bugün

ispatı ilk ayettedir. Cebrail vahye geldiğinde tam üç kez "ikra"demiş ve peygamber de 2 defa "ben okuma bilmem" diye yanıtlamıştır. Ancak 3. Kez allah'ın kudreti ile madden ve manen okumaya başlamıştır.
550'li yılları günümüz ile kıyaslayan embesil mahlukatlari gostermistir.

Bir insan bu kadar mı cahil, aptal ve beyinsiz olur yahu? Üçü bir arada.
40 yasinda bile birakin adami insan olamayacak bireyin zeka kapasitesinin yetmeyeceği bir durumdur.

Eğitim cehaleti alir,eseklik ise baki kalir.

Bu ülkede eğitimli bu kadar esek varken asla anlaşılamayacak durumdur.

Sende biraz (OKU) evladim olur mu.

edit; daha seri eksileyin ki ne kadar eşek var bi göreyim. Hatta liseden arkadaslarinizi toplayin eksileme seanslari duzenleyin ateistlik oynayan ergen ibneler sizi klavye kahramanları.
olaya biraz objektif bakmak gerekir.
o dönemde kaç kişi arapça biliyordu. bilmemesi normal olarak karşılanmalı. -ki kitaba ve hz. muhammed' inanmam-

Hz. muhammed'e inananlar ona ilk vahiy geldikten sonra öğrendiğine -tanrının bahşetmesiyle- inanıyorlar. ama aslında ilk vahiy geldikten sonra hz. muhammed halen okuma yazma bilmiyordu, cebral'in ona söylediklerini başkalarına bire bir anlatıp yazmasını sağlamış.

biraz açıp kitap okusalar çözecekler ama ergen ateistler sadece muhalefet olmaktan öteye gidemedikler için boş boş tanrıya laf etmekten kendilerini alamıyorlar...
Ezikligini fazla yaşamış olmalı ki ilk emri oku olmuştur.
Okumuşsunuz ama adam olamamışsınız dedirtir.
peygamber efendimizin okuma yazma bilmemesi ilahi bir sebebe dayanir. kurani Kerim'i onun yazdigi iddaalari bertaraf olsun diye okuma yazma ogrenmesi allah tarafindan engellenmistir denilir. hayatinda hiç yazi yazmamis bir insanin böyle kapsamli ve edebi bir kitap yazamayacagi kurani kerimin delillerinden biridir.
40 yaşına geldiginde bile, insan olmayi, aklini kullanmayi ogrenebilecegi mechul embesil tiplere dert olmustur.
bu başlığı açan kişi ve hakaret alay içerikli entry giren insanlar kaç yaşında acaba?
ey yaratık ilk önce insanların dinine ve inançlarına saygı duymayı öğrenmeni diliyorum. kimse seni alay ettiğin dine girmene zorlamıyor.
umarım ahlaklı ve duyarlı bir insan olabilirsin.
ve ve ve bir şeyle dalga geçmeden önce az bilgilen tamam mı cahil insancık?

Bu konuda iki ezberci anlayış var.

1. Ezberci Anlayış: Hz. Muhammed’in okuma yazması olduğunu, bu açıdan bizzat kendisinin bazen de kendi arkadaşları ile beraber Kuranı yazdığını söyleyen islam karşıtı anlayıştır. Bu söylediklerimiz ve söyleyeceklerimiz onların bu iddialarını çürütmektedir.

2. Ezberci Anlayış: Hz. Muhammed’in okuma-yazması olmayan cahilin teki olduğunu düşünen bir kısım Müslümanların görüşüdür. Bunlara göre de vahiy gelmeyene kadar okuması ve yazması olmayan peygamber,"oku" ayetinden sonra okumayı öğrenmiştir.

Gerçi burada konu onun "kültürel düzeyi" değil de "dini inancı" dır.Ama kendisinin daha çok çobanlık,ticari eşya nakliyatı memurluğu ve en son tenhalarda insanlardan uzak kalan bir münzevi hayatı tercih etmesi onun peygamberlikten önce de bilge,alim,öğrenci v.s olmadığını gösteriyor.Bu anlamda hayatı ve evreni okuyabilme,felsefe yapabilme,insanları yönetebilme gibi bir tecrübesi ve okuması yoktur.Bu durum,peygamberliğe hazırlık yapmadığı anlamını da verir.

