bugün

(...)

sonra inanlar, inanmayanlardan, inandıkları kutsal değerlere saygı göstermeleri beklerler.
peki neden?
saygı bir acizlik midir? peki birileri, diğerlerinin saygı gösterdiği değerlere saygı göstermezse ne olur?
örneklem;
islam peyamnerine ismi ile hitap edilmesi, bir müslümanı nasıl çıldırtabilir?

"inanmıyor olabilirsin; ama dinlime saygı duymak zorundasın!"
"allalaa, zeki misin sen!"

peki, bu saygı sana ne kazandıracak!
yerinde daha rahat duracaksın, uyumaya devam edeceksin!
birileri seni uykunda dürtüyor hafiften! dur, yapma, tatlı uykumda rahatsız etme beni! diyorsun.

kolpa insan!

saygısızlığa tahammülün yok! basit insan belirtileridir bunlar!
basit insan, yaptığı, inandığı şeylerin diğerleri tarafından desteklenmesini ister!
aykırı ses olamaz, çünkü tek başına bir hiçtir.
sadece, ve sadece toplulukta varlık gösterebilirler, sürü insanlarıdırlar.
adımlayamazlar yalnız başına, onu hareket ettirebilen, sadece rüzgardır.

diğer çığlıklar olmadan, seslerini bile duyamazsınız! siliktirler!

kendi düşüncelerinin doğru, ya da gerçek olmasını gösteren tek veri,
diğer insanların o düşünceyi destekliyor olması, inanıyor olmasıdır!
onlara göre, 1,2 milyar müslüman varsa, bu kadar insanın bir bildiği olmalıdır!
ve sürü nereye gidiyorsa onlar da peşinden giderler!

işte, çatlak sesleri bu sebeplerden dolayı duymak istemez,
korkarlar!
bazen saygılı olduğumu sanar bu insanar, asıl sebep şudur;
saygı göstermiyorum; ama çoğu zaman da,
sizlerin gözyaşlarını görmek istemediğim için,
sesimi çıkarmıyorum!
gayet normal karşılanabilecek bir beklentidir. özgürlükleri kısıtlamadığı sürece her görüşe saygı göstermek gerekir.
beklenti olarak kalır. hoşgörüden uzak bir ortam yaratır.
"...aykırı ses olamaz..."

aykırı ses olmak için hıyar gibi çıkıp da başkasının hassasiyet gösterdiği bir konuda kafana estiği gibi yazanlardan, 'basit' insanların kendi değerlerine saygı gösterilmesini beklemeleridir.

>peki, bu saygı sana ne kazandıracak!
<saygı bir şey kazandırmayacak. insanın kendi değerine kötü söz söylenmesi ağırına gitmez mi? burada başka biri hıyar gibi çıkıp da senin inandığın her ne ise veya başka bir değerine kötü söz söylese götüne kına mı yakacaksın? hatta 'ben basit değilim saygı da beklemem' mi diyeceksin?

basitlikle saygı arasında ne kadar ahmakça ilişki kurulabiliyor, anlamak zor.

"...bundan, kendi düşüncelerinin doğru, ya da gerçek olmasını sağlayan tek şey,
diğer insanların inanıyor olmasıdır!..."

burada söz konusu olan düşünce değil inançtır genco. bunu kafan alır mı bilmem bir dene.
bizim bakkal nuri allah'a inanıyor. o zaman ben de inanayım dediğimi hiç hatırlamıyorum. bilmem bunu da anladın mı!?

"...korkarlar!..."
kişisel olarak diyorum ki sikimde değil. sizler hz.ali'ye, hz.muhammed'e dil uzatmışsınız. ne cezanız varsa zaten zamanı gelince bulursunuz. ben ne korkacağım? neyden korkacağım? kimsin sen?

"...adımlayamazlar yalnız başına, onu hareket ettirebilen, sadece rüzgardır..."

