bugün

entry'ler (364)

yalnız yaşamak

yalnızlıkla karıştırılmaması gereken, cennetten çıkma olduğunu düşündüğüm, kendini çok özleten ayrıcalık.

gece gece eski sevgilisini düşünen insan

elizabeth'e mahkum olmuş kişidir yoksa ne etmeye düşünsün gecenin bir vakti.

otobuste kusmak

(bkz: my sassy girl)

atari salonlarinda orjuken cekmeyi ogreten abiler

elleri öpülesi abidir.

bir üst modeli için:

(bkz: tsubasa şifrelerini öğreten abi)

kızlarımız barda köpük banyosunda ölmedi

yaşını başını almış insanların, kendi hür iradeleriyle gittiği bar ile, daha yaşı ufacık olan kızlarının kendi tasarrufları dışında bulundukları iki yeri karşılaştıran baba modelinin sarfettiği söz. lan o barda ölen insanlar kendi hareketlerinden, kendi canlarından sorumluydular. isterlerse gider intihar ederler, hiç birimiz de birşey diyemeyiz, çünkü kendilerine yönelik olaylarda tasarruf hakları onlara ait. ama senin o küçücük kızın canını korumaktan doğan bir sorumluluğun var. nasıl olur da kaçak bir yere yollayarak onları böyle bir riske atabildin. bravo benim çok bilmiş insanıma...

caganos

balıkçı ağlarına bol bol takılan, sabahın ayazında ekmek parası peşinde koşan balıkçıların en büyük sövme sebebi. yengeçin bir boy büyüğü.

(bkz: akrep)*

beşiktaş

ilk öncelikle işin o çok istenen kapak kısmı:* * *

edit: bu skorlar kesinlikle diğer iki takıma bok atmak amacıyla ya da beşiktaş'la karşılaştırma yapmak amacıyla yazılmamıştır. sadece entrynin daha sonraki bölümlerinden de anlaşılabileceği üzere, daha önceki entrylerde sorulan bir soruya cevap olarak yazılmışlardır.

önce galatasaray:

galatasayay - chelsea, chelsea 5 atmış
bayern münchen - galatasaray 6 - 0, bayern 6 atmış
ac milan - Galatasaray 5 - 0, milan 5 atmış
bayer leverkusen: 5 - galatasaray: 1, leverkusen 5 atıp 1 yemiş, 4gol farkı var

sonra fenerbahçe:

sl benfica - fenerbahçe 7 - 0
sigma olomouc - fenerbahçe 7 - 1
psv eindhoven - fenerbahçe 6 - 1
fenerbahçe - milan 0 - 4

(bkz: mor rengin verdiği o dayanılmaz hafiflik)

bunlar diğer iki takımın aldığı mağlubiyetler. bakın bakalım geçiyo mu geçmiyo mu? demek ki neymiş; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın sonuçları pek bir acıymış değil mi genç çağanos seni.

bazı çağanoslar bundan sonrasını okumasa da olur artık kanımca:

yukarıdaki maç sonuçları, kesinlikle dalga geçme amaçlı yazılmamıştır. kaldı ki bence utanılacak olan şeyler, futbol konusunda çığır açmış, belli bir futbol kültürüne sahip bu takımlara karşı alınan mağlubiyetler değil oynanan kişiliksiz futboldur.

sizin milyonlarca taraftarınız var, o kadar geliriniz var işiniz ne gidin başarılı olun demek, futbola ne kadar kıt bakıldığının da bir göstergesidir kanımca. futbol paradan ve pahalı transferden önce bir kültür işidir. mesela karşımıza bir italyan takımı çıktığında; abi bu adamlar defansif buldu mu atan adamlar, bir ingiliz takımı çıktığında, abi bunlar çok tempolu, hızlı oynayan adamlar ya da bir ispanyol takımı çıktığında, abi biz bu adamlardan top alamayız, acayip iyi pas yapar bunlar diyebiliyoruz. çünkü bu adamların uzun seneler ve doğal olarak tecrübeler sonucu ortaya çıkmış bir futbol kültürleri var. misalen lyon da porto da ajax da futbolcu satmanın haricinde bizim büyük takımlarla kıyaslanınca pek bir fakir bulunurlar *. ama bu takımların ciddi tecrübeler sonucu elde edilmiş bir futbol kültürleri , futbol anlayışları vardır. henüz ciddi anlamda avrupa mazisi 10 15 yıl olan bizim takımlarımızın daha yolun başındayken böyle sonuçlar almalarında da hiç bir gariplik yoktur esasında. ama işte bir maçla şişirme ve indirme amacıyla yazılar yazan gazetelerimizin sonucunda, bu basit gerçekleri bile göremeyen insanlar türemiştir ülkemizde.

