bugün

sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

bilmiyorum hangisi daha kötü birini hayatınızdan silip atmak mı, yoksa birini kademe kademe uzaklaştırıp bu süreçte hem onu yıpratıp hemde ona karşı hissettiğiniz bağlılığı kaybetmek olaya karşı hissizleşmek mi? her şeye tamam diyebilir, kabullenebilirim. insanız sonuçta hamam böcekleri gibi neredeyse her şeye adapte olabiliyoruz yinede bazı sınırlarımız olmalı. bazı şeyler yutulacak lokma değil öyle olsa bile olmamalı. hamam böceğinden bir farklı olmalı insanın. belki söylememeliyim ama varlığımdan bir parça gibi gördüğüm/hissettiğim kişiyle o noktaya gelmek... hoş değil diyelim ve itiraf ediyorum; geçen zamana rağmen yalnızken bile hala eskisi gibi içten dolu dolu gülemiyorum. bu... gerçekten hoş değil. neden böyle bir sorunum var anlamış değilim. resmen ereksiyon sorunu yaşayan bir erkek misali. bir aksiyon istiyorum, lakin ilaçlarla bile bir yere kadar. insanın kendi kahkahasını özlemesi komik bir durum. birde palyaço olursam tam olacak.

yıllar evvel bir arkadaşım "ileride nasıl biri olacaksın?" diye sormuştu. nedense ona aklıma ilk gelen "etrafında sevdiği insanlar olan biri, bir nevi arkadaşlardan bir aile sahibi" demek yerine "insanların tanıdığı, insanlara gerektiğinde yardım eden ama insanlardan uzak biri" diye içten olmayan bir cevap vermiştim. acaba bu kişiye dönüşüyor olmam mı yoksa geçen yıllarda yediğim bir iftiradaki gibi kimseyle konuşmuyor olmam mı yoksa bu iki durumu da dert etmemeye başlamamın beni korkutması mı? acaba hangisi ...(burada anlamlı, duygusal, birazda romantik bir ıvır zıvır yazıyor. görünmeme sebebi parantezi kaldıramıyor olmanızdır.)...?

Edit: Sözlükte entry yazarken "ahahaha", "(kahkaha sesi)" veya "(Bkz burada güldüm)" gibi şeyler uygun muydu hatırlamadığım için eklenebilecek üç yeri boş bıraktım. Sözlük! kendine iyi bak.