edebiyat ha. enfes. bunu not almalıyım.
yobazlardan sanatsal heykellere saygı göstermesini beklemekle eşdeğer bir söz.
ezan okunurken , müslüman kişinin müslüman olmayan kişiden ayak ayak üstüne atmamasını istemesi konu hakkında verilebilinecek bir örnektir. genelde bu talep karşılanmaz.
peygamberlere illa hazreti denmesini istemek, kendileri oruç tutuklarında başkalarından bir şey yememelerini talep etmek * gibi talepler sürer gider. karşı tarafın düşüncesine ise aynı saygıyı** göstermeyi düşünmezler. . çünkü genelde sadece kendi düşündüklerinin doğru olduğunu temel alırlar. oysa inanmayan * diye tabir edilen kişiler genelde daha aydın kesim olduklarından her düşüncenin ya da inancın yanlıs da olabileceğini , kimsenin doğruyu tam olarak bilemeyeceğini idrak etmiş insanlardır.
saygı göstermekle ayrı düşünceye sahip olmak arasındaki farkı ayırdedememiş insanların karşı çıktığı olaydır. evet saygı göstermelidir. ama saygıdan kasıt; sallabaş olmak değildir. nasıl inanmayanlar, inanlardan saygı bekliyorsa aynı saygı kendilerinden de beklenmektedir zira her koyun kendi bacağından asılır. ve sallabaş olmamak saygısızlık olmadığı gibi saygı da ota boka evet demek değildir. burdan ne çıkarıyoruz peki: sen benim dinime sövmedikçe ben de senin dinsizliğine saymadıkça sorun yok.
dinsizlerin din konusunda bu kadar hassas savunma mekanizması geliştirmesi tamamen kendi acziyetlerine dönük son atımlık kurşunlar gibidir. pekala inancı sorgulamaya iten aklın bilimle ahenkli dansına kendini ısrarla yamamaya çalışman mevcut inananların zerre umrunda değil inan(?). inançsızlığının varolma sebebi inananlardan farklı olduğuna inanmak(?) istemen kadar saçma bir şey. inanmadığın bir kitabın her satırını didik didik edip, hata düstürünü aramaya seni itecek kadar güçlü olan tek his inancındır(?). örneğin bahçende yetişen meyveleri hapur hupur götürürken düşündüğün bu toprak, tohum, fidan, ağaç, meyve kombinasyonundan oluştu, o halde allah nerede demen ne kadar yaratıcı. nasıl oluştuğunu bende biliyorum bana neden olduğunu anlatsana.
dinlilerin farklı dinlere saygı göstermesini beklemekten daha mantıklı bir beklentidir. Dünya üzerinde bir çok hristiyan müslümanları terörist olarak görmektedir, müslümanların çoğu hristiyanları "gavur, tanrıya şirk koşan, pis, onlara verilen dinin emirlerini bozmuş/takmamış insanlar" olarak görmektedir. Dinsizlerse genellikle dinlere inananların çoğunluğunun bilinçsizce bir dogmaya inanmaya devam ettiğini düşünür ve etrafına baskı yapmayı düşünmeyen inançlı insanları hoşgörür. Kendisine tamamen mantıksız gelen bir mefhuma inanana ancak hoşgörü gösterilir saygı gösterilmez, gösterilmesi gerekli değildir. Saygıda hayranlık, önemseme doğru bulma oldukça saygı samimidir. Aksi halde saygıdan değil hoşgörüden sözedilebilir.
barış mançonun harika yorumladığı hadisedir. *
--spoiler--
Uzunlar yanmıyor hakim bey kısa yoldan anlatmak gerek
insan sevgisi tabiki lazım ama herşey karşılıklı
Ben seni seveyim sende beni say ki bozulmasın ağzımızın tadı
--spoiler--
inananlarin birbirlerinin dinlerine saygisi yokken, bunu inanmayan birisinden istemek ne kadar mantikli olabilir? elbetteki cok. inanmayan birisi ayrica düsünmeyen biri de degildir. inanc kisinin kendi icinde besleyip, büyütmüs oldugu bir degerdir. inanca saygi; kisiye saygidir.
ayni sekilde de inanan bir kisinin, inanmayana saygisi olmalidir. bu da göz ardi edilmemelidir.
Dincilerin dinsizlere saygı göstermesini beklemek ile aynı durumdur.
ateistlerde saygı gösterebilir. bir din grubuna mensup değil diye onların inanadığı yada değer verdigi şeylere sayğısızlık yapması gerekmez...
gereksiz beklentidir.
zaten saygılıdırlar, onlara da saygılı olunduğu sürece.
yerinde ve çoğu zaman karşılıksız kalmayacak beklentidir. karşılıklı olduğu sürece ama.

beklenti olarak kalırmış. yok düşünmeyen anlamayan insanlardan bu beklenemezmiş. siz dine inanmamayı ne zannediyorsunuz? orospu çocukluğu mu? ahlaksızlık, düzenbazlık, sahtekarlık mı? ne?
insani bir davranıştır.
nasılki fikirleri ters düşen insanların yinede karşısındakinin fikrine saygı duyuyorsa aynı şekilde karşısındakinin inançlarınada saygı duymak zorundadır.
saygı görmek de saygı beklemek de her insanın hakkı tabii de, sorun saygının ne oldugunda çıkıyor, hangi hareket kime göre saygısızlık... muhammed' in başına hz. yazmamak saygısızlık mı değil mi, ya da ezan okunurken müziği kapatmamak... diğerinin müzik dinleme hakkına saygısızlık değil midir kapatmasını istemek? varoluş teorisi olarak evrim' i benimsediğini söyleyen bir insan varken ortamda, ''maymundan gelmiş lan bunlar hoaaa'' deyip gülerken başkalarından çok daha fazlasını istemek ne kadar ahlaklıca acaba... başkalarının inançlarına ''lan bu saçmalıklara nasıl inanıyorlar'' diyebiliyorken, bir başkasının kendi inancını saçmalık olarak görmesini kabullenemiyorsa, saygıyı hakediyor mudur? aslolan şu ki, hiçbir zaman kişilerin saygı beklentisini karşılayamazsınız, birini memnun etseniz de öteki hep daha fazlasını isteyecektir... ama önemli olan başkalarının neyi ne kadar istediğinden ziyade kendi düşüncesi olduğu için, kendisine neyi yakıştırıyorsa o kadarını yapmalı insan, başkalarının karşılığında birşey yapıp yapmadığına bakmadan...