"bizim kulübümüz o uefa elemelerini daha önce geçti bi kerem yaaa" şeklindeki ağlamalara ise gülüp geçerim. o fark yediğimiz takımları, biz öyle ya da böyle yenmişizdir. ama doğruya doğru; siz değil daha maç yapmak o stadların olduğu şehirlere bile gitmemişsinizdir. bardağın hangi tarafına bakacağın sana kalmış gari.

beşiktaş 3 - barcelona 0
beşiktaş 2 - liverpool 1
chelsea 0 - beşiktaş 2 ** *

ayrıyetten bizim gelirlerimiz hayvan gibiyse, bu kulüplerin acilen futboldan men edilmeleri gerekir. ee ne de olsa bir tekel karşıtı yasa bulunur her ülkede.

ayrıca;
(bkz: bir tarihi hezimet olarak 4-1 lik sonuç) zihniyetindeki insanlara tavsiyem gidin bir psikoloğa görünündür. 3 golde tarihi hezimet aramak ancak ezik kalmanın doğurduğu bir psikolojik travmanın sonucudur.

genç fenerbahçeliler

(bkz: http://www.gencfb.org/) adlı sitelerinden yaptıkları açıklamayla ilgi çeken topluluk.

gencfb org

an itibariyle başkanları olan aziz yıldırım'a verip veriştirmiş site. geçmişte yapılan pazarlıkları da uzun uzun anlatmışlar ve çok ilginç ayrıntılara yer vermişler.

(bkz: http://www.gencfb.org)

yazarların hepsi kadın olsa açılacak başlıklar

(bkz: evde kalmış olmanın dayanılmaz hafifliği)*
(bkz: zalliye nin evinde kısırsız gün olmaz zirvesi)**
(bkz: mango vs pazar)
(bkz: zengin koca bulma taktikleri)
(bkz: koca bulmuşlardan bulamayanlara tavsiyeler)

edit: vurmayın lan yeter. tamam yazarların hepsi gene erkek olsun, hatta ipne olsun. kısır günü de ben de olsun. ama bulaşığı yıkamam baştan söyliyim.*

(bkz: niye eksilendiği anlaşılamayan entryler)

birinci batarya

futboldan zerre anlamadığı belli olan, tek işi forum havasında entryler girmek olan barutsuz top*. hadi bu maç (bkz: 24 agustos 2008 antalyaspor besiktas maci) çok içine oturdu, aymazlığın son sınırında beşiktaşa saçma sapan şeyler yazıyorsun da, hiç mi şampiyonlar ligi formatı bilmiyorsun (bkz: #4032960). hadi formatı bilmiyorsun, bari bu turnuvanın bir ismine bak da, ondan sonra böyle saçma başlıklar aç. zaten fiorentina'yı kalitesiz takım olarak gören zihniyete söylenecek çok bir şey yok aslında ya neyse. 3-4 yıldır grupları sonuna kadar zorlayan, 2 yıldır cl maçlarında, sahasında kaybetmeyen, geçen sene bir çok büyük takımı yenen fenerbahçe'yi de o listeye almanı da, yazılarındaki o forum tandansının bir yansıması olarak değerlendiriyorum. **

beşiktaş

bazılarının kalbine düşerek, aldığı sonuçlardan bağımsız olarak, her daim tarifsiz bir sevgi yaşamalarını sağlarken, bazılarının içine oturan kulübüm.

öyle bir oturur ki; kendi takımları daha portakalda vitaminken, beşiktaşımın, o çok önemsiyor gözüktükleri türk futbolunu gururla temsil ettiğini ve bunun sonucunda kendilerine asla nasip olmayacak olan, armasında ay yıldız taşıyabilme hakkını kazandığını, kulübün futbol şubesinin 1-2 senelik bir periyoduna bakarak unutuverirler.

öyle bir oturur ki; 3 kuruşluk futbol tarihi bilgileriyle, utanmadan: "avrupadan en çok farklı mağlubiyetlerle dönen takım" iddiasında bulunurlar.

öyle bir oturur ki; kendi başkanlarına; bize para vermesseniz küfür eder, stadı kapattırırız derken, yıllardır türkiye ve avrupanın dört bir yanına deplasman yapan, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında saygı duyulan* * taraftarlarına akıllarınca bok atarlar.

öyle bir oturur ki; futbolun sonuç itibariyle sadece bir oyun olduğunu ve her türlü sonuca açık olduğunu unutup, 3-5 yıllık futbol verilerinden yola çıkan saçma sapan çıkarımlarıyla, bir sürü alanda faaliyet gösteren 100 yıllık bir kulübe bok atmaya çalışırlar. misalen sen; engelli basket takımı, hentbol, kürek, boks, atletizm, kros, güreş ya da briç diye spor dalları duydun mu hiç genç akrep?

