bugün

sene 2003 ..

ben orta okula yeni geçmiş , geleceği parlak , ailesinin evlatları arasından en umutlu olduğu temiz kalpli , içine kapanık bir çocuğum . ağabeyimin ise lise ile arası yeni yeni gelişmekte . arkadaş ortamları , ev ziyaretleri halı saha maçları , ve bir çok aktiviteye katılan sıradan bir öğrenci profili sergilemekte . ve sıradan bir gün ağabeyim , windows 98 işletim sistemi yüklü , görmüş geçirmiş , evimizin nacizane bilgisyarının başına geçmiş cd-rom a bir cd takarken gözüme çarpıyor . 7 yaşında ilk defa bilgisayar görmüş olmama rağmen ilk oynadığım oyunun age of empires olmasının sağladığı üstün bilgisayar bilgisi ile ekrana yaklaşıyorum . ağabeyim bir şeyler yüklemek ile meşgul . oyun yükleniyor , oyuna giriliyor , turkey diye bir seçenek işaretleniyor . bir kaç mavi çubuk gidip gidip geliyor ve ben merak içinde bekliyorum . " yaşasın yeni bir oyun ! " düşüncesiyle ...

sonunda yükleme işleminin bittiğini anlıyorum , ağabeyim bir şeyler yazıyor . besiktas yazısını görüyorum . ağabeyim tıklıyor , biraz kadroyu inceledikten sonra " take a control " butonuna tıklıyor . ben hayalleri yıkılmış bir şekilde bilgisyarın başından ayrılıyorum . bir veya iki saat sonra canım sıkılıyor ve age of empires oynama ihtiyacı hissediyorum . tam ağabeyime kalkması için yalvarma pozisyonu alırken ağabeyim kalkarak , general modunda " efdal bak sana yeni bir görev veriyorum , akşam geldiğimde bu oyunu çözeceksin bana anlatacaksın " .. eyvallah diyorum .

akşam oluyor ben maçlara girip çıkıyorum . taktik kısmında ki saha yı görünce bir mutlu oluyorum . oyunun sadece yazılardan ibaret olmadığını düşünüyorum sevindirik oluyorum . böyle geçen bir gün , iki gün , bir hafta , bir ay derken artık bir cm 01 02 uzmanı oluyorum . ağabeyim ile ikimizin farklı save dosyaları var ve ikimiz de birbirimize yeni bulduğumuz oyuncuları tanıtıyoruz . ben ağabeyime alonso solis i gururla sunar iken , ağabeyim taribo west i ukala tavırlar ile tanıtıyor . zaman ilerliyor cd çiziliyor ve artık kullanılamaz hale geliyor . ağabeyim ve ben içimizde yanan cm ateşini bir türlü söndüremiyoruz . bu durum bir gün sürüyor , ama nasıl bir 24 saattir o ya rab ? ağabeyim yarın hasta numarası yapıyor ve okula gitmiyor . ben ise okuluma gidip , öğrencilik görevimi yapıyorum . eve geliyorum ve ağabeyim bana hayatımın sürprizini yaparak , üzerinde cm 01/02 yazan cd yi gösteriyor . aman allahım , bu ne güzel bir gündür ? hava güneşli , ben sabahçıyım saat öğlen 12 civarı güneş tam tepede annem evde değil babam dükkanda , bundan daha güzel ne olabilir ki !? hemen cd yi takıyoruz karşımıza gelen ekran bir hayli şaşırtıcı . cd nin içinde bir klasör gözümüze çarpıyor . " Türkçe Cm Paket " bu da nesi ? aynı heyecanla tıklıyoruz ve setup simgesine tıklıyoruz . oyun açılıyor ve dil seçeneklerinde bir şık ! TÜRKÇE ! oyuna giriyoruz , sakiniz .. oyun açılıyor ağabeyim iki saat oynadıktan sonra bilgisyar başına geçme sırası bana geliyor . aman allahım ! maç sonrası yorumları , maç içerisindeki spiker yorumları herşey türkçe ! ingilizce oynamanın verdiği alışkanlık ile yeni sistem arasında ki çatışma uzun sürmüyor ve türkçe cm yi bağırımıza basıyoruz . artık west solis sarmıyor . artık sergen yalçın ile gitmiyor oyun .. yeni oyuncuları arayış çabamız bir hafta içerisinde ilk meyvesini veriyor . maxim tsigalko .. zaman hızla akıp giderken peş peşe genç yıldızları keşfediyoruz sergey nikiforenko julius aghahowa okoronkwo mark kerr