Ancak bu durumu, bazı insanların onun zaten okuma ve yazmayı hiç bilmediği anlayışına sürüklediğini de görüyoruz. Halkın anladığına ve inandığına göre Hz. Muhammed okuması yazması olmayan birisiydi. Kuran’da onun hakkında kullanılan "ümmi nebi" deyimine ve Hira mağarasında aldığı ilk vahiyde "Oku" denince söylediği "Ben okuma bilmem" sözüne dayanılarak geliştirilen bir argümanla, birçok kişi, peygamberinin okuması yazması olmayan birisi olduğuna inanıyor.

Oysa ümmi kavramı çok kaba bir tercümeyle ancak okuma yazması olmayan anlama gelebilir. Gerçekte ümmi kelimesi, halkın aleyhine bir kasıtla oluşturulmuş her hangi bir sınıfa, kasta, hanedana, oligarşiye mensup olmayan, anasından doğduğu gibi kalarak umuma ait olan, kamunun içinden gelen, Türkçedeki güzel tabirle "halkın bağrından çıkan" anlamına gelebilecek bir anlamı var. Yoksa deftere bakıp da ne yazıldığını anlamayan eline kalem geçirse bir şey yazamayacak durumda bir ümmilik değil bu. Zaten ilk emir olan "oku" hayatı ve insanı okuma değil de defteri ve kitabı okuma olsaydı peygamberlikten sonra kendisinin okuma-yazma faaliyetlerine girişmesi de gerekiyordu. Kaynaklara baktığımızda böyle bir olayla karşılaşmıyoruz.

Ankebut 48 de anlatılan" Sen bundan önce ne bir yazı okur, ne de elinle onu yazardın. Öyle olsaydı, batıla uyanlar kuşku duyarlardı" ayetine de bu yönden bakmak gerekir. Yani "sen bu uğraşların içinde değildin" deniyor. Yoksa "okuma-yazmayı bilmiyordun da bu kuran sayesinde öğrendin" denmiyor. Zaten ilk vahiyde verdiği cevap da motamo tercüme ettiğimizde "okumayı bilmiyorum" değil de "okuyan değilim" anlamı çıkar. Yani kari(okuyan) sıfatım ve özelliğim yoktur.Dikkatlice okuyalım:

Sen bundan önce, ne bir yazı okur, ne de elinle onu yazardın.

Şimdi yukarıdaki cümleden muhatabın söz konusu zaman kadar bir şeyler yazmadığını mı yoksa yazmayı ve okumayı bilmediği mi anlaşılıyor? Eğer konu bilmemek ise neden ''sen bundan önce ''okuyamazdın'' veya ''okumayı bilmezdin'' gibi değişik fillere başvurması gerekiyordu. Hâlbuki ayette şöyle bir devam getirebiliriz. Sen bundan önce böyle bir işe girişmedin.40 yaşına kadar bolca okuyan ve de devamlı yazan bir halin yoktu. O halde sen bu işe hazırlık yapmadın. Eğer 20 veya 25 veya 30 yaşından sonra bu işlere girseydin Kuranı senin yazdığın konusunda şüpheye düşenler şüphelenmekte haklı olabilirlerdi.
Başlıkta bahsedilen peygamber-i azamdır. Mucize ile hira dağındaki mağarada okuma yazmayı öğrenmiştir ki bu kudret-i ilahinin bir tecellisidir. O yaşına kadar okuma yazma bilmemiş olmasının nedeni ; Müşriklerin Kur'an-ı kerime dil uzatarak : ''sen buradaki Kelamı Tevrat ve incilden çaldın'' demelerine engel olmak içindir. Bazı ahmakların yorum yapmadan önce bu bilgiyi bilmeleri yararlıdır ve mantığa da kafidir.
Kendi kitabını okuyamamış peygamberdir. Zaten kitap da değildi yaşarken.Arap harfleriyle okuma yazma öğrenmek zordu. Latin harfleri olsaydı öğrenirdi diyesim geldi.
Onceden secilmis bir sahsin ALLAH IN nezdin de okuma- yazma bilmesi ile ilintili bir durumla peygamber statusune gelmesinin alakasinin olmamasidir.. Oku emri ile bahsedilen unvan ...

Seni alemlere rahmet gonderdim.. Tum guzelligini iyiligini..

