bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

- göz çukurlarında yatıp uyusam; açtığımda gözLerimi, baksam göz bebeklerine...senin ağzından dökülen melodilerle dAlsam tatlı uykulara; senin hülyalarına dokunabilsem...bazen değiştirsem istirahat ettiğim yeri, senin kulaklarına taşınsam Ve senin kulaklarından dinlesem Masalları...bazen ayaklarında, senin bastığın kadifEden yollara yaklaşsam...Başka ne isterim ki ?

- göz çukurlarında yatıp uyusam; açtığımda gözLerimi, baksam göz bebeklerine...senin ağzından dökülen melodilerle dAlsam tatlı uykulara; senin hülyalarına dokunabilsem...bazen değiştirsem istirahat ettiğim yeri, senin kulaklarına taşınsam Ve senin kulaklarından dinlesem Masalları...bazen ayaklarında, senin bastığın kadifEden yollara yaklaşsam...Başka ne isterim ki ?

- doğduğumuz günden bugüne zaten ölmüyor muyuz ? gelişimiz dünyaya, habercisi değil mi gideceğimizin ? yapraklarımız açıyorsa eğer bu da bir gün kendilerini toprağa usulca bırakacaklarının fermanı değil mi ? ağzımızdan çıkan ilk kelime de bir gün susacağımızın işareti... az kalmıştı gözlerimi kapamama; az kalmıştı yapraklarımı dökmeme; az kalmıştı son kelimemin dudaklarımdan firarına...iki ramak arasında kalmışken; beni tutup o karanlık dehlizden çıkaran sana teşekkürler..yeniden doğmak; yeniden açmak; SEN diye başlamak muhabbetlere; çok güzel...

-eğer yazdıklarım sana can veriyorsa bil ki ben candan da vazgeçerim sende can bulmak için,
senin canını yakıyorsa bir şey bil ki ben senden daha çok kanarım sen için,
üşüdüysen eğer sen bil ki ben yanarım ferah olasın gözünün gördüğü herşeyi uğruna feda etmek için..

- Senle ben arasındaki şey değirmen misalidir fikrimce...ama öyle hızlı akan nehirlerle, fırtınamsı yeller ile değil "AŞK" ile döner "AŞK" ile durur..."SABIR" değirmenidir O..."ACI" ile öğütülür katı "RUHLAR" ve o ruhlar içindeki "TATLI" yı bulmaktır tüm niyeti safiyane...

- güneşi güneşe atsalar bu kadar yanık kokamaz nefesi;
öyle böyle değil b-AŞK-a seviyorum ben seni?
badem gözlerinden yağmur yağsa;
görsem yüzünü yaşlı;
ciğerim öyle bi dağlanır ki güneş utanır gam çalınır yüzüne...
sesine pus düşse,
bülbül utanır pas çalınır sesine...
gökkubedeki yıldızlar düşmüş, taç olmuş saçına..

biz bu yazıyı bize yazdık.
zarar gelirse tek teline;
bakmam cihanın esip kavuran kudretli yeline;
düşerim cihanın ah ederek vahını gömek için peşine

- O şen sevgili toplantımıza gelse ve bizi görmez gibi davranıp naz etse... Utangaçlıkla kızaran yanağının rengi, meclisimizin gül bahçesini güllerle donatsa. Onu ilk kınayan ve azarlamak isteyen, Cennet bahçeleri olacaktır; eğer ki o sevgili âşıkını kavuşma bahçesinde ağlatıp inleterek bir bülbüle döndürürse...

biz bu yazıyı bize yazdık..