bugün
- anın görüntüsü21
- bik bik'in cinsiyeti16
- icardi190524
- fenerbahçe taraftarı25
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı107
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası32
- en çok yaşamak istenilen şehir21
- mühendis erkeklerin genel özellikleri23
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- bik bikinize ne dikersiniz12
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur13
- ibrahim reisi13
- erkolar kapatılsın15
- galatasaray'ın yaşaması muhtemel facia15
- dokunmaya kıyamadan sevmek19
- fred'in gs orta sahasını kucağa alması14
- nurcuların fetöcü olduğu gerçeği10
- fenerbahçe13
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz14
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur12
- mauro icardi11
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi15
- manitayla yapılacaklar16
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması20
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur21
- alex de souza13
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- travestilerin genelde kürt olması16
- karıya kıza doymuş erkek26
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz13
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- çok üzgünüm sözlük9
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi15
- etine dolgun kız9
- risale i nur23
- taktik verin16
- icardi1905 adamdır13
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz18
- okan buruk10
- mert hakan yandaş30
- 21 maçtır yenilmeyen takımı becermek12
- icardi1905'in silik yemesi9
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz21
- sık sık aldığınız iltifatlar15
- gulmekicinyaratilmis8
- nervio8
1994 yılında gösterime giren zeki demirkubuz'un ilk filmidir. sadece demirkubuz ismi geçmesi bile yeterli görülebilir, lakin film için yapılan olumsuz eleştiriler, yönetmenin bu film sonrasında çektiği filmlerin başarısıyla ilişkilendirilmekte.
hayatın çıkmazında kendini kaybeden kadının yine kendini arayışını anlatan bir film. zengin bir adamla evlenip varoş bir semtten ayrılıp, yüksek binaların oluşturduğu bir sitede oturan ve hizmetçisi dahil çevresindeki tüm insanlarla olan iletişim kopukluğu yaşayan ve yine bu sebeple mutsuzlukta yüzen bu kadın, kendine dair arayışında toplumun kabul etmediği şeylere yöneliyor. kendisine ait aracı olduğu için, boğulduğu evinden sıkça uzaklaşıp, kocasının ilgisizliği dışarda bastırmaya çalışıyor. bir gün, yine gezmekten geldiğinde, hizmetçisi kapıcının oğluyla kendi yatağında sevişirken yakalıyor. bu olay kadın için bir dönüm noktası gibi. daha önce farkında olmadığı kişi ve dürtüleri birden canlanıyor. kocasını kapıcının oğluyla aldatması, aslında kapıcının oğlunun çekiciliğinden değil. geldiği yeri, ailesinden uzak durarak unutmaya çalışsa da bu davranışı yine varoşlardan gelen hizmetçisiyle kendisini kıyaslamasıdır bir nevi. zaten diyaloglarda çoğunlukla hizmetçiye ettiği hakaret ve küfürler bunun ispatı. velhasıl, kapıcının oğluyla defalarca birlikte oluyor. hatta kapıcının oğlunun tercih yapmak gibi bir duruma sokuyor. böylece hizmetçiden daha çekici ve tercih edilen kadın olduğu kendisine ispat etmiş olur. bu egosal tatmin kadını içine düştüğü çukurdan çıkarmıyor elbet, kuyu daha da derinleşiyor.
fikret Kuşkan'ın canlandırdığı karaktere bakıldığında obsesif davranış bozuklukları ön plana çıkmakta. örneğin, arabalar konusunda obsesif tutumu, yağmur yağmasa bile aracın sileceklerini çalıştırması ve öylece durması şeklinde izleyeni depresif hisselere itebiliyor. fazla konuşmayan bu genç adam, sıkıntıya düştüğü durumlarda tırnaklarını yemesi ile de dikkat çekiyor. zaten filmin sonunda akıl hastanesinde görülüyor.
akıl hastanesi sahnesinde Zeki demirkubuz'u türkü söyleyen bir akıl hastası olarak görüyoruz. zaten demirkubuz, filmlerinin bir karesinde mutlak suretle görülüyor. bu durum da zeki demirkubuz filmlerinin bir özelliği haline gelmiş. diğer özellikler için usta yönetmenin diğer filmlerindeki entrylere göz atabilirsiniz.
film, insanların takıntılarının boyutları ve sonuçları üzerine. psikolojiyle ilgilenlerin bu filmi mutlaka izlemesini tavsiye ediyorum. gerçi diğer demirkubuz filmleri de bu konuda oldukça iyi. psikoloji dedim mi, sinema alanında zeki demirkubuz ismi oldukça etkili.
(7/10)
hayatın çıkmazında kendini kaybeden kadının yine kendini arayışını anlatan bir film. zengin bir adamla evlenip varoş bir semtten ayrılıp, yüksek binaların oluşturduğu bir sitede oturan ve hizmetçisi dahil çevresindeki tüm insanlarla olan iletişim kopukluğu yaşayan ve yine bu sebeple mutsuzlukta yüzen bu kadın, kendine dair arayışında toplumun kabul etmediği şeylere yöneliyor. kendisine ait aracı olduğu için, boğulduğu evinden sıkça uzaklaşıp, kocasının ilgisizliği dışarda bastırmaya çalışıyor. bir gün, yine gezmekten geldiğinde, hizmetçisi kapıcının oğluyla kendi yatağında sevişirken yakalıyor. bu olay kadın için bir dönüm noktası gibi. daha önce farkında olmadığı kişi ve dürtüleri birden canlanıyor. kocasını kapıcının oğluyla aldatması, aslında kapıcının oğlunun çekiciliğinden değil. geldiği yeri, ailesinden uzak durarak unutmaya çalışsa da bu davranışı yine varoşlardan gelen hizmetçisiyle kendisini kıyaslamasıdır bir nevi. zaten diyaloglarda çoğunlukla hizmetçiye ettiği hakaret ve küfürler bunun ispatı. velhasıl, kapıcının oğluyla defalarca birlikte oluyor. hatta kapıcının oğlunun tercih yapmak gibi bir duruma sokuyor. böylece hizmetçiden daha çekici ve tercih edilen kadın olduğu kendisine ispat etmiş olur. bu egosal tatmin kadını içine düştüğü çukurdan çıkarmıyor elbet, kuyu daha da derinleşiyor.
fikret Kuşkan'ın canlandırdığı karaktere bakıldığında obsesif davranış bozuklukları ön plana çıkmakta. örneğin, arabalar konusunda obsesif tutumu, yağmur yağmasa bile aracın sileceklerini çalıştırması ve öylece durması şeklinde izleyeni depresif hisselere itebiliyor. fazla konuşmayan bu genç adam, sıkıntıya düştüğü durumlarda tırnaklarını yemesi ile de dikkat çekiyor. zaten filmin sonunda akıl hastanesinde görülüyor.
akıl hastanesi sahnesinde Zeki demirkubuz'u türkü söyleyen bir akıl hastası olarak görüyoruz. zaten demirkubuz, filmlerinin bir karesinde mutlak suretle görülüyor. bu durum da zeki demirkubuz filmlerinin bir özelliği haline gelmiş. diğer özellikler için usta yönetmenin diğer filmlerindeki entrylere göz atabilirsiniz.
film, insanların takıntılarının boyutları ve sonuçları üzerine. psikolojiyle ilgilenlerin bu filmi mutlaka izlemesini tavsiye ediyorum. gerçi diğer demirkubuz filmleri de bu konuda oldukça iyi. psikoloji dedim mi, sinema alanında zeki demirkubuz ismi oldukça etkili.
(7/10)
güncel Önemli Başlıklar