bugün

boya yapan kimse. çoğu zaman usta diye hitap edilir.

yazın gelmesiyle reklamlarda bir boyacı patlaması yaşandı. hangi kanalı açsan boyacılara methiyeler düzülüyor. yok boyacı ustaların ustaşıymış, yok boyacı zaatçiymiş. binbir türlü yalakalık var boyacılara karşı. boya markaları kendilerini asıl alacak kişilerin boyacılar olduğunu bildiği için yağlıyorlar ballıyorlar boyacıları. boyacılar ünlülerle aynı reklamda oynuyorlar. şarkıcılara sarılıyor, mankenleri kucaklarına alıyorlar. vede bıyıklı, ton ton sevimli kişiler olarak gösteririliyorlar. nerde öyle boyacı kardeşim? boyacı dediğin kimse kahvede en çok küfür eden, en çok burnunu karıştıran, mahallenin kızlarına en çok sarkıntılık eden kimsedir. bi ara eski mahalledeki bir boyacı yüzünden bizim apartmandaki teyzeler bi ay sokağa çıkamadılar. boyacı laf atıyormuş. sen boyacıya verirsen böyle gazı boyacı da yolda gördüğü bayana saldırır tabi.
entrylerine bayıldıgım yazar..ayılana gazoz bayılana boya..
evi hakimiyet altına alan meslek erbabı.
onlar eve gelmeden hayatımın en hızlı duşunu yapıp en hızlı kahvaltısını ederek odama kapandım. her taraf gazete, boya ve fırça. mahsur kalmış durumdayım.
çorum ilinin Mecitözü ilçesine bağlı bir köy.

ilçenin tüm köyleri için:

(bkz: Mecitözü)
Diyarbakır ilinin Bismil ilçesine bağlı bir köy.

ilçenin tüm köyleri için:

(bkz: bismil/#5120249)
boyacılık mesleğini icra eden kişi. ayrıca boyacılar resmen iyiler ve kötüler olmak üzere ikiye bölünmüşlerdir. işini hakkıyla, iyi bir şekilde yapan boyacıya çok zor rastlarsınız. tabii iyileri yok mu? var.
Bir süre sonra tiner ve bazı boya maddeleri yüzünden beyninde kalıcı hasar oluşan ve bir daha başka işte dikiş tutturamayan insan.
sırrı gültekin' in yönetmen koltuğuna oturduğu 1966 yapımı, bir sadri alışık filmi. başrollerde sadri alışık, selda alkor, çolpan ilhan, sadettin erbil paylaşmakta. bir ayakkabı boyacısıyla bir kızın aşk öyküsünü konu alan siyah beyaz bir film.
1966 yılında gösterime girmiş, başrollerini sardri alışık ile selda alkor'un üstlendiği siyah beyaz sıcacık bir film. sadri alışık bu filmde 'dalgacı mahmut' adlı ayakkabı boyacısı bir karakteri canlandırmıştır. birkaç sahnede dialogları ile tebessüm ettirmekte. üstadın rol aldığı tüm filmlerinde olduğu gibi nev-i şahsına münhasır oyunculuğuyla tadına varıyorsunuz filmin. *
izlemek isteyenler buraya bakabilir; http://www.izlebizle.net/boyaci-1966-sadri-alisik-izle/
atalay demirci nin stand up gösterisinde ankara terminalinde başından geçen bir olay şeklinde anlatarak duygulandırdığı şiirdir.

pantolon paçalarıma attı ellerini,
izin vermedim, kızdı:
- dur evlat, dur! ben alışkınım, dedi.
ezildim, utandım kendimden,
altmışındaydı, ayakkabılarımı boyuyordu...

gecenin bir yarısıydı, yüzündeki çizgiler anlamlı.
gülümseyerek sordu:
- memleket evlat?
- samsun amca, dedim.
samsun…

konuşmak istemiyordum utancımdan,
o başladı anlatmaya:
- üç oğlum var evlat,
biri doktor, ikisi polis...
doktor olan çok benziyor sana.
ayakkabılarımı boyuyordu ve yaşı altmıştı...

eziktim ve sordum:
- neredeler simdi?
- bilmem dedi gülerek,
- aramıyorlar beni, sormuyorlar
arada bir haberleri geliyor
iyiler ya, boşver gerisini
değiştir evlat,değiştir, dedi.
vurdu ayağıma...

