bugün

tanrı

tanrı insan beyninin yarattıgı felsefi bir kavramdır, bu felsefe de batı
felsefesidir.antik yunandan,roma dan, iskandinav masallarına varana kadar
erkekle sembolize edilir. hristiyanlıktaki tanrı kavramının mayasını da
iste bu felsefe olusturur.

batıdaki tanrı kavrayısı ile dogunun allahı aynı degildir. yani hristiyanlıgın
tanrısı ve islamın allahı birbirinden farklıdır. bu aynı zamanda batılı insanın
ve dogulu insanın ruhsal farklılıgının da bir gostergesidir.dogulunun ve
batılının ruhu birbirinden farklıdır. bunu en basta sanatına-kulturune
ozellikle de muzigine baktıgımızda goruruz. batı muziginin tarihsel gelisimine
bakıldıgında farklı bir ruh, dogu muziginin tarihsel gelisimine bakıldıgında
farklı bir insan ruhu sozkonusudur.

her iki kulture de hakim iyi bir muzik dinleyicisi bu ruhsal farklılıgı rahatlıkla anlar.

felsefi baglamda tanrı figurunun erkek oldugunun en acık kanıtı kadınların
seksuel rahatlama olmadan muhakeme yapmaktan beyin kortekslerinin deforme
olup erkeklesmeleridir.ve bu deformasyon beyin kanamasına kadar gidebilir.
bilindigi uzere islamın allahının bir cinsiyeti yoktur ama hristiyanlıkta
tanrı figuru acık bir sekilde erkekle temsil edilir. islam sonrasında
islam cografyasında yasayan insanlardan bazıları felsefi baglamda tanrı konseptinin erkekle temsil edilmesi gerektiginin bilincine ulasmıstır.

dogudaki enel hak kavramının ortaya cıkması da bu sekilde olmustur.

(bkz: kadınlar nasıl delirdi)
(bkz: colden gelen din)
(bkz: ciki ciki teorisi)