bugün

lise veya daha üstü bir okuldan mezun olan bir insan de yi ayrı yazmasını bilmeli sevgilim ben manyak oldum. "bunca yıl öğrenemedin mi?" diye sorarlar sonra. bilmemek değil de öğrenmemek ayıp.
ooo gençler muhabbetin amına koymuşsunuz. noldu yine ayrı yazılan de ki dalgası mı?
Yanında olupta bağırsam bile, beni duymayacak kadar ruhsuzsun be kadın!
daha insanlarla konuşmayı bilmiyorsun gelmiş burada insanlara öğüt veriyorsun. fazla abartıyorsun kendini. böyle taklaya gelip küt gidiverirsin.
canımı yakıyorsun. Adım atma. alışkın değilim.
sigarayı bıraktım. kahveye başladım . seni sevmeye özlemeye başladım bitmeyen birşey nasıl tekrar başlar diye soruyorsundur kendi kendine! şaşırma cancağızım her gün yeni umutla gözlerimi açıp seni rüyamda gördüm mü diye hatırlamaya çalıştım, gördüysem hayır olsun ve yüz de tebessüm, görmediysem düşlerimde sana yine kaçtım.

bütün alışkanlıklarımdan vazgeçebiliyorum "sen" hariç.

aklımdayken tehlikeli oluyorum hayatla irtibatım kesik. ölecem gidecem allahtan ehliyetim yok.

ellerim ellerini bir tutabilse.
Beni bensizliğimle hatırla bunlar sana yazılan son satırlar.
Sayfalarca mektup bıraktım sana.
şiirler yazdım her gece çoğunu okutmadım.
Sakladım günahını sevabını içimde,
sessizce gittim.

Beni ıssız gecelerde hatırla bunlar sana yazılan son satırlar,
Sana yaşanmış tüketilmemiş tonla geceler bıraktım.

Sana en sessiz kahkahalar bıraktım içimde.
Gülüşlerimi,iç çekişlerimi sevdalarımı ve son sesimi bıraktım.
En güzel sözcükler okuyarak bırakıyorum sana gözlerine baka baka.

Söylenmemiş cümlelerimi sakladım ıssız gecelerinin en derin köşelerine.
Vedalar bıraktım dudaklarında.
keşke ölsen de üzülmek için sadece bi sebebim olsa.
üç noktası ol hayatımın hiç bitme demiştim. olur demiştin. ama ikimizin de hayatına nokta koymasını bildin.
şimdi söyleyeceklerimi iyi dinle, sakın götün kalkmasın. evet, seni halen seviyorum. hem de eskisi gibi. ama asla seninle birlikte olmam olamam. ölürüm, kendimden vazgeçerim herşeyden vazgeçerim de seni bir daha sevgilim diye koluma takmam.
kocaman ve nasırlı ellerin vardı.
yorulmazsın sanırdım, çok çalışırdın.
sevgini belli etmek istemezdin.
ama ben sevdiğini bilirdim.
heybetli duruşun korkuturdu bazen.
yıkılmaz sanırdım seni.
benim için yıkılmadın aslında.
o illet hastalık.
o illet hastalık.
neden geldi buldu seni.
bir senede aldı seni götürdü.
bizlerden uzak yerlere.
sevdim seni taa yüreğimin en derinlerinde.
unutmayacağım kalan günlerimde.
sen rahat uyu dualarım seninle.
canım amcam.
"ilgilenemiyorum, özür dilerim" diyeli 1 hafta oldu. anlıyorum, görüyorum ne kadar işin olduğunu. ama bu sıkmaya başladı artık. sıkılıyorum, hem de çok.
Bu entryi okuyor musun? Ona göre yazicam.

Bak açık açık konuşucam. Bu konuya girmek istemiyorum aslında ama yapacak bir şey yok. ben zeynepe aşık değildim. Güzel bi kız olduğu için onunla birlikte oldum sadece. Çok hovarda bi insandı o. ben ona aşık olduğumu düşünmedim hiç. Ve aylar önce de unuttum onu. Yani seninle tanışmadan önce unuttum onu. Neyse. Sonra zeynep öldü. Ben de onun ölüsünü görmek zorunda kaldım. Hayatımda gördüğüm tek ceset onun cesedi, unutamadım dolayısıyla. Sen de bana destek olacağına beni terk ettin. Cesedi değil de zeynepi unutamamışım. Bu kadar saçma bir şey olabilr mi ya?

Sen beni yanlış anladın çünkü düşünmeden karar verdin. Sonra inatçı olduğun için kararından vazgeçmedin. Yapma. Barışalım tekrar. En azından su huyundan vazgeç yoksa daha çok canın yanar. Olayları iyi irdele ve sonra bi karar al. inatçı da olma. Vallahi çok üzülürsün böyle yaparsan.

