı da divriğine yerleşmiştir.
(bkz: hekimhan)
Coğrafi Konum : Divriği ilçesi, Fırat nehrinin kolu olan Çaltı Çayı vadisi yakınında kurulmuştur. ilçenin doğusunda Erzincan, batıda Kangal, kuzeyde Zara-imranlı, güneyi ise Malatya ile çevrilidir.

ilçenin yüzölçümü 2935 km2, rakımı 1250 m dir. ilçe merkezi nüfusu 17530 , köyleri ile birlikte toplam 32.710 kişidir.

ilçenin önemli dağları, kuzeyde Çengelli Dağı (2650), Deli Dağ (2150) Eferdi, Göldağ ve Akdağ'dır. Güneyde Yama, Demirli, Geyikli Güneydoğuda Sarıçiçek, doğusunda Iğınbat; batıda Dumluca yer alır. ilçenin en önemli akarsuyu Çaltı Çayıdır.

ilçede karasal iklim özellikleri görülür. Kışları çok karlı ve soğuk, yazları sıcak ve kurak geçer. ilçenin bazı dağlarında Meşe, Ardıç ve Çam türü seyrek orman alanları mevcuttur.

ilçenin Tarihçesi : ilçenin tarihi geçmişi Hititlere kadar dayanır (M.Ö. 90) Bizans devrinde Teprice-Tefrike denilen bu şehir XIII. asırda ibn Bibi'nin Selçuk namesinde, diğer bazı eser ve kitabelerde "Divrik" olarak rastlanmaktadır. Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde şehrin adı bugün olduğu gibi "Divriği" olarak yazılmaktadır.

VII. Asrın başında sasanilerin istilasına uğrayan Divriği ve yöresi, Heraklius tarafından Sasani yayılmasından kurtarılmasından çok geçmeden Arap ordularının saldırılarına ve güneyde yerleşmiş askeri kolonilerden gelen akınlara hedef oldu. Çevre halkının bağlı olduğu Pavlikyen Mezhebi de Divriği'ye büyük önem kazandırıyordu.

Divriği'nin Türkler eline geçmesi Malazgirt Zaferi ile gerçekleşmiştir. Doğu Anadolu Türk emirleri arasında taksim edilirken Erzincan ve yöresi Emir Mengücek'e düşmüştür. Bu sülalenin bir kolu da Divriği'de hüküm sürmüştür. Mevcut kitabelere göre bunların devri XIII. yüzyılın ortalarına kadar sürmüş ve bu tarihten sonra Mengücek hanedanının mülkü, Divriği'de Selçukluların eline geçmiştir.

Anadolu'daki Türk Birliğinin dağılmasından sonra, Divriği'nin Mısır memluk yönetiminde kaldığı görülür. 1398 yılında Divriği, Osmanlı padişahı I. Beyazıd tarafından, o devirde Mısır valisi olan ibrahim Şuhhi'nin oğlundan teslim alındı.1401 yılında Timur'un istilasına uğradı. Divriği'nin Türk Birliğine kesin olarak katılması Yavuz Sultan Selim devrinde Mercidabık zaferinden sonra olmuştur (1516). Osmanlı topraklarına katılan Divriği, Sivas eyaletine bağlı bir sancak merkezi oldu .

Sivas ilinin yeniden düzenlenmesinden sonra Divriği, ilçe merkezi haline getirilmiştir.

Tarihi Değerler : Divriği Kalesi : Bazı bölümlerin M.S. 9. yüzyılda Pavlikanlarca yapıldığı anlaşılmaktadır. Sur uzunluğu 1.5 km. kadardır. Büyük bir kısmı da Menğücekoğulları tarafından 13. yüzyılda yapılmıştır. içerisinde camii, sarnıç, zahire ambarı, kaya kovuklarının izlerine hala rastlanmaktadır. Bunlardan başka Kesdoğan Kalesi, Ordu (Kaya Burun) Kalesi bulunmaktadır.

Camiileri :

Kale Camii: 1180 yılında Süleyman Şah oğlu Emir ishak tarafından yapılmıştır. Mimarı Maragalı Firuz' un oğlu Hasandır. Kale Camii Türklerin en eski yapısından biri olması sebebiyle çok büyük önem arz etmektedir.

