bugün

hilmi yavuz

poetikasının ilk ilkesini, şairin entelektüel tarihiyle ters düşmemesi olarak açıklar.hem modern hem geleneksel şiiri bir arada vermeye çalışır. bunun için ayrı bir çabası olduğunu ifade eder. kendine göre bir soy kütüğü yapmıştır ve kendini bu kütükteki şairlerin devamı olarak görür.

(bkz: ahmet haşim)
(bkz: yahya kemal beyatlı)
(bkz: asaf halet çelebi)
(bkz: behçet necatigil)

genç şairleri de bu kriterine göre değerlendirir.bu soy kütüğünün devamı olabilecek nitelikte olup olmadıklarına bakar.buna binaen can bahadır yüce,ercan yılmazvs gibi isimlerden umutlu olduğunu söyler.şiirdeki anlamın ilk okunuşta kendini ele vermemesi gerektiğini savunur.bu noktada şiirin düz yazıdan farklı olduğunu ifade eder. akşam vaktini ve yaz mevsimini şiirlerinde sıklıkla kullanır. bunun sebebi yazları kendini daha sağlıklı hissetmesi ve akşam vaktini şaire yakıştırmasıdır.bir şiiri vardır ki üç şeyi yok sayıp varlıklarını kanıtlamıştır.

(bkz: yok hükmündedir)