2 sene ardından artık sıkılıyoruz , hep aynı şeyler .. herkes cm 03/04 e geçmiş vaziyette . counter strike ve half life altın çağını yaşıyor , pentium 4 çıkmış bulunmakta .. bilgisyar dergileri bilgisayar teknolojisinin ulaşabildiği en son noktanın burası olduğunu büyük bir heyecanla bildiriyor . ama bu ayrılık iki hafta sürüyor .. oyunu yeniden oynamaya başlıyorum ve bulduğum hilelerin cm tarihinde çığır açacak nitelikte hileler olduğuna inanıyorum . ağabeyimin eve gelmesini bekliyorum .. eve geliyor , soyunmasına izin vermeden bilgisayar başına oturtuyorum ve bulduğum iki hileyi ağabeyime gösteriyorum . add manager ve ctrl + alt + del .. artık oyun günlük yaşamamın bir parçası haline geliyor . her gün iki saat oynamazsam rahatlayamıyorum bir şeyleri eksik hissediyorum ..

ve sene 2010 ..

o gün bu gündür hala oynarız ağabeyimle .. bir efsanedir cm 01 / 02 .. 20 sene sonra 5D menajerlik oyunumu çıkıyor ? 6D mi çıkıyor ? eminim umrumuzda olmayacak . ve biz yine champhionship manager 2001 2002 oynamaya devam edeceğiz inşallah .
ha şunu unutmadan , geçen hafta ağabeyim ve ben yeni aldığımız kablosuz modem ile add manager eziyetinden kurtularak odadan odaya birbirimizn ekranını görmeden , yaptığımız taktik değişikliklerini göremeden cm yi network oynamanın zevkine varıyoruz .

teşekkürler cm .. teşekkürler eidos .. teşekkürler ağabeyimin lise arkadaşları ... çok sağolun .. ilerde kaybettiğim altın değerinde ki bu gençlik yıllarım için hiç üzülmeyeceğim ..
eğer yama programı kullanmadan oynamayı seviyorsanız, franco costanzo, dionis chiotis, hugo pinheiro, taribo west, isaac okoronkwo, assane n'diaye, mike duff, ifeani udeze, tieme klompe, mark kerr, vitaly volodenkov, dimitr balashov, jonas lunden, stefan selakoviç, wael reyad, youssef hersi, ricardo quaresma, sergey nikiforenko, maxim tsigalko, to madeira, pawel brozek, martin harasimovich* gibi ucuz ama kaliteli oyuncularla baştan bir takım yaratıp ileri sezonlara hem paralı hem başarılı bir şekilde girebileceğiniz bağımlılık yapan efsane oyun..
stefan selakoviç,klompe,kim kalstrom,julius aghahowa,assane n diaye gibi süper oyuncuları barındıran süper oyun.devlet üniversitesi kazanamamamın * tek nedenidir.ama yinede pişman değilim yine olsa yine oynarım.çünkü bir oyundan öte yaşam biçimidir,efsanedir..bundan sonraki oyunlara grafik,şu,bu gelsede bu serinin ruhu gelmedi,gelmezde..
çok az oyun vardır ki; üzerinden 10 yıla yakın zaman geçmesine ve bir simülasyon olmasına rağmen bu kadar sevilsin, oyunun amaçlarından birini-* memleketinin takımıyla* süper lige çıkıp- yapmaktan beri dursun ve bunu* gerçekmiş gibi hissedip kutlasın hem de nostalji adına bu kadar değerli gelsin.