Ulu Camii ve Darüşşifası : Ulu Camii, Mengücekoğullarından hükümdar Süleyman Şah oğlu Ahmed Şah tarafından 1228 yılında yaptırılmıştır.1280m2'lik bir alana oturan camiiye, kuzey, doğu ve batı yönünde yer alan taş süslemeleriyle hayret uyandıran üç güzel kapıdan girilmektedir.

Darüşşifa ise, Behram Şah'ın kızı Melike Turan Melek tarafından 1228 yılında yaptırılmıştır. Bu eşsiz anıt 768 m2'lik bir alana oturmaktadır.18.yüzyılda medrese haline getirildiği için Şifaiye Medresesi de denilmektedir.

Cedit Paşa Camii: Aynı isimle anılan mahallededir.1799 yılında yapılmıştır. Bezemeleri Ulu Camiinde görülen süslemelerin kaba bir taklididir. Minaresi siyah-beyaz kesme taş örgülüdür. Bundan başka Abı Çimen Camii (1840), Gökçe Camii (1844), Zeliha Hatun Camii (1869), Hacı Osman Mescidi, Kemenkeş Camii, Şemsi Bezirgan, Kültür, Ahmet Paşa, Süleyman Ağa, Tavukçu, Turabali Mescitleri vardır.

Kümbet ve Türbeleri:

Sitte Melik Kümbeti: Mengücekoğullarından Emir Süleyman Seyfeddin Şahinşah için 1195 yılında yaptırılmıştır. Sekizgen planlı, sivri pramidal külahla örtülüdür. Tamamı kesme taştan inşa edilen türbenin süslemeleri dikkati çekmektedir.

Kemareddin Kümbeti : Emir Kemareddin, Mengücekoğullarının hazinedarıdır.1196 yılında yaptırılmıştır. Sekizgen planlı, içten kubbe dıştan pramidal külahla örtülüdür.

Kemenkeş (Nurettin Salih) Kümbeti : 1240 yılında yaptırılmıştır. Sekizgen planlı içten kubbe dıştan pramidal külahla örtülüdür.

Naip (Gazezler) Kümbeti : Kitabesine göre 1291 yılında Naifı Eşref için yaptırılmıştır. Sekizgen planlı pramidal külahlıdır.

Sinaniye Hatun Türbesi : Kalealtı mahallesindedir. Harap bir haldedir. Muhtemelen Mengücekoğulları dönemine aittir. Bunlardan başka; Ahi Yusuf Türbesi (13. yüzyıl). Araplık türbesi, Saracın Türbesi (18. yüzyıl) Nasreddin Mehmet Yatırı (1489), Dumluca Köyü Dilber Kümbeti (13. ve 14. yüzyıl) Seyit Baba Türbesi, Saçlı Baba, Akça Baba, Hasan Paşa Türbesi, Hüseyin Gazi Türbesi, Gani Baba Türbeleri vardır.

Hanlar - Hamamlar :

Pamuk Han : Demirdağ, istasyonunu yakınındadır. Duvarların büyük bir bölümü ayaktadır. Üst örtüsü yıkılmıştır.

Burma han Kervansarayı : Divriği-Kemah-Erzincan yolu üzerindedir. Mengücek-oğulları dönemine aittir. Sultan 1V. Murat'ın onarıma aldırdığı, Revan Seferine giderken bu handa konakladığı rivayet edilmektedir. Büyük ölçüde harap durumdadır.

Mirçinge Hanı : Handere köyündedir. Mengücekoğulları döneminde yapılmıştır. Sadece kapalı mekanlardan oluşmaktadır.

Dipli Han : Günbahçe köyü ile Dumluca Köyü arasındadır. Duvarları ve üst örtüsünün büyük bir bölümü ayaktadır.

Hamamlar : Aşağı Hamam (Hamam-ı Süfla-Acı Hamam-Kayaoğlu Hamamı) Bekir Çavuş Hamamı ve imamoğlu Hamamı,

Köprüler :

Handere Köprüsü : Handere köyündeki hanın 1 km kadar güneydoğusun-dadır. Mirçinge Çayı üzerindedir. iki gözlü; sivri kemerlidir. 8 m. yükseklikte, 4,5 m. enindedir. Urta göz diğerinden büyüktür. Siirt Malabadi Köprüsünün bir benzeridir. Bundan başka; Kız köprüsü, Tazlıoğlu Köprüsü, Kesik Köprü, Lıh Çayı Köprüsü, Bereket Değirmeni Köprüsü, Köse Paşa Köprüsü, Hüngür Köprüsü ve Altındere Köprüleri vardır.