2 ekim 2008 fc metalist kharkiv beşiktaş maçı

hemen akabinde kendime ve tüm beşiktaşlı kardeşlerime selda bağcan'dan acıyı bal eyledik şarkısını armağan ettiğim maç.

kör olasın demiyorum ertuğrul hocam;
kör olmada gör bizi gör bizi sinan engin.

ekilir ekin geliriz
ezilir un geliriz
bir gider bin geliriz
sizi vurmak kurtuluş mu.

bana yapilmasin kardesim

bu sinirle* beni güldürdün ya, jaja* da seni güldürsün hemi kişisi.

(bkz: #4036161)

2 ekim 2008 fc metalist kharkiv beşiktaş maçı

beşiktaş'ımın kronikleşmiş deplasman fobisine yenik düştüğü maç. ayrıca sinan engin'in gökhan zan'la ibrahim üzülmez'i derhal iyi bir hocaya, kurşun döktürmeye götürmesi lazım. ikisinden biri takımda oldu mu; o maçı kazanmamız ihtimali %10 a düşüyor çünkü. şahsen takımdan yollamak daha kesin bir çözüm gibi görünüyor gözüme ama, anlaşılan o ki böyle bir akıllılığı yapacakları yok. daha iyisi, yollasınlar irlandadaki bir wicca okuluna ya da orta asyadaki şaman kardeşlerimizin yanına, bari işi membağında öğrensinler, sonra da dönüp yıldırım demirören'e öğretsinler. ***
biz de onların yokluğunda şu guayye ile idare edelim bari.*

makyaj yapmaktan nefret eden kız

varlığı ancak masallarda mümkün olan kızdır.

(bkz: heidi)*
(bkz: rapunzel)*

dersim olayları hakkında hiç film yapılmaması

(bkz: dersim ne lan)

(bkz: türkiye haritasında dersim diye bir yer olmaması)

30 eylul 2008 fenerbahce dinamo kiev maci

(bkz: şut yok orta yok gol yok ne var len it)

kadınlar olmasa erkekler ne yapardı acaba

yurrağa yerdik hacı. hakikaten ama sözde mecaz, mana arama boşuna...* *

29 eylül 2008 ekşi sözlük e erişimin engellenmesi

bu konu başlığı adı altında; ben girebiliyom zuhahha, işte dns bilmem ne, proksi hacı proksi diye bişi var diyenleri ilgiyle takip ettiğim ekşinin kapatılması hadisesi. insanlar nasıl alışmışlarsa artık yasakçı, sansürcü zihniyete hiç garipsemiyorlar ekşinin niye, nasıl ve hangi sebepten kapatıldığını. tek dertleri kaçak yollardan girip lamerlık yapmak.

öncelikle kim, hangi hakla kapatıyor kardeşim böyle bir platformu. bu kadar kolay mı türkiye'ye malolmuş, onlarca klonu çıkmış bir siteyi uyarmadan kapatmak. sonra da birşey yokmuş gibi açmak.

kapatanlar da gayet iyi biliyor ki zaten oranın müdavimleri çeşitli yollardan oraya giricekler, zaten oraya girenlerin büyük çoğunluğu onlar için kaybedilmiş bir mesele artık. kanımca tek amaçları; bu kadar tıklanan, doğal olarak da reklam alan bir yerin sahiplerine - bize göre moderasyonuna- bakın canımız istediği an sizi kapatabiliyoruz diyerek göz dağı vermek. elinizi artık korkak alıştırın, her düşünceye izin vermeyin canım demek. adam gibi maç, karı kız, film entryleri neyinize yetmiyor da okumuş bilgili yazarlarınızla siyasete girip, insanlara bilmedikleri şeyleri, hiç duymadıkları düşünceleri bu kadar rahat aşılıyosunuz demek. siz kimsiniz ki biz ve bizim gibilerin 100'lerce yıldır dayattığı hurafeleri yıkmaya, onların altında geçerli nedenler aramya çalışıyorsunuz demek. siz kimsiniz ki evrim diye bir şeyi tartışıyorsunuz ne hakla demek. siz kimsiniz ki türkiye'nin 1938 sonrası tarihi hakkında herkesi bilgilendiriyorsunuz demek. ve hooooppp, 1 taşta binlerce kuş. hiç zannetmiyorum ki diğer klon sözlüklerin modersyonları da korkmamış olsun, bazı yazarlar gibi; oh olsun gelirler bize daha iyi olur demiş olsunlar. şu anda hepsi kendi sözlüğünü bir elden geçiriyordur kanımca. yazık ama gerçek...

(bkz: sebepler ve nedenler)

(bkz: farklı tehdit yöntemleri)

(bkz: durmak yok yola devam)