recep tayyip erdogan vs aydin dogan

Vah...Vah..Vah.. dedirten çatışma. Bir başbakanın bu kadar kabadayılık yapmaya çalışması, şantaja başvurması, işi sokak kavgasına dökmesi dünya siyaset tarihinde görülmemiştir herhalde. Aydın Doğan'ın gazetelerinde çıkan yazılarından dolayı Aydın Doğan'ı suçlayıp "Kendi çalışanlarına söz geçiremiyor musun" demeye getiriyor. Bu insanın demokrasiye olan inancından söz etmek ne kadar mümkündür anlamak artık daha kolay. Bir gazete yazarı yeri geldiğinde kendi patronu aleyhine dahi yazı yazabilecek özgürlüğe sahip olmalı oysa. Ama zaten "Demokrasiyi araç olarak kullanıyoruz" diyen zihniyetten ne beklenir ki? Koca başbakan neler yapıyor. Bir gazete patronunu halka şikayet ediyor. Yahu, eğer yanlış yapılan bir şey varsa mahkemeye git, hukuk mücadeleni başlat, suçlular gereken cezaları alsınlar. Elbette bu durum Aydın Doğan'a da müstehak. Emin Çölaşan'ı bir oldu bitti ile kovup, iktidara hoş görünme hevesiyle dizginleri verirsen olacağı budur. Bir başbakan düşünün ki izmir'e yapacağı baraj için izmir Belediye Başkanı'na "Yok yaaa. Barajı ben yapacağım, havayı sen atacaksın. Yağma yok" diyebiliyor. Kardeşim kendi cebinden mi veriyorsun o barajın parasını. Demek ki izmir AKP'nin olmadıkça izmir'e hizmet yok. E nerde kaldı sayın erdoğan balkonlardan çıkıp "bana oy vermeyenin de başbakanıyım" demen. Bu kadar da olmaz yahu. Nasıl olur da böyle bir zihniyet bu ülkeyi 6 yıldır yönetir anlamak gerçekten zor. Milletin de gözü mü aç nedir yani, bir kaç torba kömüre, bir erzak torbasına insan geleceğini satar mı? Türkiye'de yaşanan gelişmeler herhalde hiç bir dünya ülkesinde aynı hayasızlıkla cereyan etmiyordur. Kafkaslarda savaş var, Türkiye'nin bu konuda belirgin bir dış politikası yok, Güneydoğuda terör almış başını gidiyor, Irak'ta durum aynı. Kış yaklaşıyor, Rusya doğal gazı keserse vatandaş ne yapacak bir açıklık getirilmiyor. Koca başbakan gelmiş deniz fenerini savunuyor. Yahu hadi Aydın Doğan ve gazeteleri yalan yazdılar, seni karaladılar. Alman makamları da mı sana taktı? Nedir bu diktatörlük havaları. Senin aleyhine yazı yazan gazeteciler kovulsunlar mı? Neden o zaman bir milletvekilinin 3 ay önce deniz feneri ile yaptığı bir önergeye cevap verilmedi, Neden polislerimizin maaşlarından deniz feneri'ne verilmek üzere bağış alındı. Neden bunca zaman bir Kızılay'a, Bir Türk Hava Kurumu'na, Bir Çocuk Esirgeme Kurumu'na, Mehmetçik Vakfı'na böyle bir şey uygun görülmedi de Deniz Feneri kayırıldı? Bunlar ilgili makamlarca ısrarla cevapsız bırakılıyor ama işin üzerine biri gitti mi isyan ediliyor.