bugün

hayata dair iç burkan detaylar

üc yasindayken; sahile vuran dalgalarin siz yetisemeden kiyidaki kovanizi alip derinlere götürmesidir,
yedi yasindayken; yürüyen merdivenlerin sonuna gelindiginin farkedilmemesi üzerine elindeki kocaman dondurmayla beraber yere düsmektir,
on bes yasindayken; hayatinin matematikteki ilk zayif notunu alip haftalarca aileme nasil söyleyecegim diye düsünmektir,
on sekiz yasindayken; üniversiteyi kazanip aileni,evini,dostlarini,sevgilini ve dogup büyüdügün sehrini arkanda birakarak hic bir seyinin olmadigi bir sehre tasinmaktir,
yirmi yasindayken; hayatinin en büyük aski olan insandan hayatinin en büyük kazigini yemis olarak ayrilmaktir,
yirmi üc yasindayken; geriye dönüp cocukluk hayallerine bakmak ve bu hayallerin arasinda 22 yasinda okulu bitirmek,24 yasinda evlenmek, 25 yasinda ilk cocugunu dogurmanin oldugunu hatirlamak ama 25'e merdiven dayadigin su günlerde hic birisine sahip olamadigini bir kez daha farketmektir,
yirmi bes yasinda; 3 yasinda bir kova icin agladigini, 7 yasinda dondurma icin agladigini, 15 yasinda sacma bir not icin haftalarca uykusuz kaldigini hatirlamak , 20 yasinda aslinda degmeyen bir insan icin yillarini verdigini anlamak ve artik bir seyi farketmektir : büyüdügünü...