cm, bir depresyon tedavi şeklidir.
bitmeyen oyundur bu efenim. 2092 yılına geldim oyun hala devam ediyor. ölümsüzlüğü keşfettim sanırsam.
maxim tsigalko'nun abarttığı oyun.
cm'nin en güzel versiyonudur..daha sonrakiler ve fm onun yerini tutmaz..hızlı olması ve grafikleri insanlarda bağımlılık yaratır..* *
(bkz: championship manager)'ın diğer versiyonları hakkında yorum bile yapmayı saçma hale getiren belki ilk bakışta bu kadar adi görünüp bu kadar kalbe ve ciğere işleyeceği asla tahmin edilemeyen efsane oyun..
cm nin 2020 yılına geldiğimizde bile oynayacağımı tahmin ettiğim versiyonu
ne kadar oynansa da bıkılmayan oyun. ayrıca bugün bu başlıktaki entrylerimin hepsini biri artılamış. ona da selam olsun burdan

giugliano takımını aldım. save'im öyle devam ediyor. italya serie a'da şampiyonluktan şampiyonluğa koşuyorum. 2050 yılında falanım.

oyunun başlarında kenarda köşede kalmış iyi oyuncuları bildiğim için ilk 10-15 sene takım çalıştırmıyorum. go on holiday diyerek oyunun kendi kendine ilerlemesini bekliyorum. veya takım çalıştırmadan. yeni oyuncular çıkınca takım alıyorum ve öyle oynuyorum. size de tavsiye ederim. oyuna hiç karışmazsanız bi gecede veya birkaç saatte 10 sezon falan atlar.

bu da takımım:

görsel
istediğiniz kadar iyi oynayın, istediğiniz kadar rakip kaleciyi bombalayın, kaleye 20 şut isabet ettirin, rakip kaleci 10 la oynadığında gol atamazsınız. ama aynı maçta sizin kaleciniz 5 le oynasın, kalenize gelen tek şut gol olur ve 1-0 yenilirsiniz.

üstelik bu o kadar çok olur ki (özellikle büyük maçlarda veya büyük takımlara karşı) bir zaman sonra sinirinizden oyunu silip bir daha oynamama yeminleri edersiniz.
vazgeçilmezim, senelerimi verdiğim oyundur. özleyip yine oynamaya başlamıştım kısa bir süre önce. dün gece transfer sezonu kapanmadan bursaspor'un altın kadrosuna bakmayı akıl ettim. okan yılmaz'da 'unhappy with manager' murat sözkesen'de ise 'dislikes okan yılmaz' unhappy ibareleri bulunuyordu. bu fırsattan faydalanıp ikisinide yaklaşık yarı fiyatına takımıma kazandırdım. şimdi ise ikisi de paşa paşa mutlular. şampiyonlar ligi ön elemede de karşıma rakip olarak bir türk takımı çıkması da cabası...ben senin mantıksızlığını sevdim...
vazgeçilmez oyun.

garip prensiplerim var. mesela hangi takımda olursam olayım kontrat görüşmesi yaptığım oyunca küme düşme durumunda serbest kalacağı meblağı(relegation release clause) belirtirse, önce o meblağı kontrata dahil etmiyorum. ilk kontratı kabul etmeyip ısrarla r.r.c. isterse deli gibi ihtiyacım olsa bile oyuncudan vazgeçiyorum.

kafasının bi köşesinde küme düşme olan adamın benim takımımda ne işi var lan! pezevenk! bak sinirlendim yine. tamam sakinim.
herzaman en cok zevk aldıgım cm olmustur.dogru tespittir sonraki versiyonları eskiyi aratmıştır. (bkz: taribo west)
steam de falan var mı? nereden bulunduğu merak edilen oyundur, efsanedir. tsigalko'yu al tamamdır.