- utanıyorlar benden, boyacıyım ya hani.
bir keresinde hastaneden kovdu beni sana benzeyen,
doktor olan yani,
pismiş üstüm başım, aldırmadı içeri...
yıllar oldu görmedim hiçbirini.
boğazım düğümlendi, yutkundum.
- teyze yaşıyor mu amca? dedim.
- yaşıyor ya yaşıyor, dedi.
bak karşıda o da,
ördüğü patikleri satıyor.
döndüm gösterdiği tarafa
nur gibi yüzü
tombul elleriyle
patik örüyordu teyze...

- erzurumluyum evlat, dedi
dadaşım yani
yirmi yıldır yapıyorum bu isi
çocuklarımı ayakkabı boyayarak
okuttum ben…
sıktım dişlerimi ve sordum:
- amca kızmıyor musun çocuklarına
baksalar ya size,
niye çalıştırıyorlar hala
gecenin bu yarısı terminallerde?
- bu hamur çok su götürür evlat
boş ver dedi boş ver,
değiştir hadi
hem sen arıyor musun ki babanı?
sustum...

- benim babam yok, dedim
küçükken ölmüş görmedim.
gülümsedi:
- anladım
sen ondan kızıyorsun benimkilere
- ne demek istedin amca, dedim.
altmışındaydı, ayakkabılarımı boyuyordu...

- benim babam da boyacıydı evlat, dedi
baba mesleği yani…
otuz sene oldu ben de görmedim babamı
öldü mü kaldı mı bilmiyorum
bu yüzdende onlara kızamıyorum
değiştir evlat, değiştir, dedi
utanarak vurdu ayağıma...
BOYACI MASALI SANDIĞIN

Sahil kentlerinden uçan bulutlar uçurtmama taklıdı
Umutlar denizi çocuksu gülümsemelerimi peki kim çaldı?
Küçücük ellerimde kocaman bir boya sandığı
Uyanık bir ben varım sanki koca devin ülkesinde
Yürürüm kahraman nidasıyla devlerin üstüne üstüne
Yüzüm kirli fakat terim tuzlu
Üstüm başım yırtık
Takat kalmadı artık...
Kolay değil, kader keder ile kardeşkanı
Yüreğimin buzlu izmir'inde bağırıyorum bağırabildiğim kadar
-Boyayalım ablalar, abiler afilli olsun ruganlarınız dosta, düşmana karşı
-Boyayalım kim bey, kim dev belli olsun!
boya yapan.
film setinden bir kare:

görsel
Büyük bir çoğunluğu kesinlikle eğitilmez cahildir. işini dürüst yapanlar da sayıca çok. Tiner çekmekten beyni eriyip akmış insana laf anlatmak çok zor. Diyorsun ki "usta işi hızlı yapmak bir marifet değildir. işi temiz ve titiz yapmaktır marifet. Arkandan 'ulan vay orospu çocuğu nasıl boktan bir iş yapmış' dedirtiyorsan sen o işte usta değil, karaktersiz bir orospu çocuğu oluyorsun" diyorsun ama adam mal mal yüzüne bakıyor. Ulan sizin gibi soytarı, karaktersiz, beş para etmez insanlara inat bedavaya ev boyayacağım ulan. Serbet piyasa değil mi? Bizde hizmet bedava. Sırf sizin gibiler piyasadan silinip gitsin diye. Geberin namına koyayım. Herkes kendi payına amk!
boya yapan kişi manasına gelir.`
evlerin badana boya gibi işlemlerini yapan, kiralık dairelerin kira verme öncesi ve sonrası hizmetini gören meslek grubu.
https://anadoluyakasiboyaciustasi.com/
hızlı bir torbacıydı. namı bir çok varoş semtte bilinen. cuma namazında görürdüm bazen.
hep mahçup bir tipi vardı, doğuştan.
tövbe etti sonra, façasını düzeltti.
semtten taşındı sonrasında.
takribi 1-2 yıl temiz...
nadir de olsa görüyorum bazen. ayağı kaymış tekrar, düşmüş.
akıbeti muamma....