bugün

40 yaşına kadar dinsiz olmak sünnettir

mantıksal olarak doğru olan önermedir.
şimdi sen daha çocukluğundan itibaren onun peygamberlik için biçilmiş kaftan olduğunu ileri süreceksin, yok efendim çok akıllıydı, içkili yerde bulunmazdı, ahlakı süperdi ( nerden biliyorsanız artık, hani nerde belgen yeğen? kendisi, kendisi hakkında hukum vermiş adam) --biliyonuz mu, ben küçükken çok usluydum, dağa gittim peygamber oldum olum--
hemen buna da atlarlar şimdi.
--onu büyütenler onun ahlakını övüyor, kendi söylemesi gerekmez. ya mına koyim, islam yerleştikden sonra, peygamber hakkında
- olum bu varya küçükken çok afacancı, küçük kızlarıda taciz eder mi diyecekler? bi gidin çay koyin mına koyim falan işte. ama sünnetini 40 yaşından sonra saymaya başlayacaksın.

yani bu kılıf uydurmadır, başka bişey değildir.

keza madem o kadar saf ve temiz bir insan idiyse ne diye müslümanlık yaygınlaştıktan sonra oğulluğunun karısını nikahına aldı? (oğulluk= evlatlık)
kaldı ki islamiyet öncesi de arap kültüründe oğulluğunun karısıyla nikah düşmezken (!) hani nerde kaldı sizin o göklere sığdıramadığınız ahlak.

kaldıki herzaman hangi sorunla karşılaşsa hemen vahiy gelmektedir. acaba neden . tabi bu bir soru değil totoşlar.

ayşe ninde şöyle bir sözü vardır ona bu konularla genel olarak ( tabi yukarda bahsettiğim olayla ilgili dememiş, şimdi hangi olaydan sonra dediğini söylemiyim): bakıyorum da tanrı senin şeyinin (!) keyfi için çok çaba harcıyor !

yada öle bir cümleydi işte.