Kiliseler :

Yukarı Kilise : Kalenin batısında büyük bir bölümü yıkılmıştır.

Aşağı Kilise : Yukarı Kilisenin altındadır. Duvarlar ve üst örtü büyük çapta yıkılmıştır.

Kayaburun Köyü Kilisesi : Aynı adla anılan köyün girişindedir. Bunlardan başka; Kaya Yakup Kilisesi, Erşün Kilisesi, Uzunkaya (Pargam )Kilisesi, Güresin Verk mevkiinde bulunan kiliseleri vardır.
divriği ulu cami si çok güzel olan sivas ın güzel bir ilçesi.
merkezinde gezmek istediğiniz zaman dönüp dolaşıp aynı yere geldiğiniz, sivas'ın bir ilçesi. * *
yağbasan köyü gibi meşhur bir yere sahip ilçe.
divriği li olmak bir ayrıcalıktır sivaslıyım demez divrik liyim derler. 121 pare köyü vardır. yüzde 90 ı alevi köyüdür hatta yüzde doksandan da fazlasıdır..

http://www.divrigi.org.tr/

geniş olarak burdan bakılabilir.
Sivas ilçesi. Memleketim demenin bendeki eş anlamı.
emeklilik yıllarını geçirmek için güzel bir yer. kaldı şurda 50 yıl bekle beni divriği.

(bkz: mezarda emeklilik)
(bkz: memleketim) insan memleketi görünce sözlük kurallarını unutuyor.
demir cevherinin çıkarıldığı yerdir.
divriği ulu cami gibi bir şaheserin bulunduğu sivas ilçesi.
yiğidin harman olduğu ilçe.
demir mağdeniyle ve ali kızıltuğ gibi bir halk ozanıyla meşhur olan memleketim. demir madeninde fazla divriğilinin çalışmaması insana seçim torpilini hatırlatır ayrıca nüfusunun büyük çoğunluğunun alevi olmasına karşın yanılmıyorsam cemevi bulunmamaktadır. kale kilitin sahibi de divriğilidir ve memleketine büyük faydaları dokunmuştur.
Sivas'ın en güzel ilçelerinden biridir.
memleketim *
çok darda idim.Sivasın bir ucunda yuzde yuzu ile aynı mezhepten oldugum bir ilçede görev yapıyordum.O kadar bunalmıştımki çalıştıgım şartlar,ilçe insanları üzerime üzerime geliyordu.Sivastan insanından adeta nefret etmiştim....Belediye başkanı baskısı,muhtar baskısı,vatandaş baskısı...iki yuzluluk riya...Tam bu zamanlarda imdadıma yetişti divriği.Dediler ki teror bölgesi,dedilerki halkı alevi yapamazsın.işte o kadar bıkmıştım ki attım canımı diviriğiye,gözümü karartmıştım.Diviriği bana cehennemde açılan cennet kapısı olmuştu adeta.insanları asla sizi yabancı görmediği ,bagrına bastıgı işte öyle bir memleket diviriği.Ne kalbim kırıldı orada nede kalp kırdım , egerki burokrat vs olursam diviriği kendi memleketimden ötedir,çok şey borçluyum divirik e....hiç olmadı uzmanlıkta dönecegim yerdir diviriği,halkına hizmet vermek dahi beni mutlu eder..Sivasa duydugum nefret dahi sönük kalıyor divirik e duydugum sevginin yanında
kardeş payı'ndan ezberde kaldığından dolayı seçim sonuçlarına son kez göz gezdirirken bir bakayım dedim ve chp'nin büyük üstünlüğünü görünce aslında şaşırmadım *
http://secim.haberler.com.../divrigi-secim-sonuclari/
sivas'ın en güzel ilçesidir. ayrıca insanı da kalender insanlardır. sadık ve özverilidir.
gidemedim bir türlü.
ayıların harman olduğu yer.
Alevi halkın yoğunlukta olduğu Sivas'ın küçücük ilçelerinden biridir.
Son Zamanlarda Genç nüfusu epey azalmıştır. orada yaşayan insanlar candır.
bozkırın ortasında olmasına rağmen yeşil divriği diye anılır.

divriği ulu cami gibi akıl mantık dışı bir tarihi esere sahiptir ki, o bile yeter. geride başka bir şeyi olmasa...