Anla artık be. Ben senin için her şeyi yapiyorum. Seni çok seviyorum ben. Geri dön artık.
beklemek, bir insan ne kadar bekleyebilir, beklediğinin kim olduğunu bilmeden. peki ya beklenilen gelecek midir ?
belki. bir umutla bekliyorum seni gelirsin de mutlu oluruz diye. gelecek bizimle olur zorluklar, engeller basit kalır bizim karşımızda.
şiirler yazarız birbirimize sonra okuruz onları yüzümüzde bir gülümsemeyle gözlerimizin içine bakarak.
gideriz sonra bilmediğimiz yerlere her aklımıza eseni yaparız, özgür olmalı ruhumuz dünyayı gezeriz sonra birlikte sadece sen ve ben. biz.
her günümüz çocukluğumuzdaki o masum ve saf mutlulukla geçer. bir şarkı seçeriz ikimizin şarkısı dinleriz onu, söyleriz bağırarak.
sonra sarılırız birbirimize sanki uzun yıllar sonra kavuşmuş sevgililer gibi.
seni gören ben beni gören sen sanar. öyle birşeyki bizimkisi aşk bile anlatamaz bunu daha ötesi.
hayatımız birbirimizi tanıdığımız anda başlayacak sanki o tarihte doğmuşuz gibi, ne kadar yaşarız hayatımız ne kadar sürer bilinmez ama hiç ayrılmayız.
sende deli olacaksın benim gibi biliyorum. sahi gelmene ne kadar kaldı, vuslata ne kadar kaldı ?
biz bir şiirin içinde yaşıyacağız hayatı sonu olmayan mutlu bir şiir.
seni seviyorum beklediğim.
ne desem nasıl başlasam bilmiyorum.. tek bildiğim şey seni unutamadığım ve seni deli gibi yanımda istediğim. her gece rüyamdasın, her an aklımdasın. öyle zor durumdayım ki boşa kürek çekmek gibi bir şey seni istemek, biliyorum. ama ben herşeyi göze almaya hazırım, sen yeter ki benimle ol..
anla artık bakışlarımın içindeki duyguyu yeter artık gözlerim ağrıdı sana bakmaktan.
seni köpeklerin kovaladığını ve önüme çıkabileceğini gördüm ama yapacak bir şeyim inan yoktu. karşıdan ve arkamdan başka araç gelmese kaçabilirdim ama senin de ömrün buraya kadarmış. rengin beyazdı ama ben kararttım, özür dilerim.
merhaba. yine ben. çok sevgili adı bende saklı olan sevgilim.

hakkında yaptığım bir kaç yorumdan dolayı yanıldığımı fark ettim. oysa sen, ne kadar da güzelsin öyle! o güzelliğinle yemin ediyorum her şeyi unutuyorum. tesadüfler sürekli seni benim karşıma çıkarıyor. belki de onlar tesadüf değil, allah'ın bir lütfu. senden önce kimseye aşık olamıyordum yeminle. dedim ya belki de tesadüf değildir tüm o şeyler. evet! en yakın zamanda gerekeni yapmalıyım sana karşı. ömrü hayatımda sayısız ilişki yaşadım ama hiç birine aşık değildim. ama sen... sen farklısın. sen özelsin. senin erkeğin olmak için elimden geleni yapacağım. seni mutlu edebilmek için her şeyi ama her şeyi yapacağım.

benim gibi bir adamı da duygusala bağladın ya.

helal olsun sana...
Lodoslu havalarda sevişmekti baş ağrılarımızı yok eden ve sen güzel kadın açtığın yaralardan içime fareler sızdı, sakladığım her şeyi kemiriyorlar.
dalgalar kumsallarda mutluluk masallarda,
eridi bitti ömrüm şu sensiz masalarda.
-şizofren seyir defteri-

yüzler sahte
ruhlar yabancı
kelimeler izahsız
günler karanlık
kaçmak mübah fakat özlemek te
varlığıyla yalnızlık
kıvamı acı kahvenin
olay dram
baş rol benim
öfkeliyim
kendimin katiliyim
nihayet ölüm şimdisi sigarayla karışık hasret kokan deli nefesin
ömür törpüsü
başına düşmanın (kendisi değil)
ander kalsın olmadı andır da
özlemi batsın
davun çıksın
gülmese hatırlayınca hatta hiç girmese o hatra
velhasıl kalp taşsa lüzum yok kelime savurmanın aforizma yapmanın el kaldırıp dik başla konuşmanın (racona uygun)
çorbaya acıyı bol atmanın
basur olmanın
dilim tüy
zihnimde karınca kararınca
küfür de var övgü de bolca
bu şarkıda sen yoksun aslında
meze lazımdı turşu suyu özneme bir özne
benle ben kafa kafaya
doldur saki üç kuruşluk ucuz fakat kaliteli aşklara
topuklu hatunlara
parmakta kokan sigara aromasına
uzun saçlarla gizlenmeye çalışılan kepçe kulaklara
gülümseyişin minik gamzelerine
çarpık dişlere
kısık şehvetle bakan gözlere
titreyen (soğuktan değil) bedenlere doldur
nerden nereye
şizofren bir bilmece
dört harfli italik
anlayışı kıt
herkes kayıp bir var olma ormanında
katiliyim kendimin
sinirliyim
ormanı yakar dinerdim
velakin
sev-me-sey-dim-cen-net-ko-kan-or-ma-nın-do-ku-nu-şu-nu-gü-neş-yü-zü-nü.....
Şu saatte beni uyandıracak kabuslar bana bıraktığın için sana teşekkür ederim. Keşke ciğerlerimi eline versem.
Çok zor günler geçirdim, aşık olmak çok zormuş sana...
sen benim için şarkıların can alıcı tarafısın. her dinlediğimde ayrı keyif aldığım bir şarkısın sen.

ben sana mecburum sen yoksun.
yalnızlığımı ne olursun anla...
büyük düşünüyorum artık,
sen ve ben tek göz oda yeter
mutluluğu ne olur anla.

ben konuştum yüreğinle... çok oldu bende kaldığı, yabancı değil bendeki ritimlerin titizliğine.

ağır bir söz çıkar ağzından... benim aklım fikrim, aşkım zikrim kör bir kuyu derin hem de benim bile bilemediğim. ağır bir söz aşırırsın kendi yüreğinin bağından bu kör kuyuya atarsın, beklersin ses gelsin... ben gözlerimi kapar sessizce kalırım. düşmez o söz dibi yoktur aşkımın... bana hamuş dersin lakin bendeki batıni sende zahiren var.