Beni temsil et... KINAYESIDIR....
20-25 yaşında olup var olan beyinlerini hala kullanamayan geri zekalılara dert olandır.

bir başka geri zekalı da "latin harfleri olsa çabuk öğrenirdi" gibi şeyler yazmış.

baban da biraz daha etkili olsaydı belki beyninin öbür yarısı da gelişirdi ama ne yaparsın insanlık hali.
peygamberin okuma yazma bilmemesini " ümmi olmasına" bağlarlar. fakat ümmi demek ,okuma yazma bilmeyene değil ,tevrat ve incili okumayı bilmeyenlere denir. yahudiler tevratı bilmeyenlere ümmi derlerdi. yani yahudiler ,araplara ümmi derdi. (içlerinde tevrat okumayı bilen varsa istisna) yahudiler kutsal bilgiye vakıf olmayanlara bu tabiri kullanıyorlar yani. peygamber de bu bağlamda ümmidir. ama islam dünyası bunu maalesef bilinçsiz veya bilinçli olarak çarpıtmış, kitab-ı mukaddesi okumayı bilmemeyi ,hiç okuma yazma bilmeme olarak aktarmışlardır. "Peygamber okuma bile bilmiyordu, allahın kudretiyle birden okumayı öğrendi ,işte bu mucizedir " gibi söylemlerle sanırım diğer din mensuplarını ikna etme veya müslümanları daha da islama bağlama amaçlanmış olabilir.
Dürüstlüğüyle nam salmış insandır.
üzerine tartışmak gerekendir.
öğrenme çabası göstermemiştir. ticaret yaptığı için okuma yazma bilmeye gerek yok, matematiği iyiydi ama.
okuma yazma bilmeyen bir peygamberin insan kelamının çok üzerinde kelamlarla insanlara hitap etmesi onun mucizelerinden biridir.
okuma yazma bilseydi kur'anı o yazdı denebilirdi.
Doğuda hala okuma yazma bilmeyen insanlar var. Bu zeki olmadıkları için değil eğitim almadıkları içindir. Peygamberler doğmadan seçilir yaşamları ona göre şekillenir. Bu da allah'ın bir mucizesidir, peygamber efendimizin düşmanlarının bile güvenebildiği bir insan olması da bundandır.
Her olay, dönem şartlarına göre değerlendirilmelidir.
Bir durum.
ateistlere dert olmuştur.
yine bu başlıktan bir entariyi kopyalayıp, irdeleyerek konuya katkıda bulunalım..

söz konusu entarimiz;

bu kadar kusursuz ve her şeyin anlatıldığı, içinde mükemmel bir matematik gizli olan kur'an-ı kerim'i hz.muhammed'in yazmadığına delil olması için okuma yazma bilmez bir insan olarak yetişti.

allah'ın planları eksiksiz işliyorken, kim cahilliğinden utanmadan onun sahibi olduğu şeye açığını buldum diyebilir ki?

mercek tutulacak kısmı;

spoiler
bu kadar kusursuz ve her şeyin anlatıldığı, içinde mükemmel bir matematik gizli olan kur'an-ı kerim....
spoiler

düşünsenize, bırakın kusursuz ve her şeyin anlatılmış olması gülünçlüğünü.. adam içinde mükemmel bir matematiğin gizli olduğunu fln biliyor..

hem mükemmel, hem de gizli.. ama biliyor işte bunu.. adamlar her nasılsa biliyor..

mevzuyu tam burada kesip, bir iki yorumla kapatmak istiyorum yoksa bu arkadaş ve benzerlerine cevaben daha neler yazılır da neyse işte..

o kadar sene ticaretle uğraşıp, kısıtlı bir topluluk içinde bilfiil yaşayıp da okuma yazma öğrenememiş olmak en hafif tabirle düşük zekalılıktır..

e manipüle etme kabiliyeti olan birisi de düşük zekalı vs değildir..

yani olay olduktan sonra kılıf uydurmak dünyanın en kolay işidir.. bitmiş maça yorum yapmak gibi.. o zaman her şey bir şekilde kılıfına uydurulabilir..

bu arkadaşların okuma yazma bilmemesine diktiği kılıf nedir?

bilseymiş kendi yazdı derlermiş..

e o yazmamış da ondan sonra gelenler yazmış..

ne değişmiş ki?

ben de o zaman ondan sonrakilerin kendilerinin uydurmasıdır derim olur biter..

islam dünyası bu mantık yoksunluğu ile varlığını sürdürme çabasında ısrar ettikçe dalga konusu olmaktan kurtulamayacak..

evet, hiçbişi bilmiyodu, kendi yazsın denilmedi diye okuma yazma bilmeyen kendisine kuran vahyedildi..

ha evet çok mantıklı diyip, inanıyoruz..
hem ana tarafından, hem baba tarafından mekke'nin önde gelen iki ailesinin torunu olan birinin kırk yaşına kadar okuma, yazma bilmediğine inanmak saflığın doruk noktasıdır. üstelik bu adam bir de ticaretle uğraşıyormuş. muhammed'in okuma, yazma bilmediği bilgisini kimden aldınız acaba; zamanın milli eğitim bakanında mı?!...