edit; değinmeden gecemeyecem, dinsiz olmak kolay birşey değildir, çoğunluk belli bir inanç üzere yetiştirildiğiniz için önce kendinizle sonra da toplumla çelişirsiniz... sorgulamaya başlayınca önce inandıklarınızı okur ama mantıksız gelmeye başlayınca inanmaktan vazgecersiniz... kendi aklınız ve mantıgınızla vardığınız sonuçları insanlar yargılamaya başlarlar... ben işletme okuyacağım demek kadar kolay kabul görmez çevrenizde... sizden sürekli somut bir sebep isterler, kendileri inanmak için hiçbir sebep bulmamış babalarından öğrendiklerine inanan şahıslar, sizin beyninizi sorgular... ve siz ister istemez tekrar tekrar aynı şeyleri konuşmak yerine daha fazla okumayı tercih edersiniz... ayrıca sorgulama ve araştırma hiçbir zaman bitmez hayatınızda... velhasılı inandıklarından vazgeçmek kolay değil tam tersine zor olana talip olmaktır...
(bkz: ölüden göt istemek)
bunu bekleyenin öncelikle diğer dinlere, diğer ırklara, diğer olan diğer herşeye, eşcinsellere, kadın haklarına, bilimselliğe, insana ya insana saygı göstermesi gerekir. yukarıdaki listede verili olan şeylere saygı göstermemesi gerektiği kendi dininin emri olan kişiye de dinine de kimse saygı göstermez.

ayrıca çok klişe bir islam ve müslüman eylem türüdür, belirli bir süre güç kazanana kadar mazlumu oynamak; "benim dinime saygı göstermiyorlar yaa" demek; sesini azıcık gösterecek ortam bulunca da diğer herşeye küfretmek öldürmek yakmak.

burada "peygambere bile küfrediyorlar şerefsizler, yiyorsa sokakta küfür etsinler bunları öldüreceksin bak başkası küfredebiliyor mu, insan biraz saygılı olur canım" diyen hödükleri, hedef gösterenleri de gördük.

saygı bireyin kendine yontabileceği bir şey değildir. hiç kimsenin hiç kimseye hiçbir şey hiçbir şekilde saygı göstermediği bir coğrafya da birileri biraz daha kalabalık diye onların inandığı şeye saygı göstermek düpedüz korkaklıktır.

bana saygı göstermeyeceklerini bildiğim, benim yaşam biçimimden nefret ettiklerini bildiğim ama şu anki status gereği seslerini çıkaramadıklarını da bildiğim insanlara neden saygı göstermemiz gerektiğini anlatabilecek birileri çıkacağını sanmıyorum.
isteksiz sikisten gotsun oğlan doğacağı için yanlıştır. muhammede, hazreti muhammet denilmesini istemek saygı beklemek değil, karşı tarafı sindirmek istemektir. asıl saygısızlık budur. sonuçta küfür edilmiyor aşağılanmıyor.

ne!, ne! sen "hazreti muhammed" e muhammed mi dedin gibi paranoyalar insanların muhammede onal inancını aşşağılamak gibi bir düşüncesi olmayan insanları durduk yere suçlamaktır, kolpacılıktır.
dinsizlerin, "dinlerden ve dinlere inananlardan, dinsizlere ve görüşe saygı beklemek" tepkisini oluşturabilecek durumdur.*
bir din kalkıpta bana cennette memeleri tomurcuklanmış kız vaadediyorsa, 13 yaşındaki kız çocuğu ile evlenilmesini sünnet olarak önüme sunuyorsa, cihad emrediyorsa, kadınları bir paçavra gibi gösteriyorsa kimse dinsizlerden bunlara saygı göstermesini beklemesin. bunları bilmek, eleştirmek için islam alimi olmaya gerek yok. açıp türkçe mealini okursak kitabın görebilir ve anlayabiliriz.

ama işte sözümüz var sevdiğimiz insanlara, artık dinlere saygı gösterecek sir isaac.
Cok mantıklıdır ateist olup inanan herhangi birine saygı göstermek.
O inanmıyor diye başkalarıda inanmayacak değil ya. Böyle düşünen çok insan olduğuna eminim.
(bkz: Herkesin tuttuğu kendine)
aptallıktır. görmediklerine inanmamakta ısrar eden bu nevi şahsına münhasırlar, görünen kavram(!) saygıya mı inanacaklar?

(bkz: Kaybol kendine sövdürmeden)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar